Arama

Arthur Schopenhauer - Tek Mesaj #2

KisukE UraharA - avatarı
KisukE UraharA
VIP !..............!
29 Nisan 2008       Mesaj #2
KisukE UraharA - avatarı
VIP !..............!
Arthur Schopenhauer

Arthur Schopenhauer (1788 - 1860), Alman filozof ve düşünür. Felsefe Tarihi'nde irrasyonalist ve karamsar olarak bilinir. En ünlü yapıtı henüz 30 yaşına varmadan yayınladığı İstenç ve Tasarım Olarak Dünya dır.
Schopenhauer, görünen dünyanın ardında yatan esas gerçekliğin İstenç (irade) olduğunu ileri sürdü. Schopenhauer'a göre bu İstenç akılsız, bilinçsiz bir öze sahipti ve kendisini Fenomenler dünyasında gösteriyordu. Bütün görünenlerin kaynağıydı. İnsan bedeni de onun eseriydi. Aklın denetimde olmayan bu istenç, (külli irade kast ediliyor.) insanları parmağında oynatıyor ve geçici tatminlerle veya ulaşılamayan hayâllerle, insanı hiçbir zaman dışına çıkamayacağı bir bıkkınlık ve acı döngüsüne sokuyordu . O'na göre; anlamsız, boş, acı-dolu, kötü bu hayattan kaçınmanın tek yolu vardı; o da istencimizi öldürmek. Bu onu Hinduizm, Budizm gibi dünyevi bir yaşamdan el çekmeyi ve bir keşiş gibi yaşamayı, başkalarına yardım etmeyi, mutluluğumuzu olabildiğince arttırmayı değil, acılarımızı olabildiğince azaltmayı öneren bir yaşam şeklini önermeye yöneltti. Felsefesi, aklın (Rasyonalizm) temele oturtulduğu felsefe tarihinde yeni bir bakış açısı anlamına geliyordu ve Psikoloji, Psikanaliz, Müzik, Edebiyat gibi entelektüel ve sanatsal alanlarda büyük etki gösterdi.

Hayatı

Nietzsche üzerinde büyük etkisi olduğu bilinir. Kendine özgülüğü ve düşünce yapısının çarpıcılığı ile felsefe tarihinde yerini alır. Schopenhauer, tuhaf bir şekilde tedirgin edici bir filozof olarak kendini gösterir. "İstenç ve tasarım olarak dünya" ve "Aşkın metafiziği" gibi yapıtlarıyla tanınır.
Felsefesinin ilkesel bir kavramı irade kavramıdır. Dünyanın özü ve gerçekliği irade iken, fenomenlerden oluşan dünya, tasarımdan başka bir şey değildir. İrade, Schopenhauer felsefesinde kendini bir zorunluluk olarak gösterir, ki onun düşüncesindeki kötümserliğin ve karamsarlığın kaynağı da esas olarak budur. İnsan, tamamen kurtulamayacak olsa da istencin/iradenin emrine boyun eğerek acı ve kederden kısmen kurtulabilir. Bu noktada Schopenhauer'ın düşüncelerinin belirli ölçüde, kaderciliğin ağır bastığı Doğu felsefelerine yakınlaştığı söylenebilir. Schopenhauer'a göre; birbirlerini en çok teshir edenler (büyüleyenler) birbirlerini en çok itmam edenler (tamamlayanlar)'dır.

Kitapları
  • Aşkın Metafiziği, çeviren Selahattin Hilav, Sosyal Yayınları.
  • İstenç ve Tasarım Olarak Dünya, çeviren: Levent Özşar, Biblos Kitabevi yayınları.
  • Parerga ile Paralipomena, çeviren: Levent Özşar, Biblos Kitabevi yayınları.
  • Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar, çeviren: Mustafa Tüzel, Kabalcı Yayınevi, İst.1998
  • Yaşam Bilgeliği Üzerine Aforizmalar, Hasan Âli Yücel Klasikler Dizisi, çeviren: Mustafa Tüzel, Türkiye İş Bankası Yayınları, İst.2005,2006.
  • Okumak Yazmak ve Yaşamak Üzerine, çeviren:Ahmet Aydoğan, Şule Yayınları.
  • İrade Felsefesi
  • Aşka ve Kadınlara Dair, Toplu Eserleri-1, çeviren: Ahmet Aydoğan, Say yayınları.
  • Seçkinlik ve Sıradanlık Üzerine, Toplu Eserleri-2, çeviren:Ahmet Aydoğan, Say Yayınları, İst. 2007.
  • Hayatın Anlamı, Toplu Eserleri-3 çeviren:Ahmet Aydoğan, Say Yayınları, İst. 2007.
Son düzenleyen Safi; 28 Eylül 2015 22:24
Gerçekçi ol imkansızı iste...