Arama

Safahat hakkında bilgi verir misiniz?

En İyi Cevap Var Güncelleme: 16 Ocak 2015 Gösterim: 31.507 Cevap: 3
111_111 - avatarı
111_111
Ziyaretçi
19 Şubat 2009       Mesaj #1
111_111 - avatarı
Ziyaretçi
Safahat hakkında bilgi verir misiniz?

EN İYİ CEVABI Misafir verdi
Safahat, Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerini derleyip toparladığı kitabının adıdır.

Sponsorlu Bağlantılar
7 bölümden oluşur:
1- Süleymaniye Kürsüsünde
2- Hakkın Sesleri
3- Fatih Kürsüsünde
4- Hatıralar
5- Safahat
6- Asım
7- Gölgeler

Kitabın Adı: Safahat
Kitabın Yazarı: Mehmet Akif Ersoy
Kitabın yayın evi: İnkılap Kitabevi, 1999

Kitabın Özeti
Şairin en büyük eseri safahat genel adı altında toplanan 7 kitaptan oluşmuştur. Şair bu eserinde halka seslenmiş, yalın ve halkın anlayabileceği bir dili tercih etmiştir. Ayrıca mensur (düz yazı ve şiir karışık) tarzında yazılmıştır.

Mehmet Akif, hem bir şair, hem bir yazar; hem de hatiptir. Bir taraftan Sırat-ı Müstakim ve Sebilü’r-Reşad’daki makaleleri, şiirleri, çevirileriyle, diğer taraftan vaazlarıyla halkı toparlanmaya ve düşmana karşı birlik olmaya çağırmıştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti'nin ve Arapların toparlanması, birlik olması için çok gayret etti. Kurtuluş Savaşı sırasında Kuva-yı Milliye’den yana yazılar yazdı. Bu esnada Anadolu’ya geçerek Birinci Büyük Millet Meclisi’nde Burdur Milletvekili olarak görev yaptı.

Bu arada Konya Ayaklanmasını önlemek ve halka öğüt vermek için Konya’ya gönderildi. Oradan Kastamonu’ya geçti, Nasrullah Camisi’nde Sevr Antlaşması’nın iç yüzünü, Kurtuluş Savaşı’nın niteliğini anlatan coşkulu bir vaaz verdi. Bu vaaz Diyarbakır’da basılarak bütün vilayetlere ve cephelere dağıtıldı.
Mehmet Akif milletini ve dinin seven, insanlara karşı merhametli davranan, şair tabiatının heyecanlarıyla dalgalanan meşhur bir Türk şairdir. İstiklal Marşı şairi olması bakımından da ‘’Milli Şair’’ ismini almıştır.


SAFAHAT'A DAİR
Bir milletin var olma ve hür olma mücadelesini yüreğinde, beyninde, söyleyişinde hisseden bir şahsiyetten ve belki en önemli eserinden bahsedelim dedik ölümünün yıl dönümünde. Akif’le ilgili daha önce yaptığımız bir çalışmanın bölümlerinden biri de Safahat’tı. Bir bereket, bir vefa olsun diye dipnotlarına da dokunmadan kısa da olsa analım istedik.

Âkif’in kıymetli ve muhteşem bir hediyesi milletine Safahat’ı. “Safahat bir devrin, bu devri ören ya da çözen hayatların, fikirlerin aynasıdır. Ondaki teşhis, uyarı ve öneriler Âkif’in hayatı ve devri kucaklayan sorumlu, donanımlı, disiplinli, sağlam karakterinin ürünleridir; inleyişler, kükreyişler, yakarış ve çığlıklar ise günlük hayatında susturulmuş, ateşli, merhametli, hakşinas Müslüman ruhunun şiirine vurmuş aksidir.” (Vahap AKBAŞ, Uyarı ve Yakarış Kitabı: Safahat, Ay Vakti Dergisi Aralık 2006)

Safahat, Âkif’in otuzlu yaşlarının son yılarında yayımlanmıştır. Özgün bir kişiliğin, özgün ve bağımsız bir edebi bakışın eseridir bu şiir kitabı. Konuşma dilini ve manzum hikâye türünü ustalıkla kullanmış, doğudan ve batıdan izler taşısa da yaşadığı ve ait olduğu topraklara bağlı bir edebi duruşu tercih etmiştir. Âkif gerçekleri yazmaktadır. Toplumun bizzat kendisini, bizzat anlaşılmaya çalışarak ama şiirin o etkili ve ahenkli yönünü de gözeterek yazmıştır.

Safahat’ta cemiyetin her sınıfından resimler bulmak mümkündür. En hisli yönüyle, bir çocuğun küfesiyle yaptığı hesaplaşma, bir mahalle kahvesi, bir ana yüreği, en acıklı haliyle bir aile dramı, bir fakirin sessiz feryadı O’nun kaleminde edebi birer eser, birer destan haline geliyordu. O edebiyat tarihimizde en önemli destan şairlerimizden biridir. Yenilikçi olmaya karşı çıkmamış ancak sahip olduğu mirası da hepten göz ardı etmeyi düşünmemiştir. Konuşma dilini aruz şekliyle birlikte çok iyi kullanmış, dilin toplumsal yapı ve kimliğini öne çıkarmıştır. “Mehmet Âkif’in, bir kısmı hemen hemen bir asır önce yazılmış şiirlerindeki tespit ve değerlendirmeleri, -kısmen dili ve kelimeleri dışında- tamamen hem evrensel ve hem de güncel gerçeklerin apaçık birer teşhis ve ilânıdır. Âkif’in, çıkış ve çözüm yolu olarak ortaya koyduğu tavsiyeleri de çoğu konuda geçerliğini aynen korumaktadır. Bu sebeple Âkif merhum, fikir ve düşünceleriyle sanki dün yaşamış kadar günümüze yakın ve canlı durmaktadır. Bize göre onun bu diriliğinin gerçek sebebi, kişiliğini dokuyan inanç, bilgi, yürek, sanat gibi evrensel değerler ve özellikle sahip bulunduğu mümin feraseti, önsezisidir.” (Prof. Dr. İsmail Lütfi Çakan, ÂKİFÇE Tespitler- Değerlendirmeler Ensar Neşriyat)

Âkif ahlaksız ve sınır tanımayan edebiyata düşmandır. Samimiyetsiz, mesnetsiz, sahte ve maskeli olanları sevmemiştir. Yaşadığı dönemi tüm derinlik ve genişliğiyle anlamaya ve anlatmaya çalışmıştır. Acıları, sevinçleri, hüzünleri, kederleri ümitsizlik kıskacına düşmeden asil bir isyan duruşuyla sergilemekten kaçınmamıştır. İşte bu samimi duruş ve bakışın bir aynasıdır Safahat.

Şiir kitabı hemen her eve girmeyi başarmıştır. Her evde okunmakta mıdır? Sorusuna hakkıyla “Evet” demek mümkün görünmese de, Safahat’ın her Türk evladında oluşturduğu heyecan ve coşkuyu hissetmemekte mümkün değildir. Safahat’ın okunması demişken, doksanlı yılların sonlarında TYB Eski Başkanı Mehmet DOĞAN’IN “Safahat Dersleri” adı ile Safahat okumaları gerçekleştirdiğini hatırlıyorum, Doğan “Niçin Safahat?” sorusuna ise, “Safahat bütün Türk dünyasında en yaygın şiir kitabı. Bundan yaygın eser yok. Bir de Safahat’ta yer alan konular bugün ayniyle yaşanıyor” diye cevap veriyordu. Bu tür okumaların konu ile ilgili her kesim tarafından önemsenmesi ve ilgi görmesi oldukça önemlidir. (Aksiyon Dergisi, 222.sayı)

Sanat, sanatçı, aydın gibi kavramların yoğun olarak tartışıldığı şu günlerde hem aydın hem sanatçı olabilmiş bir kişiliğin yazdıklarına tekrar bakmakta büyük fayda olsa gerek.



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
19 Şubat 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Bu mesaj 'en iyi cevap' seçilmiştir.
Safahat, Mehmet Akif Ersoy'un şiirlerini derleyip toparladığı kitabının adıdır.

Sponsorlu Bağlantılar
7 bölümden oluşur:
1- Süleymaniye Kürsüsünde
2- Hakkın Sesleri
3- Fatih Kürsüsünde
4- Hatıralar
5- Safahat
6- Asım
7- Gölgeler

Kitabın Adı: Safahat
Kitabın Yazarı: Mehmet Akif Ersoy
Kitabın yayın evi: İnkılap Kitabevi, 1999

Kitabın Özeti
Şairin en büyük eseri safahat genel adı altında toplanan 7 kitaptan oluşmuştur. Şair bu eserinde halka seslenmiş, yalın ve halkın anlayabileceği bir dili tercih etmiştir. Ayrıca mensur (düz yazı ve şiir karışık) tarzında yazılmıştır.

Mehmet Akif, hem bir şair, hem bir yazar; hem de hatiptir. Bir taraftan Sırat-ı Müstakim ve Sebilü’r-Reşad’daki makaleleri, şiirleri, çevirileriyle, diğer taraftan vaazlarıyla halkı toparlanmaya ve düşmana karşı birlik olmaya çağırmıştır. Birinci Dünya Savaşı sırasında Osmanlı Devleti'nin ve Arapların toparlanması, birlik olması için çok gayret etti. Kurtuluş Savaşı sırasında Kuva-yı Milliye’den yana yazılar yazdı. Bu esnada Anadolu’ya geçerek Birinci Büyük Millet Meclisi’nde Burdur Milletvekili olarak görev yaptı.

Bu arada Konya Ayaklanmasını önlemek ve halka öğüt vermek için Konya’ya gönderildi. Oradan Kastamonu’ya geçti, Nasrullah Camisi’nde Sevr Antlaşması’nın iç yüzünü, Kurtuluş Savaşı’nın niteliğini anlatan coşkulu bir vaaz verdi. Bu vaaz Diyarbakır’da basılarak bütün vilayetlere ve cephelere dağıtıldı.
Mehmet Akif milletini ve dinin seven, insanlara karşı merhametli davranan, şair tabiatının heyecanlarıyla dalgalanan meşhur bir Türk şairdir. İstiklal Marşı şairi olması bakımından da ‘’Milli Şair’’ ismini almıştır.


SAFAHAT'A DAİR
Bir milletin var olma ve hür olma mücadelesini yüreğinde, beyninde, söyleyişinde hisseden bir şahsiyetten ve belki en önemli eserinden bahsedelim dedik ölümünün yıl dönümünde. Akif’le ilgili daha önce yaptığımız bir çalışmanın bölümlerinden biri de Safahat’tı. Bir bereket, bir vefa olsun diye dipnotlarına da dokunmadan kısa da olsa analım istedik.

Âkif’in kıymetli ve muhteşem bir hediyesi milletine Safahat’ı. “Safahat bir devrin, bu devri ören ya da çözen hayatların, fikirlerin aynasıdır. Ondaki teşhis, uyarı ve öneriler Âkif’in hayatı ve devri kucaklayan sorumlu, donanımlı, disiplinli, sağlam karakterinin ürünleridir; inleyişler, kükreyişler, yakarış ve çığlıklar ise günlük hayatında susturulmuş, ateşli, merhametli, hakşinas Müslüman ruhunun şiirine vurmuş aksidir.” (Vahap AKBAŞ, Uyarı ve Yakarış Kitabı: Safahat, Ay Vakti Dergisi Aralık 2006)

Safahat, Âkif’in otuzlu yaşlarının son yılarında yayımlanmıştır. Özgün bir kişiliğin, özgün ve bağımsız bir edebi bakışın eseridir bu şiir kitabı. Konuşma dilini ve manzum hikâye türünü ustalıkla kullanmış, doğudan ve batıdan izler taşısa da yaşadığı ve ait olduğu topraklara bağlı bir edebi duruşu tercih etmiştir. Âkif gerçekleri yazmaktadır. Toplumun bizzat kendisini, bizzat anlaşılmaya çalışarak ama şiirin o etkili ve ahenkli yönünü de gözeterek yazmıştır.

Safahat’ta cemiyetin her sınıfından resimler bulmak mümkündür. En hisli yönüyle, bir çocuğun küfesiyle yaptığı hesaplaşma, bir mahalle kahvesi, bir ana yüreği, en acıklı haliyle bir aile dramı, bir fakirin sessiz feryadı O’nun kaleminde edebi birer eser, birer destan haline geliyordu. O edebiyat tarihimizde en önemli destan şairlerimizden biridir. Yenilikçi olmaya karşı çıkmamış ancak sahip olduğu mirası da hepten göz ardı etmeyi düşünmemiştir. Konuşma dilini aruz şekliyle birlikte çok iyi kullanmış, dilin toplumsal yapı ve kimliğini öne çıkarmıştır. “Mehmet Âkif’in, bir kısmı hemen hemen bir asır önce yazılmış şiirlerindeki tespit ve değerlendirmeleri, -kısmen dili ve kelimeleri dışında- tamamen hem evrensel ve hem de güncel gerçeklerin apaçık birer teşhis ve ilânıdır. Âkif’in, çıkış ve çözüm yolu olarak ortaya koyduğu tavsiyeleri de çoğu konuda geçerliğini aynen korumaktadır. Bu sebeple Âkif merhum, fikir ve düşünceleriyle sanki dün yaşamış kadar günümüze yakın ve canlı durmaktadır. Bize göre onun bu diriliğinin gerçek sebebi, kişiliğini dokuyan inanç, bilgi, yürek, sanat gibi evrensel değerler ve özellikle sahip bulunduğu mümin feraseti, önsezisidir.” (Prof. Dr. İsmail Lütfi Çakan, ÂKİFÇE Tespitler- Değerlendirmeler Ensar Neşriyat)

Âkif ahlaksız ve sınır tanımayan edebiyata düşmandır. Samimiyetsiz, mesnetsiz, sahte ve maskeli olanları sevmemiştir. Yaşadığı dönemi tüm derinlik ve genişliğiyle anlamaya ve anlatmaya çalışmıştır. Acıları, sevinçleri, hüzünleri, kederleri ümitsizlik kıskacına düşmeden asil bir isyan duruşuyla sergilemekten kaçınmamıştır. İşte bu samimi duruş ve bakışın bir aynasıdır Safahat.

Şiir kitabı hemen her eve girmeyi başarmıştır. Her evde okunmakta mıdır? Sorusuna hakkıyla “Evet” demek mümkün görünmese de, Safahat’ın her Türk evladında oluşturduğu heyecan ve coşkuyu hissetmemekte mümkün değildir. Safahat’ın okunması demişken, doksanlı yılların sonlarında TYB Eski Başkanı Mehmet DOĞAN’IN “Safahat Dersleri” adı ile Safahat okumaları gerçekleştirdiğini hatırlıyorum, Doğan “Niçin Safahat?” sorusuna ise, “Safahat bütün Türk dünyasında en yaygın şiir kitabı. Bundan yaygın eser yok. Bir de Safahat’ta yer alan konular bugün ayniyle yaşanıyor” diye cevap veriyordu. Bu tür okumaların konu ile ilgili her kesim tarafından önemsenmesi ve ilgi görmesi oldukça önemlidir. (Aksiyon Dergisi, 222.sayı)

Sanat, sanatçı, aydın gibi kavramların yoğun olarak tartışıldığı şu günlerde hem aydın hem sanatçı olabilmiş bir kişiliğin yazdıklarına tekrar bakmakta büyük fayda olsa gerek.



Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Ocak 2015       Mesaj #3
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Safahat adlı kitabın türü nedir?
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
16 Ocak 2015       Mesaj #4
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Alıntı
Misafir adlı kullanıcıdan alıntı

Safahat adlı kitabın türü nedir?

Şiir derlemesidir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!

Benzer Konular

3 Kasım 2014 / Ziyaretçi Soru-Cevap
24 Mayıs 2011 / Misafir Cevaplanmış
5 Aralık 2009 / Misafir Soru-Cevap