Ses yoksa seksi olmak neye yarar
25 Temmuz’daki konser için sürpriz şovlar hazırladıklarını söyleyen Funda Arar “Ses müzik yoksa neye yarar seksi olmak, bikini giymek” diyor
Son albümü “Zamanın Eli” ile satış listelerinde üst sıralarda yer alan Funda Arar, bu albümün diğerlerinden farkının müzikteki birikimleri olduğunu söylüyor... 10 yıldır müzik piyasasında aynı çizgide giden ve popüler kültürün içinde yer almamaya gayret gösteren Arar, “Ses, müzik yoksa neye yarar seksi olmak, bikini giyinmek” diyor... Bir önceki albümünü sanat müziği olarak yapan ve tarzını değiştirdi söylentileriyle karşı karşıya kalan Arar, bu müziği geniş kitlelere ulaştırmak için şöhretini kullandığını söylüyor. Gençliğin sanat müziğini sevdiğini ve eskiye özlem duyduğunu belirten Arar “Gençlik sanat müziği dinleyince çıldırıyor” diye konuşuyor...
Albüm dört ay önce çıktı ama şarkılar her yerde çalıyor. Bu albümün diğerlerinden farkı ne?
Önceki albüm çıkalı iki yılı geçmişti. Ekibimize yeni isimler katıldı. Bunlardan en ilginci Onur Baştürk’ün bir şarkısının olması. Ekibimizde müzik okumamış çok insan var. Eşim mesela mühendislik okumuş. Sözleri yazan Burcu Tatlıses de gıda mühendisliği okumuş. Farklı kulvarlardan gelip müziğin içine giren arkadaşlarımız var. Bu albümün bu kadar beğenilmesini birikime bağlıyorum. 10 yıldır müzik dünyasında belli bir yeriniz oluşuyor. Her adımda biraz daha fazla kitleye ulaşıyorsunuz. “Ala Gül” albümüyle birlikte belli bir satış grafiğini yakaladım. Benim orta yaş dinleyici kitlem çok fazladır. Konserlerime bakın anne babalarımız yaşında birçok dinleyenim var.
Bundan önce kulvar değiştirip sanat müziği albümü yaptınız.
Tarzını değiştirdi dediler ama böyle bir şey yok. Kendi zevkim ve Türk müziği dinleyenler için yaptığım bir albüm. Onun devamını ara ara Rüya 2-3 olarak yapmak istiyorum. Türk müziği eğitimi aldım ve yapmaktan hoşlanıyorum. Söylemeyi, dinlemeyi seviyorum. Popüler kültüre hitap eden şarkılar ve müzikler yapmamama rağmen o kültürün içine giriyorum. Sanat müziğinin daha geniş kitleye ulaşması adına ben kendi şöhretimi kullanıyorum. Sanat müziğine gençler rağbet etmiyor diyorlar. Yok öyle bir şey. Üniversite konserlerinde söylüyorum çocuklar çıldırıyor. Bu söylenenler safsata. Gençler dinliyor.
Yaz gelince sahillerde bikinili, selülitli görüntüler kaplıyor ekranı. Sizin bu şekilde yakalanma gibi bir korkunuz var mı?
Niye korkum olsun ki. Milyonlarca insan bikiniyle, mayoyla denize giriyor. ‘Yakalandı’ demek çok komik geliyor. Sanki hırsızlık yapmışsınız. Kimden niye kaçıyorsun, sahilde onlarca insan görüyor zaten seni. Milleti selülit stresine soktular. Bütün kadınlar komplekse girdi. Eskiden böyle bir şey yoktu. Filmlerde bile balık etli artistler mayolarını bikinilerini giyerlerdi. Tatilde kaçayım, görüntülenmeyeyim diye bir derdim yok.
10 yıldır müzik dünyasındasınız. Hep aynı tarzda görüntüyle ve giyimle sevenlerinizin karşısındasınız. Öyle yeni albümümde seksi görüneyim derdiniz yok.
O tarz şeylere hiç başvurmadım. Ortada müzik yoksa, ses yoksa neye yarar ki seksi olmak, bikini giymek. Yurtdışında nasıl klipler çekiliyor ağzımız açık izliyoruz. Onlar eğreti gelmiyor bize. Bak açmış saçmış demiyoruz. Bizde sese değil, görüntüye, mayoya, vücuda odaklanıyorsunuz. Son klibimde şort giyindim mesela. ‘Aaaa Funda Arar şort giyinmiş’ dediler.
Kostüm konusunda katı mısınız, sınırlarınız var mı?
Hiç katı değilim ama çıplak da çıkmam (Gülüyor). Göğüs, sırt dekolte, kısa şort giyebilirim. Giydiğiniz kostüm projeye uyacak, alakasız olmaması gerekiyor. Son dönemde Esra Başıbüyük’le çalışmaya başladım Esra’yla çalışmaya başladıktan sonra kostümlerim konuşulmaya başladı.
Kuruçeşme Arena’da ilk kez konser vereceksiniz. Nasıl bir hazırlık var?
25 Temmuz’daki konser için sahne üzerinde sürpriz şovlar hazırlıyoruz. Dansçılarımız olacak. Dans etmeyi çok seviyorum. Bir dönem Nesrin Topkapı’dan ders aldım. Tango, jaz, latin dansları kursuna gitmek istiyorum.
Stüdyoda benden çok korkarlar Eşinizle daha çok hangi konuda çatışıyorsunuz?
İşle ilgili stüdyoda falan çatışıyoruz. Benden çok korkarlar stüdyoda (Gülüyor). Albüm yapıyorsunuz ve her şeyin güzel olması gerekiyor. Çok gergin olabiliyorum stüdyoda. Biraz despotluk yapıyorum (Gülüyor). Onları zorlamak, kıvrandırmak biraz da hoşuma gidiyor.
Evlilik güzel gidiyor ama bebek eksik. Ne zaman anne olmayı düşünüyorsunuz?
Yoğunluktan düşünemiyoruz (Gülüyor). Anne olmayı tabii ki istiyorum. Dönem dönem hamile haberlerim çıkıyor ama öyle bir şey yok. Hamile olsam saklayacağım bir şey yok ki. Çocuğun planı programı olmaz diye düşünüyorum. Kısmet ne zamansa olur. Çocuk sahibi olanlar ‘Başka bir duyguya benzemiyor’ diyorlar. Bu duyguyu tatmak istiyorum. Kızım olmasını çok istiyorum. Onu öyle kokoş kokoş süsleyeyim giydireyim çok istiyorum.
Kıskançlık duygularımızı cımbızla almışlar Bu koşuşturma içinde eşinizle birbirinize zaman ayırabiliyor musunuz?
Birbirimizi idare ediyoruz. Ben Febyo karşıma çıkmamış olsaydı zor evlenirdim. Koç burcu olarak bir şey bana empoze edilmeye çalışıldığı zaman tersini yaparım. Şunu yapsana dediklerinde bana geliyorlar (Gülüyor). Karşımdaki insana gıcık oluyorum. Eşim bana karşı çok anlayışlı. İkimiz de yoğun duygular yaşayan insanlarız müzisyen olarak. Stresli bir işimiz var ama ona göre daha zorum. Kolay bir kadın değilim.
Sahnede şunu giyinme, böyle yapma gibi kıskançlıkları var mı?
Bizde hiç kıskançlık yok. Kıskançlık duygularımızı cımbızla çekip almışlar. Benim dışımda da birçok insanla çalışıyor, görüşüyor, geziyor. Ben hiç nerdesin, kimlesin, niye geç geldin gibi şeyler yapmıyorum (Gülüyor). Bu onun bana, benim ona verdiğim güven duygusuyla ilgili. Kostümüme, hareketlerime hiç karışmaz. Huzursuz etmez beni o konularda. Ben de kendime göre sınırları olan biriyim. Bana müdahale etmesini gerektiren bir şey yapmıyorum. Kıskançlık olsaydı evliliğimiz yürümezdi. Öyle kıskançlığı olsaydı iki günde terk eder giderdim.