
Ziyaretçi
Hubal
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Hubal (arapça هبل,) Arabistan'da Mekke'de Kureyş kabilesinin hüküm sürdüğü sıralarda tapınılan baş tanrıdır. Kırmızı bir taş türünden (ing. Carnelian) yapılmış heykeli Kabe'nin içinde bulunuyordu. Hubal önemli olaylarda danışılmak üzere kullanılan 7 oktan oluşan fal oklarıyla tanınırdı. Hubal bir ilah olarak Mekke'nin koruyucu ilahı olarak görülürdü.
Muhammed zamanında Hubal, Kabe'nin etrafındaki yılın her bir günü için bir put olmak üzere 360 puttan oluşan diğer tanrılarla birlikte buradan alındılar. Muhammed geldiğinde, Hubal ve diğer ilahlar yerine yalnızca Allah'ın tek ilah olduğunu ve ona tapınılması gerektiği söyleyip, bu ilah adına savaşarak Allah'ı tapınılan tek ilah haline getirdi.
Hubal'ın kökeni
Hubal Arabistan'da ortaya çıkmış bir ilah değildir. Hubal adı incelendiğinde, bu sözcüğün o sıralarda Mezopotamya ve civarında yaygın olarak tapınılan bir ilah olan Baal ilahı olduğu anlaşılır. Baal sözcüğü başına Sami dildeki belgili tanım olan ha (eril) eki getirilerek kullanılarak Ha Baal (ingilizce: The Baal gibi) şeklindedir. Hubal aynı ilahın Arap Yarımadası'daki söyleniş biçimidir.
Hubal İslamiyet öncesi tapınılan tek ilah değildi ve yanısıra Al İlah adı verilen ve Al ile İlah birlikte söylendiğinde Al-lah (Allah) olan, ve Al-lah'ın kızları olarak ta Al-lat, Al-uzza ve Al-menat adlarıyla başka ilahlarla birlikte tapınılan bir ilahtı. Bunun dışında ay takvimine göre (12 x 30 = 360) 360 adet başka ilahta tapınılan diğer ilahlar arasındaydılar.
İslamiyet öncesindeki çok tanrılı putperestlik, zamanının diğer Yahudilik ve Hıristiyanlık dinlerindeki tek tanrı inancıyla kıyaslanarak, giderek daha kuşkulu bir hale gelince ortaya tanrıları azaltarak tek bir ilaha tapınma ihtiyacı doğdu. Muhammed'in zamanında bu ihtiyaç karşılanarak Hubal ve 360 ilaha tapınılmaması için çağrı yapılarak, gerektiğinde bunun için savaşıldı. Bu ilahlar yerine, bu ilahlar arasında bulunan bir ilah olan Al-İlah tapınılması gereken tek ilah olarak gösterildi. Bununla birlikte tapınılan ilahlar arasında Al-Lat, Al-Uzza ve Al-Menat adlarında üç ilah daha bulunmaktaydı. Bu ilahların diğer ilahlarla birlikte ilah olmadıklarının ilanı sorun yarattığı için, ilk başta bu ilahların varlıklarını sürdürmelerine izin verildi. Çünkü bu üç ilah Al-İlah'ın kızları olarak sayıldığından, bu ilahın en yakın akrabası olarak özel bir öneme sahiptiler. Bu yüzden bir yandan Al-İlah'ın tek ilah olduğu ve öte yandan Al-İlah'ın üç kızının put olduğunun ilan edilmesi zor bir durum ve bir çelişki meydana getirmekteydi. Bu durumun aşılması için, önce bu üç ilaha da Al-İlah'ın yanısıra tapınılmaya devam edilmesi gerektiğine dair ayetlerin geldiği bildirildi. Ve giderek siyasal ve askeri güç kazanılınca, bunların ilahlar olmadığına ilişkin başka ayetler gelerek, önceki ayetlerin Şeytan'dan geldiği söylendi. İnsanların zihinlerinde belirebilecek, "Nasıl oluyor da bir peygambere Şeytan'dan da ayetler gelebiliyor?" şeklindeki bir kuşkunun giderilmesi için de başka bir ayet geldi. Bu ayette de Al-İlah'tan gelen ayetlere Şeytan'dan da eklemelerin olmasının normal birşey olduğu ve geçmişteki peygamberlerin de başına gelen birşey olduğu söylendi. Sonuçta o dönemdeki putperestler hem bu ayetler yoluyla, hem de askeri güç kullanılarak Al-İlah'tan başka ilah olmadığına ikna oldular. Hubal'ın yerine Al-İlah'ın tek ilah olarak seçilmesindeki önemli bir unsur, Hubal'ın Baal olarak yaptığı kötü ünüdür. Öte yandan Al-İlah aynı ilahın bir başka sıfatı olmasına rağmen İbranicedeki İloah'la olan benzerliği, Al-İlah'ın geçmişteki peygamberlerin de inandığı aynı ilah şeklinde gösterilmesini sağlamış oldu.
Hubal Hilal
Hubal'ın baş simgesi Hilal, aynı zamanda Baal'ın baş simgelerinden biri olarak Arabistan'da varlığını sürdürmeye devam etmiştir. Hernekadar Hubal tapınılan bir ilah olarak ismen ortadan kalkmışsa da, Hubal'ın yerine geçen Al-İlah (Allah) Hubal'ın Hilal simgesini günlerimize kadar sürdürmüştür. Gerçekte Hubal ve Al-İlah ise zaten farklı ilahlar değildir. Hem Hubal hem de Al-İlah gerçekte birer özel ad olmayıp sıfattırlar. Ayrıca gerek Hubal'a gerekse de Al-İlah'a Ay İlahı olarak tapınılmıştır. Bir kişinin birden çok sıfata sahip olduğu gibi bu ilahların Hubal ve Al-İlah adları aynı ilahın yalnızca farklı adlandırmalarıdır.
Al-İlah ile Hubal'ın aynı ilahlar olduğunu görmek için, öncelikle Al-İlah sözcüğünden gelen Allah sözcüğünün sözcük yapısını inceleyerek, etimolojik kökenine bakmak gereklidir.
Allah ismi arapça Elif, Lam, Lam ve He harfleriyle yazılır. Ebced'deki "Cümel-i Kebir" adlı düzenine göre sayı değeri 66 dır:
Arapçada ALLAH, HİLAL, LALE (elif, lam ve he) harflerinden oluştuğundan, Allah sözcüğü hilali Hubal sözcüğünden daha açık bir şekilde ortaya koymuş olur. Ayrıca lale Baal'ın bir başka simgesi olduğundan Allah sözcüğüyle hem hilal hem de lale açıkça ortaya konulmuş olur. Bundan başka, Allah'a ait olan mabetler Hubal ve Allah'ın sembolü olan hilal simgeleriyle de süslenirler. Ayrıca kullanılan takvim de 30'ar günlük ay takvimidir ve yıllık 360 güne gelen bu takvimde, her bir gün için ayrı bir ilah olmak üzere 360 ilah ay tapınmasında yeralmıştır. Bu yönüyle de bu ilahların Ay tapınmasıyla doğrudan ilişkili olduğu görülebilmektedir.
Allah sözcüğünün kaynağı olan Baal ve Hilal'le ilgili inançların kökeni, geçmişi Mö. 2200'lere varan eski Babil kentidir. Hilal şeklindeki Ay tapınması Babil'deki hilal, yıldız ve güneş tapınmasından doğmuştur. Hilal'in Babil ve Sümer'deki adları Sin ve İnanna'dır. Baal eski Babil'in baş ilahı Marduk'un diğer bir adıdır. Hilal (Sin), Yıldız (İştar) ve Güneş (Şamaş) üçlüğü aslında tek bir ilahta, Marduk'ta birleşirler. Hilal Baal'la, yıldız İştar'la ve güneş Şamaş' (Tammuz)la ayrı birer ilah olarak gösterilir. Marduk adı içeriğinde isyan anlamı bulunan bir sözcük olup, Babil kentini kuran Nimrod'un adından gelir ve Nimrod'un tanrılaştırılmış adıdır. Baal adı yine Marduk'tan gelerek aynı ilahın egemen efendi sıfatını taşıyan bir adıdır. İçinde isyan etme anlamı bulunan Marduk asıl olarak ilk isyancı olarak Şeytan'ı simgeler. Şeytan için kullanılan bir ifade "Hilel Ben Şahar (Helel Ben Shachar)", "Seher'in oğlu Hilal, Parlak Yıldız" anlamına gelir. Helel sözcüğünün içinde aynı zamanda "parlak yıldız" anlamı da bulunur.
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Sponsorlu Bağlantılar
Hubal (arapça هبل,) Arabistan'da Mekke'de Kureyş kabilesinin hüküm sürdüğü sıralarda tapınılan baş tanrıdır. Kırmızı bir taş türünden (ing. Carnelian) yapılmış heykeli Kabe'nin içinde bulunuyordu. Hubal önemli olaylarda danışılmak üzere kullanılan 7 oktan oluşan fal oklarıyla tanınırdı. Hubal bir ilah olarak Mekke'nin koruyucu ilahı olarak görülürdü.
Muhammed zamanında Hubal, Kabe'nin etrafındaki yılın her bir günü için bir put olmak üzere 360 puttan oluşan diğer tanrılarla birlikte buradan alındılar. Muhammed geldiğinde, Hubal ve diğer ilahlar yerine yalnızca Allah'ın tek ilah olduğunu ve ona tapınılması gerektiği söyleyip, bu ilah adına savaşarak Allah'ı tapınılan tek ilah haline getirdi.
Hubal'ın kökeni
Hubal Arabistan'da ortaya çıkmış bir ilah değildir. Hubal adı incelendiğinde, bu sözcüğün o sıralarda Mezopotamya ve civarında yaygın olarak tapınılan bir ilah olan Baal ilahı olduğu anlaşılır. Baal sözcüğü başına Sami dildeki belgili tanım olan ha (eril) eki getirilerek kullanılarak Ha Baal (ingilizce: The Baal gibi) şeklindedir. Hubal aynı ilahın Arap Yarımadası'daki söyleniş biçimidir.
- Hubal: Ha Baal -> Hu-bal -> The Baal
Hubal İslamiyet öncesi tapınılan tek ilah değildi ve yanısıra Al İlah adı verilen ve Al ile İlah birlikte söylendiğinde Al-lah (Allah) olan, ve Al-lah'ın kızları olarak ta Al-lat, Al-uzza ve Al-menat adlarıyla başka ilahlarla birlikte tapınılan bir ilahtı. Bunun dışında ay takvimine göre (12 x 30 = 360) 360 adet başka ilahta tapınılan diğer ilahlar arasındaydılar.
İslamiyet öncesindeki çok tanrılı putperestlik, zamanının diğer Yahudilik ve Hıristiyanlık dinlerindeki tek tanrı inancıyla kıyaslanarak, giderek daha kuşkulu bir hale gelince ortaya tanrıları azaltarak tek bir ilaha tapınma ihtiyacı doğdu. Muhammed'in zamanında bu ihtiyaç karşılanarak Hubal ve 360 ilaha tapınılmaması için çağrı yapılarak, gerektiğinde bunun için savaşıldı. Bu ilahlar yerine, bu ilahlar arasında bulunan bir ilah olan Al-İlah tapınılması gereken tek ilah olarak gösterildi. Bununla birlikte tapınılan ilahlar arasında Al-Lat, Al-Uzza ve Al-Menat adlarında üç ilah daha bulunmaktaydı. Bu ilahların diğer ilahlarla birlikte ilah olmadıklarının ilanı sorun yarattığı için, ilk başta bu ilahların varlıklarını sürdürmelerine izin verildi. Çünkü bu üç ilah Al-İlah'ın kızları olarak sayıldığından, bu ilahın en yakın akrabası olarak özel bir öneme sahiptiler. Bu yüzden bir yandan Al-İlah'ın tek ilah olduğu ve öte yandan Al-İlah'ın üç kızının put olduğunun ilan edilmesi zor bir durum ve bir çelişki meydana getirmekteydi. Bu durumun aşılması için, önce bu üç ilaha da Al-İlah'ın yanısıra tapınılmaya devam edilmesi gerektiğine dair ayetlerin geldiği bildirildi. Ve giderek siyasal ve askeri güç kazanılınca, bunların ilahlar olmadığına ilişkin başka ayetler gelerek, önceki ayetlerin Şeytan'dan geldiği söylendi. İnsanların zihinlerinde belirebilecek, "Nasıl oluyor da bir peygambere Şeytan'dan da ayetler gelebiliyor?" şeklindeki bir kuşkunun giderilmesi için de başka bir ayet geldi. Bu ayette de Al-İlah'tan gelen ayetlere Şeytan'dan da eklemelerin olmasının normal birşey olduğu ve geçmişteki peygamberlerin de başına gelen birşey olduğu söylendi. Sonuçta o dönemdeki putperestler hem bu ayetler yoluyla, hem de askeri güç kullanılarak Al-İlah'tan başka ilah olmadığına ikna oldular. Hubal'ın yerine Al-İlah'ın tek ilah olarak seçilmesindeki önemli bir unsur, Hubal'ın Baal olarak yaptığı kötü ünüdür. Öte yandan Al-İlah aynı ilahın bir başka sıfatı olmasına rağmen İbranicedeki İloah'la olan benzerliği, Al-İlah'ın geçmişteki peygamberlerin de inandığı aynı ilah şeklinde gösterilmesini sağlamış oldu.
Hubal Hilal
Hubal'ın baş simgesi Hilal, aynı zamanda Baal'ın baş simgelerinden biri olarak Arabistan'da varlığını sürdürmeye devam etmiştir. Hernekadar Hubal tapınılan bir ilah olarak ismen ortadan kalkmışsa da, Hubal'ın yerine geçen Al-İlah (Allah) Hubal'ın Hilal simgesini günlerimize kadar sürdürmüştür. Gerçekte Hubal ve Al-İlah ise zaten farklı ilahlar değildir. Hem Hubal hem de Al-İlah gerçekte birer özel ad olmayıp sıfattırlar. Ayrıca gerek Hubal'a gerekse de Al-İlah'a Ay İlahı olarak tapınılmıştır. Bir kişinin birden çok sıfata sahip olduğu gibi bu ilahların Hubal ve Al-İlah adları aynı ilahın yalnızca farklı adlandırmalarıdır.
Al-İlah ile Hubal'ın aynı ilahlar olduğunu görmek için, öncelikle Al-İlah sözcüğünden gelen Allah sözcüğünün sözcük yapısını inceleyerek, etimolojik kökenine bakmak gereklidir.
Allah ismi arapça Elif, Lam, Lam ve He harfleriyle yazılır. Ebced'deki "Cümel-i Kebir" adlı düzenine göre sayı değeri 66 dır:
- 66: ((Elif=1)+(Lam=30)+(Lam=30)+(He=5)=66)
- Eloah - İloah: İlah, Güçlü Olan
- Al İlah - Allah: Al İloah <-> Ha İloah <-> The İloah
- H L L <-> L L H
- HiLaL <-> aLLaH
Arapçada ALLAH, HİLAL, LALE (elif, lam ve he) harflerinden oluştuğundan, Allah sözcüğü hilali Hubal sözcüğünden daha açık bir şekilde ortaya koymuş olur. Ayrıca lale Baal'ın bir başka simgesi olduğundan Allah sözcüğüyle hem hilal hem de lale açıkça ortaya konulmuş olur. Bundan başka, Allah'a ait olan mabetler Hubal ve Allah'ın sembolü olan hilal simgeleriyle de süslenirler. Ayrıca kullanılan takvim de 30'ar günlük ay takvimidir ve yıllık 360 güne gelen bu takvimde, her bir gün için ayrı bir ilah olmak üzere 360 ilah ay tapınmasında yeralmıştır. Bu yönüyle de bu ilahların Ay tapınmasıyla doğrudan ilişkili olduğu görülebilmektedir.
Allah sözcüğünün kaynağı olan Baal ve Hilal'le ilgili inançların kökeni, geçmişi Mö. 2200'lere varan eski Babil kentidir. Hilal şeklindeki Ay tapınması Babil'deki hilal, yıldız ve güneş tapınmasından doğmuştur. Hilal'in Babil ve Sümer'deki adları Sin ve İnanna'dır. Baal eski Babil'in baş ilahı Marduk'un diğer bir adıdır. Hilal (Sin), Yıldız (İştar) ve Güneş (Şamaş) üçlüğü aslında tek bir ilahta, Marduk'ta birleşirler. Hilal Baal'la, yıldız İştar'la ve güneş Şamaş' (Tammuz)la ayrı birer ilah olarak gösterilir. Marduk adı içeriğinde isyan anlamı bulunan bir sözcük olup, Babil kentini kuran Nimrod'un adından gelir ve Nimrod'un tanrılaştırılmış adıdır. Baal adı yine Marduk'tan gelerek aynı ilahın egemen efendi sıfatını taşıyan bir adıdır. İçinde isyan etme anlamı bulunan Marduk asıl olarak ilk isyancı olarak Şeytan'ı simgeler. Şeytan için kullanılan bir ifade "Hilel Ben Şahar (Helel Ben Shachar)", "Seher'in oğlu Hilal, Parlak Yıldız" anlamına gelir. Helel sözcüğünün içinde aynı zamanda "parlak yıldız" anlamı da bulunur.
- Hilel Ben Şahar! (Helel Ben Shachar): Ey Seher'in oğlu Hilal, Parlak Yıldız!: O Lucifer, son of the morning!