Arama

Nevzat Eren

Güncelleme: 31 Ağustos 2012 Gösterim: 2.812 Cevap: 1
[WoL]bL - avatarı
[WoL]bL
VIP -Dream is Destiny-
19 Temmuz 2012       Mesaj #1
[WoL]bL - avatarı
VIP -Dream is Destiny-
Nevzat Eren
MsXLabs.org
Sponsorlu Bağlantılar
Türk tıp tarihine adını bırakmış ender bilim adamlarındandır.
Nevzat eren
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra (1961) Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde Halk Sağlığı İhtisası yapmıştır. 1970 yılında ihtisasını bitiren Dr. Eren, 1975 yılında doçent, 1989 yılında profesör olarak, değişik dönemlerde Sağlık Bakanlığı bünyesinde çeşitli görevler yapmış, Erzurum’da Sıtma Savaş Başkanı ve Sağlık Müdürü olarak çalışmıştır. 1976'dan 1984'e kadar Ankara Tabip Odası Başkanlığı, 1984'ten 1988'e kadar Türk Tabipleri Birliği Yüksek Onur Kurulu üyeliği görevlerinde bulunmuş olan Eren, Sağlık yönetimi, sağlık politikaları, tıp tarihi, sağlık sosyolojisi konularında 20’nin üzerinde kitabı, 100’ü aşkın bilimsel yayını bulunmaktadır. 1996 yılında Türk Tabipleri Birliği Nusret Fişek Hizmet ödülünü almıştır.

Türk Tabipleri Birliği, Doktor Nevzat Eren'i, "Her hekimin başı sıkıştığında elinin altında bulduğu, bu nedenle minnettar kaldığı ve belki de hiç görmeden sevdiği 'Sağlık Yönetimi' kitabının yazarı ve tıbbın da sevimli bir tarihi olabileceğini kanıtlayan Nevzat Abi" olarak anmaktadır. Tıp öğrencilerine eşit koşullarda eşit söz hakkı tanıyarak bir demokrasi okulu yaratmış olan Nevzat Eren, zaman zaman Cumhuriyet gazetesine köşe yazıları da yazmaktaydı.


BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Biyografi Konusu: Nevzat Eren nereli hayatı kimdir.
She's remembered everything and now i am dead..
eku123 - avatarı
eku123
Ziyaretçi
31 Ağustos 2012       Mesaj #2
eku123 - avatarı
Ziyaretçi
Bir Sağlık Sevdalısı, Nevzat Eren
“Bir Sağlık Sevdalısı, Prof. Dr. Nevzat Eren’den ileriye kalanlar” adlı kitap, bir halk sağlıkçısı olan Nevzat Eren’in kısa yaşam öyküsünü, gerek kendi yazılarından, gerek yakınlarının şiirlerinden, gerekse hayat arkadaşının O’nu anlattığı yaşam öyküsünden oluşuyor. Kitap, tümüyle ticarileştirilmeye çalışılan sağlık alanının gerçek savaşçılarını, hekimlerin, halk sağlıkçılarının verdiği mücadeleyi anlatıyor.
Sponsorlu Bağlantılar
“Ülkemizde Anayasanın tanımladığı ‘Sosyal Devlet’ kurulup işletilmedikçe, insan haklarından, bu arada sağlık hakkından söz edilemez” diyor Nevzat Eren, 1999’da genç meslektaşlarına yaptığı son konuşmasında. Eren, “Halk sağlığı, bilgiden çok inanca dayalıdır” diyor yine başka bir konuşmasında. Nevzat Eren, genç meslektaşlarına halkın sağlık hakkının, insan haklarının en değerlisi olduğunu, halk sağlıkçılığının ise inanç işi olduğunu da özellikle vurguluyor.
‘KOMÜNİST’ DİYE SUÇLANIYORDU
1982’de Profesörlüğe başvuran Nevzat Eren, ancak 1992’de mahkeme kararıyla Profesör olabiliyor. Profesörlüğünün 5 kez Hacettepe Üniversite senatosu tarafından geri çevrilmesini yine eşi Gönül Hatay Eren şöyle anlatıyor: “Toplumun yozlaşmış bir parçası olan Hacettepe Üniversite Senatosundaki geri ve karanlık, çağ dışı kafalar tarafından ‘komünist’ diye suçlanıyordu. İlericiydi, çağdaştı. Gerçekleri görüyordu. Öğrencilerine düşünmeyi öğretiyordu. Para kazanmayı değil. İnsanlara aptallıklarını gösterirsen şiddete başvururlar. Üretken olamayan, düşünemeyen, aydınlıktan korkan yarasalar, bu düşün adamı karşısında şiddete başvurmuşlar, yıpratmaya çalışmışlardı”.
Nevzat Eren’in profesörlüğünü senatonun reddetmesinin gerekçesi ise “yetersiz” diye açıklanmıştı. Eşi Eren kitapta yer alan yazısında, otuza yakın kitabı ve gazetelerde, dergilerde çıkan sağlıkla ilgili makalelerine, aldığı ödül ve teşekkürlere rağmen Nevzat Eren’in profesörlüğe kabul edilmemesinin “yetersiz” diyerek açıklanmasını “yetersiz” bulduğunu belirtiyor.
NUSRET FİŞEK ÖDÜLÜ
1996’da ise Nusret Fişek ödülü alıyor Nevzat Eren. Kitapta “Hayatından kesitler” bölümünde fotoğraflarla, yazılarıyla ve çeşitli gazetelerde çıkan haberlerle Nevzat Eren’in hayatı ile ilgili çeşitli bilgilere yer veriliyor. Ankara Tabip Odası Başkanlığı da yapan Nevzat Eren’in dönemin Sağlık Bakanı hakkındaki suç duyurusu, “Denizlerin avukatı” Halit Çelenk’in de katıldığı bir basın toplantısının haberi ile kitapta karşımıza çıkıyor. Haberin başlığı ise “İşkencelere karşı bütün savcıları göreve çağırıyoruz”.
1979-80 arası Ankara Tabip Odasının aldığı tehdit mektuplarına da kitapta yer veriliyor. “Ülkücü Tıbbiyeliler” imzalı mektuplarda yönetimin istifa etmesi ve yerini ülkücü doktorlara bırakması isteniyor. Kitapta yer verilen mektupta, Danıştayın bombalanması ve savcı yardımcısı Doğan Öz’ün öldürülmesi hatırlatılarak, Tabip Odası bombalanmakla tehdit ediliyor.
İDAMA KARŞI HEKİMLER YARGILANIYOR
Prof. Dr. Nusret Fişek’in, meslektaşları Prof. Dr. Atalay Yörükoğlu, Doç. Dr. Haluk Özbay, Doç. Dr. Ragıp Çam, Dr. Hüsnü Çuhadar ile birlikte 1985’de Ankara Asliye Hukuk Mahkemesinde yargılanmaları da kitapta yer alıyor. Suçları ise ölüm cezasına karşı bildiri hazırlamak. Fişek ve arkadaşları, “Hekimlerin idama ve idam cezasının infazı sırasında hekimin bulundurulmasına karşı olmaları” nedeniyle yargılandıkları davadan beraat ediyorlar.
Dönemin hükümetinin Türk Tabipler Birliğini mahkemeye vermesini ise Nevzat Eren yazdığı dilekçede şöyle açıklıyor: “Sayın Bakan da ölüm cezasına karşı imiş, O halde bu dava, siyasi amaçla açtırılmış bir davadır. Hükümet derneklerin, birliklerin, sendikaların, memleket sorunları ile ilgilenmesini ve parlemento üzerinde, halk üzerinde ağırlıklarını duyurmalarını istyemiyor. Türk Tabipleri Birliği gibi güçlü ve önemli bir kuruluşu mahkemeye vererek yüreklere korku salmak istiyor.” Eşi Gönül Hayat Eren bu yargılanmadan şu şekilde bahsediyor: “Nevzat demokrasiyi ve insan haklarını savunuyor, idam cezasına karşı çıktığı için yargılanıyordu. Oysa ‘Hekimlerin amacı kişiler arasında ayrım yapmadan herkesin hayatını korumaktır. Yaşam daima kutsaldır’ derdi. TTB ve ATO üyeleri bu nedenle yargılandılar.”
“Sağlık Yönetimi” kitabının yazarı olarak ve herkesçe “Nevzat abi” olarak tanınan Nevzat Eren, Cumhuriyet gazetesine yazılar da yazıyordu. Hekimler, sağlık çalışanlarının tümü ve tabii ki sağlık haklarından yararlanamayan tüm kesimler için, “halk sağlığı” kavramı Nevzat Eren ile hayat buluyor.
“Kavgadan kaçmak ve umutsuzluğa düşmek gibi bir lüksünüz yoktur. Kavgayı yitirirseniz uzmanlığınız neye yarayacaktır? Bunu düşünün ve aklınızda tutun, unutmayın ki halk sağlığı bir inanç işidir. Uzmanlığımızın gizleri yoktur. Başarınız (varsa) meslek aşkınızın ürünüdür” diyen Nevzat Eren’i anlatan bu kitap günümüzde sağlık alanında oynanan oyunların yeni olmadığını ve hükümetlerin bu alana dönük politikalarının uzun yıllardır sürdüğünün bir göstergesi. Bu kitap, sadece hekimlerin değil, halkın sağlığından yana tüm kesimlerin kitaplığında bulundurmaları gereken bir çalışma.
NEVZAT EREN KİMDİR?
Nevzat Eren, 1937’de Gaziantep’de doğdu. Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden 1961 yılında mezun olduktan sonra, Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesinde Halk Sağlığı ihtisası yaptı. 1974 yılında Halk Sağlığı alanında Doçent oldu. 1977’den 1984’e kadar Ankara Tabip Odası Başkanlığı görevini sürdürdü. 1975-1978 yılları arasında Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Toplum Hekimliği Anabilim Dalı Uzmanı olarak, Çubuk Eğitim ve Araştırma Bölge Başkanlığı görevini yürüttü. 1982’de profesörlüğe başvuran Nevzat Eren, 1992 yılında mahkeme kararıyla profesör oldu. 1984’ten 1988’e kadar Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi ve Yüksek Onur Kurulu üyeliğini devam ettirdi. 1999’da Nusret Fişek Ödülü alan Nevzat Eren’in, sağlık yönetimi ve halk sağlığı, toplum ve sağlık hakkında bir çok makalesi ve yazısı bulunuyor. Nevzat Eren, 13 Mart 2000 yılında hayatını kaybetti.
Nevzat Eren


Benzer Konular

9 Eylül 2011 / BARIŞ Edebiyat tr
18 Haziran 2011 / The Unique Siyaset tr
22 Ocak 2009 / Keten Prenses Basın/Magazin tr
29 Kasım 2009 / Alvarez Ocean Sanat tr
18 Temmuz 2015 / Safi Siyaset tr