
-
-
Gelirsem Biter Aşk
güzel paylaşım emeğine sağlık
Her şey değişti, beklemek bile.nasıl söz ama uysada uymasada
Daha önce bir köşede beklerdik sevdiklerimizi,
Şimdi masa başında online olmasını bekliyoruz... -
aşk nedir?
kaptan aşkı okadar bilimsel açıkladınki aşık olasım gelmiyooaşkın hesabı kitabı zamanı olmaz...
-
-
-
-
-
-
aşk nedir?
Aşk, iki bireyin karşısındakine duyduğu üstün sevgi anlamında ele alırsak, bireyin karşısındaki insana yakın olma ve onu arzulama istekleriyle başlayan bir hisler bütünüdür. Biyolojik açıdan insanın soyunu devam ettirme ve üreme isteğinin bir dayatması ile karşısındaki insana karşı çekim hissetmesidir. Kimyasal olarak ise vücuttaki hormonların çalışması ile oluşan doğal bir süreçtir. Karşısındaki bireyin salgıladığı feromon adı verilen kokusuz fakat burun tarafından algılanan hormonunu kendi biyolojik isteklerine uygun, bireyi de kendine yakın, anlaşılabilir ve çekici bulan insan; melatonin, seratonin ve endorfin adı verilen nedensiz mutluluk hormonlarını salgılayarak hipotalamusu uyarır ve karşısındaki bireyi daha da arzulanır hale getirir. feromon insanda ter ve erojen bölgelerden salgılanan bir hormondur. Dolayısıyla günümüzde kullanılan parfümler(feromon bazıları hariç),insanların aşık olmasını bir nevi engelleyip sadece bir çiçeğe ya da bir yemeğe olan tutku ile harekete geçmesine yol açar. Ancak kişi söz konusu parfümü kullanan kişinin yanına gelince burundaki özel reseptörler feromonu yine de algılayabilir ve aşkın temeli atılmış olur. feromon etkisi hakkında şöyle bir deneyi aktarmakta fayda var: bilim adamları boş bir salonda 10 kadının istediği yere oturabileceğini söyler.10 kadının 8'i önceden feromon sıkılmış işaretleri koltuklara oturur. Yani aşk yönlendirilemez ve dürtü olarak gelişen bir olaydır. Daha sonraki zamanlarda âşık olan kişi, âşık olduğu bireyi feromon kokusundan tanır ve aşkta süreklilik sağlanır. Evlenmek aşkı öldürür tespiti de bu bilgilere dayandırılabilir. Önceleri sadece zaman zaman birey görüldüğünde duyulan feromon çekimi, evlenince daha sık bir arada yaşamaya bağlı olarak alışıldık hale gelir ve yavaş yavaş vücudun sıradanlaştırdığı bir kokuya dönüşür. Bireyin "biyolojik olarak" aşıklığı azalmıştır ancak kişiye hayatta önemli bir yer verilmesi ve ayrılmaz bir parça haline gelişi bu açığı kapatır. İşin ilginç yanı aşkın, psikolojik olarak ele alınmasında ortaya çıkar. Âşık olunduğunda beynin aktif halde çalışan bölümü takınçlı kompülsif bozukluk ile aynı bölümdür. Yani "deli gibi âşık olmak" deyiminde gerçeklik payı vardır. Kısacası aşk dediğimiz olgu, bilimsel olarak hormonların, dürtülerin ve hislerin ortaklaşa gerçekleştirdiği bir olaydır. Ama ne kadar araştırma yapılırsa yapılsın, aşk ruhsal olarak çözülemeyecek kadar ilginç bir kavramdır. Çünkü azımsanamayacak kadar çok kişide feromon etkisine rağmen kişileri itici ve katlanılmaz bulabilmektedir. Ancak bu da insanların düşünebilme ve seçim yapabilme yetisiyle açıklanabilir. İnsan doğanın gerektirdiğinin aksine davranabildiğini birçok kez kanıtlamıştır.
Tabi bu benim açıkladığım, iki bireyin birbirine duyduğu aşktır. Bunun dışında dilimizde aşk,"gereğinden fazla sevmek" olarak da adlandırılır.
-