Arama

Fıtık

Güncelleme: 31 Temmuz 2011 Gösterim: 41.000 Cevap: 6
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
11 Eylül 2006       Mesaj #1
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Fıtık

Sponsorlu Bağlantılar
Bu maddedeki yazılar yalnızca bilgi verme amaçlıdır. Yazılanlar, doktor uyarısı ya da uzman önerisi değildir.


Fıtığın diğer bir adıda hernidir. Bu oluşumla bir çok insanda karşılaşmak mümkündür. Dokuları ve organları çevreleyen kaslarda oluşan aşınmış kısımlardan organların ya da dokuların dış yüzeye çıkması fıtık olarak adlandırılır. Fıtık sıklıkla kasık bölgesinde oluşmakta ve kadınlarda erkeklere oranla daha fazla görülmektedir. Göbek, uyluk ve de operasyon yapılmış bölgelerde oluştuğu bilinir.

Fıtık oluşumu şu durumlarda görülmektedir

• Karında, kabızlık durumunda bir yoğunluk duygusu
oluşur.
• Otururken ya da ayaktayken oluşum yerine göre
kasıkta ya da karında bir kabarıklık gözlenir.
• Ağrı hissi her zaman oluşmayabilir.
• Zor bir hareket yapıldığında fıtığın oluştuğu
yerde ağrı olması mümkündür.

Oluşumu

Kaslara çok fazla yüklenilmesi halinde fıtık ortaya çıkmaktadır. Kasların hassas olmasıyla birlikte bir de bunların üzerine yüksek oranda yüklenilmesi kaslarda açıklığın oluşmasını sağlar. Oluşan açıklıktan organlar ya da dokular rahatlıkla açığa çıkabilir. Karın duvarında barsakların bazı bölümleri fıtık haline gelebilir, bu da göbek fıtığına neden olur. Göbek fıtığı ile fazla doğum yapan kadınlarda, olması gerekenden daha çok kilosu olanlarda ve bir kaç günlük bebeklerde fıtıkla karşılaşılma olasılığı yüksektir.

Kasık kanalında ya da karın duvarında mesane ya da barsakların fıtık haline gelmesi kasık fıtığına neden olur. Barsaklar ile mesane erkeklerde kadınlara oranla oldukça hassastır, bu nedenle çoğunlukla erkeklerde oluşur.

Ayrıca özellikle karnından operasyon görmüş kişilerin bu bölgelerinde fıtık oluşabilir. Fazla kilosu olanlar ve ileri yaşlarda olanlar da risk grubundadır. Uyluğun yukarı kısmındaki kanalda mesane ile barsakların fıtık haline gelmesi uyluk fıtığına neden olmaktadır. Fazla kilosu olanlarda ve hamile kadınlarda daha çok rastlanmaktadır.

Taşıyabileceğinden daha çok ağırlık kaldırmak, hamilelik, sürekli öksürmek insanlarda karın bölgesine yüklenilmesi nedeniyle fıtık oluşumuna neden olmaktadır.

Anne rahminde oluştuğu andan itibaren kaslarda hassasiyet olması, gelişimde ki eksiklikler ve de yanlış beslenme fıtık olşumundaki nedenler içerisinde sayılabilmektedir.

Teşhis

Rutin yapılan muayeneler sonucunda fıtık rahatlıkla anlaşılabilir. Fıtıktan kuşkulanıldığı durumlarda karın filmi çekilebilr, bu da bağırsaklarda yoğunlaşma olup olmadığını anlamak için yapılmaktadır. Ultrasanografi ile uyluk fıtığı anlaşılabilmektedir.

Fıtığın iyileştirilmesinin kesin çözümü olarak yetişkinlerde operasyon gerekirken, küçük çocuklarda ve bebeklerde bir süre sonra göbek fıtığının kendiliğinden düzeldiği görülmektedir. Düzelme olana kadar doktor kontrolleri devam eder, bu kontroller süresince bir ilerleme olup olmadığına bakılır. Fıtık operasyonu en erken 2 yaşında yapılmaktadır. Bu nedenle bebeklerde bu zamana kadar beklenir ve bu sırada kese içinde gerekli tedbirler alınır.

Hastaların bir kısmında operasyon yapılması sakıncalı olabilmektedir. Bu durumda kasık bağı uygulanmaktadır. Zamanında müdahale edilmediği taktirde ölüme kadar varabilen durumlar ortaya çıkabilir. Ölüm nedeni fıtığın oluştuğu organın boğulması sonucu özellikle de bunun bağırsakta olmasıyla oluşur. Bağırsakta tıkanma olması delik oluşumuna neden olabileceği gibi şok, enfeksiyon ve kangrene de neden olabilmektedir. Organların boğulması sonucu doku kaybı da meydana gelebilmektedir.

Kabızlık, mide bulantısı ile birlikte kusma, gaz çıkaramama fıtığı olduğu bilinen insanlarda görüldüğü taktirde hemen bir hekime başvurmak gerekmektedir. Bu belirtiler bağırsakların tıkanmış olabileceğinin göstergesi olabilmektedir.

Tedavide gecikilmemeli
Fıtık, kendisi bir sağlık sorunu olduğu gibi, tedavide gecikilmesi halinde farklı sağlık sorunlarının nedeni de olabiliyor. Başka sorunlara yol açmaması için fıtık tedavisinin bilimsel yöntemlerle yapılması önem taşıyor Eğer zamanında tedavi edilmezse bağırsak tıkanıklığı ya da fıtık boğulması gibi ciddi sorunlar gelişebiliyor Opr. Dr. Cavit Hamzaoğlu, fıtığın neden olduğu sorunlarla ilgili şu bilgileri veriyor; "Bağırsak tıkanıklığı; bağırsağın fıtık kesesinin içine girmesiyle oluşur. Hastada kusma ve karın şişkinliği olur. Fıtık boğulması; fıtık kesesinin içine karın iç organları, özellikle bağırsak girer. Eğer fıtık halkası dar ise bağırsak karın içine geri dönemez, zaman geçtikçe fıtık kesesinin içindeki bağırsaklar şişer, kanlanması bozulur ve kangren gelişir. Hayatı tehlike oluşur ve acilen ameliyatla kangren olan bağırsağın alınması gerekir"

Son düzenleyen Daisy-BT; 11 Ekim 2009 22:25
arwen - avatarı
arwen
Ziyaretçi
11 Eylül 2006       Mesaj #2
arwen - avatarı
Ziyaretçi
Çoğu kimse fıtığı ağır kaldırmanın bir neticesi olarak düşünür. Esasında fıtığın genel olarak belirli bir nedeni yoktur. Herhangi bir kimse hatta yeni doğmuş bir bebeğin bile fıtığı olabilir. Karın içi organlarımız ince bir kas örtüsüyle yerlerinde tutulurlar. Bu organlardan birinin herhangi bir kısmı bu kas örtüsünün zayıf bir yerinden dışarı çıkar ve fırlarsa veya bu kas duvarını yırtarsa, fıtık oluşur.

Sponsorlu Bağlantılar
Belirtileri
- Eğilirken veya bir şey kaldırırken rahatsızlık duymak;
- Kasıkta hassas bir kitle bulunması.
Karın bölgesini etkileyen üç tip fıtık vardır. Kasık (inguinal) uyluk (femoral) ve göbek (umblikal) fıtığı. Başka bir fıtık da hiatal fıtıktır. Bu da diyaframın yemek borusuna açılan deliğinden (midenin bir bölümünün) fırlamasıdır. Eğer sıkışan bağırsak parçasına kan gitmezse buna bağırsak düğümlenmesi denir.
Kasıkta Görülen Fıtık
Erkeklerde fıtık ekseriyetle testise uzanan sperm kordonunun karından çıkıp skrotuma (torba) girdiği yerde belli olur. Bu geçitteki (halka) bağ dokusu (dış kasık bağı) zayıflarsa, bağırsağın bir bölümü buradan dışarı çıkabilir ve kasık bölgesinde bir kitle oluşturur. Bu doğrudan (direkt) kasık fıtığıdır.
Karından çıkan bir bağırsak kitlesi sperm tüpünün yolunu izleyip skrotumdan (torba derisinden) içeri girerse buna dolaylı (endirekt) kasık fıtığı denilir. Bu fıtık çok sancılı olabilir ve skrotumu şişirebilir. Bu iki tür fıtık erkeklerde görülen her 5 fıtığın dördünü oluşturur. Kadınlarda kasık fıtığı az görülür ve karından mesaneye idrar yolu geçitleri saran dokularla bir araya geldiği yerde meydana gelir.
Uyluk Fıtığı
Özellikle şişman veya hamile kadınlarda görülür ve uyluğun üst kısmındadır. Ana kan damarlarını (uyluk arteri) bacağa taşıyan kanalda oluşur. Bu fıtık ekseriyetle kasıkta görülen fıtıktan biraz aşağıdadır. Uyluk fıtığının düğümlenmesi olasılığı diğer bütün fıtıklardan daha fazladır.
Göbek Çevresi Fıtığı (Paraumilical Hernia)
Bu tür fıtığa çok daha az rastlanır. Göbeği saran karın duvarındaki zayıflık nedeniyle göbekte bir kitle meydana çıkar. Bazı yeni doğmuş bebeklerde buna benzer bir problem görülür ve ona göbek fıtığı denir. Bu türde bağırsağın bir kısmı bir kısmı kanına dönmek yerine göbek kordonunda kalmıştır.
Kesi Yeri Fıtıtı (Incisional Hernia)
Cerrahi bin müdahaleden sonra gerektiği gibi eski halini almayan bir karın duvarı fıtık yapabilir. Bu tip fıtıklar genellikle az problem yaratır. Fakat bağırsakların bir bölümü fıtıktan dışarı çıkıp rahatsızlık verebilir.
Baskı yapılarak karın duvarından geri (içeri) itilemeyen fıtıkların sıkışmış ve düğümlenmiş olması mümkündür.
Tedavi edilmezse, düğümlenmiş ve sıkışmış olan kısım dolaşan taze kandan oksijen alamaz. Neticede kangren olur. Bu da hayatı tehlikeye atan ve derhal ameliyat gerektiren bir durumdur.
Tedavi
Ameliyat : Birçok fıtık için en iyi tedavi fıtığı ameliyatla karına geri itmek ve karın duvarındaki zayıf adaleyi dikmektir. Ameliyattan aşağı yukarı bir ay sonra güç gerektiren normal hareketlerinizi yapmaya başlayabilirsiniz.
Diğer Tedaviler Korsa giymek kabul edilebilir bir fıtık tedavisi şekli değildir. Doktorunuz ameliyattan önce problemin ilerlemesini önlemek üzere korse giymenizi isteyebilir. Bu kalıcı bir çare değildir.
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
11 Eylül 2006       Mesaj #3
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Laparoskopik Fıtık Tedavisi
Her 50 erkek çocuk ile her 250 kız çocuktan birinde görülen kasık fıtıkları, ameliyat edilmediği takdirde bağırsak tıkanması belirti vermeye başlıyor. Kasık bölgesinde şişlik, kız ve erkek çocuklarda farklı sorunların habercisi. Fıtık kesesi içine genellikle bağırsaklar girer. Araştırmalara göre kasık fıtıklarının %60 kadarı sağ, %25’i de sol tarafta görülür. Bebek doğmadan önce, anne karnında açık olan kasık kanalındaki karın zarı uzantısı hamileliğin sonunda kapanır. Eğer doğumda kasık kanalı normal gelişmesini tamamlamaz ve açıkta kalırsa, kasık fıtıkları oluşuyor. Çocuklarda kasık fıtıkları, teorik olarak doğuştan bir anormallik olarak kabul ediliyor. Daha sonraki günlerde, hatta yıllarda da ortaya çıkabiliyor.
Kasık ve karın fıtıkları sık olarak karşılaşılan ve önemli yakınmalara yol açan hastalıklar arasında yer alıyor. Karın duvarındaki zayıflık veya yırtık olarak tanımlanabilen fıtıklara kasıkta, göbek bölgesinde ve daha önce geçirilmiş ameliyatlarına ait yerlerinde rastlanıyor.
Acıbadem Carousel Hastanesi Genel Cerrahi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Cihan Uras, fıtıkların özellikle eforlar sırasında daha fazla belirginleşen şişlik veya ele gelen kitle (yumru) ile belirti verdiğini, hasta yattığında ise şişliklerin kendiliğinden kaybolduğunu belirtiyor. Başlangıçta daha küçük olan bu şişlik zamanla oldukça büyük boyutlara erişebiliyor. Prof. Dr. Cihan Uras, ‘‘Bazen dışarıdan belirgin bir şişlik imajı vermese bile kasık ağrısı yakınması ile başvuran kişilerde nokta fıtığı dediğimiz fıtık başlangıcını saptamaktayız.’’ Diye konuşuyor.

Çağdaş Cerrahi Yöntemle Tedavi
Günümüzde hastalıkların tedavisinde her geçen gün önemli ilerlemeler kaydediliyor. Bunlardan biri de laparoskopik yolla yapılan ameliyatlar. Bu yenilikleri günü gününe izleyen ve uygulamaya koyan bir kuruluş olmanın çok önemli olduğuna işaret eden Prof. Dr. Cihan Uras, şunları söylüyor:
‘‘Son 10 yıl içerisinde karın ameliyatlarının laparoskopik yolla (kansız-bıçaksız) yapılmaya başlamasıyla cerrahide önemli adımlar atıldı. Bu yöntem sayesinde daha az ağrı duyulması, hastanede kalış süresinin kısalması, hızlı aktif yaşama dönme ve ameliyat sonrası komplikasyonların azalması gibi birçok avantajlar elde edildi. İlk olarak 1989 yılında Fransa’da safra kesesi ameliyatları ile başlayan laparoskopik cerrahi 1991 yılından beri ülkemizde de uygulanıyor. Yavaş yavaş tüm dünyada bütün klasik ameliyatların yerini alıyor.’’

Fıtıkların Tek Tedavisi Cerrahi
Karın ve kasıktaki fıtıkların zamanında tedavisi büyük önem taşıyor. Fıtıklardaki şişliği karın duvarındaki açıklıktan buraya giren organlar oluşturuyor.
Fıtığın içine giren organların çoğunlukla bağırsaklar olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Cihan Uras, şu uyarılarda bulunuyor:
‘‘Fıtıklar bazen acil olarak müdahale edilmesi gereken durumlara yol açabilir. Kasık veya karın bölgesinde oluşan şişliğin istirahat etmekle veya elle bastırılarak içeriye gitmemesi ve şiddetli karın ağrısının olması fıtık boğulması dediğimiz acil durumun belirtisidir. Hasta bu şartlarda hemen konunun uzmanı olan hekime başvurmalıdır. Eğer fazla zaman geçirilecek olursa çoğunlukla buraya sıkışmış olan bağırsak parçasında beslenme bozukluğuna bağlı gangren ve ardından da bağırsak delinmesi ve peritonit dediğimiz çok ciddi durumlar gelişecektir.”
Prof. Dr. Uras’ın verdiği bilgiye göre tüm fıtıkların tek tedavisi cerrahi. Başka bir seçenek söz konusu değil. Halk arasında kullanılan kasık bağlamanın hiçbir yararı olmadığı gibi kasık bölgesinde yapışıklıklara neden olarak ameliyatı güçleştirdiği için kullanılmaları önerilmiyor. Fıtık tanısı konduktan sonra en kısa zamanda ameliyat gerekiyor. Aksi halde zaman geçtikçe sorun büyüyor ve her an acil bir olay ortaya çıkabiliyor. Fıtıkların cerrahi tedavisinde 2 yöntem var. Prof. Dr. Cihan Uras, bu yöntemlerle ilgili şu bilgiyi veriyor:
“Fıtık tedavisinde iki yöntem kullanıyoruz. Birincisi klasik açık cerrahi ile fıtık onarımı, ikincisi ise kapalı veya laparoskopik (kansız-bıçaksız) fıtık onarımı. Her iki yöntemde de fıtığın oluşmasına yol açan defekt (açıklık) onarılarak kapatılıyor. Laparoskopik yöntemde bu açıklığın olduğu yere mesh denilen bir yama konuyor. Bu yama açık yöntemde de kullanılabilir. Özellikle ileriki yaştaki kişilerde, nüks fıtıklarda, şişmanlarda, büyük göbek fıtıklarında, ameliyat sonrası yara yeniden oluşan fıtıklarda mutlaka yama ile onarım yapılmalıdır. Aksi taktirde tekrarlanma olasılığı oldukça yüksektir.”

Üç Delik Açılıyor
Laparoskopik fıtık onarımı yaklaşık 6 yıldan beri başarı ile yapılmaktadır. Hangi tür fıtık için olursa olsun sadece 1 tane 1 santimetrelik, 2 tane 0,5 santimetrelik küçük delik açılarak işlem gerçekleştirilmektedir. Bu deliklerden biri görüntünün video aracılığıyla monitöre ulaşmasını sağlayan teleskop için, diğerleri de cerrahın çalışma aletleri için kullanılmaktadır. Ameliyat denyimli kişiler tarafından klasik ameliyat süresine eşit (ortalama 30-35 dakika) hatta bazen daha kısa zamanda bitirilmektedir. Ayrıca iki taraflı kasık fıtıklarında aynı yerden işlem gerçekleştirildiğinden süre açık ameliyattan daha azdır.”

Laparoskopik Fıtık Ameliyatının Üstünlükleri
·
Ağrı çok azdır.Ameliyat sonrası önemli bir ağrı kesici tedaviye bile gereksinme duyulmaz.
· Ameliyat sonrası hasta klasik cerrahiye oranla daha çabuk ayağa kalkar ve hareket yeteneği kazanır.
· Astanede daha kısa süre kalır.
· Yara enfeksiyonu riski yoktur.
· Normal yaşama ve işe hızlı dönülebilir.
· Fıtığın tekrarlama riski klasik cerrahiye oranla çok daha azdır.
· Maliyeti klasik cerrahiye oranla çok daha yüksektir, ama iş gücü kaybı daha az olduğu için batı ülkelerinde bu farkın kapandığı düşünülür.

GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
12 Eylül 2006       Mesaj #4
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Fıtık Çeşitleri
Fıtıkların çoğu ağrısız şişlikler biçiminde ortaya çıkar. Dıştan dolayca görülen bu şişliğin nedeni, fıtık kesesi içine giren barsaklardır. Hastalığın erken dönemlerinde, sırtüstü yatıldığında, fıtık kesesi içindeki barsaklar karın içine geri döner ve şişlik kaybolur. İleri dönemlerde hem ayakta hem yatarken kasıktaki şişlik sabit kalır. Normal koşullarda fıtık ameliyatı acil değildir. Ancak fıtık kesesi içindeki organların ani ve sürekli sıkışmalarına boğulmuş fıtık denir ve acil bir durumdur. Kese içindeki barsakların damarlarının da boğulması halinde ortaya çıkar ki; gangrene olan barsak kısmının da ameliyatta çıkartılması gerekir. Bu durum ameliyat stratejisini değiştirirken hasta için hem daha sıkıntılı, hem de daha riskli bir sorundur.
Fıtık cerrahisinde amaç, hastada acil durum gelişmeden önce, çok daha sınırlı ve basit bir girişimle sorunu çözmek olmalıdır. Zayıf bölgenin laparoskopik olarak onarılması, çevre dokularda daha az tahribat yarattığında klasik yöntemelrin yerini almaktadır. Diğer laparoskopik girişimlerde olduğu gibi, açılan küçük deliklerin birinden laparoskop, diğerinden de cerrahi el aletleri sokularak yapılan bu ameliyattan sonra hem daha konforlu, hem daha kısa bir iyileşme dönemi yaşanır. Fıtığın tekrar etme riski de daha azdır.

KARIN ÖN DUVARI FITIKLARI

En sık görülen fıtık tipi olan karın ön duvarı fıtıkları arasında başı göbek fıtıkları çekiyor. Yeni doğanlarda göbek bağının düştüğü yerin nedbe dokusu dışarı itilirse göbek fıtığı oluşuyor. Erişkinlerde de vücudun bu böfgesinde fıtık görülebiliyor. Ancak, erişkinlerde görülen göbek fıtığının bebeklik fıtığının devamı mı yoksa yeni bir oluşum mu olduğunun tam aydınlanmadığını belirten Opr. Dr. Cavit Hamzaoğlu, şu bilgileri veriyor:
"Erişkinlerde, siroz hastaları, orta yaşlı, şişman ve çok doğum yapmış kadınlarda göbek fıtığı daha çok görülür. Göbeğin dışa doğru sıkıntılı görüntüsü veya göbek halkasının elle muayenesi ile tanı konur. Öksürme ile fıtık görülebilir,"
AMELİYAT SONRASI FITIKLAR
Kişinin geçirdiği ameliyatlar da fıtıklara zemin oluşturan önemli faktörler arasında yer alıyor. Prof. Dr. Tasçı'nın verdiği bilgiye göre ameliyat yapılan hastaların yüzde 0.5 ila yüzde 13'ünde insizyonel fıtık gelişebiliyor. Bu fıtıklar genellikle ameliyattan sonraki ilk yıl içinde ve nadiren 2-3 yıl sonra gelişiyor, insizyonel fıtık geliştikten sonra zamanla daha da büyüyebiliyor. Prof.Dr.Taşçı, şunları söylüyor;
"Bu tür fıtkların oluşma nedenleri arasında; şişmanlık, karında ameliyatta yapılan kesinin şekli, kullanılan dikiş materyali ve yara iltihabı sayılabilir. Ayrıca hastanın yaşı, genel vücut zayıflığı, hastanın genel durumunun kötü olması da fıtık oluşumunda etkili rol oynayabiliyor."
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
12 Eylül 2006       Mesaj #5
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Laparoskopik Cerrahi Uygulamaları
Tedavisi, işe yaramayan kesinin çıkartılmasıdır. Yakın zamana kada bu girişim açık yöntemle yapılırdı. Ancak, son yıllarda laparoskopik yöntem altın strandart olmuştur. Tüm dünyada 10 yıldır güvenle kullanılmaktadır ve neticeleri son derece başarılıdır.
Laparoskopik kolesistektomi, karına açılan birkaç küçük delikten yapılır. Bu deliklerden birinden laparoskop (tüp şeklinde ince videokamera) karın içine sokularak alınan görüntü monitörden izlenir. Diğer delikler ise karın içine sokulan küçük cerrahi aletler içindir.
Laparoskopik ameliyat sırasında safra yollarına yerleştirilen ince bir kateterden ilaç verilerek çekilen film ile safra yolları içinde taş, tümör ya da başka bir rahatsızlık olup olmadığı anlaşılabilir. Bu tetkik yapılmadığı taktirde, ameliyat sırasında fark edilmeyen taşlar daha sonra sarılık ile ortaya çıkabilir.
Laparoskopik girişimlerin avantajarı, ameliyat sonrası ağrının çok hafif olması, hastanede yatış süresinin kısalması, normal yaşama erken dönülmesi ve kozmetik üstünlüğüdür. Safra kesesi taşlarına bağlı karın ağrılarından ve hazımsızlık yakınmalarından kurtulmanın en kolay ve güvenilir yolu laparoskopik kolesistektomidir. Hastalanmış safra kesesi alındıktan sonra, tam sağlıklı bir yaşama geri döner, dilediğiniz gıdaları yiyip dilediğiniz aktiviteleri sürdürebilirsiniz.
Laparoskopi eğitimini yurtdışında konusunda öncü merkezlerde yapmış olan Dr. Mehmet Tekinel ve ekip arkadaşları, safra kesesi ve safra yolları cerrahisindeki dünya standartlarını uygulamaktadır.
Sedef 21 - avatarı
Sedef 21
Ziyaretçi
14 Aralık 2007       Mesaj #6
Sedef 21 - avatarı
Ziyaretçi
FITIK
İç Organların, Zayıf Bir Bölgeden Karın Dışına İtilmesi


Bir organın, genellikle peritonun oluşturduğu bir kese içerisinde, karın duvarındaki zayıf bir bölgeden dışarıya doğru fırlamasına fıtık, tıp dilinde herni (Hernia) denir. Fıtık çok kere doğuştan var olan bir ortamda gelişir. Karın içi basıncını arttıran bütün hastalıklarda (boğmaca, kronik öksürük, gebelik vb.), kabızlık esnasında fazla ıkınma veya ağır bir yükün kaldırılması gibi nedenlerle fıtığın meydana gelmesi olasıdır. En sık görülen fıtıklar, % 73 oranında kasık fıtığı (inguinal hernia), % 17 uyluk fıtığı (femoral hernia), % 8,5 göbek fıtığı (umbilical hernia) ve diğer fıtıklardır.

Fıtık muayenesi ayakta yapılır ve hasta öksürtülür. Böylece fıtığın dışarı çıkıp çıkmadığı anlaşılır. Çocuklarda şişlik, ağlaması sırasında ortaya çıkar ve annenin dikkatini çeker. Erkek çocuklarının torbalarının şişmesi, fıtık olasılığını ya da hidrosel, orşit gibi hastalıkları düşündürür.

Bazı fıtıklar, hasta yattığı zaman kendi kendine içeri girebileceği gibi, hasta veya doktoru tarafından da içeriye itilebilir. Bu esnada eğer kese içindeki organ bağırsak ise gürültülü bir ses duyulur ve bağırsağın başlangıç kısmı son bölümüne göre daha zor içeriye girer. Yaşlı kimselerde, operasyon gerekmeyen veya yapılmayan durumlarda fıtığı içerde tutmak üzere kasık bağları (fıtık bağı) veya korseler kullanmak faydalıdır. Karın içerisinde, fakat önemli bir şikayete neden olmayan vakalar için reddedilmeyen fıtık deyimi kullanılır. Bu çeşit fıtıklar günün birinde sıkışıp boğulabilir ve kan dolaşımı bozulması nedeniyle bağırsakta kangren başlayabilir. Bu gibi fıtık boğulmalarında o bölgede birden başlayan ağrı, daha sonra bütün karna yayılır. Bağırsağın tıkanmasıyla fışkırır biçimde kusma görülür. Fıtık gergin ve çok ağrılıdır. Bağırsağın beslenmesi bozulup da yara ve kangren olamaya başlayınca ağrı da yavaşlar. Bağırsak felç olduğundan bağırsak hareketleri de durur. Bu yüzden fıtığı olan kimselerde karında başlayan ağrının kendiliğinden geçmesini kötü bir belirti saymalı, hemen bir operatöre baş vurarak gerektiğinde derhal ameliyat olmalıdır.
Ameliyatla fıtık kesesinin çıkarılması (Herniotomi) ve zayıf bölgenin dikilmesi (Herniorraphi) için birçok değişik yöntemler uygulanmaktadır. Bu operasyonlardan sonra fıtık aynı yerde tekrar görülebilir, yani hastalık tekrarlayabilir. Bu gibi ikinci kez yapılan operasyonlarda veya karın cidarlarının çok zayıf olduğu durumlarda fıtık tamiri için mersilen denilen sentetik plakalar kullanılır.
Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
31 Temmuz 2011       Mesaj #7
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Fıtık

İç organlardan bir parçanın, derialtında ura benzer bir şişkinlik yapması; kavlıç, yarımlık.

Genellikle bağırsakların karın çeperlerini geçerek, doğal ya da sonradan oluşan bir delikten dışarı taşması biçiminde görülür. Bulunduğu yere göre adlandırılır: Kasık kanalı fıtığı, göbek fıtığı, diyafram fıtığı vb. Fıtık, embriyonda oluşan bir deliğin, durumunu sürdürmesi, karın zayıflığı, cerrahî müdahale hatası gibi nedenlerle oluşur. Tedavi amacıyla fıtık bağı gibi özel bağlar kullanılır. En iyi tedavi yolu ameliyattır.

MsXLabs.org & Morpa Genel Kültür Ansiklopedisi

Benzer Konular

20 Aralık 2010 / Ziyaretçi Soru-Cevap
23 Haziran 2011 / Ziyaretçi Soru-Cevap