Arama

İmza ve İmza Çeşitleri

Güncelleme: 1 Nisan 2016 Gösterim: 46.083 Cevap: 5
nigra - avatarı
nigra
Ziyaretçi
9 Eylül 2008       Mesaj #1
nigra - avatarı
Ziyaretçi
İMZA ÇEŞİTLERİ VE KARAKTERİSTİK ÖZELLİKLERİ

Sponsorlu Bağlantılar
Her insanın kendisine has imzası vardır. Bu o kişinin kültür ve eğitim seviyesinden o anki atış pozisyonuna ( Oturarak veya ayakta ), psikolojisine, kağıt ve kalem kalitesine göre değişkenlik gösterir. Ancak her kişinin kendisine has bir çok imzasının atışta karakteristik özellikleri vardır.
İmzalar Genellikle Şu Şekillerde Atılmaktadır :

*Yalnızca soyadı için atılan imzalar.
* İçerisinde okunaklı baş harfi bulunanlar.
* İlk ismi okunaksız, soyadı okunaklı olanlar.
* İsim okunaklı soyadı okunaksız olanlar.
* Okunaklı atılanlar.
* İmzalardaki noktalamalar.
* İmzadaki işleklik.
* Gelişigüzel ve uydurma şekillerle atılan imzalar.

Son düzenleyen nötrino; 30 Mart 2016 23:49 Sebep: Kırık görseller kaldırıldı!
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Nisan 2016       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  imza.jpg
Gösterim: 51949
Boyut:  42.2 KB
1. İmzanın Tanımı ve Yapısı

Türk Dil Kurumu sözlüğünde imza, “Altına yazıldığı metnin onandığına ya da benimsendiğine işaret sayılan, bir kimsenin kendi eliyle ve her vakit aynı biçimde yaza geldiği adı” şeklinde tanımlanmaktadır. Bu tanım, bir imzanın kime ait olduğu veya sahte olup olmadığı yönünde yapılan grafolojik incelemelerde sağlıklı sonuçlara ulaşılabilmesi açısından gerekli olan imza tarzına da uygun bir tanımdır (Kerimoğlu, 2006).
Sponsorlu Bağlantılar
Webster’e göre imza ise; bir insanın bir belgede yazılanları kabul ettiğine dair o belgenin üzerine kendi adını yazmasıdır (Conway, 1959:12).
Yazı tarzında atılan imzalar bitişik el yazısının değişik bir yapısıdır. Çok az insan isimlerini ayrık harflerle imza olarak yazarken birçoğu da bitişik el yazısını kullanır. Genellikle imzalar iki farklı türde atılmaktadır. Bunlardan birincisi kişilerin bitişik el yazısıyla isimlerini ve/veya soyisimlerini yazarak atmış oldukları yazı tarzındaki imzalar, diğeri ise kişiye has ve başka imzalardan ayırt edilebilecek şekilsel imzalardır (Ellen, 2004:24). Bunların dışında birçok imza; okunaksız karalama, buklesel el hareketleri ve çizgisel el hareketlerinden oluşmaktadır (Levinson,2001:44). Türkiye’de yapılan bir çalışmada (Sayıcı, 2009), ankete katılan 106 kişinin yaklaşık %32’si isim ve soy isimlerini içeren el yazısı tarzında imza kullanırken, yaklaşık %68’i çizgisel el hareketlerinden oluşan imzalar kullandıkları tespit edilmiştir.

Farklı kaynaklarda her ne kadar imzaların iki farklı türde atıldıkları belirtilmekte ise de, imzaları atılış şekillerine göre üçe ayırabiliriz:
1. Yazı tarzında oluşmuş İmzalar: Bu imzalar kişilerin ad ve soyadının genellikle bitişik el yazısıyla yazılması suretiyle oluşmaktadır.
2. Şekilsel imzalar: Kişinin kendisine has ve her zaman aynı tarzda atmış oldukları şekilsel el hareketlerinden oluşur.
3. Basit imzalar: Tersimi herkes tarafından kolaylıkla yapılabilecek karakteristik hususiyetleri ihtiva etmeyen imzalardır.

2. Yasalarımızda İmza
İmza konusunda, yasalarımızda imzanın ne şekilde atılacağı hususunda birtakım belirleyici hükümler bulunsa da, ne şekilde atılamayacağına dair hükümler yoktur. Bu sebeple de uygulamada bir iki çizgi veya harften, ya da gelişigüzel karalamalardan oluşan imzalar dahi geçerli kabul edilmektedir. Soyadı Kanunu, Borçlar Kanunu, Türk Ticaret Kanunu, İcra İflas Kanunu ve Noterlik Kanununun bazı maddelerinde imza konusuna değinilmiştir. İlgili kanunlarda geçen hükümler şu şekildedir:

2.1. Soyadı Kanunu
2525 sayılı Soyadı Kanununun 2. maddesinde “Söyleyişte, yazışta, imzada öz ad önde, soyadı sonda kullanılır” hükmü ile imzada ad ve soyadın kullanılması gerektiğini belirtirken, imzanın ne şekilde atılacağı hususuna değinmemiştir. Örneğin, şekilsel tarzda atılmış bir imzanın geçerli sayılıp sayılmayacağına dair bir ifade bulunmamaktadır.

2.2. Borçlar Kanunu

818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 14/1. Maddesinde; “İmza, üzerine borç alan kimsenin el yazısı olmak lazımdır...” şeklinde bir ifade yer almaktadır. Bu hükümle yasa koyucu imza atanı borç altına sokacak imzanın el yazısı ile atılması gerektiğini belirtmektedir. Ayrıca söz konusu kanun maddesinin 2. fıkrasında ise “bir alet vasıtasıyla vaz olunan imza ancak örf ve adetçe kabul olunan hallerde ve hususiyle çok miktarda tedavüle çıkarılan kıymetli evrakın imzası lazım geldiği takdirde kâfi addolunur.” hükmü ile imzanın el yazısı ile olması zorunluluğuna bir istisna getirmekte ve imzanın bir alet yardımıyla atılabileceğini belirtmektedir.

2.3. Ticaret Kanunu
6762 sayılı Ticaret Kanunu'nun 668. maddesinde yasa koyucu “imzalar” başlığı altında “Poliçe üzerindeki beyanların el yazısı ile imza edilmesi lazımdır. El yazısı ile olan imza yerine mihaniki (düşünmeden, ölçülerek değil de yalnızca alışkanlığın verdiği kolaylıkla ya da yalnız kasların devinmesiyle yapılan iş, hareket v.b) herhangi bir vasıta veya el ile yapılan veyahut tasdik edilmiş olan bir işaret yahut resmi bir şahadetname kullanılamaz.” hükmünü koymuştur. Bu hüküm el yazısı ile yazılması zorunlu olan imzanın yerine mihaniki imza ya da mühür kullanılmasının kıymetli evrak hukuku bakımından geçerli olmayacağını belirtmektedir.

2.4. Noterlik Kanunu
1512 sayılı Noterlik Kanununda da imzanın ne şekilde atılacağı hususunda herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Sadece 75. maddesinde “…imza atamadıkları ve imza yerine geçen bir el işareti kullanmadıkları takdirde, varsa mühür, yoksa sol elinin başparmağı, bu da yoksa diğer parmaklarından biri bastırılır ve hangi parmağın bastırıldığı yazılır” hükmü getirilmiştir. Bu hükümle yasa koyucu imza atmaya muktedir olmayanların mühür kullanmalarını yoksa parmak izlerinin imza yerine kabul göreceği hükmünü getirmiştir.

2.5. İcra İflas Kanunu

2004 sayılı İcra İflas Kanunu md.68/a 3.üncü fıkrasında “Tatbike medar imza mevcutsa bununla yoksa borçluya yazdıracağı yazı ve attıracağı imza ile yapılacak mukayese ve incelemelerden imzanın borçluya aidiyetine kanaat getirilirse...” denilmiştir. Bu hükümle mahkemelerde imzaya itiraz davalarında imza incelemelerinde kişinin samimi imzalarını havi belgelerden temin edilmesi gerektiği, şayet bu mümkün değilse soruştur düzenlemektedir.
Tüm bu maddelerin dışında 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda 209. maddesinde “açığa imzanın kötüye kullanılması” hükmü ile bir kimsenin imzası ile hukuka aykırı olarak menfaat elde etmesi yasaklanmış ve imza eden kimselerin bir zarara ve hak kaybına uğramasına engel olunmuştur.
Ayrıca, 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri kanunda ise imzaya itirazlarda bilirkişi aracılığıyla imza incelemesine karar verebileceği hükmü yer almıştır.
Görüldüğü üzere, imza ile ilgili kanun maddeleri incelendiğinde imzanın ne şekilde atılması gerektiği hususu kısmen ifade edilmiş ise de, uygulamada, kanunlarda kısmen de olsa belirtilen hususlara dikkat edilmeden atılmış olan imzaların kabul edilmemesi gibi bir duruma pek rastlanmamaktadır.
Bu sebeple de, kişiler tarafından imza olarak kullanılan her türlü çizgi, işaret ya da yazı içeren unsurlar imza olarak kabul görmektedir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 1 Nisan 2016 08:39
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Nisan 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
3. İmzanın Kanuni Unsurları
Gerek imzanın sözlük anlamına gerekse kanunlarımızda imza ile ilgili yer alan hükümler incelendiğinde bir imzada bulunması gereken en az üçtemel unsur olmalıdır:
1. İmzanın kişinin ad ve soyadını içermesi gerekmektedir. İmza ile ilgili kanun maddelerinde geçen hükümler incelendiğinde imzanın kişinin ad ve soyadını içermesi gerektiği görülmektedir.

2. İmza kişinin el yazısı ile atılmalıdır: İmza incelemelerinden sağlıklı netice alınabilmesi için mutlak surette kişinin el yazısındaki harfleri ihtiva eden yazı formunda atılmış bir imza olması ya da, en azından, imza atarken mutlaka isim ve soyadının da yazdırılması kuralını uygulamaya yerleştirmek gerekmektedir. Aksi halde, birbiriyle çelişkili bilirkişi raporlarının ve adaleti yansıtmayan mahkeme kararlarının önüne geçmek mümkün değildir (Bafra, 2008).

3. İmza her zaman aynı şekilde atılmalıdır. Belgeden belgeye, zamandan zamana değişmemelidir. Resmi belgeye bir şekilde özel belgeye başka bir şekilde, neşeli olduğu zaman bir şekilde üzüntülü olduğu zaman başka bir şekilde atılmamalıdır (Kerimoğlu, 2006). Oysa pek çok kişinin birbiri arasında az ya da çok değişkenlik gösteren üç farklı özellikte attığı imzası vardır: Noter senedi gibi önemli belgelere attıkları resmi imzaları, sıradan günlük belgelere attıkları gayri resmi imzaları ve kargo alındısı, tebliğ mazbatası gibi fazla önemsemedikleri belgelere attıkları özensiz imzalar.

4. Gerçek İmzaların Kaligrafik Özellikleri El yazılarında ve imza incelemelerinde, tüm el yazı ve imzalar için geçerli olduğu belirtilen iki temel özellik vardır: Birbiri ile tamamen aynı yazan/ imza atan iki kişi yoktur ve Birbirinin tamamen aynısı olan hiçbir yazı/imza yoktur (Koppenhaver, 2002). Diğer bir ifadeyle, eğer iki yazı/imza birbirinin tamamen aynısı ise mutlaka en az bir tanesi taklit/ sahtedir. Bu temel prensibin yanı sıra, orijinal imzaların hemen hemen tamamında görülen ortak kaligrafik özellikler aşağıda açıklanmaktadır (Conway, 1981):

İşleklik: Kişiler imzalarını genellikle sık sık kullandıkları için imzalarını atarken akıcı bir şekilde atarlar. Genellikle herhangi bir tereddüt emaresi göstermezler. İmzalarını atmaya alışık oldukları için çok fazla dikkat veya gayret sarf etmelerine gerek yoktur. Adeta otomatiğe bağlanmış gibi imzalarını atarlar. İmzalar çok seri bir şekilde atıldıkları için imzanın başlangıç hareketinde dahi hızlı bir kalem hareketi göze çarpar. Aynı şekilde imza içerisindeki çizgisel hareketler ve varsa harf ve karakterler seri bir şekilde tersim edilmiştir. İmzanın çizgisel bir sonlandırılışı var ise hızlı tersim sebebiyle bu çizgi gittikçe incelen bir görünüme sahip olur. Fakat mürekkebin akıcılık özelliği, sonlandırış çizgisi hızlı çekilmiş olsa dahi, küt bir biçimde bitmesine neden olabilir. İyi bir belge inceleme uzmanı, incelemelerinde mürekkebin ve kullanılan kalemin özelliğini de göz önünde bulundurur.

Süreklilik: Pek çok imzada özellikle kısa imzalarda, imzanın tamamının tereddüt ve el kaldırma olmaksızın tek seferde atılmış olduğu göz lenmektedir. Nadiren de olsa gerçek imza içerisinde imzanın bir karakteristik özelliği olarak kalem kaldırmalar görülür. Bu kalem kaldırmalar genellikle imzanın başlangıcındaki (Şayet mevcut ise) büyük harften sonra görülür.

Tutarlılık: Gerek tek seferde el kaldırmaksızın atılan gerekse parçalardan oluşan imzalarda imzanın atıldığı dönemde tersim edilen imzaların kendi aralarında tutarlı olduğu tespit edilmiştir. Ancak bu durum, aynı şahsa ait tüm imzaların motomot birbirinin aynı olacağı anlamına gelmemektedir. Tecrübeler göstermiştir ki yalnızca bir iki harf veya çizgiden oluşmamak kaydıyla birbirinin tamamen aynısı olan hiçbir gerçek imza yoktur. Bu gayet normal bir bulgudur. Çünkü insanlar makineler gibi otomatik hareket etmezler. Zaman içerinde kişilerin imzalarında oluşan değişmeleri sahtelik arızaları ile karıştırmamak için kişilerin geniş zaman dilimine yayılmış imzalarının incelenmesinde fayda vardır.

4.1. Gerçek İmzaların Kaligrafisini Etkileyen Faktörler
Yaşlılık ve hastalık:
yaşlılar ve ağır hastalar alışılmış imza itiyatlarının dışına çıkabilirler. Normalden daha çok kalem kaldırma yapabilecekleri gibi imzanın bazı parçalarını tersim etmeme yoluna da gidebilirler. Bu sebeple de imza incelemelerinde kişinin hasta olup olmadığı, çok yaşlı olup olmadığı da uzman tarafından bilinmelidir. Şahıslar ciddi bir biçimde hastalandıklarında imzalarında ani ve çok belirgin değişiklikler de olabilir. Bu tür durumlarda hasta olan şahsın hastalandıktan sonra atmış olduğu mukayese imzalarına ihtiyaç duyulur. Hatta ölüm döşeğindeki hasta tarafından çok önemli veraset belgelerinin imzalanması hiç de azımsanmayacak kadar sıklıkla rastladığımız bir olaydır (Conway, 1981). Alkan (1996) tarafından, yaşlıların imzaları ile gençlerin imzaları arasında karşılaştırmalı bir inceleme yapılmış, inceleme sonucunda: yaşlıların istatistiksel olarak anlamlı bir oranda daha yavaş yazdıkları, harfler arasındaki mesafeyi daha uzun tuttukları, daha okunaksız yazdıkları ve yazı boyutunu büyüttükleri tespit edilmiştir. İnsanın imzaları da yazıları gibi zaman içerisinde değişime uğrar.
Ergenlik dönemi ve yaşlılık dönemi bu değişimin en yoğun yaşandığı dönemlerdir. Yaşlanma sonucunda meydana gelen vücut fonksiyonlarının yavaşlaması ve fonksiyon kayıpları kişilerin atmış oldukları imzaya da yansır. Kişilerin attığı imza ve yazdığı yazı kalitesinde gerilemeye sebep olur (Alkan, 1996). Bu sebeple de yaşlılara ait imzaların değerlendirilmesi gençlerin imzalarına nazaran daha zordur. Bu sebeple de daha fazla özen ve özveri gerektirir. Buna rağmen yaşlıların imzaları da sınırlı oranda değişen otomatik hareketlerden oluşur (Alkan, 1996:28). Yaşlılar adına atılı bulunan şüpheli imzalarının incelenmesinde, yaşlılara has hususiyetlerin göz önünde bulundurulması gerekir.

4.1.1. Zaman Farkı
El yazılarında olduğu gibi, imzalarda da zaman içerisinde farklılaşmalar görülebilir. Ancak belirli bir yaştan sonra, yetişkinlerin imzalarındaki
zamana bağlı olarak görülen gelişme ve değişimler çok sınırlı olmaktadır. Ancak, bir şahsın yıllar önce attığı bir imza ile yıllar sonra attığı bir imzanın karşılaştırılarak ikisinin de aynı şahıs tarafından atıldığı genellikle tespit edilebilir (Conway, 1981).

4.1.2. Eğitim Seviyesi
Kültür (okuma-yazma) ve eğitim seviyesi yüksek olan kişilerin imzalarında genellikle imzayı atan kişiye has pek çok kaligrafik ve karakteristik unsurlar bulunmaktadır. Bu tür insanlar günlük hayat içerisinde insanlarla sürekli iletişim ve alış-veriş ilişkisinde bulundukları ya da meslekleri gereği sürekli imza atma durumunda kaldıkları için karakteristik unsurları yerleşik vaziyetteki imzalara sahiptirler. Fakat bu pozisyonda olup da az sayıda karakteristik unsur içeren imza kullananlar da yok değildir. Aynı şekilde eğitim seviyesi düşük veya sosyal hayatta pek fazla imza kullanmayan kişilerin imzalarının fazla karakteristik unsur içermeyen basit yapıda imzalar olması beklenmekte fakat bu tür kişilerin son derece gelişmiş imzalar attıklarına da rastlanılmaktadır.
Eğitim seviyesi yükseldikçe genel olarak kişiler daha gelişmiş imzalar atmaktadır. Sayıcı (2009) tarafından yapılan bir çalışmada, eğitimli grup ile eğitimsiz gruba ait imzalar arasında yapılan karşılaştırma neticesinde; yatay hattın korunması, imla uyumu, imza boyutu, imza tutarlılığı ve atılan bir dizi imza içersindeki ilk imza ile son imza arasındaki uyum açısından istatistiksel olarak anlamlı farklar bulunduğu, eğitimsiz grupta bu özelliklerin daha az korunduğu tespit edilmiştir. Buradan hareketle eğitim seviyesi yüksek olan insanların imzalarının kendi aralarında daha tutarlı olduğu sonucuna varabiliriz.

4.1.3. Günlük Olaylar ve Sosyal-Psikolojik Durumlar

Günlük olaylar ile sosyal-psikolojik durumlar kişilerin attıkları imzaları etkilerler. Örneğin ağır valizlerimizi taşıyarak girdiğimiz bir otelin resepsiyonunda atılan imzalar normal şartlarda atacağımız imzadan kısmen farklı olacaktır. Bunun haricinde hastalık, yaş, ilaç tedavisi, anormal yazım pozisyonu, alışılmadık yazım materyali (Alkan, 1996, Conway, 1959) heyecan, telaş, acele etmek gibi unsurlar kişilerin imzalarında varyasyonlara sebep olmaktadır. Bu sebeple de iyi bir belge inceleme uzmanı şüpheli bir durum gördüğünde, imzanın atılmış olabileceği şartlara ilişkin anlamlı bir hipotez kurmalıdır (Conway, 1959:13). Yani, şüpheli bir imzada görülen titreklik ve monotonluk gibi, normal şartlarda sahtelik arızası olarak değerlendirilebilecek unsurların oluşmasında sahteliğin haricindeki şartların da etkisi olabileceğini göz ardı etmemelidir. Şüpheli bir imzayı bilinen mukayese imzalarla karşılaştırmadan bir kanaat beyan etmek asla yapılmaması gereken bir işlemdir. Orijinal bir imzada, normalde sahtelik arızası olarak nitelendirilen unsurlar, orijinal imzanın kaligrafik bir özeliği olarak bulunabilir.

4.1.4. Özen Göstermeme

Posta alındı belgeleri, günlük imza çizelgesi gibi genellikle ayakta ve baştan savma atılan imzalar kişilerin özenle atmış oldukları imzalarındaki kaligrafik hususiyetlerinin pek çoğunu içermezler. Bu sebeple de bu tür imzaların kişilere aidiyetinin tespit edilmesi kolay değildir. İmzayı inceleyen uzmanların bu tür belgelere atılan imzaların atılmış olduğu koşulları da incelemelerinde dikkate almaları gerekmektedir.

kaynak: Polis Bilimleri Dergisi
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Nisan 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
5. İmza Sahteciliği Türleri ve Sahtelik Arızaları
Sahte imzalar yapılış şekillerine göre: üstünden kopya, bakarak kopya, serbest taklit, pul transferi (nakli), bilgisayar yardımıyla oluşturulan sahte imzalar (EGM, 2003:32) ve uydurma imzalar olmak üzere altı grupta toplanırlar.

5.1. Üstünden Kopya Usulü İle İmza Sahteciliği

Serbest taklit yöntemiyle sahte imza atmayı başaramayacağını düşünen sahteciler tarafından tercih edilen bir metottur. Bu tür sahte imzaların oluşumunda tercih edilen yöntemler şunlardır (Conway, 1981):
1. Doğrudan doğruya üzerinden gitme: bu yöntemde taklit edilecek imza arkasından ışık gelecek şekilde pencere veya farklı bir ışık kaynağının üzerine yerleştirilir. Böylelikle imzanın görüntüsü sahte imzanın atılacağı kâğıt üzerinde belirir. Sahteci hakiki imzanın görüntüsünü takip ederek sahte imzayı oluşturur.
2. Karbon kâğıdı kullanılarak atılan sahte imzalar: Sahte imza, orijinal belge ile sahte imzanın üzerinde oluşturulacağı belgenin arasına karbon kâğıdı yerleştirilmek suretiyle atılmaktadır. Bu yöntemde sahtesi atılacak imza üzerinden toplu iğne benzeri metal veya plastik araçlar ile kurşun kalem kullanılarak gidilmektedir. Belge üzerinde oluşan karbon kâğıdı izinin üzerinden de mürekkepli bir kalemle gidilerek sahte imza tamamlanmaktadır.
3. Kopya kâğıdı kullanılarak atılan sahte imzalar: bu yöntemde kopya kâğıdı taklit edilecek orijinal imzanın üzerine yerleştirilir. Herhangi bir kalem vasıtasıyla imzanın üzerinden gidilerek imza kopya kâğıdı üzerine çizilir. Bu kopya kâğıdı imzanın sahte olarak atılacağı belge üzerine konularak tekrar üzerinden gidilmek suretiyle belge üzerine geçirilir.
4. Referans çizgiler kullanılarak atılan sahte imzalar: Orijinal imzanın üzerinden kuvvetli baskı uygulayarak gidilmesi suretiyle alttaki belgeye orijinal imzanın izi çıkarılır.

5.2. Bakarak Kopya Usulü İle İmza Sahteciliği
Sahteci, hakiki bir imzayı karşısına alarak, bu imzaya bakmak suretiyle sahte bir imza atacaktır.

5.3. Serbest Taklit Usulü İle İmza Sahteciliği
Bu tür imzalarda sahteci dikkatlice çalışarak imzanın genel şeklini, imza içerisindeki boşlukları, imza içerisindeki harf ve karakterlerin yapılışını ve diğer unsurları hafızasına alır. İmza üzerinde dikkatlice çalışıp, denemeler yapar ve imzanın tüm karakteristik unsurlarını yapabildiğine kanaat getirince bir bütün olarak sahte imzayı atar (Conway, 1981).

5.4. İmzalı Pul Nakli İle Sahtecilik
Sahteci ele geçirdiği üzerinde imza bulunan herhangi bir pulu, pul üze- rindeki imzayı kullanmak amacıyla, söker ve kullanacağı belgeye yapıştırır.

5.5. Bilgisayar Yardımıyla Oluşturulan Sahte İmzalar

Kullanılacak imzanın bilgisayar, yazıcı veya fotokopi makineleri yardı- mıyla kopyalanıp imaj işleme programları yardımıyla gerekli düzenlemelerin yapılmasından sonra kullanılacak belgeye aktarılması suretiyle yapılmaktadır. Karakuş (2009:362) bu tür imzaları iki gruba ayırmıştır. Bunlardan biri fotoğraf makinesi, tarayıcı vb. cihazlar yardımıyla oluşturulan sahte imzalar, diğeri ise orijinal imzanın koordinatları, özellikleri bilgisayar yardımıyla robot bir kola aktarılmakta olup, robot kol sayesinde oluşturulan sahte imzalardır.

5.6. Uydurma İmzalar
Pek çok yabancı ülkede kişiler imzalarını adlarını ve soyadlarını yazmak suretiyle atmakta yani imzaları isim ve soy isimlerinin el yazısıyla yazılmasından ibaret olmaktadır. Bu sebeple de yabancı ülkelerde kişiler adına sahte olarak imza atacakları şahsın imzasının bilmese dahi o şahsın adını ve soyadını yazmak suretiyle sahte imza atmaktadırlar. Ülkemizde ise atılan imzaların pratikte bir standardı yoktur. Kimisi ad ve soyadını imzasına tam olarak yansıtırken, kimisi ad ve soyadından tamamen bağımsız bir imza atabilmektedir.

kaynak: Polis Bilimleri Dergisi
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Nisan 2016       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
6. İnceleme Konusu (Şüpheli) Olan Gerçek İmzalar
Sahte olmadığı halde, incelemeye konu olan imzalar da görülmektedir. Bu tür imzaları Hatırlanamayan, hile ile elde edilen ve inkâr kastı ile atılmış olan imzalar olmak üzere üç gruba ayırabiliriz.

6.1. Hatırlanamayan İmzalar
Bazı imzalar imzayı atan şahıs tarafından hatırlanamazlar ve bu sebeple de incelemeye tabi tutulmaları istenebilir. Bu tür durumlarda imzayı atmadığını iddia eden şahıslar genellikle kendilerinden çok emindirler ve ısrarla imzayı atmadıklarını söylerler. İyi bir doküman inceleme uzmanı şahısların etkisi altında kalmadan teknik bulgulara dayalı olarak incelemesini yapmalı şahıs ifadelerine gereğinden fazla önem vermemelidirler.

6.2. Hile İle Elde Edilen İmzalar
Kişilerin dalgınlığından yararlanılarak imzalamak istediği belge haricindeki farklı bir belgenin kendisine imzalattırıldığı durumlarla karşılaşılmaktadır. Kişinin imzası gerçek fakat imzalamak istediği belge başkadır. İmzalanması gereken bol miktarda evrak arasına kişinin içeriğini bildiği takdirde imzalamayacağı nitelikteki başkaca belgelerin karıştırılması veya kişinin daha önce imzaladığı belge üzerindeki pulun başka bir belgeye taşınması gibi pek çok yöntem uygulanabilmektedir.

6.3. İnkâr Kastı İle Atılı Bulunan İmzalar
Kötü niyetli kişilerce, kendi atmış olduğu imzayı daha sonra inkâr etmek amacıyla atılmış imzalara da rastlanılmaktadır. İnkâr kastı ile imza atan kişi, kendi kaligrafisini atmış olduğu inkâr kasıtlı imzalara yansıtmamak için çaba sarf ederler. Ancak genellikle bunu başaramazlar. Bu tür imzaların orijinalleriyle yapılan karşılaştırmasında, tüm özellikleri ile orijinal imzaya benzemesi beklenilmemelidir. İmzanın genel şekli ve bazı temel kaligrafik unsurlar itibariyle farklılıklar görülmesi çok normaldir. Uzmanınca yapılan karşılaştırmada, inkâr kastı ile atılan imzanın içerisinde, kişinin orijinal imzalarında bulunan kişiye özgü kaligrafik unsurlar tespit edilir (Conway, 1981).

kaynak: Polis Bilimleri Dergisi
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM
Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Nisan 2016       Mesaj #6
Safi - avatarı
SMD MiSiM
İmza Türleri

Basit Çizimli (Tersimli) İmza
Yazılışları ve şekilleri itibariyle harf ve sözcüklerinde yani imza formunda herhangi bir karakteristik özellik bulunmayan, imza sahibinin ön ad ve son adını içermeyen, taklit edilebilmesi kolay imza türüdür. Sade bir yuvarlak, bir takım yatay ya da dikey, bükümlü ya da zigzag çizgilerden oluşan karakteristik bir özellik taşımayan ayırt edici özelliği düşük olan imzalardır.
Basit çizimli imzalar da aynı şahsa ait imzaların kendi arasında farklılık gösterebilmekte ya da farklı kişilere ait imzalar benzerlik gösterebilmektedir. Şekil 1’de aynı kişiye ait imzaların kendi aralarında farklılık göstermesine örnek imza formları görülmektedir. Şekil 2’de ise farklı iki şahsa ait imzaların benzerlikleri gösterilmektedir.

Karakteristik İmza
Yazılışları ve şekilleri itibariyle harf ve sözcüklerinde karakteristik özellikler bulunan, kişinin ön ad ve son adını içeren, kolaylıkla taklit edilemeyen imza formlarıdır.

Serbest Taklit Yöntemi
Serbest taklit yönteminde atılmak istenen imza modelinin zorluk derecesine göre imza modelini atabilmek için bir ön çalışma gerekir. Öncelikle sahteciliği yapacak kişi, taklidini yapacağı imzayı en başarılı şekilde atıncaya kadar çok sayıda deneme yapar. İmzaya ait kendince önemli gördüğü özellikleri olabildiğince tekrarlar ve en ideal sahte imza modeli atma yeteneğini kazandığını düşündüğü zaman imzayı atar.
Serbest taklit yöntemiyle atıldığı şüphesi olan imzalarda doğru sonucun elde edilebilmesi için incelemeci tarafından ince ayrıntılara girilerek tetkik detaylandırılmaktadır.
Serbest taklit yöntemi ile imza sahteciliğinin gerçekleştirilmesi zordur. Aynı zamanda incelemeci açısından da ortaya çıkarılması en zor olan sahtecilik yöntemidir. İmzanın grafolojik özellikleri incelenir.

Bakarak Taklit Yöntemi
Sahteciliği yapacak kişi atacağı imza formu üzerinden gözleriyle takip edip aynı zamanda elin göze eşlik etmesini sağlayarak sahte imza modelini oluşturur.
Bu yöntemle taklit imzayı akıcı ve düzgün olarak atmak algı ve el koordinasyonu gerektirdiğinden zordur. Gözlerin imza formunu takip etmesi elin ise göze eşlik ederek imza atmaya çalışması nedeniyle kaleme uygulanan basınç fazla, hız ise az olur. Kalemin ucunun kâğıda fazlaca bastırılması nedeniyle kalın çizgi hatları ve imza üzerinde kalem istikametinde meydana gelen sapmalar olur. Ayrıca kalem kaldırmalar, olağan dışı duraklamalar, titreklik, normal olmayan keskin kenarlı el hareketleri veya bazı eklemeler yapılabilir. Bu yöntemde imza formu doğru olarak yapılabilse de genel imza varyasyonunu ve kişisel orantıları tutturabilmek olanaksızdır. Mürekkebin bittiği noktalara, imzanın varsa ortasında bir harf resmederken bitişine ve sonra çizilen çizgilere de dikkat edilmelidir .

Üstten Kopya Yöntemi
Atılmak istenen imzanın bulunduğu belge üzerine bir başka belgenin konulması ve arka taraftan ışık alması sağlanır. Bu yöntemde alttaki orijinal imzanın görüntüsü ya direk dolmakalemle çizilir ya da yumuşak bir kalemle imzanın hatları çıkartılır daha sonra üzerinde mürekkepli kalem ile geçilir. Bu yöntem için ışık alan bir cam üzerine konularak gerçekleştirilebileceği gibi çeşitli özel araçlar ile oluşturulacak düzenekler yardımıyla da bu sahtecilik işlemi gerçekleştirilebilir.
Bir kişinin başka bir kişinin imzasının üzerinden geçerek attığı imzada kişi asıl imza sahibinin yazı alışkanlıklarını taklit ettiği için kopyacının kendi el yazısının
karakteristik özellikleri kopya da ortaya çıkmaz. İncelemeler esnasında asıl imza mevcutsa, asıl imza ile sahte imza karşılaştırılarak ilişkilendirilebilir fakat taklit eden kişi taklit imzadan tanımlanamaz.
Sahte imza bu yöntemle atılırken kalem kağıt üzerinde çok hızlı hareket edemeyecek ve kağıt üzerinde fazla baskı yapmayacaktır. Bu yüzden imza hatlarını oluşturan çizgi monoton bir yapıda her tarafta aynı kalınlıkta olacaktır. Taklit imza formu yüzeysel olarak gerçek imzaya benzer olmasına rağmen imza karakterlerinin detaylı yapılanmasındaki hatalar ve sahtecinin çaba içinde orijinal imzanın çizgilerini takip etme gayretinden dolayı oluşan akıcılık eksikliğinden imzanın sahte olduğu tespit edilir.

Karbon Kâğıdı Kullanılarak Kopya Yöntemi
Karbon kağıdı kullanılarak atılan sahte imzalarda öncelikle herhangi bir belge üzerindeki hedef imzanın bulunduğu belgenin altına bir karbon kağıdı yerleştirilir daha sonra sahte belgenin imza atılacak bölümüne gelecek şekilde üstteki belgenin imza bloğu oynamayacak şekilde sabitlenir. İmza üzerinden sert uçlu bir kalemle hafif gidilerek imzanın karbon kağıdı aracılığı ile alttaki kağıda aktarılması sağlanır ve aktarılan imza üzerinden mürekkepli kalemle geçilerek imzanın kalıcılığı sağlanır. İmza çizgileri dışında karbona ait çizgi ve hatlar kalmış ise silinir ve imza sahteciliği gerçekleşmiş olur.
İncelemecinin bu tür imza tetkiklerinde yapacağı incelemede karbon izi ve silinti izi tespit etmesi sahteciliğin göstergesidir.

Kalem Baskı (Fulaj) İzi Yöntemiyle Kopya

Kalem baskı (Fulaj) izi; sert uçlu bir kalem ile kağıda yazılan yazı ve atılan imzaların izinin kağıdın arka yüzünde ve altta bulunan kağıtlarda oluşturduğu izlerdir.
Bu yöntemle imza sahteciliği yapmak için öncelikle herhangi bir belge üzerinde bulunan hedef imzanın bulunduğu belge ya da bunun fotokopisi yoluyla kopyaları elde edilir. Kalem baskı izinin rahat oluşması için defter, kitap, dergi gibi yumuşak zemin oluşturacak malzeme bulunur, sahte belgenin imza bloğu üzerine hedef imzanın bulunduğu bölge denk gelecek şekilde yerleştirilir. Belgede yer alan imza üzerinden sert uçlu bir cisim veya kalemle kağıda zarar vermeden imza üzerinden gidilerek alttaki kağıda imzanın kalem baskı izi oluşturulur. Daha sonra oluşan bu baskı izi üzerinden mürekkepli kalemle gidilerek sahte imza oluşturulur.
İncelemeciler bu tip sahte imzalarda imza çizgi hatlarına paralel giden kalem baskı izi çizgileri olup olmadığını doküman inceleme cihazı ve mikroskop kullanarak tespit etmeye çalışır.

Pul Transferi Yöntemi

Pul nakli yöntemi ile sahtecilik de imza herhangi bir belgede bulunan pul üzerinde yapıştırılmış ve üzeri imzalanmış vaziyettedir. Sahteciliği yapacak kişi bu pulu
belgeden çıkartarak sahte belgeye uygun yere yapıştırır. Pulun dışına taşmış imza varsa devamı tamamlanır.
İncelemecinin dikkat etmesi gereken ayrıntı, yapıştırıcı kalıntıları, pulun altında kalan belge sınırları üzerinde imzanın kalem baskı izi olup olmadığı, pul dışına taşan imza devamındaki kalem mürekkebi ile pul üzerindeki kalem mürekkebinin aynı cins olup olmadığıdır.

Belge Transfer (Fotokopi, Dijital Fotoğraflama)
Fotokopi, tarayıcı, dijital fotoğraflama, bilgisayar yazıcısı kullanarak hedef imzanın düzenlenecek sahte belge üzerine transfer edilmesiyle gerçekleştirilen bir imza sahtecilik yöntemidir.
Bu tür imzalar iki gruba ayrılmaktadır. Bunlardan biri fotoğraf makinesi, tarayıcı ya da benzeri cihazlarla imzanın kopyalanıp imaj işleme programları yardımıyla gerekli düzenlemelerin yapılmasından sonra kullanılacak belgeye aktarılmasıyla gerçekleştirilir

Uydurma Suretiyle Atılan İmzalar
Uydurma suretiyle atılan imzalarda imza sahteciliğini yapacak kişi, kimin adına sahte imza atacaksa genellikle o şahsın imza örneğini görmeden, bilmeden kendi kişisel imza özelliklerini de saklamaya çalışarak yapmış olduğu uydurma imza modeli ile oluşturulan sahtecilik yöntemidir.

İnkar Kastıyla Atılan İmzalar

Bazı imzalar, imzayı atan kişi tarafından daha sonraki bir tarihte imzanın kendisine ait olduğunu reddederek sorumluluktan kurtulmak amacıyla atılır.

kaynak: Adli Belge İncelemelerinde Bilinmeyenler
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM

Benzer Konular

1 Nisan 2016 / MelancholiscH X-Sözlük
5 Haziran 2013 / virtuecat Bilgisayar
29 Aralık 2008 / Ziyaretçi Soru-Cevap
30 Ağustos 2007 / kompetankedi Taslak Konular