Arama

Problem Davranışların Azaltılmasında Kullanılacak Teknikler

Güncelleme: 23 Temmuz 2009 Gösterim: 6.791 Cevap: 0
_PaPiLLoN_ - avatarı
_PaPiLLoN_
Ziyaretçi
21 Haziran 2009       Mesaj #1
_PaPiLLoN_ - avatarı
Ziyaretçi
Problem Davranışların Azaltılmasında Kullanılacak Teknikler

Sponsorlu Bağlantılar
Problem davranışları ortadan kaldırmak için kullanılan 2 temel teknik vardır. Bunlar:
1.tür ceza ve 2.tür cezadır. (2.tür ceza olumlu pekiştirmenin geri çekilmesidir.)

Pekiştireçler etkili bir şekilde kullanılacak olursa, genellikle problemli davranışlar ortaya çıkmaz. Böylece de azaltılmayı gerektirecek davranışlar oluşmaz, cezaya yer vermeye gereksinim kalmaz. Bu nedenle 1.tür ceza ve 2.tür cezayı konuştuktan sonra bu yöntemi kullanırken dikkat edilmesi gereken hususlardan yeni olumlu davranışları arttırma yollarından söz edeceğiz.
Ceza nedir? Bu soruyu ilk olarak, cezanın günlük dildeki kullanımına göre, daha sonra da davranış biliminde akademik anlamdaki kullanımına göre yanıtlayalım. Çünkü cezanın günlük dildeki anlamı ve kullanımıyla, davranış bilimindeki anlamı ve kullanımı her zaman örtüşmeyebilir.

Günlük dilde, normlara uygun olmayan sorunlu bir davranışın yapılmasından sonra, çocuğa ters bakma, bağırma, aşağılama ya da vurma cezalandırma olarak görülmektedir. Örneğin 10 yaşındaki bir çocuğun karşı koyma davranışları ve küfürlü konuşmaları ev normlarına uygun davranışlar değildir. Bu durumda anne, çocuğun küfürlerinden sonra, kulağını çekmiş ve azarlamıştır. Bu örnekte olduğu gibi, çocuk üzerinde bedensel güç kullanma, hoş olmayan sözler söyleme, ya da çocuğun bazı önceliklerinin engellenmesi, günlük dilde cezalandırma olarak görülmektedir. Davranış ilkelerine göre bir şeyin ceza olabilmesi içinse çocuğun gösterdiği davranış sonrasında bizim yaptıklarımızın, çocuğun istenmeyen davranışını azaltması ya da ortadan kaldırması gerekir. Yukarıda söz ettiğimiz küfreden çocuk örneğine geri dönelim. Annenin kulak çekmesi ve azarlamasından sonra, çocuk küfretmeye devam etmiş midir, etmemiş midir? Buna bakmamız gerekiyor. Bu çocuk karşı koyma davranışlarını ve küfürlü konuşmalarını azaltmamışsa ya da ortadan kaldırmamışsa; çocuğun karşı koyma ve küfürlü konuşma davranışı azalmadığı için cezaya yer verilmemiş, çocuk pekiştirilmiştir denilebilir. Davranışın sonucunda yapılan şeyin ceza olması için, yapılan şeyin izlediği davranışı mutlaka azaltması gerekir.
Caza 2 türlüdür.

1.tür ceza: Çocuğun gösterdiği davranışın sonrasında; bizim yaptığımız; çocuğa sesini yükseltme, azarlama, kolundan tutup sarsma, bedeninde güç kullanma gibi tepkiler sonucunda, davranışın azalması sürecidir. Ama 1.tür ceza yan etkileri olan bir süreçtir. 1.tür ceza işe yaramadığından değil ama arzu edilmeyen yan etkileri olduğundan kullanılmamalıdır, yeğlenmemelidir. Çünkü bu insancıl bir yol değildir. 1.tür ceza uygulandıktan sonra, çocuk cezayı uygulayandan uzaklaşabilir ya da bulunduğu ortamdan hoşlanmaz duruma gelebilir.Ayrıca 1.tür cezaya yer verilirse; çocuklar için ceza modeli olunmuş olur; çocuklara saldırgan olmayı öğretme gibi bir yan etkisi vardır.

2.tür ceza: 2.tür ceza çocuğun gösterdiği davranış sonrasında; çocuğun daha önce kazandığı ödülü geri almadır ve bunun sonucunda çocuğun davranışının ileride olma olasılığının azalmasıdır. Yani 2.tür ceza; davranışın pekiştireçle sonuçlanmasına son verme ya da pekiştirecin geri çekilmesiyle, davranışının ileride olma olasılığının azaltılmasıdır.

Öğretimin yapılmasına engel olan, uygun olmayan öğrenci davranışlarını azaltmak gerekir. Yani öğretim yapılabilmesi için problemli davranışları ortadan kaldırmak gerekir.İşte biz uygun olmayan davranışların azaltılmasında, pekiştireçlerin kullanıldığı davranış azaltma işlem süreçlerine yer vereceğiz. Bu davranış azaltma işlem süreçleri; en az sınırlayıcı en doğal ve etkili işlem süreçleridir. Pekiştireçlerin kullanıldığı 3 ayrı davranış azaltma işlem süreci vardır. Bunlar;
1.Davranışı sürdüren pekiştirecin oluşmasının engellendiği SÖNME
2. Pekiştireçlerden bir bölümünün oluşmasının engellendiği TEPKİNİN BEDELİ
3.Dolaylı pekiştirme
4.MOLA

1. SÖNME : Sönmenin ne olduğuna geçmeden önce, görmezden gelmenin ne olduğundan, problemli davranışın nasıl görmezden gelineceğinden söz edelim. Bunun sonucunda, problem davranışın ne olacağını, yani nasıl söneceğini ve ortadan kalkacağını, bununla birlikte hoşa giden davranışların nasıl arttırılabileceğini, hangi yolun izleneceğini yani ayrımlı pekiştirme ile çocuğumuzun olumlu davranışları göstermesinin nasıl sağlanacağını konuşacağız.

Görmezden gelme nedir?Çocuğumuz hoşumuza gitmeyen, iyi olmayan bir davranışı yaptığında, çocuğun yaptığı davranışları bizler gördüğümüz ve hoşumuza gitmediği halde, sanki hiç görmüyormuş gibi davranıp, o davranışla ilgili çocuğa bir şey söylememe, herhangi bir müdahalede bulunmama ve hemen başka bir şeyle ilgilenme şeklinde davranmak; görmezden gelme demektir. Şimdi görmezden gelmeyi örnekleyelim. Diyelim çocuk, legolarla oynadıktan sonra, onları çekmeceye koymak yerine çekmecenin yüzeyine vurmaktadır. Biz de çocuğun bunu yaptığını gördük. Bu öğretimi engelleyen uygun olmayan bir davranış olduğu halde, çocuğun legoları çekmeceye vurmasıyla ilgilenmeyip, sanki onu hiç görmemiş gibi sınıftaki başka bir çocukla ilgilenmeye başlarız. Bu görmezden gelme demektir.

Doğru bir uygulamayla görmezden gelinen problem davranış, çocuk tarafından bir süre sonra yapılmaz. Ancak davranış yapılmamaya başlamadan önce, sönme patlamaları yaşanabilir yani problem davranış artabilir. Ama bu bizim uygulamayı bırakmamızı gerektirmez. Burada önemli olan kararlı davranmaktır.
Şimdi de sönmenin ne demek olduğundan söz edelim. Çocuklar problemli davranışları değişik nedenlerden ötürü gösterirler. İlgi çekmek, kendisiyle ilgilenilmesini sağlamak vs...Görmezden gelinen davranışın giderek gösterilmemeye başlanması sönmedir.

Bununla bağlantılı olarak şimdi de ayrımlı pekiştirmenin ne olduğuna bakalım. Çocuğun yapmasını istemediğimiz davranışını görmezden gelirken, çocuğumuz; hoşa giden, iyi olan davranışları yaptığında ise onun çok güzel davrandığını anlatarak, aferin, harikasın diyerek öperek veya onun hoşlandığı bir yiyecek, oyuncak vererek ya da istediği bir şeyi yapmasına izin vererek onu övmek, ödüllendirmek şeklinde davranmak, çocuğun davranışını ayrımlı pekiştirmektir.
Sınıfta, çocuğumuz ellerini masaya vurmaya başlar. Öğretmen bu davranışı görmemiş gibi davranır ve diğer çocuklarla ilgilenir. Çocuk ellerini daha hızlı ve daha sık masaya vurmaya başlar. Öğretmen onunla ilgilenmemeye devam eder. Ardından çocuk ellerini masadan çeker ve kısa bir an öğretmene bakar. Öğretmen bunu hemen görür ve öğrencinin davranışını betimleyerek; ne kadar güzel, ellerini masaya vurmadan bana bakıyorsun, harika bir şey bu, çok güzel davranıyorsun diyerek öğrenciyi pekiştirir ve ayrımlı pekiştirme sürecini uygulamış olur.

2. Pekiştireçlerden bir bölümünün oluşmasının engellendiği TEPKİNİN BEDELİ: Tepkinin bedeli sorunlu bir davranışın gösterilmesine bağlı olarak sahip olunan pekiştirecin bir kısmının alıkonulması ya da geri alınması sonucunda, sorunlu davranışı azaltma işlem sürecidir. Tepkinin bedeli, birinin yaptığı uygunsuz davranışa para cezası kesmeye benzer. Şoförler hız yaparlarsa ya da hatalı sollama yaparlarsa, bu hataları tekrar yapmamaları için para ödemeleri gereken bir ceza kesilir. İşçiler işe geç geldiklerinde, tekrar geç gelmemeleri için yevmiyelerinin bir bölümü kesilir. Tepkinin bedeli de bunlara benzer. Tepkinin bedeli nasıl uygulanır? Önce çocuğun yapmış olduğu uygun davranışları ödüllendirmek için ona ödüller (sembollerden oluşan ödüller) verilir. Sembol biriktikten sonra; eğer çocuk uygun olmayan bir davranış yaparsa, çocuktan bir sembol alınır. Bu işlem davranışın yapılmasından hemen sonra yapılmalıdır.

Tepkinin bedelinin nasıl uygulanacağını basamaklandıracak olursak,
-Önce çocuğun ödül kazanmasına fırsat verilir.
-Çocuğa ödül kazandıran ve kaybettiren davranışlar anlatılır.
-İstenmeyen davranışın her oluşumunu tepkinin bedeli izler.

Tepkinin bedeli işlem süreçleri dönüştürülebilir sembol pekiştireç sistemlerinde sıklıkla kullanılır. Sınıfta öğrencinin yaptığı her olumlu davranıştan sonra, kutuya bir boncuk atıyor olalım. Öğrenci boncukları biriktiriyor ve 10 boncuğa 1 çiklet, 20 boncuğa bir parça çikolata, 25 boncuğa ...vs. kazanıyor. Öğrenciye bu süreci daha önce anlatırız. Sonra öğrencinin sınıf ortamına uygun her davranışı için kavanoza bir boncuk atarız. Yani onu sembolle ödüllendiririz. Bir zaman sonra öğrenci problemli davranışta bulunursa o zaman çocuğumuzun bu davranışından sonra, bir sembolünü geri alarak tepkinin bedelini uygularız.

3.DOLAYLI PEKİŞTİRME: Davranışları değiştirilmesi amaçlanan öğrencinin gördüğü ve gözlediği başka bir öğrencinin davranışlarının pekiştirilmesine yer verilerek, hedef öğrencinin davranışının değiştirilmesinin amaçlandığı işlem sürecidir. Bunun sonucunda, asıl davranışları değiştirilmesi amaçlanan öğrencinin davranışı, doğrudan ve izlerlik gösterecek bir biçimde pekiştirilmesine karşın uygun olmayan davranışın değiştirilmesi amaçlanır.

4.MOLA: Mola, çocuğun uygun olmayan davranış gösterdiğinde, sınırları belli bir zaman aralığı içinde uygun davranışları göstermesinin nedenlerini sağlayan ortamdan yani pekiştirici ortamdan, uygun olmayan davranışları sürmeyen ortama yani pekiştirmeyen ortama konulmasıdır. Mola kısaca uygun olmayan davranışı sürdüren ortamdan çocuğun alıkonulmasıdır.

Mola hangi durumlarda kullanılmalıdır? Mola kullanmak için öncelikle uygun olmayan davranışın yani davranışı sürdüren nedenlerin tam olarak bilinemediği durumlarda kullanılmalıdır. Yani uygun olmayan davranışın pekiştirecini saptayamadığımız durumlarda molaya başvurabiliriz.

Biz burada çocuğun ortamını değiştiriyoruz. Çünkü problemli davranışın nedeni çocuğun bulunduğu ortamda var ve biz davranışın nedenini saptayamıyoruz. Ortamı değiştirerek, böylece o davranışı sürdüren nedenleri de ortadan kaldırmış oluyoruz.

Problem davranışların azaltılmasında kullanılan yöntemlerden, davranış ilkelerinden yani öğrenme ilkelerinden sözetmeden önce; aslında öğretmenlerin, anne-babaların bu ilkeleri kullanarak, çocuklarına, öğrencilerine birşeyler öğretmeye çalıştıklarından sözetmek istiyorum. Tabağındaki yemeğin bittikten sonra, tatlı yiyebilirsin diyen anne aslında olumlu pekiştirme işlem sürecini uygulamaktadır. Problemlerini çözdükten sonra öğrenciye oyun oynayabileceğini belirten öğretmen öğrencinin problemlerini çözme davranışını pekiştirmektedir.Eğer öğrenci bundan sonra da problemleri çözmeyi bitirmeden yerinden kalkmazsa, bu olumlu pekiştirmenin örneğini oluşturmaktadır. Anne-baba ve öğretmenler farkında olarak ya da farkında olmayarak; caddeye fırlayıveren çocuğun poposuna minicik vurarak, dersini çabuk bitiren çocuğa ek ödev vererek cezaya yer vermektedir. Kendi başına bırak ağlasın, nasıl olsa susar denildiğini hepimiz duymuşuzdur. Eğer çocuk susarsa, bu sönmenin örneğini oluşturur.

Şüphesiz anne-baba ve öğretmenlerden çoğu kendi kendine ya da diğerleriyle istenilen şekilde oynayan çocuklara dikkat etmeyerek, kendi kendine ya da diğerleriyle oynama gibi uygun davranışları söndürmektedirler. Odanı toparlamadıkça, dışarıda oynayamazsın örneğinde, olumsuz pekiştirmeye yer verilerek çocuğun odasını temiz tutması sağlanmaktadır. Öğrencilerden çiçek olmalarını isteyerek, arkalarına yaslanarak oturmalarını sağlama, davranışın uyaran kontrolüne sokulmasıdır. Öğretmenler, öğrencilerine birşey yapmayı gösterirken model olma tekniğine yer vermektedirler. Bu nedenle öğretmenlerin yaptıklarını düzenli ve sistemli yapmaları önemli olabilir.

Görüldüğü gibi anne-babalar, öğretmenler davranış ilkelerini farkında olmadan da kullanmaktadırlar. Sağduyulu ve akıllı davrandığı söylenen kişiler, bana öğrenme ilkelerini uyguladıklarını düşündürüyor.Bu davranış ilkelerini ve davranış değiştirme işlem süreçlerini kullanmayı, davranışları analiz etmeyi öğrenmeyi, davranışların oluşumunu anlama; davranışları tahmin etmeyi ve davranışları yönetmeyi sağlar. Böylece sınıfta sorunlu davranışların oluşumu engellenir. Buna karşılık, öğrencilerin okula hazırlık ve akademik becerileri gerçekleştirme düzeyi artar.

Problem davranışların azaltılmasında dikkat edilecek hususlar:
1.Çocuklara verilecek yönergeler, komutlar kısa olmalıdır. Özellikle alıcı-dil alanında problem yaşayan çocuklarda bu önemlidir.
2.Çocuktan nelerin istendiği ya da istenmediği açıklıkla iletilmelidir. Cümleler kısa ve açık olmalı ve konuşmalar gerektiğinde jest, mimik ve işaretlerle de takviye edilmelidir.
3.Sınıf ortamına uygun olmayan problemli bir davranışın azaltılması hedeflendiğinde, onun yerine konulacak bir uyuşmayan davranış yani azaltılmak istenen davranışla aynı anda yapılamayacak olan olumlu bir davranış mutlaka belirlenmelidir.
4.Çocuğa ödül verilirken, çocuğun yapmayı engellediği davranış ifade edilmemelidir. Mesela “Aferin sana, iyi ki elindeki legoyu çekmeceye vurmadın”denilirse vurmadındaki olumsuzlukla, aferin sözcüğü çocuğu şaşırtabilir.Yapma, etme, kalkma yerine ne yapılması gerektiği açıklıkla ifade edilmelidir. Söylenecekler olumlu sözcüklerle ifade edilmelidir.
5.Çalışmalar ilerledikçe somut ödüllerden, soyut ödüllere geçiş yapılmalıdır. Yani önce öğrenilmemiş pekiştireçler ödül olarak kullanılmalı, sonra öğrenilmiş pekiştireçler kullanılmalıdır.
6.Çalışmalarda Premack ilkesinin kullanılmasına önem verilmelidir. Yani önce etkinlik, ince çalışma, sonra oyun ya da spor salonu ya da sonra bahçe. Premack ilkesi çocuğa az yeğlenen etkinliğin, çok yeğlenen etkinlikten önce yaptırılmasıdır. Diğer adı büyükanne ilkesidir.
7.Çocuk pekiştirilirken hangi davranışın pekiştirildiğine dikkat edilmelidir. Güçlendirilmek istenen davranış anında pekiştirilmezse, davranışla pekiştirme arasında başka diğer davranışlarda pekiştirilebilir.
8.Anında pekiştirme sağlanmalıdır. Eğer pekiştirilme geciktirilirse, davranışla ödül arasında geçen süre içinde başka bir davranışın öğretilme şansı artar.
9.Öğrenilmiş pekiştireçler yeğlenmelidir.
Öğretmenler, öğretimde çoğunlukla öğrenilmiş pekiştireçlere yer verirler ve bunları öğrenilmemiş pekiştireçlerle desteklerler. Tamam, çok iyiydi, aferin gibi öğrenilmiş pekiştireçlerin tercih edilmesinin nedeni, bunların öğretimi engellememesi ve onunla verilme kolaylığındandır. Eğer pekiştireçler yiyecek pekiştireci olursa, ağızda yiyecek varken konuşmak imkansızlaşır. Pekiştireç oyun etkinliği olacak olursa, bu da sürmekte olan öğretimi engelleyebilir.
10.İlerlemeler pekiştireçlerdir.
Öğretmen öğrencileri daha iyi davrandıklarında ve daha iyi olduklarında pekiştirerek ilerlemeleri pekiştirmelidir.

Kaynak

Son düzenleyen _PaPiLLoN_; 23 Temmuz 2009 21:00

Benzer Konular

4 Ağustos 2008 / Misafir Eğitim Bilimleri
20 Kasım 2007 / KENCISii Taslak Konular
30 Haziran 2009 / _PaPiLLoN_ Psikoloji ve Psikiyatri
17 Eylül 2008 / RuffRyders Taslak Konular