Arama

''Felsefe merak ve hayretten doğmuştur'' sözü neyi anlatır?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 16 Mayıs 2019 Gösterim: 9.886 Cevap: 2
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
Ziyaretçi
20 Aralık 2008       Mesaj #1
Ziyaretçi - avatarı
Ziyaretçi
''Felsefe merak ve hayretten doğmuştur'' sözü neyi anlatır?
EN İYİ CEVABI Keten Prenses verdi
felsefenin özellikleri
Felsefe bilgisi evreni veya varlığı parçalayarak değil, bir bütün olarak kavramak ve bilmek ister. Yani varlığı bütünlüğü içerisinde ele alır. Bu özelliği ile bütünleştiricidir.
Sponsorlu Bağlantılar
Yığılan (kümülatif) bir bilgi türüdür. Yapılan akıl yürütmeler, varılan sonuçlar birbirlerine eklenerek bir bütün elde edilmeye çalışılır.
Felsefede konu ve kavramların örülmesinde çelişkili hükümlere yer vermemek için mantık ilkelerinden yararlanılır. Bu özelliği ile sistemli ve düzenlidir.
Felsefi bilgi tarihinden soyutlanarak öğrenilemez. Bugünün düşüncesini ve onun değerini anlamak, çağımızda karşılaştığımız felsefe meselelerini gerektiği gibi tartışabilmek, beşeri düşüncenin tarihi geçmişini bilmek ile olur. Buna rağmen ilerleme özelliğinin olduğu söylenemez.
Felsefi açıklamalarda kesinlik ya da bitmişlik yoktur.
Felsefi izahlar subjektif (öznel) bir özellik taşır.
Felsefe çözümlenmemiş sorunlar üzerinde düşünür. Çözülen her sorun felsefenin ilgi alanından çıkmıştır.
Evrensel bir bilgi niteliği taşır. Ele alınan varlık bir yönüyle değil, tüm değerleri ve insanları kucaklayacak şekilde ele alınır.
Felsefe konuları araştırmaya başlarken işe şu sorularla başlar: Varlık nedir?, Bilgi nedir?, Güzel nedir?, Mutluluk nedir? gibi.
Bu soruları derinliğine ve genişliğine inceler.
Son düzenleyen Safi; 16 Mayıs 2019 20:37
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
21 Aralık 2008       Mesaj #2
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
felsefenin özellikleri
Felsefe bilgisi evreni veya varlığı parçalayarak değil, bir bütün olarak kavramak ve bilmek ister. Yani varlığı bütünlüğü içerisinde ele alır. Bu özelliği ile bütünleştiricidir.
Sponsorlu Bağlantılar
Yığılan (kümülatif) bir bilgi türüdür. Yapılan akıl yürütmeler, varılan sonuçlar birbirlerine eklenerek bir bütün elde edilmeye çalışılır.
Felsefede konu ve kavramların örülmesinde çelişkili hükümlere yer vermemek için mantık ilkelerinden yararlanılır. Bu özelliği ile sistemli ve düzenlidir.
Felsefi bilgi tarihinden soyutlanarak öğrenilemez. Bugünün düşüncesini ve onun değerini anlamak, çağımızda karşılaştığımız felsefe meselelerini gerektiği gibi tartışabilmek, beşeri düşüncenin tarihi geçmişini bilmek ile olur. Buna rağmen ilerleme özelliğinin olduğu söylenemez.
Felsefi açıklamalarda kesinlik ya da bitmişlik yoktur.
Felsefi izahlar subjektif (öznel) bir özellik taşır.
Felsefe çözümlenmemiş sorunlar üzerinde düşünür. Çözülen her sorun felsefenin ilgi alanından çıkmıştır.
Evrensel bir bilgi niteliği taşır. Ele alınan varlık bir yönüyle değil, tüm değerleri ve insanları kucaklayacak şekilde ele alınır.
Felsefe konuları araştırmaya başlarken işe şu sorularla başlar: Varlık nedir?, Bilgi nedir?, Güzel nedir?, Mutluluk nedir? gibi.
Bu soruları derinliğine ve genişliğine inceler.
Son düzenleyen Safi; 19 Mayıs 2019 18:00
Quo vadis?
Keten Prenses - avatarı
Keten Prenses
Kayıtlı Üye
21 Aralık 2008       Mesaj #3
Keten Prenses - avatarı
Kayıtlı Üye

Felsefi Düşüncenin Özellikleri


En genel anlamı içinde, soru sormanın sonucu olan ve insanla, insan yaşamıyla ilgili problemlere karşı ilginin gelişmesiyle başlayan düşünce türü.

Buna göre, felsefe zor ve çözülemeyen yaşam problemleriyle karşılaşmaktan, bu problemlerle uğraşmaktan korkmayan bir yaklaşım, düşünsel bir tavır olmak durumundadır. Felsefe insan yaşamının anlamıyla, varlık, bilgi ve değerle ilgili sorulara bir yanıt getirmeye, bu konularda ortaya çıkan problemleri çözümlemeye çalışırken, işe sıfırdan başlamayıp, belli bir bilgi birikimine sahip olunduğunu varsayarak çözüm getirmeye çalışır. Çünkü insanların yaşamlarında neyin önemli olduğunu değerlendirebilmeleri için, hayatla ilgili bazı deneyimlere sahip olmaları gerekir. Demek ki, felsefe insan yaşamının anlamıyla ilgili sorulara yanıt verirken, başka bilgi türleri tarafından sağlanan bilgilerden yararlanarak, genel, bütüncül ve kuşatıcı yanıtlar getirmeye çalışır.

Bununla birlikte, felsefeyi felsefe yapan şey, insan yaşamının anlamıyla ilgili sorulara yanıt vermekten çok, sorular sormak, problem görebilmektir. Zira, insan için önemli olan, yalnızca felsefe okumak ve felsefeyi bilmek değildir, felsefe yapmaktır, felsefi davranabilmektir. Felsefe yapmak ise, felsefi hissetmeyi ve felsefi düşünmeyi gerektirir. Felsefe yapmak varlığı ve bilgiyi bir bütün, insan yaşamıyla ilgili olay ve problemleri çok boyutlu olarak görmek ve her yönüyle kavramaya çalışmak anlamına gelir.

Felsefi düşünce, araştırmaya ve eleştirel bir tavra dayanan bir düşüncedir. Yani, felsefi düşünce, kendisine veri olarak aldığı her tür malzemeyi aklın eleştirici süzgecinden geçirir. Her şeyi olduğu gibi kabul eden, merak etmeyen ve kendisine sunulanla yetinen bir insan için felsefe söz konusu olamaz. Felsefi düşünce, şeylerin niçin oldukları gibi olduklarını merak eden, hayatı bütün boyutlarıyla görmeyi, yaşamın bütün boyutlarını göz önünde bulundurmayı bilen, açık ve sorgulayan bir zihnin ürünüdür.

Felsefi düşünce, akıl temelli soruşturma ve refleksif bir düşünme yönteminin sonucu olan bir düşüncedir. Felsefede söz konusu olan düşünce, kendi üzerine dönmüş olan ve kendisini konu alan bir düşüncedir. Buna göre, felsefeci, doğrudan doğruya doğa, tarih, toplum üzerinde eleştirici bir bakış açısıyla düşünebileceği gibi, çeşitli bilimler tarafından sağlanan malzeme üzerine de düşünebilir. Yine, o bir problemi yalnızca bir bakış açısından, bir bakımdan ele alan diğer disiplinlerin, bilgi türlerinin tersine, bir problemi bütün yönleriyle ele almayı içerir.

Felsefi düşünce, ayrıca çözümleyici ve kurucu bir düşüncedir. Yani, felsefi düşüncenin analiz ve sentez gibi işlevleri söz konusudur. Analiz söz konusu olduğunda, filozof, kendisinin de içinde bulunduğu ve bir parçasını teşkil eniği dünyayı anlamak ve kavramak için kendisine sunulan her türlü bilgi, deney, algı ve sezgi sonuçlarından oluşan düşünceyi analiz eder, açıklığa kavuşturur. Fakat filozof, bununla yetinmez, yani dünyayı parçalanmış bir halde bırakmaz; analize koşut olan başka bir düşünme tarzı ile, üzerinde düşünülmüş, çözümlenmiş, aydınlığa kavuşturulmuş malzemeden hareketle dünyayı yeniden inşa eder, bir birlik ve bütünlüğe kavuşturur. Nihayet, felsefi düşünce evrenseldir, çünkü insan yaşantısına giren her şey felsefeye konu oluşturabilir. En basit bir algı öğesinden (örneğin, dokunduğum masanın sertliği) en karmaşık bir düşünme sistemine (örneğin, Einstein'ın genel rölativite teorisi) kadar her şey felsefeye inceleme konusu olabilir. Öte yandan, felsefede söz konusu olan insan yaşantısı, şu ya da bu insanın değil, genel olarak insanın yaşantısıdır.
Son düzenleyen Safi; 19 Mayıs 2019 18:00
Quo vadis?

Benzer Konular

18 Aralık 2011 / dj_nevzat_eren Cevaplanmış
19 Ekim 2011 / Ziyaretçi Cevaplanmış
17 Kasım 2009 / Misafir Cevaplanmış
15 Nisan 2010 / Misafir Cevaplanmış
21 Ekim 2009 / Misafir Cevaplanmış