Arama

Ayn Rand

Güncelleme: 11 Aralık 2015 Gösterim: 12.012 Cevap: 2
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
18 Şubat 2007       Mesaj #1
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
aynrand

Sponsorlu Bağlantılar
aynrand

Ayn Rand, asıl adıyla Alişya Rosenbaum , 2 Şubat 1905'te Rusya'da, St. Petersburg'da doğdu. Altı yaşında kendi kendine okumayı öğrendi ve iki yıl sonra bir Fransız çocuk dergisinde ilk hayâlî kahramanını keşfetti. Bu ona hayatı boyunca örnek olacak başlıca kişiydi. Dokuz yaşında roman yazarı olmaya karar verdi. Mistisizme ve kollektivist Rus kültürüne karşı çıktı ve Walter Scott ve özellikle beğendiği yazar olan Victor Hugo ile tanıştıktan sonra kendisini Avrupalı bir yazar olarak görmeye başladı. Yüksek öğrenim yıllarında desteklediği Kerensky'nin iktidara gelişine ve başından beri yanlış ve tehlikeli gördüğü Bolşevik Devrimi'ne tanık oldu. Savaştan kaçarak ailesiyle birlikte Kırım'a yerleşti ve orada yüksek öğrenimini tamamladı. Son komünist zaferi babasının eczanesine haciz getirdi ve yoksulluk dönemi başladı.Ailesi Kırım'dan döndüğünde, o felsefe ve tarih üzerinde araştırma yapmak üzere Petrograd Üniversitesi'ne girdi. 1924'te mezun olurken, hakkında soruşturma başlatıldı, üniversite dağıldı ve komünistler üniversite yönetimini devraldı. Hayatının giderek kötüleşmesine rağmen onun en çok hoşlandığı şey Batı film ve oyunlarıydı. Filmlere olan hayranlığı sebebiyle, 1924'te oyun yazarı olarak Sinema Sanatları Enstitüsü'ne girdi.


1925'lerin sonuna doğru Birleşik Devletleri ziyaret etmek için Sovyet Rusya'dan ayrılmaya karar verdi. Sovyet makamlarına ziyaretinin kısa olacağını söylemesine rağmen Rusya'ya bir daha asla dönmemeye kararlıydı. 1926'nın Şubat ayında New York'a vardı. Şikago'da altı hafta geçirdi, vizesini uzattırıp oyun yazarı olarak kariyerine devam etmek üzere Hollywood'a gitti. Hollywood'daki ikinci gününde DeMill onu stüdyosunun kapısında beklerken gördü ve Kralların Kralı film setindeki işleri yürütmeyi teklif ederek, iş ve avans verdi. Böylece Ayn Rand metin okuyucusu oldu. Bir sonraki hafta stüdyoda 1929 yılında evlendiği aktör Frank O'Connor'la tanıştı. Frank'ın ölümü ile sona eren evlilikleri 50 yıl sürdü.

Oyun yazarlığı dışında çeşitli işlerde birkaç yıl çalıştıktan sonra bir film stüdyosunda vestiyer olarak çalıştı ve Kırmızı Piyon adlı oyun metnini 1932 yılında Universal Stüdyolarına sattı. İlk romanı olan "We The Living" (Yaşamak İstiyorum) 1933'te tamamladı1. Roman, Sovyet Rusya'da komünist rejimin baskılarını ve insanların sıkıntılı yıllarını anlatmaktadır. Otobiyografik yönü ağır basan romanda baskıcı komünist rejimin bireylerin hak ve hürriyetlerine müdahalesi anlatılır. Romanda yoğun bir sosyal hayat görüntüsü altında bireyin özel hayatının yok oluşu göz önüne serilmektedir. Rand'ın bu romanı yayınevleri tarafından reddedildi. Yıllar sonra Amerika'da Macmillian ve İngiltere'de Cassell adlı yayımcılar tarafından (1936) yayınlandı.

1935 yılında "The Fountainhead" (Pınar)2 adlı romanını yazmaya başladı. Hikaye geleneksel standartlara karşı olan, savaşta doğruluktan taviz vermeyen ve aynı zamanda kendisini de hezimete uğratmaya çalışan güzel bir kadına aşık olan zeki, genç bir mimarı anlatmaktadır. Şu ana kadar 6 milyondan fazla satılan bu roman her yıl 100 binden fazla genç okuyucuya ulaşıyor. Ayn Rand Pınar'ı şöyle tasvir ediyor: Sonu ne olursa olsun insanoğlu yaşamının şafağında doğası ve hayat potansiyeliyle ilgili mükemmel vizyonunun peşine düşer. Bu vizyonu bulmak için bir kaç ipucu vardır. Pınar bunlardan biridir. Pınar son kısmında gençlik ruhunun önemini vurgulamakta, insanın şerefinin önemine işaret etmekte ve bunların hangi ortamda yaşayacağını göstermektedir. Pınar da 12 yayıncı tarafından reddedildi fakat sonunda Bobbs-Merrill tarafından yayına kabul edildi. Roman 1943'te yayınlandı, hemen klasik haline geldi ve Ayn Rand da romanla birlikte bireyci felsefenin şampiyonu olarak tanındı. Ayn Rand 1943'ün sonlarına doğru Pınar'ın senaryosunu yazmak üzere Hollywood'a geri döndü, ancak savaş zamanının kısıtlamaları bu projeyi 1948 yılına kadar erteledi. Bu arada "Anthem"3 (Ben) hikâyesini yazdı. Ancak hikâyedeki fikir ve olaylarda hiçbir değişiklik yapmadan, sadece içindeki birtakım aşırı kelimeleri çıkarttı. "Ben"; bir nükleer savaştan sonra ortaya çıkan totaliter sistemde yaşayan bir kimsenin, sözlüklerden ve toplumsal hayattan silinen, yeri "biz" kelimesi tarafından doldurulan "ben" kelimesini ve kendini keşfedişinin hikayesidir. Rand bu hikayede "gerçek özgürlük"ün ne olduğunu en kısa ve en veciz bir şekilde dile getirmiştir. Prodüktör Hal Wallis için oyun yazarı olarak çalışan Rand, 1943'te, en büyük romanı olan Atlas Shrugged'ı yazmaya başladı. New york'a geri döndü ve zamanının tamamını Atlas Shruged'ı tamamlamaya adadı.

1957 yılında yayımlanan Atlas Shrugged onun en büyük başarısıydı ve son roman çalışması oldu. Bu roman ABD'de entellektüel açıdan bir dönüm noktası olmuştur ve 40 yılı aşkın bir süredir best-sellerdir. Dünyanın motorunu durduracağını söyleyen ve gerçekten durduran bir adamın hikayesidir. Dünyanın motoru nedir? Her insanın motive edici gücü nedir? Günümüzün uzmanları bu kitabın bir felsefî devrim olduğunu söylemektedir.

Rand kendisini aslında roman yazarı olarak görmesine rağmen, hayâlî roman kahramanları yaratarak, bireyci felsefesinin ilkelerini tanıtırken insanlara veya en azından düşünme zahmetine katlananlara kendi içinde tutarlı, dürüst ve rasyonel bir yaşama tarzı sunmayı amaçlıyordu. Bundan dolayı Rand, Objektivizm felsefesi hakkında yazmaya ve dersvermeye başladı. Bir röportajda Ayn Rand'a objektivizmin önkabulleri nelerdir ve nereden başlar diye sorulduğunda şöyle demiştir: Objektivizm mevcudiyetin varolduğu aksiyomuyla başlar. Bu aksiyom objektif bir gerçekliğin duygularımızdan, hislerimizden, dileklerimizden, umutlarımızdan veya korkularımızdan bağımsız olarak varolduğunu belirtir. Objektivizm insanın gerçekliği algılamak ve eylemlerine yol göstermek için tek aracının mantık olduğunu savunur. Mantık derken insanın duyularıyla elde ettiği bilgileri tanımlayan ve düzene sokan işlem kastediliyor. Objektivist etiğin değer standardı, insanın insanca vasıflarını muhafaza ederek yaşaması, yani insan hayatı için, ya da diğer bir deyişle rasyonel bir varlığın kendine yakışır şekilde hayatta kalması için gerekli olan neyse odur. Objektivist etik özünde insanın kendi iyiliği için yaşadığını, kişisel mutluluğunun en yüksek ahlâkî amacı olduğunu ve ne kendini başkaları için ne de başkalarını kendisi için feda etmesi gerektiğini savunur. Ayn Rand 1962'den 1976'ya kadar felsefî denemeler yazmaya devam etti. Makaleleri 9 kitapta toplandı ve objektivizme ilgi duyanların felsefî çalışmalarda ilk başvuru kaynağı oldu. Ayn Rand 6 Mart 1982'de New York'daki apartman dairesinde öldü.

Ayn Rand'ın hayattayken yayımlanan her kitabı hâlâ basılmaktadır. Kitapları her yıl 500.000 adet satılmaktadır. Şimdiye kadar satılan Rand kitaplarının sayısı toplam 20 milyondan fazladır. Ölümünden sonra da bazı çalışmaları izleyicileri-hayranları tarafından yayınlandı. Onun insana bakış açısı ve felsefesi binlerce okuyucunun yaşamını değiştirdi Rand'ın Amerikan kültürüne olan etkisinin büyümesiyle birlikte ülkedeki felsefî hareketlilik arttı.

Filozofun diğer eserleri objektivizmi anlatan makalelerinden oluşturulan kitaplardır: For The New Intellectual, Capitalism:The Unknown Ideal, The Romantic Manifesto, The New Left, Objectivist Epistemology, Basic Principles of the Objectivism, Objectivist Newsletters, The Virtue of Selfish.

kitaplari

civi PINAR
Ayn Rand
Hikaye geleneksel standartlara karşı olan, savaşta doğruluktan taviz vermeyen ve aynı zamanda kendisini de hezimete uğratmaya çalışan güzel bir kadına aşık olan, zeki, genç bir mimarı anlatmaktadır.

- Satış Yok -
İnkılap Kitabevi


civi BEN
Ayn Rand
"Ben", bir nükleer savaştan sonra ortaya çıkan totaliter bir sistemde yaşayan bir kimsenin, sözlüklerden ve toplumsal hayattan silinen, yeri "biz" kelimesi tarafından doldurulan "ben" kelimesini ve kendisini keşfedişinin hikayesi. Yüzyılımızın en büyük romancılarından Ayn Rand'ın 'gerçek özgürlük'ün ne olduğunu en kısa ve en veciz bir şekilde dile getirdiği bu eserini okuyacak, siz de kendinizi bireyselliğinizi keşfetmeye başlayabilirsiniz.

Çeviri : Emine Gedik
Liberte Yayınları


civi HAYATIN KAYNAĞI

Ayn Rand
Kollektif beyin diye bir şey yoktur. Kolektif düşünce diye bir şey de yoktur. Bir grup insanın vardığı anlaşma, ya bir uzlaşma, ödün verme sürecidir, ya da birçok bireysel düşüncelerin bir ortalamasıdır. İkincil önem taşıyan bir şeydir. Birincil eylem.. yani mantık yürütme süreci... bir tek kişinin tek başına yapması gereken bir şeydir. Yemekleri bir sürü insana paylaştırabiliriz. Ama kolektif bir midede sindiremeyiz. Hiç kimse kendi ciğerlerini, başkasının yerine solumak için kullanamaz. Hiç kimse kendi beynini, başka birinin yerine düşünmek için de kullanamaz. Vücudun ve ruhun bütün işlevleri bireysel ve özeldir. Paylaşılamazlar ve devredilemezler."

Çeviri : Belkıs Çorakçı Dişbudak
Plato Film Yayınları


civi 16 OCAK GECESİ

Ayn Rand
Sosyalizmin teorisini kuranlarla ilgili en gereksiz ayrıntılar dahi bilindiği halde, kapitalizm hakkında hiçbir şey bilinmez. Kapitalizmin bir fikri, bir teorisi olmadığı sanılır. Totaliter - insan karşıtı ' teori ve rejimler bir bir çökerken, insan hayatını ve insanın yaratma gücünü merkeze almış kapitalizmin, fikirden, felsefeden yoksun olduğu zannedilir. Bütün bu kanaatlerin aksine kapitalizm, özgürlük fikri üzerine kuruludur. Yirminci yüzyılın düşünsel alandaki en özgürlükçü tavırlarından birini sergileyen Ayn Rand, bu fikrin en önemli savunucularından biridir. Ülkemizde Marks ve Engels kadar tanınmamasına karşın; Any Rand, ABD' de İncil' den sonra en çok okunan kitapların yazarı olarak hem felsefesi hem de dram yeteneği ile milyonlarca insanı etkilemiştir.

Çeviri : İzzeddin Çalışlar
Plato Film Yayınları

civi ATLAS VAZGEÇTİ 1. BÖLÜM : İTİRAZSIZ
civi ATLAS VAZGEÇTİ 2. BÖLÜM : YA ÖYLE YA BÖYLE
civi ATLAS VAZGEÇTİ 3. BÖLÜM : GERÇEK GERÇEKTİR
Ayn Rand
Ayn Rand, bütün zamanlamaların en çok okunan felsefi romanı Atlas Vazgeçti. Roman o günden beri her yıl ortalama 200.000 sattı. Amerika'yı İncil'den sonra en çok etkileyen kitap oldu. Ayn Rand, 1500 sayfalık bu dev romanı için "Bu bir felsefe tarihi kitabıdır. Düşüncemin vardığı son nokta da şudur: İnsanın kendi yaratıcılığını ortaya koyma hakkı hiçbir zaman engellenemeyecek". Ayn Rand'ın eserlerini Türkçeye kazandıran Sinan Çetin bu kitap için şöyle diyor: "Bu kitap iş yapan, yaratan, yapan eden insanın toplum tarafından nasıl sömürüldüğünü, üstelik zalimce suçlandığını açıkça gözler önüne seriyor... eğer aklınıza, yeteneğinize, kendinize inanıyorsanız bu kitabı çok büyük bir aşkla okuyacaksınız."

Çeviri : Belkıs Çorakçı Dişbudak
Plato Film Yayınları


civi YAŞAMAK İSTİYORUM

Ayn Rand
"Rusya'da ihtilal olduğu zaman ben on iki yaşımdaydım. Bireyin devlet için yaşaması gerektiği prensibini ilk defa duymuştum. Bu düşünce tarzının kötü olduğunu ve yalnız kötülüklere yol açtığını anlamıştım. Komünizme karşı olmamın sebebi buydu ve hala da budur. Benim on iki yaşımdayken anladığım gerçeği, aydınların önemli bir kısmının hala anlamaması çok şaşırtıcı. Bu aydınlar komünist yöntemlerin kötü, fakat ideallerin soylu olduğuna inanıyorlar. Komünizmin bütün zaferi de hala hür olan bir çok insanın bu inançlarında inat etmesi yüzündendir." Ayn Rand

Çeviri : Gülten Suveren
Plato Film Yayınları


civi İHTİYACIMIZ OLAN FELSEFE
ihtiyacimizolan
Neden gurursuz yaşadığınızı, ateşsiz sevdiğinizi, direnmeden öldüğünüzü merak mı ediyorsunuz? Neden her baktığnızı yerde cevapsız kalmaya mahkum sorularla karşılaştığınızı, hayatınızın neden imkansız çelişkilerle dolduğunu, neden 'ya beden ya ruh' gibi, 'ya kar ya kamu yararı' gibi yapay seçimlerden kaçınmak için tüm ömrünüzü mantıksız kararsızlıklarla geçirdiğinizi bilmek mi istiyorsunuz?


Cevap yok diye çığlıklar mı atıyorsunuz? Algılama aletinizi, aklınızı reddetmişsiniz, ondan sonra da evrenin bir esrarengizlik yumağı olduğundan yakınıyorsunuz. Elinizdeki anahtarı fırlatıp atıyor, sonra tüm kapılar yüzüme kilitlendi diye ağlıyorsunuz. Mantıksızı izleyerek yola koyuluyor, sonra varoluş anlamlı değil diyorsunuz.

Aklınızı takip etmedikçe hayatınızı bu sorulardan kaçarak geçirmeye mahkumsunuz. Tercih yapmaktan kaçındıkça başkalarının tercih ettiği bir hayata mahkum olacaksınız. Bu yüzden felsefe bir ihtiyaçtır. Felsefe; hayatı analiz etme, aklı ve mantığı kendi mutluluğunuz için kullanma aracıdır. Entellerin kafanızı karıştırmak için bir araya geldiklerinde yaptığı laf kalabalığı değildir.

Çeviri: Nejdet Kandemir
Plato Film Yayınları


civi KAPİTALİZM BİLİNMEYEN İDEAL
kapitalizmbilinmeyen
Sosyalizmin teorisini kuranlarla ilgili en gereksiz ayrıntılar bile bilinirken, kapitalizm hakkında nerdeyse hiçbir şey bilinmez. Totaliter rejimler bir bir çöktüğü halde totaliter teoriler hala yüceltilirken, insan hayatını ve insanın yaratma gücünü merkeze alan kapitalizmin, fikirden, felsefeden yoksun olduğu zannedilir. Oysa kapitalizm, özgürlük fikri üzerine kuruludur. Yirminci yüzyılın büyük özgürlükçü filozofu Ayn Rand, kapitalizmin dayandığı felsefeyi derin ve etkileyici biçimde açıklayanların başında gelmektedir. Ülkemizde ne yazık ki Marx ve Engels kadar tanınmasa da, Ayn Rand, ABD'de İncil'den sonra en çok okunan kitapların -romanların ve felsefi eserlerin- yazarı olarak, hem güçlü fikirlerin hem de çarpıcı üslubuyla milyonlarca insanı etkilemiştir. - Sinan Çetin -


Çeviri: Nejdet Kandemir
Plato Film Yayınları

civi EGO (ANTHEM)
ego
Potansiyel olarak bir siyasi yönetim insan haklarına yönelik en tehlikeli tehdittir; siyasi yönetim yasal olarak silahsızlandırılmış kurbanlara karşı fiziki zor kullanma konusunda hukuki bir tekeli elinde tutar. Birey haklarıyla sınırlandırılmadığı ve kısıtlanmadığı zaman bir siyasi yönetim insanın en ölümcül düşmanıdır. Siyasi yönetimlerin en sevmediği şeylerin başında bireyin bağımsızlığı ve egonun vizyonu gelir. Egonuzu ve kimliğinizi siyasi yönetimlere karşı koruyun.


Çeviri: Şerif Yıldız
Plato Film Yayınları

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 11 Aralık 2015 00:54
Biyografi Konusu: Ayn Rand nereli hayatı kimdir.
Gerçekçi ol imkansızı iste...
KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
4 Temmuz 2007       Mesaj #2
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Ayn Rand (2 Şubat 1905 – 6 Mart 1982, ilk adı Alissa Zinovievna Rosenbaum), kurduğu objektivizm felsefesi ve yazdığı Yaşamak İstiyorum (We the Living), Ben (Anthem), Hayatın Kaynağı (The Fountainhead) ve Atlas Vazgeçti (Atlas Shrugged) kitapları ve objektivizm felsefesiyle tanınan düşünür-yazar.
Felsefesi ve kitapları kendi bireycilik, rasyonel bencillik ve kapitalizm mefhumlarını vurgular. Devletin özgür bir toplumda yasal ama minimal bir role sahip olduğuna inanan Rand, bir anarşist değil ama bir minarşist'tir. (bu tanımı kendi kullanmamıştır.)
Sponsorlu Bağlantılar
Romanları kendisine özgü oluşturduğu bir kahramanın tanıtımını merkez alır, Kahraman kendi yeteneği özgünlüğü ve bağımsızlığı yüzünden toplumla çatışır, ama bu çatışmalar onun hataları yüzünden değil, rasyonel davrandığı ve yürekten gelen bir şekilde kendi çıkarı için çalıştığı için olur. Rand'a göre rasyonel düşünen akıllar için çatışma söz konusu değildir. Kahraman yine de idealleri doğrultusunda devam eder. Rand bu kahramanı ideal insan olarak görür ve literatürünün bu tip insanlar için bir tanıtım yeri olmasını amaç edinir.

O'na göre,
  • İnsan değerlerini ve hareketlerini mantık kullanarak seçmelidir,
  • Bireylerin kendilerini başkaları için feda etmeden ve aynısını başkalarından beklemeden kendi amaçları için yaşamaya hakları vardır,
  • Kimsenin bir başkasının haklarına güç kullanarak tecavüz etmeye ya da güç kullanarak ona kendi fikirlerini empoze etmeye hakkı yoktur.
Biyografisi
Gençlik Yılları

Ayn Rand Rusya'da Saint Petersburg'da doğdu. Yahudi bir ailenin üç kızının en büyüğü idi. Ailesi agnostik ve dine karşı ilgisizdi. Küçük yaşlarından itibaren edebiyat ve sinemaya ilgi duydu. Yedi yaşındayken hikayeler ve oyunlar yazmaya başladı. Annesi ona Fransızca öğretme görevini üstlendi ve çocuklar için hikayelerin bulunduğu bir dergiye abone oldu. Bu dergilerde Rand ilk çocukluk kahramanını buldu: Rudyard Kipling tarzı bir hikaye olan Gizemli Vadi'de yerli bir subay, Cyrus Paltons.
Gençlik yılları boyunca Sir Walter Scott, Alexandre Dumas ve diğer romantik yazarların kitaplarını okudu ve genel olarak romantizm akımına karşı tutkulu bir sevgi besledi. 13 yaşında Victor Hugo'yu keşfetti ve romanlarına aşık oldu. Sonraki yıllarda Rand onu en sevdiği, dünya edebiyatının en büyük roman yazarı olarak adlandırmıştır.
Petrograt Üniversitesi'nde felsefe ve tarih okudu. Üniversite yıllarında yaptığı en büyük keşifler Edmond Rostand, Friedrich Schiller ve Fyodor Dostoevsky oldu. Rostand'a zengin, romantik hayal gücü, Schiller'e de büyük, kahramansı etkisi yüzünden hayranlık besledi. Dostoevsky'e kurduğu drama ve yaptığı derin ahlaki analizler yüzünden hayrandı, ama felsefesine ve hayat anlayışına derinden karşıydı.
Kısa öyküler ve oyunlar yazmaya devam etti, ve yoğun bir şekilde anti-sovyet fikirler içeren düzensiz bir günlük tuttu. Nietzsche ile de tanıştı, Zerdüşt Böyle Diyordu'daki kahramanca ve özgür adamı yüceltişini beğendi, ama aynı zamanda felsefesine romanlarının önsöz kısmında haşince eleştirecek kadar karşı oldu.
Rand'ı açık ara en çok etkileyen isim özellike Mantık adlı eseriyle Aristotales'tir, onu gelmiş geçmiş en büyük filozof olarak gördü ve sonradan etkilendiği tek filozof olduğunu söyledi.
Sonradan 1924'te devlet sinema sanatları enstitüsüne girdi ama 1925'te kendisine Amerika'daki akrabalarını ziyaret etmek için bir vize verildi. Şubat 1926'da 21 yaşında ABD'ye geldi ve akrabalarıyla Chicago'da geçirdiği kısa bir süreden sonra bir daha hiçbir zaman Sovyetler Birliği'ne geri dönmemeye karar verdi. Senarist olma hayali ile Hollywood yollarına düştü.
Sonradan ismini Ayn Rand olarak değiştirdi. İsmini Remington Rand daktilosundan aldığına dair bir rivayet vardır ama o Ayn Rand ismini daktilo piyasaya çıkmadan önce kullanmaya başlamıştır. Ayn adını Finlandiyalı bir yazardan etkilenip aldığını söylemiştir. Bu Finlandiya-Estonyalı bir yazar olan Aino Kallas olabilir, ama Fince konuşulan ülkelerde bu isme ve varyasyonlarına sıklıkla rastlandığı için kesin olarak bilinmiyor.

Önemli Eserleri
Başlangıçta Hollywood'da bocaladı ve basit ihtiyaçlarını karşılayabilmek için tuhaf işlere girdi. Ek olarak Cecil B. DeMille'in King of Kings'inde çalışırken gözüne çarpan hırslı, genç bir aktörle tanıştı, Frank O'Connor. İkisi 1929 yılında evlendiler. 1931 yılında Rand Amerikan vatandaşlığına kabul edildi.
Edebi ilk başarısını 1932 yılında Red Pawn adlı senaryosunu Universal stüdyolarına satarak yakaladı. Ardından 1934'te 16 Ocak Gecesi (Night of January 16th) adlı eserini yayımladı ve bu eser büyük ölçüde başarılı oldu. Sonra 1936'da Yaşamak İstiyorum (We the Living), 1938'de de Ben (Anthem) adlı romanlarını yazdı.
Yaşamak İstiyorum Amerikalı eleştirmenlerden orta, İngiltere'de ise iyi bir tepki aldı, ama Anthem tuhaf yayımlanma hikayesi yüzünden sadece İngilterede ama önemli bir beğeni kazandı. Rand Amerikayı o yıllarda etkisine alan kızıl dönem'e (the red decade) son derece karşıydı ve aslında Anthem Amerikada yayıncı bile bulamadı, ilk baskısı İngiltere'de yapılmıştır. Bunun yanında, Rand hala edebi üslunu tam olarak geliştirememişti ve romanları hala gelişmesini tamamlamamıştı.
Ayn rand stamp
1999 ABD posta pulu, Rand'ın anısına.
Roma'daki Scalara film şirketi tarafından 1942'de Ayn Rand'ın haberi olmadan Yaşamak İstiyorum kitabı üzerine 2 film yapıldı: Noi vivi ve Addio, Kira. Benito Mussolini yönetimindeki İtalyan hükümeti ikisini de sansürledi fakat anti-sovyet içeriği yüzünden yayınlanmasına izin verdi. Filmler başarı kazandı ve halk çabucak filmlerin komünizm'e olduğu kadar faşizm'e de karşı olduğunu anladı, kısa süre sonra da hükümet yasaklamaya karar verdi. Sonradan filmler elden geçirildi ve Rand'ın onayı ile We the Living adı ile 1986 yılında yayınlandı.
Rand'ın profesyonel anlamda ilk büyük başarısı yazımı 7 sene süren ve 1943 yılında yayınlanan Hayatın Kaynağı (The Fountainhead) romanı oldu. Roman 12 yayıncı firma tarafından "fazla entellektüel ve Amerikan düşünce tarzına karşı" olması gerekçesiyle geri çevrildi, "bu kitabı okuyacak bir kitle yok" 'tu. Sonunda kitap Archibald Ogden'in kitabı beğenmesi ve editörlük kurulunda kabul ettirmesi sayesinde Bobbs-Merrill Company yayınevi tarafından basıldı. İlk zorluklara rağmen Hayatın Kaynağı dünya çapında bir başarıya kavuşarak Ayn Rand'a ün ve ekonomik rahatlama getirdi.
Hayatın Kaynağı'nın teması "insanın ruhundaki bireycilik ve kollektivistlik"tir. Beş ana karakteri konu alır. Başkahraman Howard Roark, Rand'ın idealidir, yüce ruhlu, kendi fikirlerine ve ideallerine güçlü biçimde bağlı, hiçkimsenin bir başkasının tarzını herhangi bir alanda, özellikte mimaride kopya etmemesi gerektiğini düşünen bir mimar. Romandaki diğer tüm karakterler yoğunluğu değişmekle birlikte ondan değerlerinden feragat etmesini talep ederler ama o kararlılığını muhafaza eder. Roark'ın ilginç bir başka yönü de, bu savaşını alışılagelmiş diğer kahramanlar gibi özgünlüğü ve dünyanın adaletsizliği ile ilgili uzun ve tutkulu monologlara girerek değil, aksine kibirli, neredeyse küçümseyici bir suskunluk ve birkaç küçük söz ile yapar.
Rand'ın "magnum opus"u, en büyük eseri Atlas Vazgeçti'dir. (Atlas Shrugged) 1957 yılında yayımlanmış ve dünya çapında bir bestseller olmuştur. (Kitabın adının Türkçe karşılığı "Atlas Silkindi"'dir. Dünyayı sırtında taşıyan Atlas'ın artık vazgeçtiğine yapılan bir göndermedir. Türkçe çevirisinde "Atlas Vazgeçti" ismi kullanılmıştır.) Atlas Vazgeçti, Ayn Rand'ın objektivist felsefesini en iyi ve bütün şekilde anlattığı romanıdır. Kitapta yer alan şu sözleri düşüncesini özetler:
"Benim felsefem, özünde, hayattaki ahlaki amacı kendi mutluluğunu olan, varlığının yegane amacı ve en yüce eseri olarak yaratıcı üretkenliğini gören kahramansı bir varlık, bir insan konseptidir." Atlas Vazgeçti'nin ana teması "insan aklının toplumdaki rolü" dür. Rand sanayiciyi tüm toplumlardaki en değerli organ olarak görür ve sanayicilere karşı duyulan genel kızgınlığı son derece sert bir biçimde eleştirir. Bu duyguları onu Amerikalı sanayicilerin greve gittiği ve dağlık bir alanda saklanmayı seçtiği bir roman yazmaya iter. Toplumun sömürücü olarak gördüğü, aşağıladığı ve suçladığı bu idealist, yaratıcı insanların kaçmasıyla Amerikan toplumu ve ekonomisi genel anlamda çöküşe girer. Hükümet sanayi üzerindeki zaten boğucu olan kontrollerini artırarak tepki gösterir. Roman her ne kadar politik bir temayı merkez almışsa da seks, müzik, tıp ve insan yetenekleri gibi birçok farklı ve kompleks meseleyi irdeler.
Nathaniel Branden, karısı Barbara, Alan Greenspan ve Leonard Peikoff gibi başkaları ile birlikte Ayn Rand, Felsefesini tanıtmak ve yaymak üzere objektivist hareketi başlatır.

Objektivist Hareket
(Bu yazı objektivizm ile direkt ilgili değildir, Ayn Rand'ın hayatında objektivist felsefenin yerini anlatır. )1950'de Rand New York'a taşındı ve 1951'de 19 yaşında genç bir psikoloji öğrencisi olan Nathaniel Branden ile tanıştı. 14 yaşındayken Hayatın Kaynağı'nı okuyan Branden Rand'ın açığa çıkan objektivist felsefesini kendisiyle tartışmaktan zevk alıyordu. Branden ve bazı arkadaşları ile birlikte bir grup oluşturdular ve ileride Birleşik Devletler Merkez Bankası başkanı olacak Alan Greenspan'ın da katılımından faydalandılar. Yıllar sonra her ikisi de evli olmasına rağmen Rand ve Branden'ın arkadaşlıkları romantik bir ilişkiye dönüştü. Eşleri tarafından kabullenilmesine rağmen bu ilişki Branden'ın önce eşinden ayrılmasına sonra da boşanmalarına sebep oldu. 60 ve 70'li yıllarda Rand objektivist felsefeyi kitaplarıyla ve çeşitli üniversitelerde yaptığı konuşmalarla geliştirip yaydı. Konuşmalarının çoğunu Nathaniel Branden'ın felsefeyi yaymak için kurduğu Nathaniel Branden Estitüsü'nde (NBI) yaptı.
324px Ayn Rand Marker
Frank O'Connor ve Ayn Rand'ın mezarları
1968'de Karmaşık bir dizi ayrılma-birleşmeden ve Nathaniel Branden'ın Patrecia Scott ile olan ilişkisini öğrendikten sonra hem kendisi, hem de karısı Barbara Branden ile olan münasebetini kesin bir şekilde bitirdi. (Bu ilişki Rand-Branden ilişkisiyle çakışmamıştır.) Rand NBI ile ilişkisini bitirdi ve "The Objektivist" dergisinde yayınladığı bir mektupla Branden ile olan ayrılıklarını duyurdu. Birdaha biraraya gelmediler ve Branden objektivist harekette bir "persona non grata" oldu.
Sonradan başka ayrılıkların ve kocasının 1979'daki ölümünün de etkisiyle objektivist harekete yönelik aktiviteleri azaldı. Son projelerinden biri Atlas Vazgeçti'nin bir televizyon uyarlamasıydı.
Rand yakalandığı kanser hastalığını yendikten sonra 6 Mart1982'de kalp krizinden öldü. mezarı Valhalla, New York'taki Kensico mezarlığı'ndadır.

Bibliyografi
  • 1934 19 Ocak Gecesi (Night of January 16th)
  • 1936 Yaşamak İstiyorum (We The Living)
  • 1938 Ben, Ego (Anthem)
  • 1943 Hayatın Kaynağı (The Fountainhead)
  • 1957 Atlas Vazgeçti (Atlas Shrugged)
  • 1961 For the New Intellectual
  • 1964 The Virtue of Selfishness (Nathaniel Branden ile)
  • 1966 Kapitalizm: Bilinmeyen İdeal (Capitalism: The Unknown Ideal)
  • 1967 Introduction to Objectivist Epistemology
  • 1969 The Romantic Manifesto
  • 1971 The New Left: The Anti-Industrial Revolution
  • 1982 İhtiyacımız Olan Felsefe (Philosophy: Who Needs It)
Ölümünden sonra yayınlanan eserleri
  • 1984 The Early Ayn Rand (edited and with commentary by Leonard Peikoff)
  • 1989 The Voice of Reason: Essays in Objectivist Thought (edited by Leonard Peikoff; additional essays by Leonard Peikoff and Peter Schwartz)
  • 1990 Introduction to Objectivist Epistemology second edition (edited by Harry Binswanger; additional material by Leonard Peikoff)
  • 1995 Letters of Ayn Rand (edited by Michael S. Berliner)
  • 1997 Journals of Ayn Rand (edited by David Harriman)
  • 1998 Ayn Rand's Marginalia : Her Critical Comments on the Writings of over Twenty Authors (edited by Robert Mayhew)
  • 1998 The Ayn Rand Column: Written for the Los Angeles Times (edited by Peter Schwartz)
  • 1999 Russian Writings on Hollywood (edited by Michael S. Berliner)
  • 1999 Return of the Primitive: The Anti-Industrial Revolution (expanded edition of The New Left; edited and with additional essays by Peter Schwartz)
  • 2000 The Art of Fiction (edited by Tore Boeckmann)
  • 2001 The Art of Nonfiction (edited by Robert Mayhew)
  • 2001 The Objectivism Research CD-ROM (collection of most of Rand's works in CD-ROM format)
  • 2005 Ayn Rand Answers
  • 2005 Three Plays

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen KisukE UraharA; 20 Nisan 2008 18:23
Gerçekçi ol imkansızı iste...
pis_kedi - avatarı
pis_kedi
Ziyaretçi
4 Temmuz 2007       Mesaj #3
pis_kedi - avatarı
Ziyaretçi
Ayn Rand sadece bir romancı, bir felsefeci değildi. O aynı zamanda bir felsefe pazarlayıcısıydı; felsefenin şimdiye kadarki en yetenekli pazarlayıcısı.
Başka kim kahramanlar ve kötülerin metafizikleri gereği köklü farklılıklar arz ettiğini, yanlış bilgilerin tren kazalarına, ocaklarda patlamlara ve cinsel iktidarsızlığa yol açtığını, doğru ahlakın New York Kenti'nin ve insan ruhunun yeniden inşasının vazgeçilmez yolu olduğunu anlatan
"Atlas Shrugged" gibi satış rekorları kıran romantik bir kitabı yazabilirdi? Başka kim, İhtiyacımız Olan Felsefe adlı bir kitap yazabilir ve verecek bir cevaba sahip olabilirdi?
Ayn Rand'ın felsefeyi pazarlayabilme yeteneği, onun kendine has felsfesi olan objektivizmin bir ürünüdür.
Rand on yıl önce şunları yazmıştı:
"...Ben asıl olarak, bir kapitalizm savunucusu değil, fakat bir egoizm savunucusuyum;esasen egoizmin de değil, aklın bir savunucusuyum. Eğer bir kişi aklın üstünlüğünü kabul ediyorsa ve onu tutarlı bir şekilde kullanıyorsa gerisi kolaydır. Bu(aklın üstünlüğü) benim çalışmamın ve objektivizmin asıl ilgi alanıdır, böyle olmuştur ve böyle olacaktır."
Objektivizme göre akıl, insanoğlunun sadece kendine has özelliği değildir; aynı zamanda insanoğlunun asıl özelliğidir, onun hayatta kalmasının asıl yoludur. Bu nedenle, faaliyet göstermek için aklın gerektirdiği her şey insan hayatının bir gerekliliğidir.
Akıl, algılanan verilerin kavramlar halinde bütünleştirilmesi yoluyla çalışır. Ayn Rand bu işlemin en sonunda en büyük entegrasyonları, yani insana üzerinde faaliyet gösterdiği evren hakkında, insanın bilgi araçları ve kendine has değerleri hakkında bilgi verecek entegrasyonları gerektirdiğini savunmaktadır.
Bu yüzden insanoğlu metafiziğe, epistemolojiye ve ahlaka, yani felsefeye ihtiyaç duymaktadır. İnsanoğlu felseye kendi tabiatı gereği ve pratik bir sebep için ihtiyaç duyar; düşünebilmek, davranabilmek ve yaşayabilmek için.
Tıpkı bugünün neo-mistik kültüründe objektivizmin aklı ön plana çıkarması bakımından neredeyse eşsiz olması gibi, bugünün dünyasında felsefenin rolü hakkındaki bu görüş de eşsizdir.
Ayn Rand'a göre felsefe, kokteyl partilerindeki veya kiliselerdeki törenlerin içini doldurmak için yaratılmış anlamsız soyutluklar gösterisi değildir. Felsefe, oryantal abartmalarla çınlayan gereksiz bir avrupa uğultusu değildir. O, İngiliz profesörler tarafından başka türlü bir işe girmesi mümkün olmayan çalışma arkadaşları için geliştirilmiş olan ve gerçek ile yollarını ayırmış bir santranç oyunu da değildir. Ayn Rand'a göre , felsefe insan hayatındaki temel faktördür;felsefe, insan aklını ve karakterini ve ulusların kaderini şekillendiren asıl kuvvettir. Felsefe, insanların kabul ettiği felsefe tipine bağlı olarak, bunları iyi veya kötü yönde şekillendirir.
Ayn Rand'a göre, insanın tercihi, bir felsefe sahibi olmak veya olmamak konusunda değil, sadece hangi felsefeye sahip olma konusundadır. İnsanın tercihi, tercihinin bilinçli, açık, mantıklı ve bu nedenle pratik mi olacağı, yoksa rastgele, belirsiz, çelişkili ve bu nedenle zararlı mı olacağı konusundadır.
Bayan Rand'ın ölümünden beri New York'taki çalışma arkadaşları onun fikirleri hakkında nasıl daha fazla bilgi edinilebileceği, onun mecmualarının eski sayılarının nasıl elde edilebileceği, hangi mevcut yayınların, okulların ve derslerin onun felsefesini izlediği, Yeni Entellektüel Vakfı'nın yaptıgı çalışmalar vs. konusunda çok sayıda ileti aldılar. Eğer yukarıdakilerdenherhangi biri ile ilgileniyorsanız aşağidaki adrese yazmanızı tavsiye ediyorum.
Objektivizm PW, PO BOX 177, Murray Hill Station New York NY 10016.
Gelen postaların çokluğundan dolayı muhtmelen kişisel bir cevap alamayacağınızdan dolayı üzgünüm, fakat zamanla eğer Ayn Rand'ın fikirlerini daha ileri düzeyde araştırmak veyaonları desteklemek isterseniz, çeşitli kaynaklardan size izleyeceğiniz yolu gösterecek olan yayınlara ulaşacaksınız.
Bu arada, eğer onun makalelerini ilk kez okuyacaksanız, sizi bekleyen şeylerden dolayı sizi kıskanıyorum.
Ayn Rand pek çok kişinin aklını ve hayatını değiştirmiştir. Belki sizinkini de değiştirecektir.


Leonard Peikoff
New York, Mayıs, 1982

Benzer Konular

21 Şubat 2007 / MaKaLeLe Hayali Karakterler