Ziyaretçi
İkinci Dünya Savaşı başlarında Paris'te doğdu. Annesi, padişah V. Murad'ın torunu Selma Hanımsultan'dı. Babası ise Badalpur racasıydı. İki yaşında annesini yitiren Paris'te büyüdü. 21 yaşında babasını tanıdı. Paris'te yüksek öğrenimini yaptıktan sonra 15 yıl boyunca bazı Fransız dergilerinin Ortadoğu muhabirliğini yaptı. Gazeteciliğe ara verdiği bir süre, annesi Selma Hanımsultan'ın hayatını anlattığı De la part de la princesse morte'u yazdı. Bu roman Fransa'da milyonlar sattı. Yirmiye yakın ülkede yayımlandı. halen İrlanda'da yaşıyor. Daha sonra hikâyesini de kaleme aldı: Les Jardins de Badalpour (Badalpur'un Bahçeleri).
ESERLERİ
Saraydan Sürgüne
Çevirenler: Nuriye Yiğitler - Gökçe Tuncer
714 sayfa, Birinci Basım: Şubat 2002,
Üç kıtayı zangır zangır titreten büyük bir imparatorluğun çöküşüne tanık olduğu sıralarda Selma Sultan henüz yedi yaşındaydı. İstanbul'da Çırağan Sarayı'nda dünyaya gelmesiyle başlayan hayat çizgisi zaten gerçek bir masal olarak yazılmıştı. Üstelik masal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar masalsıydı bu hayat.İmparatorluk ailesi, saltanatın sona ermesiyle birlikte sürgüne gönderilip Lübnan'a yerleşmişti. Hem ülkesini hem de babasını yitiren Selma, orada "yamalı çoraplı prenses" oldu, hayatının ilk aşkını tattı ve ömründe hiç görmediği bir Hint racasıyla evlenmeyi kabul etti. Hindistan'da mihracelerin şatafatlı hayatını, Britanya İmparatorluğu'nun son günlerini ve Gandi'nin başlattığı bağımsızlık savaşlarını yaşadı.Ancak Lübnan'da olduğu gibi orada da "yabancı" kaldı. Sevmek istediği halk tarafından dışlanınca Paris'e kaçmaktan başka çare bulamadı. Sonunda gerçek aşkı orada buldu, ancak savaş yüzünden sevdiğinden ayrılmak zorunda kaldı. Bir kız çocuğu dünyaya getirdikten sonra,
yirmi dokuz yaşındayken, yoksulluktan öldü.Selma Sultan'ın kızı olan elinizdeki romanın yazarı , Osmanlı sarayını ilk kez sarayın içinden, Fransız mandası Lübnan'dan, feodal Hindistan'dan bakarak gözlerinizin önüne seriyor bu romanda.
Saraydan Sürgüne, büyük bir aşkı anlatan, ender bulunabilecek romanlardan…
X
Toprağımızın Kokusu
Türkçesi: M. Nedim Demirtaş
362 sayfa, Birinci Basım, Mayıs 2004
Kenize Mourad, Filistin-İsrail ateşi arasında kalan kurbanlarlın ölüm ve mülteci kamplarındaki zor hayatlarını, korkularını, ihtiyaçlarını bütün insanlığın adalet duygusuna ve vicdanına sunuyor.
Kenize Mourad, annesi Selma Sultan'ın hayatını yazdığı Saraydan Sürgüne romanı ile bütün dünyada tanınmıştı. Ortadoğu'da 15 yıl boyunca gazeteci olarak çalışan Kenize Mourad, romancı duyarlılığını gazetecilik deneyimiyle birleştirip ortaya çıkardığı Toprağımızın Kokusu'nda, altmış yılı aşkındır yaşanan Filistin-İsrail çatışmasını bu kez örnek bir kitapla sergiliyor: Akademilerin, devletlerin, resmi söylemlerin uzağında, halkın dilinden. Toprağımızın Kokusu, Filistin-İsrail dramını, barışı güçleştiren bütün nedenlerle birlikte ortaya koyarken, çatışmanın gerçek kurbanlarının sesleriyle ilk kez bu kadar gerçek ve çıplak olarak su yüzüne çıkarıyor. Siyasi analizleri ve genel önyargıları bir tarafa bırakan bu kitap, sözü her iki tarafın da anne-babalarına, erkek ve kadınlara, çocuklara veriyor.
Kenize Mourad bu kitabı hazırlarken, Kudüs'ten Cenin'e, Gazze'ye, sömürge yerleşimlerine kadar bölgede ayak basmadık yer, dinlemedik insan sırakmamış. Bize onların hikâyesini anlatıyor. Kuşaklar boyu süren bu trajediyi bütün boyutları ve gerçekleriyle göstermek için istisnasız, ayrım yapmadan herkesle görüşmüş: Filistinliler, İsrailli Araplar, Yahudiler…
Sponsorlu Bağlantılar
Saraydan Sürgüne
Çevirenler: Nuriye Yiğitler - Gökçe Tuncer
714 sayfa, Birinci Basım: Şubat 2002,
Üç kıtayı zangır zangır titreten büyük bir imparatorluğun çöküşüne tanık olduğu sıralarda Selma Sultan henüz yedi yaşındaydı. İstanbul'da Çırağan Sarayı'nda dünyaya gelmesiyle başlayan hayat çizgisi zaten gerçek bir masal olarak yazılmıştı. Üstelik masal olamayacak kadar gerçek, gerçek olamayacak kadar masalsıydı bu hayat.İmparatorluk ailesi, saltanatın sona ermesiyle birlikte sürgüne gönderilip Lübnan'a yerleşmişti. Hem ülkesini hem de babasını yitiren Selma, orada "yamalı çoraplı prenses" oldu, hayatının ilk aşkını tattı ve ömründe hiç görmediği bir Hint racasıyla evlenmeyi kabul etti. Hindistan'da mihracelerin şatafatlı hayatını, Britanya İmparatorluğu'nun son günlerini ve Gandi'nin başlattığı bağımsızlık savaşlarını yaşadı.Ancak Lübnan'da olduğu gibi orada da "yabancı" kaldı. Sevmek istediği halk tarafından dışlanınca Paris'e kaçmaktan başka çare bulamadı. Sonunda gerçek aşkı orada buldu, ancak savaş yüzünden sevdiğinden ayrılmak zorunda kaldı. Bir kız çocuğu dünyaya getirdikten sonra,
yirmi dokuz yaşındayken, yoksulluktan öldü.Selma Sultan'ın kızı olan elinizdeki romanın yazarı , Osmanlı sarayını ilk kez sarayın içinden, Fransız mandası Lübnan'dan, feodal Hindistan'dan bakarak gözlerinizin önüne seriyor bu romanda.
Saraydan Sürgüne, büyük bir aşkı anlatan, ender bulunabilecek romanlardan…
X
Toprağımızın Kokusu
Türkçesi: M. Nedim Demirtaş
362 sayfa, Birinci Basım, Mayıs 2004
Kenize Mourad, Filistin-İsrail ateşi arasında kalan kurbanlarlın ölüm ve mülteci kamplarındaki zor hayatlarını, korkularını, ihtiyaçlarını bütün insanlığın adalet duygusuna ve vicdanına sunuyor.
Kenize Mourad, annesi Selma Sultan'ın hayatını yazdığı Saraydan Sürgüne romanı ile bütün dünyada tanınmıştı. Ortadoğu'da 15 yıl boyunca gazeteci olarak çalışan Kenize Mourad, romancı duyarlılığını gazetecilik deneyimiyle birleştirip ortaya çıkardığı Toprağımızın Kokusu'nda, altmış yılı aşkındır yaşanan Filistin-İsrail çatışmasını bu kez örnek bir kitapla sergiliyor: Akademilerin, devletlerin, resmi söylemlerin uzağında, halkın dilinden. Toprağımızın Kokusu, Filistin-İsrail dramını, barışı güçleştiren bütün nedenlerle birlikte ortaya koyarken, çatışmanın gerçek kurbanlarının sesleriyle ilk kez bu kadar gerçek ve çıplak olarak su yüzüne çıkarıyor. Siyasi analizleri ve genel önyargıları bir tarafa bırakan bu kitap, sözü her iki tarafın da anne-babalarına, erkek ve kadınlara, çocuklara veriyor.
Kenize Mourad bu kitabı hazırlarken, Kudüs'ten Cenin'e, Gazze'ye, sömürge yerleşimlerine kadar bölgede ayak basmadık yer, dinlemedik insan sırakmamış. Bize onların hikâyesini anlatıyor. Kuşaklar boyu süren bu trajediyi bütün boyutları ve gerçekleriyle göstermek için istisnasız, ayrım yapmadan herkesle görüşmüş: Filistinliler, İsrailli Araplar, Yahudiler…
Biyografi Konusu: Kenize Murad nereli hayatı kimdir.