Arama

Marquis de Sade

Güncelleme: 13 Eylül 2015 Gösterim: 15.826 Cevap: 3
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
2 Aralık 2011       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Donatien Alphonse François le Marquis de Sade
"Sizin Tanrınız kendi oglunu çarmıha gerdiyse, kim bilir beni ne yapar!"
Ad:  Sade.png
Gösterim: 254
Boyut:  53.7 KB
Sponsorlu Bağlantılar
Marquis de Sade (1740-1814), Fransız aristokrat ve yazardır.
Yaklaşık 29 yılını hapisanede geçirmiştir ve en önemli eseri "Sodom'un 120 Günü"nü hapishanede yazmıştır. Sadizm'in kökeninin onun yazdıklarına dayandığı bilinir.
Sade'ın çıktığı yüksek kayalıklar, deyim yerindeyse toplumdışılığın ve bu dış alanı savunmanın zirvesiydi. Yazdıklarında gözlediğimiz erotizm ve anarşist fantezilerin ardında tanrı tanımayan, anarşist bir duruşun davranışları yatıyordu. Sade'a göre tek suç, doğaya karşı işlenen suçtur. Doğa tarafından bir kez yaratılmış olmak onun egemenliğinden kurtulmuş olmak demektir ve asıl önemli olan bu özgürleşmenin farkında olmaktır. Sade için her türlü zevkin kaynağında suç ve kötülükler yatar.
Marquis de Sade, 74 yıllık hayatının (1740-1814) 28 yıl ve 8 ayını istisnasız olarak hapiste geçirirken, bu sürenin 25 yıl ve 3 ayını hükümsüz olarak "değerlendirdi". Bu çeyrek asırlık hapis yaşantısı Sade'ın kendisini "bütün rejimlerin mahpusu" olarak nitelendirmesine yol açtı açmasına, ama 8 Mart 1794 günü, ellinci yaşına girmesine henüz birkaç ay kala Marquis, Picpus'e nakledildiği zaman, Terör döneminde "ılımlı" bulunmuş olma suçu yüzünden bir zindanda çürümeye terk edilmişti. Picpus, içinde daha çok soyluların bulunduğu ve herkesin mütemadiyen gün boyu aşk yaptığı süslü bir hapishaneydi.
Sade'ı bu yaldızlı yatak odasına kim naklettirmişti? Devrimin erdemleri adına insanların giyotine gönderilmesine karşı çıkan Marquis'yi daha önce zindanlara atan yönetimin gözleri önünde nasıl oluyordu da bu adam hem "La Philosophie dans le boudoir" (Yatak Odasında Felsefe) adlı eserinin temellerini atacağı, 8 aylık, bilinmeyen bir "torpilli" hapis yaşantısını başlatıyor, hem de cımbızla seçtiği soylulardan bir tiyatro kumpanyası yaratabiliyordu.

...

Yatak Odasında Terör - Marquis de Sade
"Sade'ı yakın! Ama önce bir dinleyin. Belki de o kalemiyle olağanüstü şeyler yaşayabilen bir yazardı sadece..."
"Biliyor musun sevgili Sensible, elinde bir kalem varsa olağanüstü şeyler yaşayabiliyorsun."
Hiçbir zaman bilemeyeceğiz. Donatien Aphonse Marquis de Sade bir sapkın mıydı? Bütün eleştirmenlerin ve hatta ahlâkçıların da kabul ettiği gibi "cinsel hayatın Zorba'sı" mıydı? Yoksa, aslında sadece "yasaklamanın yasaklanmasını" dileyen ve bütün yazdıklarını yukarıdaki cümlesiyle açıklayan basit, insan yönü skandalsız, yalın bir yazar mı?
Marquis de Sade'ı en iyi tanımanın yolu, adını verdiği Sadizm'le işe başlayarak "insan bozukluklarının" tarihini anlamaya çalışmaktan geçmiyor. Gerçi iş bilimadamlarına kalınca onlardan, adli sonuçlara varsın varmasın sadist sapkınlıkların herkes için geçerli ve "ucuz" tedavilerinin olmadığını öğreniyoruz. Marquis de Sade adına, bu satırlardaki davamız, onu bir kayalığın tepesinde denize düşmeyi bekleyen müntehirin ruh hali gibi, onun yazarlık durumunu ortaya koymak ve insanlığının yönlerini bulgulamak.
Sade'ın çıktığı yüksek kayalıklar, deyim yerindeyse toplumdışılığın ve bu dış alanı savunmanın zirvesiydi. Yazdıklarında gözlediğimiz erotizm ve anarşist fantazilerin ardında Tanrı tanımayan, anarşist bir duruşun davranışları yatıyordu. Sade'a göre tek suç, doğaya karşı işlenen suçtur. Doğa tarafından bir kez yaratılmış olmak onun egemenliğinden kurtulmuş olmak demektir ve asıl önemli olan bu özgürleşmenin farkında olmaktır. Sade için her türlü zevkin kaynağında suç ve kötülükler yatar.
Ölümünden sonra adı unutturulmak istenen, ama bir yandan kitapları gizlice okunan Marquis de Sade, kendi ülkesinde ilk kez 20. yüzyılda şair Guillaume Apollinaire'in çabalarıyla açık ve geniş bir biçimde tanınmaya, okunmaya başlandı. Bunun yanı sıra, edebiyat ve eleştiri çevrelerinde kitapları yeniden ele alındı; eleştiriler ardı ardına gelmeye başladı. Bunlar içinde Simone de Beauvoir'in o çok ilginç "Sade'ı Yakmalı mı?" adlı eseri ve Pierre Klossowski'nin "Ahbabım Sade" kitabı sayılabilir. Bunun yanı sıra İslami sorunların ve eserlerin uzmanı olarak da bilinen Maurica Heine (1884 - 1940) Gilbert Lely ile birlikte Sade'ı 20. Yüzyıla taşıyan en önemli kişi olarak görülüyor. Bu ikili kendi hayatlarını adeta Marquis'nin yayınlanmayan eserlerini ve ona ait belgeleri günışığına çıkarmaya adadılar.
Tıp öğrenimi gören Maurice Heine, aforoz edilmeden önce sıkı bir Komünist Parti üyesiydi. 1924 yılında Felsefi Roman Cemiyeti'ni kuran Heine'ın tek amacı Sade'ın kitaplarını yayımlamaktı. 1926'da "Hikâyeler"i ve "Papaz ve Cançekişenin Diyaloğu"nu yayınladı. Diğer kitapların ve birçok değerli makalenin ardından Marquis de Sade adlı kitabının yayınlandığını ne yazık ki göremedi. Gilbert Lely, bu kitabı yayınladıktan sonra bayrağı devraldı; 1952-57 arasında iki ciltlik Sade biyografisini yayınladı.
Marquis de Sade, 74 yıllık hayatının (1740-1814) 28 yıl ve 8 ayını istisnasız olarak hapiste geçirirken, bu sürenin 25 yıl ve 3 ayını hükümsüz olarak "değerlendirdi". Bu çeyrek asırlık hapis yaşantısı Sade'ın kendisini "bütün rejimlerin mahpusu" olarak nitelendirmesine yol açtı açmasına ama 8 Mart 1794 günü, ellinci yaşına girmesine henüz birkaç ay kala Marquis, Picpus'e nakledildiği zaman, Terör döneminde "ılımlı" bulunmuş olma suçu yüzünden bir zindanda çürümeye terk edilmişti. Picpus, içinde daha çok soyluların bulunduğu ve herkesin mütemadiyen gün boyu aşk yaptığı süslü bir hapishaneydi.
Sade'ı bu yaldızlı yatak odasına kim naklettirmişti? Devrimin erdemleri adına insanların giyotine gönderilmesine karşı çıkan Marquis'yi daha önce zindanlara atan yönetimin gözleri önünde nasıl oluyordu da bu adam hem "La Philosophie dans le boudoir" (Yatak Odasında Felsefe) adlı eserinin temellerini atacağı sekiz aylık bilinmeyen bir "torpilli" hapis yaşantısını başlatıyor, hem de cımbızla seçtiği soylulardan bir tiyatro kumpanyası yaratabiliyordu.
Bu sekiz aylık "beyaz" dönem boyunca Sade'ın yaptıklarını, kurgusal da olsa, önce 1994'te Fransız romancı Serge Bramly'nin bir senaryo olarak başladığı ama daha sonra romanın kuyusuna düşen kitabından okuyabiliyoruz. Bir Leonardo da Vinci biyografı olan Serge Bramly, sinemacı bir dostunun "siparişi" üzerine başladığı bu belalı çalışmasını bir anlaşmazlık sonucunda yarıda bırakırken birdenbire kendini Marquis de Sade'ın oluşturduğu gizemli bir çekim alanında buluveriyor ve bu roman çıkıyor ortaya.
İyi bir aileden gelen bir genç kızın, görmüş geçirmiş bir erkek topluluğu tarafından bekaretinin nasıl bozulduğunu anlatan iki ciltlik "Yatak Odasında Felsefe"nin Picpus mapusluğu sonrasında yazılmış olduğuna dikkat eden Bramly, Sade'ın kitabı Picpus'te yazmış olabileceğini tahmin ederek, yazacağı metni bu kitapta toplamaya çalışmış. "Yatak Odasında Felsefe"nin adına bir gönderme yaparak, yazdığı romana "Sade: La Terreur dans le boudoir" (Yatak Odasındaki Terör) adını koymayı uygun görmüş.
Sade'ın yazdıklarında büyük bir tutarlık abidesi bulduğunu söyleyen Serge Bramly, Sade'ın "Doğa beni böyle yarattı, kendi doğama aykırı davranmam bir cinayet olurdu" şeklindeki sözlerini romanının omurgası haline getirerek, diyalogların ve kurgusal parçalarının tamamına yakınını, Sade'ın değişik kitaplardan alıntılamakta bir sakınca görmemiş. Roman biraz incelendiği zaman zaten bu açıkça görülüyor. Bir anlamda "Sade kendini roman olarak bir kez daha yazmış".
"Yatak Odasındaki Terör"ün elbette bir de görkemli bir sinema hikâyesi var. Hikâye olmanın da ötesinde 2000 yılında Benoit Jacquot'nun çektiği, Marquis de Sade rolünü ünlü Fransız karakter oyuncusu Daniel Auteuil'ün oynadığı bir film bu. Ne var ki gişelerden ve eleştirmenlerden çok önemli övgüler almayan bu filmi, ne olursa olsun Daniel Auteuil'ün "kurtardığı"na dair görüşler çoğunlukta. Filmde Sade'ın metresi Sensible'i Marianne Denicourt canlandırıyor.
Yazdıklarıyla tanrısız, dinsiz olduğunu ama skandal derecesindeki yazı(n)Sal eylemlerinin onu bir katil, bir cani ve bir sapkın yapmayacağını belirten Sade'ın gerçek yaşamında çokça ihtimal edilen bir ayrıntı var ki o da içinde yaşadığı baskı ortamlarının, özellikle de Devrim yönetimlerinin, katlin ta kendisini yaptıkları, cinayetlerin hasını işledikleri yönünde... Aslında Sade'ın, yazarak fantezi üretmek ve yaşamak dışında fazla bir hüneri ve kötülüğü olmadı kimseye... Ve kesinlikle, içinde yaşadığı baskı ortamlarının onu ustaca cezalandırmak, onu suç yaratmak konularından bir yazar dehasını aşan özellikler taşıdığı da bir gerçek. Bunun kanıtı ise Sade'ın hayatının yarısına yakının "hükümsüz" olarak hapislerde geçirmesi elbette...
Bir Picpus ziyareti sırasında yatakta oynaşırlarken, Sensible'in "Sen bir canavar mısın?" sorusuna şöyle cevap veriyor Marquis:
"Benim bebekleri parçaladığım ve onların kanlarıyla gençleştiğim, La Coste şatomun hendeklerinin ağzına kadar cesetlerle dolu olduğu söylendi... Beni böyle dedikodular yüzünden Bastille'e kapattılar."
Sensible üsteler:
"Soruma cevap vermedin." Sade, daha fazla oyalamaz akıllı metresini ve "Canavarlıklar, diyorsun. Belki... Nasıl bilinebilir?" der.
"Bir bakıma buna benzer canavarlıklar yaptım, evet; bunları dünyadaki herkesten daha fazla tasarladım ve onları silinmez olmasını umduğum bir mürekkeple yazdım... Biliyor musun sevgili Sensible, elinde bir kalem varsa olağanüstü şeyler yaşayabiliyorsun."
Sade'ı yakın! Ama önce bir dinleyin. Belki de o kalemiyle olağanüstü şeyler yaşayabilen bir yazardı sadece.

Eserleri

  • Juliette İkinci Kitap Suç Kardeşliği
  • Aşkın Suçları
  • Juliette Birinci Kitap Erdemsizliğe Övgü
  • Yatak Odasında Felsefe ya da Ahlaksız Eğitmenler
  • İkinize de Yer Var Bütün Hikayeleri: 1
  • Justine ya da Erdemin Felaketleri
  • Erdemle Kırbaçlanan Kadın
  • Sodom Sodom'un 120 Günü
  • Aşkın Suçları
  • Erdemle Kırbaçlanan Kadın
  • Aşkın Suçları

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Biyografi Konusu: Marquis de Sade nereli hayatı kimdir.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
2 Aralık 2011       Mesaj #2
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Marquis de Sade
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar

Donatien Alphonse François le Marquis de Sade (d. 2 Haziran 1740 - ö. 2 Aralık 1814), Fransız aristokrat ve felsefe yazarıdır. Erotik edebiyat'ın önemli yazarlarındandır, genellikle sert pornografik yazılar yazardı.
Yaklaşık 29 yılını hapisanede, 13 yılını akıl hastanesinde geçirmiştir ve en önemli eseri Sodom'un 120 Günü'nü hapishanede yazmıştır. Bir diğer önemli eseri de Justine'dir. Sadizm'in kökeninin onun yazdıklarına dayandığı bilinir.
Yazılarında ahlakı, yasayı, dini öğeleri dikkate almadan aşırı özgürlüğü (hatta ahlaksızlığı) ve en iyinin zevk olduğunu savunuyordu. Sade, 32 yıl farklı hapishanelerde ve akıl hastanesinde hapsedildi; onbir yıl Paris'te (on yılı Bastille'de geçti), bir ay Conciergerie'de, iki yıl kalede, bir yıl Madelonnettes'de, üç yıl Bicêtre'de, bir yıl Sainte-Pélagie'de ve 13 yıl Charenton akıl hastanesinde. Yazılarının çoğunu tutuklu olduğu dönemde yazdı. "Sadizm" kavramı adından türetilmiştir.
Sade kitaplarında kişilerarası ilişkilerde insanın insansal yanı bir kez yitirildiğinde, neler olabileceğinin bilgisini verir. Kişilerarası ilişkilerde insanın sahip olduğu onur bir yana bırakıldığında, ortaya çıkan yeni ilke kendi yararını koruma sonuna kadar götürülecek olursa; zorunlu olarak "sadizm"e varılır. Yani insandaki insansal olan tek şey doğaysa, doğrudan doğa nedenselliği insan türünün yapıp etmelerini belirliyorsa, insan olmak cani olmayı da beraberinde doğal olarak taşır. Eserlerinde ahlaksal eylemin belirleyicisi olarak etik değerler değil de, içgüdüler ya da "koşullu buyruklar" eylemin "ilkesi" yapılırsa neler olacağını anlatır.

Hayatı


Çocukluğu ve eğitimi

Sade, Paris’te Condé Sarayında doğdu. Babası comte Jean-Bastiste François Joseph de Sade’dir. Annesi Condé prensesinin uzaktan kuzeni ve yardımcısı olan Marie-Eléonore de Maillé de Carman’dir.
Çocukluğunda Katolik rahip olan amcası de Sade’nin yanında eğitim gördü. Daha sonra Jesuit lycée (erkekler okulu)na gidip askeri eğitim aldı. Yedi yıl savaşlarında süvari sınıfının komutanı olarak görev aldı. 1763’te savaştan döndü ve gönlünü zengin bir devlet adamının kızına kaptırdı ancak bu beraberlik aynı yılın kızın büyük ablası Renée-Pélagie de Montreuil ile evlenmesini düşünen babası tarafından reddedildi.
Ömrü boyunca tiyatroya olan ilgisi 1766 yılında Provence’de Lacoste kalesinde inşa ettirdiği özel tiyatroyla açığa çıktı.

Unvanı

Ailesi comte ve marquis unvanlarını seçti. Büyükbabası, Gaspard François de Sade, ailede marquis unavını kullanan ilk kişiydi. Genellikle marquis de Sade olarak bilindi ancak bazı belgelerde marquis de Mazan olarak da bilinir. Ancak Donatien de Sade’nin yaşadığı yerde ne onun ne de atalarının hakkında bir belge bulunamadı ayrıca Provence parlamentosu tarafından marquis ya da comte unvanlarını onaylayan yasal bir belgeye ulaşılmadı. Soyluluk unvanını kullanabilmek için böyle legal bir onaylama gerekliydi. Noblesse d'épée’nin yani eski Fransız soylularının üyesi olan Sade ailesi soyluluklarının eski Avrupalılardan geldiğini iddia ediyordu. Aslında ailenin atası Laura de Noves’di. Verilen mağrur unvanların kral tarafından onaylanması gelenekseldi. Ailenin marquis ve comte unvanlarını farklı şekillerde kullanması Fransızların unvan hiyerarşisinin göreceli olduğunu yansıtır. Teoride marquis unvanı birkaç gemiye sahip olan soylular için uygundur. Ancak bu unvanın belirsiz kişilerce kullanılması itibardan düşmesine neden oldu. Mahkemede öncülük unvana değil soyluluğun kıdemine ve kraliyet onayına bağlıydı. Evliliğinden önceki yazışmalarda Sade, babası tarafından marquis şeklinde ifade edildi. Ancak ondan sonraki nesiller bu şerefli ama gayri resmi unvanı kullanmayı reddederek kendilerine comtes de Sade dediler.

Olaylar ve tutuklanma

Sade’nin olaylı ve ahlaksız bir yaşam sürdüğü ve fahişelere olduğu kadar Lacoste kalesindeki kadın ve erkek çalışanlara da kötü muamelede bulunduğu söylenir. Sade’nin bu davranışları arasında Lacoste kalesine gelen karısın kız kardeşi olan Anne-Prospere olayı da vardır.
Sade’nin en önemli skandallarından biri Rose Keller adındaki bir kadını kendisine cinsel anlamda hizmet ettirmeye zorladığı 1768 yılı Paskalya Yortusu gününde meydana geldi. Kadını Arcueil’deki şatosunda zorla tutmasından, fiziksel ve cinsel yönden kötü muamele göstermesinden dolayı suçlandı. Ayrıca bu dönemde önemli bir suç olan hakaretten de yargılandı. Kadın ikinci kat penceresinden tırmanarak kaçtı ve gördüğü kötü muamelenin karşılığını alamadı. Sade’nin kayın validesi la Presidente, Sade’yi mahkemeye çıkarmamak için Kral’dan bir belge aldı (lettre de cachet). Bu belge (lettre de cachet) daha sonra marquis için felaket olacaktı.
1763 yılında Sade Paris yakınlarında yaşamaya başladı. Birçok fahise onun kötü davranışlarından şikâyetçiydi ve polis tarafından gözaltına alındı, yaşanan olaylar hakkında detaylı raporlar tutuldu. Birçok kısa tutuklamadan sonra serbest bırakıldı ve 1768’de Lacoste kalesine geri döndü.
1772 yılında Marseille’de, uşağı Latour ile birlikte öldürücü olmayan, afrodizyak olarak kullanılan kurutulmuş kuduzböceği tozu ile zehirlemekten ve sodomi suçlarından yargılandı. Bu yıl içerisinde ölüm cezasına çarptırıldı. Karısının kız kardeşini de alarak İtalya’ya kaçtı ve kayınvalidesi bu suçu yüzünden onu asla affetmedi. Bu sefer lettre de cachet belgesini onu tutuklatmak için aldı.
Sade ve uşağı 1772 yılının sonlarına doğru Latour Miolans kalesinde yakalanıp tutuklandı ancak dört ay sonra kaçtılar.
Sade daha sonra suç ortağı olacak olan karısının yanına Lacoste kalesinde saklandı. Bir grup genç işçiyi burada hapsetti ve işçiler cinsel tacizlerinden şikâyet edip kaleyi terk ettiler. Sade tekrar İtalya’ya kaçmak zorundaydı. Bu süre içinde İngilizce'ye çevrilmemiş olan yolculuk maceralarını anlatan Voyage d'Italie adlı romanını yazdı. 1776’de Lacoste kalesine geri döndü ve yine çok sayıda hizmetçi kızı zapt etti ve birçoğu kaleden kaçtı. 1777’de hizmetçi kızlardan birisinin babası, kızına sahip çıkmak ve Sade’yi öldürmek için Lacoste kalesine geldi, silahın ateşlenmemesi Sade için büyük şans oldu.
Sonraki yıl aslında bir yıl önce ölmüş olan annesini ziyaret etmek için Paris’e gitti. Burada tutuklandı ve Château de Vincennes’de hapsedildi. 1778’de ölüm cezasının verilmesi için başvurdu ancak tutuklu kaldı. Buradan da kaçtı ancak kısa bir süre sonra yakalandı. Yazmaya tekrar başladı ve burada kendisi gibi erotik yazılar yazan Comte de Mirabeau ile tanıştı ama birbirlerini hiç sevmediler. 1784’de Vincennes hapishanesi kapatıldı ve Sade Bastille’ye gönderildi. 2 Temmuz 1789 hücresinden dışarıdaki kalabalığa doğru yüksek sesle ‘burada tutukluları öldürüyorlar’ diye haykırdı. İki gün sonra Paris yakınlarındaki Charenton akıl hastanesine gönderildi. (Fransız İhtilali’nin başlangıcı sayılan Bastille Buhranı 14 Temmuz’da meydana geldi.)
Sade başyapıtı Les 120 Journées de Sodome (Sodom’un 120 günü) için çalışıyordu. Nakil sırasında eserin müsveddesi kayboldu ancak yazmaya devam etti. Yeni Kurucu Meclis lettre de cachet(kraldan alınan belge) uygulamasını kaldırdıktan sonra 1790’da Charenton hapishanesinden salındı. Kısa bir süre sonra karısı Sade’den boşandı.

Özgürlüğüne kavuşması, siyasette yer alması ve hapsedilmesi

1790’dan sonra özgürlüğüne kavuştuğu dönemde Sade birçok anonim eser yayımladı. Eşini terk etmiş, altı yaşında bir çocuk annesi olan eski oyuncu Marie-Constance Quesnet ile tanıştı ve hayatının sonuna kadar Marie-Constance Quesnet ile yaşadı.
İhtilalden sonra kendini politikaya adadı, Cumhuriyeti destekledi ve kendini ‘Uygar Sade’ olarak tanımladı. Aristokratik geçmişine rağmen birçok resmi görev elde etmeyi başardı.
1789 yılındaki ayaklanmada Lacosta’daki birçok mülkünün zarar görmesinden dolayı Paris’e yerleşti. 1790’da Ulusal Delege olarak seçilerek liberal siyasi görüşü temsil etti. Radikal görüşlerinden dolayı dile düşmüş Piques mezhebinin üyesiydi. Doğrudan demokrasiyi öneren birçok siyasi kitap yazdı. Aristokrat geçmişinden dolayı devrimci arkadaşlarından tepki gördü. Sade oğlunu reddetmeye zorlandı ve bir sonraki yıl adı belki hatayla belki kasten Fransız İhtilali’nden kaçanlar listesine eklendi.
Terörün hüküm sürdüğü 1793 yılında Jean-Paul Marat’a makamını koruması için takdire değer bir konuşma yazdı. Orta yolculukla suçlandı ve bir yıldan fazla hapsedildi ve büyük ihtimalle idareden kaynaklanan bir nedenle giyotinden kurtuldu. Bu deneyim onun tiranlık rejiminden ve ölüm cezasına olan nefretini pekiştirdi. 1794’te Maximilien Robespierre’nin devrilmesi ve infaz edilmesinden sonra serbest bırakıldı ve Terör Hükümdarlığı (Reign of Terror) sona erdi.
1796’da Lacoste kalesini yoksulluktan dolayı satmak zorunda kaldı. Kalenin kalıntıları moda tasarımcısı Pierre Cardin tarafından düzenlendi ve burada hala tiyatro festivalleri yapılmakta.

Yazdıklarından dolayı tutuklanması ve ölümü

1801 yılında Napolyon Bonaparte Justine ve Juliette’nin anonim yazarını tutuklama emri verdi. Sade yayımcısının ofisinde tutuklandı ve yargılanmadan hapsedildi; ilk önce Sainte-Pélagie hapishanesinde kaldı ancak buradaki genç tutukluları baştan çıkardığı için katı kuralları olan Bicêtre kalesine gönderildi.

Charenton’a Nakli

Ailesinin de desteğiyle 1803 yılında deli olduğu ifade edildi ve bir kez daha Charenton akıl hastanesine gönderildi. Eski eşi ve çocukları da onun burada kalmasını destekliyorlardı.
Constance’ın Sade’yle birlikte Charenton’da yaşamasına izin verildi. Kurumun merhametli idarecesi Abbé de Coulmier yazdığı oyunları sahnelemesi, Paris halkına sunması ve oradaki hastaları oyuncu yapması için Sade’yi yüreklendirdi. Coulmier’in psikoterapiye garip yaklaşımı pek çok tepki çekti. 1803 yılında yeni polis teşkilatı Sade’yi tek kişilik hücreye nakletti. Coulmier’in bu uygulamayı ılımlılaştırmaya çalışmasına rağmen kâğıt ve kalemden de yoksun bırakıldı. 1813 yılında Fransa hükümeti Colmier’e bütün tiyatro etkinliklerini durdurmasını emretti.
Sade Charenton’da hizmetli olan 13 yaşındaki Madeleine Leclerc ile yeni bir maceraya başladı ve bu macera yaklaşık dört yıl, Sade’nin 1814’teki ölümüne kadar sürdü. Öldükten sonra yakılmayı ve küllerinin savrulmasını vasiyet etti ancak bunun yerine Charenton’da gömüldü. Daha sonra iskeleti frenolojik deneyler için mezarından çıkarıldı. Oğlu geniş kapsamlı çalısması Les Journées de Florbelle de dâhil olmak üzere yarım kalmış, basılmamış bütün müsveddelerini toplayıp yaktı.

Değerlendirme ve eleştiri

Özellikle cinsellikle ilgilenen sayısız yazar ve sanatçı Sade’a hem hayranlık duydu hem de karşı çıktı. Çağdaş karşıtlarından pornografik yazar Rétif de la Bretonne 1793 yılında Anti-Justine’ni yayımladı.
Simone de Beauvoir (Must we burn Sade? - Sade’yi yakmalı mıyız? adlı makalesinde) ve diğer yazarların eserleri 150 yıl boyunca Sade’nin yazılarındaki radikal felsefi özgürlük anlayışından ve varoluşçu felsefesinden izler taşıdı. Ayrıca Sade Sigmund Freud’un psikanalizde ana konusu olan cinsellik ve şiddet dürtüsünün incelemesinde öncü olarak görülür. Sürrealistler (gerçeküstücüler) onu öncüleri olarak görür ve Guillaume Apollinaire onu ‘var olmuş en özgür ruh’ olarak değerlendirir.
Pierre Klossowski 1947 yılında basılan eseri Sade Mon Prochain (Komşum Sade)’de Sade’ın felsefesini incelerken Hıristiyanlık değerleri ve maddeciliği reddettiği için onun nihilizmin (hiççilik) öncüsü olduğunu söyler.
Max Horkheimer’ın ve Theodor Adorno’nin Aydınlanma’nın Diyalektiği adlı eserlerinde bir makale ‘Juliette ya da Aydınlanma ve Ahlak’ başlığıyla yazılmıştır ve Juliette’nin merhametsiz ve çıkarcı davranışarını aydınlanma felsefesinin ifadesi olarak yorumlar. Aynı şekilde psikanalist Jacques Lacan ‘Kant avec Sade’ adlı makalesinde etiğin Immanuel Kant tarafından oluşturulan kategorize edilmiş zorunlulukların tamamı olduğunu söyler.
William E. Connolly’in 1988 yılında yayımladığı ‘Siyasi Teori ve Modernleşme’ adlı eserinde Sade’nin ‘Yatak Odası Felsefesini’ önceki siyasi filozoflara özellikle Rousseau ve Hobbes’e ve onların doğa, erdem ve neden kavramlarını toplumla bağdaştırma çabalarına karşı bir tartışma olarak görür.
Angela Carter, "Sadeian Woman: And the Ideology of Pornography (1979)" (Sade’nin Kadınları: ve Pornografi Ideolojisi) adlı eserinde feminist bir yorum yapar ve Sade’ı ahlaklı ve kadınlara yer veren bir pornografi yazarı olarak niteler. Aynı şekilde Susan Sontag da "The Pornographic Imagination" (Pornografik İmgelem-1967) adlı makalesinde Sade ve Georges Bataille’yi haklı görür ve eserlerinin sansürlenmemesini söyler.
Buna karşılık Andrea Dworkin Sade’ı ibret alınacak bir kadın avcısı olarak görür ve pornografinin kadınlara şiddete yol açacağını iddia eder. Pornography: Men Possessing Women (Pornografi: Kadınlara Sahip Olan Erkekler–1979) adlı eserinin bir bölümünü Sade’yi incelemeye ayırmıştır. Susie Bright Dworkin’nin çok sayıda şiddet ve kötü muamele öğesi içeren ilk romanı ‘Ice and Fire’ (Buz ve Ateş)’i Sade’ın Juliette romanının yeniden anlatılmış şekli olarak görülebileceğini iddia eder.

Eserleri


Roman ve Hikâyeleri

  • Justine, Les Infortunes de la Vertu (ou les Malheurs de la Vertu, or Good Conduct Well-Chastised)
  • Juliette, or Vice Amply Rewarded (l'Histoire de Juliette, sa soeur [ou les Prosperites du vice])
  • The 120 Days of Sodom, or the School of Freedoms (Les 120 Journees de Sodome, ou l'Ecole de libertinage)
  • Incest (Hesperus Classics)
  • The Crimes of Love (Les Crimes de l'Amour, Nouvelles heroiques et tragiques)
  • Vol. I
  • Juliette et Raunai, ou la Conspiration d'Amboise, nouvelle historique
  • La Double Epreuve
  • Vol. II
  • Miss Henriette Stralson, ou les Effets du desespoir, nouvelle anglaise
  • Faxelange, ou les Torts de l'ambition
  • Florville and Courval, or The Works of Fate (Florville et Courval, ou le Fatalisme)
  • Vol. III
  • Rodrigue, ou la Tour enchantee, conte allegorique
  • Laurence and Antonio, An Italian Tale (Laurence et Antonio, nouvelle italienne)
  • Ernestine, A Swedish Tale (Ernestine, nouvelle suedoise)
  • Vol. IV
  • Dorgeville, ou le Criminel par Vertu
  • La Comtesse de Sancerre, ou la Rivale de sa fille, anecdote de la Cour de Bourgogne
  • Eugenie de Franval
  • Voyage d'Italie
  • Le Portefeuille d'un homme de lettres (Destroyed / Lost)
  • OEuvres diverses (1764 - 1869)
  • Le Philosophe soi-disant
  • Voyage de Hollande
  • La Marquise de Gange (1813)
  • Contes et Fabliaux du XVIII siecle, par troubadour provencal
  • Historiettes
  • Le Serpent
  • La Saillie gasconne
  • L'Heureuse Feinte
  • Le M... puni
  • L'Eveque embourbe
  • Le Revenant
  • Les Harangueurs provencaux
  • Attrapez-moi toujours de meme
  • L'Epoux complaisant
  • Aventure incomprehensible
  • La Fleur de chataignier
  • Contes et Fabliaux
  • L'Instituteur philosophe
  • La Prude, ou la Rencontre imprevue
  • Emilie de Tourville, ou la Cruaute fraternelle
  • Augustine de Villeblanche, ou le Stratageme de l'amour
  • Soit fait ainsi qu'il est requis
  • Le President mystifie
  • La Marquise de Theleme, ou les Effets du libertinage (Destroyed / Lost)
  • Le Talion
  • Le Cocu de lui-meme, ou les Raccommodement imprevu
  • Il y a place pour deux
  • L'Epoux corrige
  • Le Mari pretre, conte provencal
  • La Chatelaine de Longueville, ou la Femme vengee
  • Le Filous
  • Appendice
  • Les Dangers de la bienfaisance
  • Aline et Valcour, ou le Roman philosophique (1795)
  • Adelaide de Brunswick, princesse de Saxe
  • Les Journees de Florbelle, ou la Nature devoilee, suivies des Memoires de l'abbe de Modose et des *Adventures d'Emilie de Volnange servant de preuves aux assertions (Destroyed / Lost)
  • Les Conversations du chateau de Charmelle (First Draft of Les Journees Florbelle, Destroyed / Lost)
  • Les Delassements du libertin, ou la Neuvaine de Cythere (Destroyed / Lost)
  • La Fine Mouche (Destroyed / Lost)
  • L'Heureux Echange (Destroyed / Lost)
  • Les Inconvenients de la pitie (Destroyed / Lost)
  • Les Reliques (Destroyed / Lost)
  • Le Cure de Prato (Destroyed / Lost)
  • Histoire secrete d'Isabelle de Baviere, reine de France (1953)
Tarihi Öyküleri
  • La Liste du Suisse (Destroyed / Lost)
  • La Messe trop chere (Destroyed / Lost)
  • L'Honnete Ivrogne (Destroyed / Lost)
  • N'y allez jamais sans lumiere (Destroyed / Lost)
  • La justice venitienne (Destroyed / Lost)
  • Adelaide de Miramas, ou le Fanatisme protestan (Destroyed / Lost)
Makaleleri
  • Reflections on the Novel (Idee sur les romans, introductory text to Les Crimes de l'Amour)
  • The Author of Les Crimes de l'Amour to Villeterque, Hack Writer (1803) (L'Auteur de "Les Crimes de *l'Amour" a Villeterque, folliculaire)
  • Oyunları
  • Dialogue Between a Priest and a Dying Man (Dialogue entre un pretre et un moribond)
  • Philosophy in the Bedroom (La Philosophie dans le boudoir)
  • Oxtiern, The Misfortunes of Libertinage (1800) (Le Comte Oxtiern ou les Effets du Libertinage)
  • Les Jumelles ou le /choix difficile
  • Le Prevaricateur ou le Magistrat du temps passe
  • Jeanne Laisne, ou le Siege de Beauvais
  • L'Ecole des jaloux ou la Folle Epreuve
  • Le Misanthrope par amour ou Sophie et Desfrancs
  • Le Capricieux, ou l'Homme inegal
  • Les Antiquaires
  • Henriette et Saint-Clair, ou la Force du Sang (Destroyed / Lost)
  • Franchise et Trahison
  • Fanny, ou les Effets du desespoir
  • La Tour mysterieuse
  • L'Union des arts ou les Ruses de l'amour
  • Divertissement (missing)
  • La Fille malheureuse (Destroyed / Lost)
  • Les Fetes de l'amitie
  • L'Egarement de l'infortune (Destroyed / Lost)
  • Tancrede (Destroyed / Lost)
Siyasi Yazıları
  • Adresse d'un citoyen de Paris, au roi des Français (1791)
  • Section des Piques. Observations presentées à l'Assemblee administrative des hopitaux (28 octobre 1792)
  • Section des Piques. Idée sur le mode de la sanction des Lois; par un citoyen de cette Section (2 novembre 1792)
  • Pétition des Sections de Paris à la Convention nationale (1793)
  • Section des Piques. Extraits des Registres des déliberations de l'Assemblée générale et permanente de la Section des Piques (1793)
  • La Section des Piques à ses Frères et Amis de la Société de la Liberté et de l'Égalite, à Saintes, departement de la Charente-Inferieure (1793)
  • Section des Piques. Discours prononcé par la Section des Piques, aux manes de Marat et de Le *Pelletier, par Sade, citoyen de cette section et membre de la Société populaire (1793)
  • Petition de la Section des Piques, aux representants de peuple français (1793)
  • Les Caprices, ou un peu de tout (Destroyed / Lost)
Ölümünden sonra kitaplarında yayımlanan notları ve mektupları
  • Letters From Prison
  • Correspondance inédite du Marquis de Sade, de ses proches et de ses familiers, publiée avec une introduction, des annales et des notes par Paul Bourdin (1929)
  • L'Aigle, Mademoiselle..., Lettres publiées pour la première fois sur les manuscrits autographes inédits avec une Préface et un Commentaire par Gilbert Lely (1949)
  • Le Carillon de Vincennes. Lettres inédites publiées avec des notes par Gilbert Lely (1953)
  • Cahiers personnels (1803-1804). Publiés pour la première fois sur les manuscrits autographes inédits avec une préface et des notes par Gilbert Lely (1953)
  • Monsieur le 6. Lettres inédites (1778 - 1784) publiées et annotées par Georges Daumas. Préface de *Gilbert Lely (1954)
  • Cent onze Notes pour La Nouvelle Justine. Collection "La Terrain vague," no. IV (1956)
Sade üzerine yapılan çalışmalar
  • Marquis de Sade: his life and works. (1899) by Iwan Bloch (download)
  • Sade Mon Prochain. (1947) by Pierre Klossowski
  • Lautréamont and Sade. (1949) by Maurice Blanchot
  • The Marquis de Sade, a biography. (1961) by Gilbert Lély
  • The life and ideas of the Marquis de Sade. (1963) by Geoffrey Gorer
  • Sade, Fourier, Loyola. (1971) by Roland Barthes (Life of Sade download)
  • De Sade: A Critical Biography. (1978) by Ronald Hayman
  • The Sadeian Woman: An Exercise in Cultural History. (1979) by Angela Carter
  • The Marquis de Sade: the man, his works, and his critics: an annotated bibliography. (1986) by *Colette Verger Michael
  • Sade, his ethics and rhetoric. (1989) collection of essays, edited by Colette Verger Michael
  • Marquis de Sade: A Biography. (1991) by Maurice Lever
  • The philosophy of the Marquis de Sade. (1995) by Timo Airaksinen
  • Sade contre l'Être suprême. (1996) by Philippe Sollers
  • A Fall from Grace (1998) by Chris Barron
  • Sade: A Biographical Essay (1998) by Laurence Louis Bongie
  • An Erotic Beyond: Sade. (1998) by Octavio Paz (review)
  • The Marquis de Sade: a life. (1999) by Neil Schaeffer
  • At Home With the Marquis de Sade: A Life. (1999) by Francine du Plessix Gray
  • Sade: from materialism to pornography. (2002) by Caroline Warman
  • Marquis de Sade: the genius of passion. (2003) by Ronald Hayman
  • Marquis de Sade: A Very Short Introduction (2005) by John Phillips
  • Faut-il bruler Sade? 1966 Simone De Beauvoir (Sade'ı Yakmalı Mı?1997)
  • Sociopath - In The Name Of Marquis De Sade

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!
Efulim - avatarı
Efulim
VIP VIP Üye
25 Temmuz 2012       Mesaj #3
Efulim - avatarı
VIP VIP Üye
Marquis de Sade (1740 Paris-1814 Charenton/Paris)
MsXLabs.org & MORPA Genel Kültür Ansiklopedisi

Fransız yazar. Babası diplomattı; gerekli öğrenimden sonra ordu saflarında yer aldı. Süvari olarak Yedi Yıl Savaşı'na katıldı. Babasından sonra Bresse, Burgay ve Valmorey yöresinde kral adına yönetici oldu (1767). Sefih yaşantısı ve çıkardığı rezaletler nedeniyle sık sık kovuşturmaya uğradı ve suçlandı. On üç yıl hapis yattı (1777-1790). Devrim sırasında hapisten çıkarıldı ve görevlendirildi. 1801'de tekrar polis tarafından gözaltında tutulmaya başlandı ve daha sonra da Charenton'daki tımarhaneye kapatıldı (1803). Ölümüne kadar burada kaldı. Romanlarının neredeyse tümünü, toplam 27 yıl geçirdiği cezaevlerinde yazdı. Yapıtlarının bir bölümü açık saçık ve ahlâka aykırı bulunarak polis tarafından yakıldı. Çoğu da ancak yirminci yüzyılda yayımlanabildi.

Kitaplarında cinsel zevkler konusunda sınırsız bir anlatım vardır. Cinsel hazla acı arasındaki ilinti konusundaki görüşleri "sadizm" kavramının ortaya çıkmasına neden oldu. Hapis yattığı yıllarda yazdığı;
  • "Justine ou les Malheurs de la Vertu" (Justine ya da Erdemin Mutsuzlukları, 1791), "La Philosophie dans le Boudoir" (Yatak Odasında Felsefe, 1795),
  • "La Nouvelle Justine,
  • Suivie de l'Histoire de Juliette sa Soeur" (Yeni Justine, Ayrıca Kızkardeşi Juliette'in Hikâyesi, 1797)
  • "Les Crimes de I'Amour ou le Délire des Passions" (Aşkın Suçları ya da Tutkuların Taşkınlıkları, 1800)
  • "La Marquise de Ganges"i (Ganges Markizi, 1813)
1926'da, "Dialogue Entre un Pretre et un Moribond" (Bir Keşişle Ölmekte Olan Bir Adamın Arasındaki Konuşma), 1931-1935 arası "Les Cent Vingt Journées de Sodome" (Sodom'un Yüzyirmi Günü) ve 1952'de "Histoire Secrète d'İsabelle de Bavière" (Bavyera Kraliçesi İsabelle'in Gizli Yaşamı) yayınlandı. Sade, çağdaş sanatı ve özellikle de Apollinaire'i ve gerçeküstücüleri etkilemiştir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Sen sadece aynasin...
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
13 Eylül 2015       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  Marquis_De_Sade2.jpg
Gösterim: 262
Boyut:  84.5 KB

SADE
(Donatien Alphonse François de Sade) fransız yazar (Paris 1740 - Oharenton 1814). Provencelı eski bir soylu ailesinin çocuğuydu; orduda hizmet gördü (1755-1763) ve sonra Bresse, Bugey ve Valromey tümgenerali olarak babasının yerine geçti (1764). Sefahat düşkünlüğü (kırbaçlama, anormal cinsel ilişki, kutsallığa saygısızlık) yüzünden birçok kez hapse düştü (1763,1768,1772). Aix meclisi tarafından ölüme mahkûm edildi, İtalya'ya sığındı ve yeniden tutuklandı (1777); Vincennes'de ve Bastille’de yattı (1784-1789). Bu sırada ilk yapıtlarını yazdı: Dialogue entre un prâtre et un moribond (1782), les Çent" Vingt Journöes de Sodome (1782-1785), Aline et Valcour (1768-1788; 1795'te basıldı), Justine'in ilk metni olan Erdemle kırbaçlanan kadın (les infortunes de la vertu) [1787], Charenton’a nakledildi, 1790’da serbest bırakıldı; başkanı olduğu Piques Paris şubesinde siyasal etkinlik gösterdi (1793). Roman olarak Justine ou les Malheurs de la vertu'yü (1791), tiyatro için Oxtiern ou les Malheurs du libertinage (1791) ve le Suborneur (1793) gibi ahlaksal dramlar yazdı; Oiscours aux mânes de Marat et Le Peletier'öe (1793), jacobin görüşlerini açıkladı. Ilımcılıkla suçlanıp hapsedildi ve Robespierre'in iktidardan düşmesiyle son anda kurtuldu; la Philosophie dans le boudoir'ı ve Yeni" Justine'ı (la Nouvelle Justine suivie de l'Histoire de Juliette sa soeur) [1797] yayımladı. Bu sonuncu romanın yarattığı skandal, Konsüllük döneminin siyasal ve ahlaksal duruma çekidüzen vermesi sırasında, 1801 yılında tutuklanmasına neden oldu. Önce Sainte-Pölagie'de yattı, sonra 1803’te Charenton tı- marhanesi'ne nakledildi. Burada, öteki tutuklularla birlikte tiyatro oyunları düzenle di ve son romanlarını yazdı: lesJournâes de Florbelle (1804-1807), l'Histoire secrâte d'isabelle de Baviere (1813), la Marguise de Gange [1813'teyayımlandı], Aşkın suçları (Les Crimes de L’Amour).
Başta les Çent Vingt Journâes de Sodome olmak üzere birçoğu XX yüzyıla kadar basılmamış, suskunlukla ve lanetlemelerle karşılanmış ve edebe aykırı oldukları için mahkemelerde yargılanmış (sonuncusu 1957 yılındadır) olan Sade'ın yapıtlarının değeri, Apollinaıre ve gerçeküstücülerden önce hemen hiç kabul edilmemişti. Apollinaıre ve gerçeküstücüler hem ahlaksal, hem dinsel hem de dilsel nitelik taşıyan toplumsal kısıtlamaya karşı, bu yapıtlarda mutlak bir özgürlük talebi bulunduğunu ileri sürdüler. Ne var ki Sade, aynı zamanda bir XVIII. yüzyıl yazarıydı ve Aydınlanma çağı burjuvazisinin değerlerini ve dogmalarını, alaya alarak tersyüz ediyordu. Nitekim, Doğa'yı yüceltmenin ve mutlu olma hakkının, bütün cürümleri haklı çıkarabileceğini; duyumculuğun, düşünceyi, en keskin ve benzersiz duyumlarla beslemeye bir çağrı olduğunu; mahvedilen kurbanın, celladına esinlediği incelemeler halinde yeniden var olduğunu ileri sürüyordu. Sade'ın, şehvet düşkünlüğü sahneleri ile felsefi söyleme art arda yer vermesiyle belirginleşen ve insan haklarının yaratıcıları olarak gördüğümüz kişileri ele alan özgün öyküleme yapısı, işte buradan kaynaklanır. Böylece Sade'ın aristokrat alaycılığı, sadizm kavramı yüzünden uzun zaman göz ardı edilebilmiş olan ideolojik sorgulama ve eleştiriyi bir zorunluk olarak yeniden ortaya koyar.

Kaynak: Büyük Larousse

Benzer Konular

27 Temmuz 2012 / HipHopRocK Asker ww
 sade
7 Ocak 2012 / Jumong Üyeler Hakkında
19 Mart 2010 / _KleopatrA_ Felsefe ww
13 Eylül 2015 / Safi X-Sözlük