Arama

Sinirli Ot ve Sağlık için Faydaları

Güncelleme: 8 Kasım 2012 Gösterim: 6.425 Cevap: 1
GusinapsE - avatarı
GusinapsE
Ziyaretçi
8 Nisan 2006       Mesaj #1
GusinapsE - avatarı
Ziyaretçi
Şifalı Bitkiler - Sinirliot

Sponsorlu Bağlantılar

sinirliot2

Sinirliot çeşitlerinden , dar yapraklı sinirliot (Plantago Lanceolata) ve geniş yapraklı sinirliot (Plantago Major, Plantago asiatica) aynı etkilere sahiptir ve aynı biçimde kullanılırlar. Her ikisi de kır yollarında, çimenli tarla kıyılarında, nemli arazilerde, bahçe ve parkların çimleri arasında, pratik olarak dünyanın her bölgesinde yetişir. Yöresel olarak, "sinirli yaprak", "bağa yaprağı" ve "ateş yaprağı" diye de tanınırlar. Müsilaj, acı maddeler, flavonlar, silisik asit ve aucubin glikoziti başlıca etken maddeleridir. Bitkinin antibiyotik etkisi bilimsel olarak kanıtlanmıştır. Sinirliot genellikle solunum organları hastalıklarında kullanılmaktadır. Özellikle, balgamlanma, öksürük, boğmaca, akciğer astımı ve akciğer tüberkülozunda etkilidir. Sinirliot cinslerinin tümü, kök, sap, yapraklar, çiçekler ve tohumlar olmak üzere kullanılır. Başka hiçbir eşdeğer bitkinin yapamayacağı bir biçimde, kanı, akciğeri ve mideyi temizler. Bu yüzden az veya kötü nitelikli kana, zayıf akciğerlere ve böbreklere sahip kişiler, ve sürekli zayıf kalanlar onu kullanmalıdırlar. Akciğer astımında ve bronşiyal astımda, sinirliot ve kekikotu eşit karışımı kullanılabilir. Böyle bir çay harmanı, karaciğer ve mesane rahatsızlıklarında da çok yararlıdır. Çay harmanı şöyle hazırlanır: İçine 1 dilim limon atılmış 1 bardak soğuk su, 1 çay kaşığı dolusu nöbet şekeri ile birlikte kaynatılır, 4-5 kere taşırıldıktan sonra altı söndürülür ve yarım tatlı kaşığı bitki karışımı (ince kıyılmış) bu kaynar suda haşlanır (kaynatılmaz) ve demlenmesi için 1 dakika beklenir. Ağır hastalıklarda günde 4-5 kere taze çay demlenmesi gerekir. Mümkün olduğunca sıcak ve yudumlanarak içilmelidir. Sinirliot pekmezi, kanı tüm zararlı maddelerden arındırır. Her gün yemeklerden önce 1 yemek kaşığı alarak, bu pekmezle gerçek bir kür uygulanabilir

.sinirliot4k

Kırsal bölgelerde yaşayanlar, bitkinin çok değerli bir yara otu olduğunu bilirler. Tarlada çalışan bir çiftçi ağırca bir biçimde yaralandığında,
sinirliot yapraklarını ezerek yarasının üstüne koyduğunda çok şaşırmıştım (Referans1: M.Treben). Yapraklar yıkanmamış olduğu halde, yara iltihaplanmadı. Taze yapraklar ezildiğinde, çatlaklara, kesiklere, arı sokmasına karşı kullanılabilir. Eski bir bitki kitabında şöyle deniliyor: "Örümceğin ısırdığı köpek hemen sinirliota koşar. Sinirliot onu iyileştirir." Taze yapraklar iki el arasında ovalanıp, biraz tuzla karıştırılarak boğaza sarıldığında, guatr küçülür. Sinirliot ayakkabının içine yatırıldığında, çok yürümekten oluşan kabarcıkları iyileştirir. Her çeşit ve hatta en kötü karakterli çıban bile, taze ezilmiş bitki lapasıyla iyileştirilebilir. Bu yapraklar, hastalığa yakalanan bölgeye uygulandığında, kötü karakterli beze hastalıklarında yardımcı olur. Ama bu tür olaylarda, mercanköşk yağı veya kantaron yağı önceden o bölgeye sürülür, iyice ezilmiş bitki yaprakları üstüne yatırılır ve bir bezle bağlanır. Kısa süre içinde iyileşme başlayacaktır. Linz'deki bir konferansta, ezilerek lapa haline getirilmiş sinirliot yapraklarının her tür yarayı, on yıldır kapanmamış olsa bile iyileştirebileceğini belirttim (Referans1: M.Treben). Beş ay kadar sonra yine Linz' de bir konferansa katıldığımda, bir kadın dinleyici söz istedi: "Sinirliot yapraklarının eski yaraları da kapatabileceğine inanmamıştım. Bir komşumun bacağındaki yara 17 yıldır kapanmamıştı ve kadın artık sokağa çıkamaz olmuştu. Ona sinirliot yapraklarını götürdüm ve tarif etmiş olduğunuz gibi, bacağına uyguladım. Size inanmamış olduğum için özür diliyorum. Yara çok kısa sürede kapandı ve şu ana kadar da bir daha açılmadı." Bir başka örnek daha: Savaşta yitirmiş olduğu bacağının yerine protez kullanan eski bir askerin, uzun süren yaz sıcakları yüzünden, bacağının keşilmiş olduğu yerde açık yaralar oluşmuştu. Bu yaralar ne merhemle, ne ışın tedavisiyle ne de iğnelerle iyileştirilemiyordu. Sonunda yaralarına sinirliot yaprağı koyduğunda (Yaprak lapası), yaralar ertesi güne kadar kapandı ve adam yine calışmaya başladı (Referans1: M.Treben).
Bir keresinde ben de (Maria Treben) sinirliot kullanarak başarı elde ettim. Yıllar önce, kucağıma aldığım torunum, sırf yaramazlık olsun diye ağzımın kenarını ısırmıştı. Bu ısırık yüzünden bir kaç gün bayağı ağrı çektim. Sonra, orayı arada sırada
sinirliot özsuyu ile nemlendirmeye başladım. Günün birinde orada kötü karakterli bir serlik oluşabileceğinden korkuyordum. Bir süre sonra, gerçekten de orada bezelye tanesi iriliğinde sert bir düğüm farkettim. Hemen çayırdan bir avuç sinirliot toplayarak parmaklarımın arasında ezdim ve gün boyunca o sertliğin üzerine sürdüm. Akşama doğru azalmaya başlayan sertlik, ertesi sabah tümüyle yok olmuştu. Hakikaten, her hastalık için bir bitkinin yetiştiğine inanmak gerek. Yazdığım bu satırlar (M.Treben), yıllar boyunca bacaklarındaki açık yaralara katlanmak zorunda kalmış olan yaşlı kişilere de cesaret ve teselli vermelidir. Sizin yaralarınız da sinirliot sayesinde kısa sürede kapanacak ve iyileşecektir. Bu konuda yaşın hiç bir önemi yoktur. Yara ile birlikte şişlik de varsa, ebegümeci ayak banyosuyapılmalıdır. Banyodan sonra, yaranın kenarlarına aynısafa merhemi sürülmelidir. Trombozda da sinirliot yaprakları şiddetle önerilir.

UYARILAR: Bitkinin bilinen hiç bir yan etkisi yoktur.

Ayrıca Bakınız:
Sinirliot Tohum Ekstresi


Kullanım Biçimleri:
Çay hazırlamak: Yarım veya bir tatlı kaşığı ince kıyılmış bitki, orta boy bir su bardağı dolusu kaynar suyla haşlanır, 15 dakika demlendikten sonra süzülür.
Yaprak Lapası: Dar veya geniş yapraklı sinirliot yaprakları iyice yıkanır ve lapa haline gelene kadar merdane ile ezilir.

Sinirliot Pekmezi: İki avuç dolusu yıkanmış ve ince kıyılmış bitki yaprağı lapa haline getirilir. Bu lapaya biraz su, 300 gr nöbet şekeri ve 250 gr çiçek balı eklenir. Ağır ateş üstünde sürekli karıştırılarak, koyu bir sıvı elde edene kadar kaynatılır. Soğumadan kaplara boşaltılarak, buzdolabında saklanır.

Son düzenleyen Efulim; 8 Kasım 2012 11:03 Sebep: Açık link.
Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
16 Temmuz 2009       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
Dar Yapraklı Sinirli Ot

Sponsorlu Bağlantılar
Vikipedi, özgür ansiklopedi



Information silk
Dar yapraklı sinirli ot 260px Ribwort 600
Bilimsel sınıflandırma Alem: Plantae (Bitkiler)
Bölüm: Magnoliophyta
(Kapalı tohumlular)
Sınıf: Magnoliopsida
(İki çenekliler)
Takım: Lamiales
Familya: Plantaginaceae
(Sinirli otgiller)
Cins: Plantago
Tür: P. lanceolata
Binominal adı Plantago lanceolata
L. Diğer adları Dar yapraklı sinir otu Dar yapraklı sinirli ot (Plantago lanceolata), sinirli otgiller (Plantaginaceae) familyasından yaygın bir bitki türü.
Rozet formunda çok yıllık otsu bir bitkidir. Çiçek taşıyan saplar saçlı 10-40 cm uzunluğuda ipeksi ve yapraksızdır. Dip yapraklar mızraksı yana doğru yayılmış veya dik vaziyette nerdeyse dişli, 3-5 kadar belirgin paralel damarlı, dar ve kısa saplıdır. Küme yapraklar saplı derin oluklu, çok sayıda küçük çiçeklerin her biri brahtenin ucunda dikdörtgensi kümelenir. Çiçekler 4 mm uzunluğunda kaliks yeşil koralla kahverengi, 4 çarpık siyah loplu, kahverengi orta damarlı ve beyaz stamenlidir.

Benzer Konular

29 Aralık 2012 / _Yağmur_ Sağlıklı Yaşam
18 Mayıs 2010 / SUNU Sağlıklı Yaşam
18 Mayıs 2010 / _Yağmur_ Taslak Konular
18 Mayıs 2010 / _Yağmur_ Taslak Konular
29 Aralık 2012 / _EKSELANS_ Taslak Konular