Arama

Kıyı Tipleri

Güncelleme: 14 Kasım 2016 Gösterim: 54.185 Cevap: 6
YesilBoncuk - avatarı
YesilBoncuk
Ziyaretçi
21 Haziran 2008       Mesaj #1
YesilBoncuk - avatarı
Ziyaretçi

Kıyı Tipleri


Deniz yüzeylerindeki suların , bulundukları yerden daha uzak mesafelere taşınması ile akıntılar oluşur.
Sponsorlu Bağlantılar
Denizlerde ve okyanuslarda görülen akıntılar; rüzgarlar,gelgit, denizler arasındaki tuzluluk (yoğunluk) ve seviye farkı gibi nedenlerle oluşur.

Dalga Akıntısı


Kıyıya doğru gelerek kıyıda çatlayan dalgalar, kıyıda suların dibe doğru dalmasına yada kıyı boyunca akıntıya geçmesine neden olur.

Gel-git Akıntısı


Gel-git hareketiyle kabarıp geri çekilen sular özellikle koylarda ve akarsu ağızlarında akıntıya sebep olur.
Batı Avrupa’da Almanya ve Hollanda gibi bazı ülkeler, haliçlere kurdukları santrallerle gel-git akıntılarından yararlanarak enerji elde etmektedirler.

Yoğunluk (tuzluluk) ve Seviye Farkı Akıntısı


Farklı sıcaklık ve yoğunluğa (tuzluluk) sahip su kütlelerinin birbirine kavuştuğu boğazlarda akıntılar meydana gelir.
Soğuk ve sıcak denizlerin karşılaşma alanlarında, soğuk su yoğun olduğundan alt, yoğunluğu az olan sıcak su ise üst akıntı oluşturur.
Tuzluluk farkı olan su kütlelerinin karşılaştığı yerlerde, tuzluluk oranı fazla olan alt akıntı, tuzluluk oranı az olan ise üst akıntı oluşturur.
Denizlerin boğazlarla birleştikleri yerde beslenme kaynaklarının farklılığından dolayı az da olsa seviye farkları oluşur. Buralarda seviyesi yüksek olan denizden seviyesi düşük olan denize doğru akıntı oluşur.
Yurdumuzda, Karadeniz’den Akdeniz’e doğru üst akıntı, Akdeniz’den de Karadeniz’e doğru alt akıntı olmasında yoğunluk ve seviye farkı etkilidir.

Okyanus Akıntıları


Muson rüzgarları ve sürekli rüzgarların etkisiyle okyanuslarda meydana gelen hareketlerdir.
Okyanus akıntıları ilk hareket ettikleri yere göre soğuk yada sıcak etkiye sahiptirler. Alçak enlemlerden gelenler sıcak, yüksek enlemlerden gelenler soğukturlar.
Dünyamızın günlük hareketinden dolayı rüzgarlar sapmaya uğradığından, okyanus akıntılarında da sapmalar ve halkalar olur.
Okyanus akıntılarının karşılaşma alanlarında balıkçılık çok gelişmiştir. Sebebi; balıklar için önemli besin kaynağı olan planktonların çok fazla olmasıdır. Norveç ve Japonya'da balıkçılığın çok gelişmiş olması bu ülkelerin okyanus akıntılarının karşılaşım alanında olmasıdır.

KIYI TİPLERİ


Kıyıların Şekillenmesinde Etkili Faktörler
  • Dalgalar
  • Akıntılar
  • Gel-git
  • Akarsular
  • Buzullar
  • İç kuvvetler
  • Kıyıdaki dağların uzanış biçimi
  • Canlılar (Mercanlar) (en az etkili)
  • Rüzgarlar (Dolaylı etkiye sahip)

ENiNE KIYILAR

Ad:  Kıyı tipleri-1.jpg
Gösterim: 5954
Boyut:  91.6 KB
Dağların kıyıya dik uzandığı yerlerde görülür.
Ör: Ege Bölgesi Kıyıları (Edremit-Kuşadası arası).
Bu kıyılarda;
•Girinti-çıkıntı fazladır.
•Kıta sahanlığı geniştir.
•İç kesimlere ulaşım kolaydır.
•Limanların hinterlandı (ard bölge) geniştir.
•Deniz etkisi iç kesimlere kadar sokulabilir.
•Kıyı ile iç kesim arasında önemli farklar yoktur.

BOYUNA KIYILAR

Ad:  Kıyı tipleri-2.jpg
Gösterim: 3771
Boyut:  115.0 KB
Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde görülür. Ör: Karadeniz ve Akdeniz kıyıları.
Bu kıyılarda;
  • •Girinti-çıkıntı azdır.
  • •Doğal limanlar azdır ve hinterlandları (ard bölge) dardır.
  • •İç kesimlere ulaşım zordur.
  • •Dalga aşındırması ile falez oluşumu fazladır.
  • •Kıyı ile iç kesim arasında iklim, bitki örtüsü, ekonomik faaliyetlerde farklılık fazladır.

RİA TİPİ KIYILAR

Ad:  Ria Kıyı Tipi.jpg
Gösterim: 4091
Boyut:  104.3 KB
Akarsu vadilerinin deniz ilerlemesi sonucunda sular altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Ör: İstanbul-Çanakkale Boğazları, Haliç ve G. atı Anadolu Kıyılarıdır.

DALMAÇYA KIYI TİPİ

Ad:  Dalmaçya Kıyı Tipi.png
Gösterim: 6045
Boyut:  57.7 KB
Kıyıya paralel uzanmış dağların çukur kısımlarının deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Dağların yüksek kısımları kıyıda adaları oluşturur.
Ör:Adriyatik denizinde Dalmaçya kıyıları (Hırvatistan kıyıları). Yurdumuzda Antalya- Kaş kıyıları buna örnektir.

LİMANLI KIYILAR

Ad:  Limanlı Kıyılar.jpg
Gösterim: 4093
Boyut:  63.3 KB
Geniş tabanlı vadilerin veya koy-körfezlerin deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir.
Ör: Karadeniz’in kuzeyindeki kıyılar (Odessa, Dinyeper, ) buna örnektir. Yurdumuzda ise Büyük ve Küçük Çekmece kıyıları böyle kıyılardandır.

HALİÇ (ESTUARY) TİPİ KIYILAR

Ad:  Haliçli Kıyılar.jpg
Gösterim: 3434
Boyut:  108.7 KB
Gel-git olayının etkisiyleakarsu ağızlarında aşındırma ile oluşan doğal limanlardır. Okyanus kıyılarındaki akarsu ağızlarında görülür.
Kuzeybatı Avrupa kıyılarındaki önemli limanlar buna örnektir. Yurdumuzda yoktur.

WATT TİPİ KIYILAR

Ad:  Watt Kıyı Tipi.jpg
Gösterim: 3285
Boyut:  22.2 KB
Gel-git olayının etkisiyle bazen kara bazen de deniz durumuna gelen kıyılardır. Haliç kıyılarının bulunduğu yerlerde bulunur.

FİYORT TİPİ KIYILAR

Ad:  Fiyord Kıyı Tipi.jpg
Gösterim: 4410
Boyut:  86.0 KB
Buzul vadilerinin sular altında kalmasıyla oluşan kıyılardır. Girinti-çıkıntısı çok fazladır. Bu kıyılara en iyi örnek İskandinav Yarımadası kıyıları gösterilebilir.
Eğer kıyıda adalar da var ise bu tür kıyılara Skyer tipi kıyılar denir. Ör:Norveç kıyıları

RESİF KIYILARI


Sıcak denizlerde yaşayan mercanların kalıntılarından oluşan kıyı tipidir.
Ör: Mercan adaları kıyıları (Avustralya Kıtasının doğusunda).
Ortasında lagün (deniz kulağı) bulunan hilal şeklindeki mercan adasına atol denir.

Son düzenleyen _Yağmur_; 14 Kasım 2016 13:04 Sebep: sayfa düzeni ve moderatör ekleri
arrjin - avatarı
arrjin
Ziyaretçi
22 Haziran 2008       Mesaj #2
arrjin - avatarı
Ziyaretçi

KIYI TİPLERİ


Kıyıların şekillenmesinde etkili olan belli başlı kuvvetler şunlardır:
Sponsorlu Bağlantılar
- Dalgalar
- Akıntılar
- Gelgit
- Akarsular
- Buzullar
- İç Kuvvetler
- Dağların uzanış şekli

1- ENİNE KIYILAR


Dağların kıyıya dik olarak uzandığı kıyılarda görülmektedir. Örnek: Türkiye'de Ege Denizi kıyıları. Enine kıyıların en önemli özellikleri şunlardır:

a) Kıyıda girinti ve çıkıntı fazladır.
b) kıyıda koy ve körfez sayısı fazladır.
c) kıta sahanlığı geniştir.
d) kıyıya yakın irili ufaklı bir çok ada bulunmaktadır.
e) bir çok doğal liman bulunmaktadır.

2- BOYUNA KIYILAR


Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde görülmektedir. Örnek Türkiye'de Karadeniz ve Akdeniz kıyıları. Boyuna kıyıların en önemli özelikleri şunlardır:

a) Kıyıda girinti ve çıkıntı azdır. Kıyı çizgisi düzdür.
b) Kıyıda koy ve körfez sayısı azdır.
c) kıta sahanlığı dardır.
d) Doğal liman oldukça azdır.

3- RİA TİPİ KIYILAR


Akarsu vadilerinin denizin yükselmesi yada karanın alçalması ile sular altında kalması sonucunda oluşmaktadır. Örnek Çanakkale ve İstanbul Boğazı ile Güneybatı Anadolu kıyıları ve İstanbul'da yer alan Haliç (Altınboynuz).


4- LİMANLI KIYILAR


Alçak kıyılarda geniş vadilerin deniz suları altında kalmasıyla oluşur. Bu tip kıyılarda tombolo,kıyı oku, kıyı kordonu ve lagün gibi şekiller yaygındır. Örnek; Marmara denizinin kuzey kıyılarında görülmektedir.


5- FİYORDLU KIYILAR


Buzul aşındırması sonucunda oluşan U şekilli vadilerin buzul erimesi sonucunda sular altında kalmasıyla oluşur. Fiyordlar kara içlerine doğru sokulduklarından binlerce koy ve körfezi barındırmaktadır. Oldukça dik yamaçlı bir görünüme sahiptirler. Türkiye'de örneği yoktur. İskandinavya Yarımadasının Atlas okyanusu kıyılarında (Norveç, İsveç, Finlandiya) yaygındır.

6- SKYER TİPİ KIYILAR


Buzulların şekillendirdiği ve binlerce adadan oluşan kıyılardır. Adalar eski buzul aşındırmasıyla oluşmuş olan hörgüçkaya ve moren yığınlarından meydana gelmiştir. Norveç, Finlandiya, İsveç, İskoçya, İrlanda, Güney Şili ve Güney Alaska kıyılarında rastlanmaktadır. Türkiye'de örneğine rastlanmaz.


7- VOLKANİK KIYILAR


Kıyının volkanik patlamalar sonucunda şekillenmesiyle oluşur. Havai ve Endonezya kıyılarında görülür. Türkiye'de örneği yoktur.


8- HALİÇLİ KIYILAR


Gelgit olayının belirgin olduğu kıyılarda görülmektedir. Okyanusa kıyısı olan ülkelerde yaygındır. Türkiye'de örneği yoktur.


9- MERCANLI KIYILAR


Tropikal bölgeler sıcak denizlerde sığ ortamlarda yaşayan mercanların boyları daha fazla uzayarak deniz yüzeyine çıkar. Bu olayın sonucunda mercanlar ölmeye başlar. Mercan kalıntılarının kıyıya tortullar oluşturarak kıyıyı şekillendirmesi sonucunda oluşur. Türkiye'de örneği yoktur.

10- DALMAÇYA TİPİ KIYILAR


Dağların kıyıya paralel olarak uzandığı yerlerde, deniz suyunun dağlar arasındaki çukur alanlara dolması sonucunda oluşmaktadır. Kıyının hemen gerisinde kıyıya paralel olarak uzanan adalar yer almaktadır. Örnek Adriyatik denizi kıyılarında yer alan Dalmaçya kıyıları, Türkiye'den Akdeniz bölgesinde Teke yarımadasında bulunan Finike - Kaş kıyıları.

Son düzenleyen _Yağmur_; 14 Kasım 2016 13:20
Edd-iTöR - avatarı
Edd-iTöR
Ziyaretçi
6 Temmuz 2008       Mesaj #3
Edd-iTöR - avatarı
Ziyaretçi

KIYI TİPLERİ



1. ENiNE KIYILAR:
Dağların kıyıya dik uzandığı yerlerde görülür. Ör: Ege Bölgesi Kıyıları (Edremit-Kuşadası arası). Bu kıyılarda; girinti-çıkıntı fazladır. Kıta sahanlığı geniştir. İç kesimlere ulaşım kolaydır. Limanların Hinterlandı geniştir. Deniz etkisi iç kesimlere kadar sokulabilir.

2. BOYUNA KIYILAR:
Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde görülür. Örnek: Karadeniz ve
Akdeniz Kıyıları. Bu kıyılarda; girinti-çıkıntı azdır. Doğal limanlar azdır ve hinterlandları dardır. İç kesimlere ulaşım zordur. Dalga aşındırması ile falez oluşumu fazladır. Kıyı ile iç kesim arasında iklim, bitki örtüsü, ekonomik faaliyetlerde farklılık fazladır.

3. RİA TİPİ KIYILAR: Akarsu vadilerinin deniz suları altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Ör: İstanbul-Çanakkale Boğazları, Haliç ve G.Batı Anadolu Kıyılarıdır.

4. DALMAÇYA KIYI TİPİ: Kıyıya paralel uzanmış dağların çukur kısımlarının deniz suları

altında kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Dağların yüksek kısımları kıyıda adaları oluşturur.
Ör:Adriyatik denizinde Dalmaçya kıyıları (eski Yugoslavya kıyıları). Yurdumuzda
Antalya- Kaş kıyıları buna örnektir.

5. LİMANLI KIYILAR: Geniş tabanlı vadilerin veya koy-körfezlerin deniz suları altında
kalmasıyla oluşan kıyı tipidir. Örnek: Karadeniz’in kuzeyindeki kıyılar (Odessa, Dinyeper) buna örnektir. Yurdumuzda ise B. ve K. Çekmece kıyıları böyle kıyılardandır.

6. HALİÇ (ESTUAR) TİPİ KIYILAR: Gel-git olayının etkisiyle akarsu ağızlarında oluşan kıyılardır. Kuzeybatı Avrupa kıyılarındaki önemli limanlar buna örnektir. Yurdumuzda yoktur.

7. FİYORT TİPİ KIYILAR: Buzul vadilerinin sular altında kalmasıyla oluşan kıyılardır. Bu
kıyılara en iyi örnek İskandinav Yarımadasındaki kıyılar gösterilebilir. Eğer kıyıda adalar var ve kıyının girintisi- çıkıntısı fazla ise bu tür kıyılara Skyer tipi kıyılar denir. Örnek: Norveç kıyıları

8. RESİF KIYILARI: Mercan iskeletlerinin üst üste birikmesiyle oluşan kıyı tipidir.

Örnek: Mercan adaları kıyıları (Avustralya Kıtasının doğusunda).
Son düzenleyen _Yağmur_; 14 Kasım 2016 12:41 Sebep: yazı okunurluğu ve satır düzeni
_KleopatrA_ - avatarı
_KleopatrA_
Ziyaretçi
1 Nisan 2010       Mesaj #4
_KleopatrA_ - avatarı
Ziyaretçi

Kıyı Tipleri


Yüksek kıyılar umumiyetle tepelik bölgelerin kenarıdır. Bu tepelik bölgelerin bir kısmı dağ yamaçlarının denize doğru uzanan eteklerinden başka bir şey değildir. Bir kısmı da alçak platolardır.
Yüksek kıyılar çeşitli faktörlerin etkisi ile muhtelif şekiller almıştır.Kıyı morfolojisinde bu şekillerin her birine muayyen isimler verilecek bir takım kıyı tipleri ayrılmıştır.Bunların başlıcaları haliçli ve limanlı kıyı,raili ve kalanklı kıyı, fyortlu kıyı,volkan kıyısı,resif kıyısı’dır.

1- Alçak Kıyılar (Ova Kıyılar)


Ova kıyıları, isminden de anlaşıldığı gibi kıyı bölgesinde geniş ovaların bulunduğu yerlerde görülür.
Ova kıyılarında kıyı çizgisi umumiyetle düz bir şekilde uzanır. Bu kıyılarda kıyı okları ve setler de fazladır. Bunların arkasında ekseriya lagünler bulunur. Ova kıyıları yüksek kıyılara nazaran çok sınırlıdır. Bunların en yaygın olduğu yerler Belçika, Hollanda, Danimarka, Kuzey Almanya kıyıları, Sovyetler Birliğinin bir kısmı Kuzey kıyıları, Kuzey Amerikanın Atlantik kıyılarında bazı kesimler ve Meksika körfezi kıyılarıdır.

2- Haliçli ve Limanlı Kıyılar


Bu kıyılar plato kenarının akarsu ağızlarıyla beraber deniz istilasına uğramaması neticesinde meydana gelmiştir. Deniz istilasının sebebi kıyı bölgesinin batması veya pozitif bir statik harekettir. Her iki halde de vadi şebekelerinin aşağı mecraları deniz istilasına uğrayarak haliç durumuna gelmiştir. Büyük akarsularının ağızlarında denizanan mecraya bağlı kollara da girdiği için haliçler dallanmamış bir şekilde almıştır. Bu sebeple haliçli kıyıların girinti ve çıkıntıları fazladır ve çok parçalanmış bir görünüşleri vardır.
Karadeniz kuzeyinde Odesa körfezinde ve Azak denizi vardır. Esasen bu bölgelerdeki koylara liman denir. Gerçekte Odesa körfezi ile Azak deniz kıyıları Dördüncü zaman sonlarında ki transgresyon olayı neticesinde şekillenmiştir. Bu transgresyon sonunda Dniestr, Dniepr ve Don vadilerinin aşağı kısımları deniz istilasına uğrayarak haliç durumuna geçmiş, müteakiben haliç akarsularının getirdiği materyal ile dolmağa başlamış, ayrıca bazı kesimlerde kıyı okları da gelişerek bugünkü kıyı peyzajı meydana gelmiştir. Limanlı kıyılar genel olarak iç denizlerde bulunmaktadır.

3- Rialı ve Kalanklı Kıyılar



a) Rialı Kıyılar

Ria yüksek kenarlı, girintisi çıkıntısı fazla olan dar körfezlere denilmektedir. Kuzey batı İspanyada Galiçya ve Asturya kıyılarına da bu adla gösterılen karakterıstık körfezler mevuttur. Vadiler ekseriyetle küçük kolları ile beraber denız altında kalmış oldukları için riaların iç kısımlarında ayrıca sağlı sollu koylarda bulunmaktadır. Riaların birbirini takiben sıralanmış olduğu rialı kıyı denir.

b) Kalanklı Kıyılar
Kalanklı ( calanque ) kalkerli bölgelerde bulunan sarp kenarlı küçük koylara denir. Kalankların teşekkülü karstik aşınmalarla ilgilidir. Marsıyla civarında, İskoçya ve Japonya Kıyılarında karakteristik örnekleri vardır. Kıyı bölgesinde kalker arazi uzun bir mesafe dahilin de devam ettiği takdirde yan yana sıralanmış kalanklar kıyıya çok girintili çıkıntılı bir Durum vermiştir. Ilıman ıklım bölgesindeki kalankların ekserisinin gerisinde kuru vadiler bulunmaktadır. Görünüşe göre kalanklar bu kanyon seklindeki vadilerin deniz istilasına uğramış olan uç kısımlarıdır.

J. CORBEL kalankların tesekulunu su şekilde izah etmiştir.
Kuru vadilerin ve kalankların olusunda 3 safha tespit edilmiştir. Birinci safha soğuk iklimin hüküm sürdüğü buzul devresinde başlamıştır. Kıyı bölgesinde buzul çevresi (periglasyal ) asınım şartları vardır. Kıyı uzakta iç kısımlarda kalker donma dolayısıyla geçirimliliğini kaybetmiş olduğu için zaman zaman eriyen karların suları yüzeyde kalmakta ve derinliğe doğru karstik asınım olmaktadır. Fakat kıyı yakınında bir kaç yüz metre veya biraz daha fazla genişlikte bir kıyı şeridi deniz etkisi ile donmamış durumdadır. Sular burada derinliğe geçmekte ve kalkeri eriterek galeriler açmak imkanı bulmaktadır.

İkinci safha buzul devrinin nihayet bularak interglasyal şartlarının kendini gösterdiği devrede gerçekleşmiştir. Kalkerlerin donmuş kaya durumunda kurtulmaları ile derinliğe karstik asınım kendini göstermiş ve akarsular derine geçmeye başlamıştır. Kıyı kesiminde galeri ve mağara tavanlarının çökerek sarp kenarlı vadilerin teşekkülü bu safhadadır.

Üçüncü safha akarsuların derinlere geçtiği ve bunların mecralarının kuru vadiler halinde kaldığı bir gelişime tekabul etmektedir. Bu safhada kendini gösteren deniz seviyesi yükselmesi ( flandrien transgresyonu ) neticesinde sarp kenarlı vadilerin kıyı yakınlarındaki kesimleri sular altında kalmış ve kalanklar teşekkül etmiştir.

4- Fyortlu Kıyılar


Fyort deniz istilasınınsa uğramış tekne vadilerledir. Bunları bugün ortadan kalkmış olan eski buzullar kazmıştır. Kutup bölgelerindeki ve buna yakın olan yerlerde bulunurlar. Tabanları bugünkü deniz seviyesinin bir kaç yüz metre altındadır. Enlilik profilleri U seklinde olan bu sarp kenarlı vadileri gerideki yüksek bölgelerden inen kalın buzullar kolaylıkla kazmıslardır. Buzullar ortadan kalktıktan sonra, bunların deniz istilasına uğraması ile fyortlar meydana gelmiştir.
Fyortlar yan yana sıralandığı kıyılara fyortlu kıyı denilmektedir. Bunlar çok parçalanmış önünde büyüklü küçüklü adalarının bulunduğu yüksek kıyılardır.
Norveç kıyıları bunun en karakteristik örneğidir. Fyortlu kıyılara benzeyen bitkiyi şekilde Adalı kıyıları’dır. Yayılış sahası sınırlı olan bu gibi kıyılar dördüncü zamanda buzular altında kalmış alçak bölgelerin kenarında görülmektedir. Bunların ilk bakışta dikkati çeken özelliği irili ufaklı yüzlerce adanın kıyı yakınına serpilmiş olmasıdır. Pek çoğu eski drumlın’ler olan adaların bir kısmı deniz aşındırması neticesinde ortadan kalkmış ve yerlerinde sığ platformlar kalmıştır. Bu platformların bazılarının kenarında plajlar ve kıyı okları mevcuttur. Bu kıyılar deniz karaya doğru muhtelif genişlikte ve uzunlukta kanallar (Fjard’ler) halinde sokulmuş ve kıyıya çok parçalanmış bir görünüş vermıstır. Bu sebeple bunlara Fyert’li kıyılar ‘da denir.
Bu kıyıların karakteristik örnekleri Fılandıya, Norvec, İsveç, Polonya, Danimarka,ile Labrodar kuzeyinde görülmektedir.

5- Boyuna Yapılı Kıyılar


Kıyının sekilenmesi üzerinde bölgenin jeolojık yapısının barız etkiler göstermiş etkiler olduğu hallerde kıyı tıpı seçilirken strüktür dikkate alınmaktadır. E.SUESS tarafından Atlantik tıpı tıpına ve Pasifik tipi olarak iki büyük kategoride ayrılması jeolojik yapıya dayanmaktadır. Pasifik tıpı tıpına kıyılarda tortul kayaçlardaki kıvrımların ekenleri kıyıya az çok paralel olarak uzanır. Bu özelliği dolası ile bunlara boyuna yapılı kıyılar denilmektedir. Atlantik tıpı tıpına kıyılar ise kıvrım eksenleri kıyıya dikey durumdadırlar. Bu sebeple bunlarla enine kıyılar denılmıştır.
Boyuna yapılı kıyılar yüksek, falezli kıyılardır ve ekseriya uzun mesafeler dahilinde önemli değişikler göstermeden devam edip giderler. Fakat bunların Dalmaç tipi ve faylı kıyı olmak üzere iki özel şekli mevcuttur.

A) Dalmaç Tipi Kıyı


Kıyı bölgesinde eksenleri kıyıya ve birbirine paralel olarak uzanan tepeler ve çukurlar (antiklinal ve senklinal grupları veya monoklinal bünye şekilleri)bulunduğu takdirde Dalmaç tipi denilen karakteristik bir kıyı meydana gelmektedir. Dalmaç tipi kıyının meydana gelmesi için senklinallerin veya sübsekant deprasyonların deniz seviyesine yakın bir durumda arka arkaya sıralanmış olmaları gerekmektedir.
Dalmaç tipi kıyıların Dalmaçya’da Brötanta’da İrlanda güneyinde karakteristik örnekler vardır.

B) Faylı Kıyı


Eksenleri kıyı çizgisine parelel olarak uzanan faylar tarafından meydana getirilmiş falezler de mevcuttur. Bunlar düz bir şekilde uzanırlar.
Faylı kıyılarda falezin yüksekliği ve uzunluğu; bölgenin morfolojik durumuna ve fayın teşekkül şartlarına bağlıdır. Alçak bir plato kenarında teşekkül etmiş kısa hareketli fayların meydana getirdiği falezler sarp olmakla beraber yüksek değildirler. Buna karşılık dağlık bölgelerin kenarında teşekkül etmiş önemli bir fay yüzlerce metrelik sarp falezlerin meydana gelmesine sebebiyet verebilir.
Fayların kıyılar oldukça nadirdir. Yeni Zelanda’da Wellington civarında Kaliforniya körfezinde Angel de la Guarda adasında, Fransa güneyinde Provence kıyılarında bunların bariz örnekleri vardır.

6- Enine Yapılı Kıyılar


Kıvrımlı bünyeli arazide antiklinallerin meydana getirdiği çıkıntılar deniz tarafında burunları teşkil edilmiştir. Bunların arasındaki senklinaller ise koy durumuna geçmiştir.
Faylı bünyeli arazide horst ve graben’ler meydana gelecek tarzda bir şekillenme kendini göstermiş ise bunların dayandığı kıyılarda burunlar ve koylar birbirini takip eder. Transgresyonlar neticesinde horst’lar burun, bunların arasında graben’ler koy halinde geçmişlerdir. Ekseriyetle uzun oluklar şeklinde olan bu grabent’lere transgresyon safhasında önce akarsular yerleşmiştir. Bu sebeple bunların deniz yakınlarındaki kısımları bu transgresyonlar neticesinde ria veya haliç görünüşü almıştır. Bunlar zamanla dolarak kıyı ovalar durumuna geçerler. Bu suretle uzun bir mesafe dâhilinde yüksek, falezli kıyılar ile bunların arasındaki girintiler teşkil eden alçak kıyıların birbirini takip ettiği görülmektedir. Batı Anadolu kıyıları bunun karakteristik örneğidir.
Bazı kıyı bölgelerinde kıvrım eksenleri kıyı çizgisine verev olarak uzanmaktadır. Bu gibi yerlerde antiklinaller burunları, senklinaller koy veya körfezleri teşkil etmiştir. Cezayir ve Oran kıyıları böyledir.

7- Volkan Kıyıları


Oluşları volkanizmaya bağlı adaların kıyılardır. Bu adaların bir kısmı koni biçiminde oldukları için kıyıları daire şeklindedir. Bunlar her taraftan dalga aşınmasına maruz bulunmaktadır. Bu sebeple ada çevresinde sarp falezler teşekkül eder. Deniz aşındırması ilerledikçe gerçek falezler kendini göstermekte ve bunların önünde çok dar bir platform teşekkül etmektedir.
Volan adalarının bazıları birkaç koninin birleşmesiyle meydana gelmiş olduğu için, bunların kıyıları girintili çıkıntılıdır. Tropikal bölge denizlerinde bulunan volkan adalarının çevresinde ayrıca mercan resifleri de teşekkül etmiştir.

8- Resif Kıyıları


Resif kıyılarının başlıca özelliği organik menşeli oluşları ve coğrafi dağılışları tropikal bölgeye inhisar etmesidir. Resif kıyıları gerçekte mercan adalarının kıyılarıdır.
Mercan adaları, mercan denilen ve koloniler halinde bir arada yaşayan basit deniz hayvanlarının meydana getirdikleri teşekkülattır. Bunlara rasif denir. Mikroskpbik bir alg ile simbiyoz halinde yaşayan mercanların bulundukları ortamda foraminifer, lemelibranş, sünger ve alg cinsinden çeşitli organizma da mevcuttur. Bütün bu resif yapıcı canlılar öldükleri zaman beyaz ve tabakasız bir kalker yığını durumuna geçmektedir.
Kenar resifleri kıyı yanında bulunurlar. Ekseriya volkanik bir adanın kenarlarına yerleşmiş ve adayı çevrelemiştir. Set resifleri kıyıdan uzaktırlar. Bunlar küçük bir volkanik adanın açığında, onu uzaktan çevrelemiş vaziyette olabilir. Bu takdirde ada ile resif arasında lagon denilen ve okyanusa birkaç yerden açık bulunan derinliği çok az bir çukur mevcuttur.
Atol’ler okyanus ortasında daire veya elips şeklinde yahut lagon halindedir. Atol halkaları deniz yüzeyi hizasında bunun biraz altında bulunurlar. Bunlar devamlı olmaktan ziyade muhtelif yerlerde geçitleri bulunan halkalardır. Halkanın bazı kesimleri kalkerli kumlardan meydana gelmiş adlar şeklinde su üstüne yükselir.
Atol halkalarının çapları çok değişiktir. Laon tarafından çapları 50–60 km.yi bulan halkalar olduğu gibi, birkaç kilometre, hatta daha küçük olanları da vardır. Küçük atolere faro denir. Bunlar ekseriya düzüler halinde bulunurlar.

Atollerin Teşekkülü


Mercanlar 25 metreden daha derinlerde yaşayamadıkları halde resif tabanlarının 600 metrede derinliklere kadar inmesi, bunların yerleşmiş bulundukları volkan konilerinin sonradan alçalmış olmasından ileri gelmektedir. Okyanus dibin pek yavaş bir tarzda çukurlaşması ile gerçekleşmiş olan bu alçalma esasında mercanlar derinleşen resiflerin üstünde yaşama ve çoğalma devam etmiştir. Darwin tarafından 1842 de ortaya konulmuş olan ve daha sonra Darwin tarafından kuvvetli kalıntılarla desteklenmiş olan bu izah tarzı atollerin halka şeklindeki durumunu sa açıklamaktadır. Darwin’e göre atollar volkanik adanın kenarına yerleşen kenar ve set resiflerinin gelişimi neticesinde teşekkül etmişlerdir.

Resif kıyılarının Morfolojik Özellikleri


Resif kıyıları okyanus tarafında bir sahanlık ile başlamaktadır. Aşağı yukarı su hizasında bulunan bu sahanlığın ön tarafı dik bir şekilde derinliğe doğru uzanarak volkanik temele dayanır. Sahanlığın büküldüğü yerde Lithothamnion’ların tesis etmiş olduğu 50 ila 100 santimetre yüksekliğinde ve genişliği 5–10 metre civarında bir çıkıntı mevcuttur. Okyanus dalgaları burada kırılırlar. Bu çıkıntıyı üzerinde taşıyan sahanlığın azami genişliği birkaç yüz metreyi geçmez. Sahanlığın nihayetinde bazı kesimlerde kum yığınlarından mürekkep adalar bulunmaktadır. Bunarın kenarı beyaz plajlar halindedir ve sık sık plaj taşına da rastlaır. Adaların orta kısımlarında 5–10 metrelik bir yükselmeden sonra lagon tarafına doğru tekrar alçalma olur ve lagın kıyısına geçilir.

Kıyı Taraçaları


Kıyı taraçaları, bugünkü kıyıdan daha yüksekte, düz veya denize doğru hafifçe eğimli yüzeylerdir. Bunların gerisinde ekseriya şekillerini az çok muhafaza etmiş ölü farezler vardır. Taraçalar eski plaj şeritlerine veya abrazyon platformlarına tekabül ettikleri için bunların üzerinde kum ve çakıl depoları ve kavkılar bulunur. Fakat çok olay taşınır materyal oldukları için, bilhassa eski taraçalarda bunlar hemen tamamıyla ortadan kalkmışlardır. Bu gibi taraçalarda ekseriya toprağa karışmış olan çakıllara ve kavkılara rastlanır.
Kıyı taraçaları muhtelif irtifalarda bulunurlar. Kolay yarımadasında olduğu gibi bunların 230 metre yükseklikte, İskandinavya yarımadasında olduğu gibi 275 metre, Yeni Zemlia’da olduğu gibi 400 metre yükseklikte bulunanları vardır. Fakat bunlar istisnai durumlardır. Tektonik ve izostatik hareketlerde deformasyonlara uğramamış olan kıyılarda bunlar ostatik seyrini ve şeklerini muhafaza etmişlerdir. Bunların en eskileri olan ve en geride bulunan Sicilien taraçaları 90–100 metre civarında bir irtifadadırlar. Tyrrhenien 10–15 metre irtifada Monastrien taraçaları bulunur.
Ayrıca alçak kıyılarda 4 – 5 metre civarında da Flandrien’ne ait beşinci bir taraça seviyesinde
seçilmektedir.

Son düzenleyen _Yağmur_; 14 Kasım 2016 13:18
qaptan Lady - avatarı
qaptan Lady
Ziyaretçi
22 Kasım 2011       Mesaj #5
qaptan Lady - avatarı
Ziyaretçi

Kıyı Nedir – Kıyı Tipleri Nelerdir?


Kıyı, her türlü doğal su kütlesini çevreleyen toprak şeri­dini belirten coğrafya terimi. Kıyılar yumuşak bir eğimle denize uzanan kumsalların, denizkulaklarınm ya da mangrov bataklıklarının (tropikal bölgelerde) bulunduğu alçak ve düz yapıda olabilir ya da denizden dik yamaçlarla yükselirler. Ama hangi biçimde olur­larsa olsunlar, ortak özellikleri sürekli bir değişme geçir­meleridir. Bazı kıyılar, dalgaların ve rüzgârların aşındırma etkisi ya da dağ oluş gibi uzun süreli Yer hare­ketlerinin etkisiyle, bazılarıysa ırmakların taşıdıkları çökeltilerin deltalar ya da çamur setleri halinde birikme­siyle değişirler. Ayrıca, bazı kıyılar yanardağ hareket­lerinin etkisiyle, bazılarıysa düz setler ya da yuvarlak atoller biçiminde gelişen mercan kayalıkları nede­niyle değişirler.
Son düzenleyen _Yağmur_; 14 Kasım 2016 12:39 Sebep: mevcut ekler kaldırıldı.
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
25 Şubat 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Kıyı Tipleri ve Kıyıların Özellikleri
Kıyıyı kısaca tanımlayacak olursak. Deniz ile kara parçalarının birleştiği yer olarak tanımlayabiliriz. Dünya üzerinde farklı kıyı tiplerinin oluşmasında akarsuların, iç kuvvetlerin, buzulların, gel - git olayının büyük etkisi vardır. Rüzgarlar ise dolaylı etkiye sahiptir. Başlıca kıyı tipleri şunlardır ; Enine kıyılar, Boyuna kıyılar, Limanlı kıyılar, Dalmaçya tipi kıyılar, Ria tipi kıyılar, Haliçli kıyılar, Skyer tipi kıyılar, Fiyort tipi kıyılar.

Enine Kıyılar ve Özellikleri
Dağların kıyıya dik uzandığı yerlerde görülür. Ülkemizin Ege bölgesinde dağlar kıyıya dik uzandığı için Ege bölgesindeki kıyılar enine kıyılardır.

Enine kıyıların özellikleri
Ad:  kıyı2.png
Gösterim: 3038
Boyut:  27.5 KB
Enine kıyı

  • Enine kıyılarda koy, körfez sayısı fazladır. Körfez kara içlerine sokulan deniz parçalarıdır.
  • Girinti çıkıntı fazladır.
  • Kuş uçuşu uzaklık ile gerçek uzaklık arasındaki fark fazladır.
  • Delta oluşumu kolaydır.
  • Falez oluşumu pek görülmez. Falezler dalgalarının kıyıyı aşındırması ile oluşur.
  • Doğal limanlar daha fazla görülür. Limanı gemilerin rahatça demir atabileceği büyük dalgalardan korunan deniz alanı olarak tanımlayabilir. İnsan eli değmeden oluşan limanlara ise doğal liman denilir. Örneğin Karadeniz'deki Sinop limanı doğal limandır.
  • Kıyıdan iç kesimlere ulaşım kolaydır.
  • Kıta sahanlığı geniştir. Kıta sahanlığı kara parçasının deniz altında kalan derinliği pek fazla olmayan bölgedir.

Enine kıyıların görüldüğü bölgelerde kıyıdaki iklim kıyının gerisine daha kolay sokulur. Çünkü dağlar kıyıya dik uzandığı için nemin kıyının gerisine sokulmasına izin verirler. Bu yüzden Akdeniz bölgesinde iklim kıyının gerisine sokulamazken, Ege bölgesinde iklim kıyının gerisine kadar sokulur. İklimin Akdeniz bölgesinde kıyıların gerilerine sokulamamasının nedeni Akdeniz bölgesinde kıyının denize paralel olmasıdır. Kıyıya paralel olan dağlar nemin iç kesimlerine sokulmasına engeller ve kıyı ile iç kesimler arasında iklim farkları ortaya çıkar.


Boyuna Kıyılar ve Özellikleri
Dağların kıyıya paralel uzandığı yerlerde görülen kıyı tipidir. Ülkemizde Akdeniz bölgesinde dağlar kıyıya paralel uzandığı için bu bölgede boyuna kıyılar görülür.

Boyuna kıyıların özellikleri
Akdeniz bölgesi boyuna kıyılara örnektir
Ad:  boyuna kıyılar.gif
Gösterim: 3465
Boyut:  15.5 KB
  • Girinti çıkıntı azdır.
  • Koy ve körfez oluşumu zordur. Boyuna kıyılarda pek fazla koy ve körfez görülmez. Körfez, denizin kara içlerine sokulması ile oluşur. Körfezler liman yapımına uygun yerlerdir. Koy ise körfezin küçüğüne denir.
  • Kuş uçuşu uzaklık ile gerçek kıyı uzaklığı arasında pek fazla fark yoktur.
  • Delta oluşumu boyuna kıyılarda pek görülmez.
  • Doğal liman oluşumu zordur. Boyuna kıyılarda doğal limanlara pek rastlanmaz. Yukarıda da açıkladığım gibi doğal liman insan faktörü olmadan doğal yollarla oluşmuş limanlardır.
  • Kıta sahanlığı dardır ve deniz derinliği fazladır.
  • Kıyı kesimleri ile kıyı gerisindeki kesim arasında ulaşım zordur. Boyuna kıyıların olduğu bölgelerde dağlar iç bölgeye ulaşımı zorlaştırır.
  • Falez oluşumu boyuna kıyıların bulunduğu alanlarda kolaydır. Yukarıda da belirttiğim gibi falezler dalgaların kıyının alt tarafını aşındırması ile oluşur.
Boyuna kıyıların görüldüğü bölgelerde iklim kıyının gerisine geçemez. Kıyıya paralel uzanan dağlar nemin iç kesimlere sokulmasını engeller. Bunun sonucunca kıyı ile iç kesimler arasında iklim farklılığı ortaya çıkar. Ülkemizin Akdeniz bölgesinde dağlar denize paralel uzandığı için iklim bu bölgede iç kesimlere sokulamaz.

Dalmaçya Tipi Kıyılar ve Özellikleri

Adriyatik'teki dalmaçya kıyıları
Ad:  dalmaçya tipi kıyılar.gif
Gösterim: 2844
Boyut:  24.8 KB
Dağların kıyıya paralel uzandığı bölgelerde deniz seviyesinin yükselerek dağların çukur bölgelerini sular altında bırakması ve dağların tepe kısımlarının su yüzeyinde kalması ile oluşur. Dalmaçya kıyılarına en güzel örnek Hırvatistan'daki adriyatik kıyılarıdır. Ülkemizde ise Antalya'nın Kaş ilçesindeki kıyıları dalmaçta tipi kıyılara örnektir. Dalmaçya kıyı tipinin görüldüğü yerlerde de iklim iç kesimlere sokulamaz çünkü burada dağlar kıyıya paralel uzanır. Bu tip kıyılarda deniz derinliği fazla, kıta sahanlığı ise dardır.

Limanlı Kıyılar ve Özellikleri
Odesa ve dinyeper limanlı kıyı
Ad:  Limanlı kıyılar.jpg
Gösterim: 2823
Boyut:  55.7 KB
Geniş vadilerin sular altında kalması ile oluşur. Karadeniz bölgesinin kuzeyindeki Odesa ve Dinyeper limanları bu kıyı tipine örnektir.
Bu tip kıyılarda dalga ve akıntıların oluşturduğu tombolo ve kıyı oku gibi yer şekillerine sık rastlanır.Ülkemizde Marmara bölgesinin kuzey kesimlerinde de bu tip kıyılara rastlanır.


Ria Tipi Kıyılar ve Özellikleri
İstanbul boğazı ria tipi kıyı
Ad:  Ria tipi kıyı.jpg
Gösterim: 2691
Boyut:  57.8 KB
Kıyıya dik uzanan geniş akarsu vadilerinin deniz ilerlemesi sonucu sular altında kalması ile oluşan kıyı tipidir. Ülkemizden İstanbul ve Çanakkale boğazları bu tip kıyılara örnek verilebilir. Güney Batı Anadolu kıyıları da bu tip kıyılara örnektir.
Deniz ilerlemesi iç kuvvetlerin etkisi ile meydana gelen bir olaydır. Bu yüzden ria tipi kıyıların oluşmasında iç kuvvetlerin etkisi vardır. Deniz ilerlemesi volkanik patlamalar sonucu ortaya çıkan malzemelerin karaların ağırlığını arttırıp karaları denize batırması ile oluşur.


Haliçli Kıyılar ve Özellikleri
Haliçli kıyı
Ad:  haliçli kıyı.jpg
Gösterim: 2642
Boyut:  35.4 KB
Gel - git yani medcezir olaylarının akarsu ağızlarının huni biçimde aşındırılması sonucu oluşan kıyı tipidir. Gel git olayını kısaca açıklamak gerekirse, gel git olayı ay ve güneşin kütle çekim kuvvetleri nedeni ile okyanus ve deniz seviyesinin alçalıp yükselmesi olayıdır. Gel git olayı günde 2 kez olur. Gel git olayında Ay'ın etkisi Güneş'ten daha büyüktür çünkü Ay dünyaya daha yakındır. Gel git olayları okyanus kıyılarında daha etkili olduğu için haliçli kıyılar daha çok okyanus kıyılarında görülür. Gel git olaylarının okyanus kıyılarında daha etkili olmasının sebebi ise okyanusların, denizlerden daha büyük su kütleleri olmalarıdır. Ülkemizde bu tip kıyılar görülmez. Çünkü ülkemizin okyanusa kıyısı yoktur. Dünyada Kuzey Avrupa kıyılarında görülür.


Skyer Tipi Kıyılar ve Özellikleri
skyer tipi kıyı
Ad:  skyer tipi kıyı.jpg
Gösterim: 3422
Boyut:  57.7 KB
Bu kıyıların oluşmasında buzulların etkisi büyüktür. Hörgüç kayaların ve morenlerin sular altında kalması ile olşur. Bu tip kıyıların olduğu yerlerde çok sayıda adacıklar görülür. Genellikle yüksek enlemlerdeki bölgelerde görülür. Ülkemizde bu tip kıyılar görülmez çünkü ülkemizde buzulların etkisi görülmez.


Fiyort Tipi Kıyılar ve Özellikleri
Fiyort tipi kıyı
Ad:  fiyort tipi kıyı.jpg
Gösterim: 3034
Boyut:  53.6 KB


Bu kıyı tipinin oluşmasında da buzulların etkisi vardır. Buzul vadilerinin sular altında kalması ile oluşur. Dünya'nın en büyük fiyort kıyısı Norveç'te bulunmaktadır. Ülkemizde bu tip kıyılar görülmez.
SİLENTİUM EST AURUM
_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
14 Kasım 2016       Mesaj #7
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

Kıyı Nedir?

Ad:  kıyı nedir.jpg
Gösterim: 2501
Boyut:  10.6 KB

Deniz, göl ya da geniş akarsular boyunca uzanan kara şeridi. Yeryüzündeki toplam kıyı uzunluğunun yaklaşık 312 bin km olduğu sanılmaktadır.

Jeolojik çağlar boyunca karalar ile denizlerin bağıl yüksekliğindeki değişimlere bağlı olarak kıyıların konumu önemli değişikliklere uğramıştır. Pleyistosen Bölümde (y. 2,5 milyon-10 bin yıl önce) gelişen buzullaşmalar üzerine yapılan incelemeler sonucunda, buzullaşmanın artıp okyanus sularının çekilmesi sonucunda oluşan deniz düzeyi düşmelerinden tüm kıyı bölgelerinin etkilendiği anlaşılmıştır. Pleyistosen Bölümdeki son buzullaşma sırasında deniz düzeyi bugünkünden yaklaşık 122 m daha alçakta olduğundan, bugünkü kıta sahanlıklarının^) önemli bir bölümünün o dönemde su düzeyinin üstünde olduğu sanılmaktadır.

Kıyı Tipleri

Ad:  Kıyı tipleri.jpg
Gösterim: 5477
Boyut:  12.8 KB

Deniz düzeyinin düşük olduğu dönemlerde, kıyılık dağların tepesinden aşağıya sürüklenen buzul buzları, U biçiminde çöküntülerin oluşmasına yol açmıştır. Daha sonra bu buzlar eriyip deniz düzeyi yükselince, girintili çıkıntılı kıyı biçimi olan fiyortlar ortaya çıkmıştır. Güney Amerika’nın güneyinde, Yeni Zelanda, Alaska, Labrador, Grönland, İzlanda, Norveç kıyılarında bu kıyı tipine sıkça rastlanır. Buzul altında kalmayan ama akarsularca kazılan derin vadilerin ağız bölümünün deniz yükselmesi ya da karanın magmaya batması sonucunda sualtında kalmasıyla ortaya çıkan yüksek kıyı tipine ise ria denir. İspanyolca’da “ırmak ağzı” anlamına gelen rialara Kore'de, Çin’de, İngiltere’de ve İspanya’daki Galicia’da rastlanır. Bu yüksek kıyıları oluşturan arazi İskoçya, Laponya ve Marsilya yakınlarında olduğu gibi kalkerliyse “kalank”lı kıyı adını alır. Karaların batması sonucunda deniz basmasına uğrayan akarsu vadilerinin alçak kıyılarına haliç denir. Haliç ağızlarının bir kıyı okuyla kapanması da limanlı kıyı tipini oluşturur. Azak Denizi ile Ukrayna'nın Karadeniz kıyılarında li- manlı kıyı tipine sık rastlanır. Kıyı dilleriyle (kum seti) denize karşı korunan en alçak kıyılar ova kıyıları adıyla anılır. Bu tip kıyıların ardındaki ovalar bazen Hollanda' da olduğu gibi deniz düzeyinden alçaktadır. Bu kıyılar Meksika Körfezinde olduğu gibi çok sayıda kıyı dilinden oluşuyorsa lidolu İcıyı adını alır. Haliçlerin, koyların ve lagünlerin^) dolmasıyla bataklıklı kıyılar oluşur. Ova kıyılarının bir başka tipi de delta kıyılarıdır. Buzullar altında kalmış Hudson Körfezi, Finlandiya, İsveç, Polonya ve Danimarka’daki çok parçalanmış, koyları derin olmayan kıyılara fiyartlıkıyılar ya da buzul ovası kıyılan denir. Kınk (fay) ve kıvrım eksenleri kıyıya paralel olan, boyuna yapılı ya da Pasifik tipi kıyılar olarak adlandırılan kıyı tipinin en ilginç örneği Dalmaç tipi kıyılardır. Hırvatistan’ın Dal- maçya bölgesindeki kıyıya koşut uzanan senklinal ve antiklinallerin deniz basmasına uğraması sonucunda adalar, yanmadalar, bunların arasında da kanal ve boğazlar oluşmuştur. Kıvrım ve kırık eksenleri denize dik olarak uzanıp antiklinal ve horstların burunları, senklinal ve grabenlerin de koylarla körfezleri oluşturduğu kıyılara enine yapılı ya da Atlantik tipi kıyılar denir. Okyanus ve denizlerde yanardağ etkinlikleri sonucunda oluşan adaların yüksek falezli (yalıyar) kıyıları volkan kıyılan adıyla anılır. Mercanların oluşturduğu ada ve atollerin kıyıları ise resifli kıyılar olarak adlandırılır.

Genellikle dar olan kıyı şeridinin genişliği, gelgit olayının deniz düzeyinde 4 m’ye varan genlikteki değişimlerinin gözlendiği Kuzey Avustralya, Çin, Kanada, Arjantin, Fransa ve İngiltere’de 15 km’yi bulabilir. Bu kıyılar dönüşümlü olarak sular altında kalır ve kara haline gelir. Deniz ile karanın sınırı falezli kıyılarda çok belirgindir. Buzulların, dalgaların ve kimyasal olayların neden olduğu aşınmaların yanı sıra bazı malzemelerin akarsu, rüzgâr ve akıntıyla taşınması kıyının biçimlenmesinde etkendir. Öteki önemli etkenler de arazinin yapısı ile yeryüzünü oluşturan çeşitli hareketlerdir. Kayalık yüksek kıyılarda dalga aşındırması sonucunda falezler ve kıyı sekileri oluşur. Falezin gerilemesi, dalga aşındırmasının güçlü olduğu yerlerdeki uygun malzemenin ufalanması, akarsuların taşıyıp yığması, çöllerden rüzgârla taşınma gibi nedenlerle kıyılarda kumsallar (plaj) oluşur. Kumsallardaki kum ve çakılların dalgalar ve akıntılarla taşınması sonucunda ortaya çıkan kıyı biçimleri kıyı oku, kıyı dili ve tombologibi adlarla anılır. Özellikle akarsu ağızlarında oluşan kıyı oklarının ardında kalan küçük kıyı gölleri denizkulağı ya da lagün adıyla anılır. Bazen bu kıyı birikintilerinin ardında bataklıklar da oluşur. Kurak bölgelerde oluşan kıyı kumulları şiddetli rüzgârla içlere taşınarak tarım ve yerleşme alanlarını kaplar. Deltalar ise, akarsuların getirdiği alüvyonların ağız bölümünde birikmesiyle oluşan kıyı ovalarıdır.

Kuzey ve güneyde az, batıda ise çok girintili çıkıntılı olan Türkiye kıyılarının uzunluğu yaklaşık 8.300 km’dir. Dağların kıyıya paralel biçimde uzandığı Karadeniz ve Akdeniz kıyıları, boyuna yapılı ya da Pasifik tipi kıyılardan; dağların denize dik olarak uzandığı Ege kıyıları ise enine yapılı ya da Atlantik tipi kıyılardandır. Akdeniz Bölgesi’nin batısındaki Kaş ve Kekova Adası kesiminde Dalmaç tipi kıyılara rastlanır. Türkiye’nin güneybatısında rialı, Mersin ile Silifke arasında kalank'U kıyılara, çeşitli akarsu ağızlarında da delta kıyılarına rastlanır.

Hukuki açıdan deniz, göl ve akarsuların kumluk, çakıllık, taşlık ya da kayalık uzantısı sayılan kıyılar, kara Avrupa’sı hukukunda kamu malı niteliğini taşır. Herkesin yararlanmasına açık olan kıyılar üzerinde özel mülkiyet kurulamaz. Kıyılar satışa ve temlike konu olamaz, bu tür hukuki işlemler geçersiz sayılır. Kıyılardan yalnız kıyı şeridine bitişik taşınmazların malikleri değil, herkes yararlanabilir.

Türk hukukunda kara Avrupa’sındakine benzer kurallar geçerlidir. Anayasa Mahkemesinin 25 Şubat 1986 tarihli kararıyla iptal edilen 24 Kasım 1984 tarihli Kıyı Kanunu’ nun yürürlükten kalkmasıyla doğan boşluğu doldurmak üzere yayımlanan Bayındırlık ve İskân Bakanlığı genelgesi, bu alanın yeni bir yasayla düzenlenmesine değin geçerli olacak kuralları koymuştur. Buna göre kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altında olup herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır. Kıyı kenar çizgisi kapsamındaki yerlerde mülkiyet hakkı saklıdır. Kıyılarda ancak iskele, liman, fener, dalgakıran, barınak gibi kamu yararına yönelik yapılarla tersane, gemi söküm yeri, su ürünleri ve turizm tesisleri yapılabilir. Kıyı kenar çizgisi valiliklerce oluşturulan bir komisyon tarafından saptanır.

MsXLabs.org & Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.

Benzer Konular

31 Mayıs 2012 / HayLaZ61 Turizm
6 Eylül 2008 / asla_asla_deme Taslak Konular
22 Kasım 2011 / DERUNİ X-Sözlük
4 Ekim 2013 / _EKSELANS_ Zooloji
20 Nisan 2012 / Mira X-Sözlük