Arama


asla_asla_deme - avatarı
asla_asla_deme
VIP Never Say Never Agaın
18 Ekim 2008       Mesaj #5
asla_asla_deme - avatarı
VIP Never Say Never Agaın
Güneydoğu Asya kıyılarına 800 km uzaklıkta, Tayvan ile Endonezya arasın­da, yaklaşık 7.000 adadan oluşan bir ülkedir. Resmi adı Filipinler Cumhuriyeti'dir. 1946' dan beri bağımsız bir ülke olan Filipinler Cumhuriyeti 1898'e kadar İspanya'nın, daha sonra da ABD'nin yönetimi altında kaldı. Başkenti Manila'dır.
FİLİPİNLER'E İLİŞKİN BİLGİLER
YÜZÖLÇÜMÜ: 300.000 km2.
NÜFUS: 57.357.000 (1987).
YÖNETİM BİÇİMİ: Cumhuriyet.
BAŞKENT: Manila.
DOĞAL YAPI: Adalar dağlıktır. En yüksek tepeler Luzon ve Mindanao'dadır. Toprakların yarısından çoğu ormanlarla kaplıdır.
BAŞLICA ÜRÜNLER: Kopra, şeker, abaka, pirinç, tütün, kereste; altın, gümüş, demir, bakır ve manganez cevheri, kurşun, uranyum, kromit.
ÖNEMLİ KENTLER: Ouezon, Manila, Cebu, iloilo, Da-vao, Basilan.
EĞİTİM: Yaşları 7-11 arasındaki çocuklar için ilköğrenim zorunluluğu vardır.

Adalar, kuzeyden güneye 1.770 km; doğu­dan batıya ise 1.050 kilometrelik bir alana yayılır. En büyük adalar kuzeyde Luzon ve güneyde Mindanao'dur. Öteki büyük adalar Şamar, Negros, Palavvan, Panay, Mindoro, Leyte, Cebu, Bohol ve Masbate'dir. Birçok küçük adadan oluşan Sulu Takımadaları ülke­nin güney kesimindedir.

Doğal Yapı ve İklim

Adaların büyük bir bölümü dağlıktır. Büyük dağ sıraları ve vadiler kuzey-güney doğrultusunda uzanır. Mindanao Adası'ndaki Apo Yanardağı 2.953 metreyle ülkenin en yüksek dağıdır. Filipinler'deki başka birçok dağ gibi etkin bir yanardağdır. Geceleri kızıl bir parıl­tıyla taçlanan Luzon Adası'ndaki Mayon Ya­nardağı 2.410 metre yüksekliğindedir.
Adalarda bol yağışlı tropik iklim egemen­dir. Yıl boyunca sıcaklıkta önemli bir değişim olmaz. Haziran-aralık ayları arasında sık sık tayfun adı verilen şiddetli fırtınalar baş göste­rir. Daha çok kuzeydeki adaları etkileyen tayfunlar, seller yüzünden önemli ölçüde can ve mal kaybına yol açar. Ülkenin yaklaşık üçte ikisini kaplayan yağmur ormanlarında maun gibi çok değerli ağaçlar yetişir. Ayrıca 800 kadar orkide türüne rastlanır.
Adalarda yaşayan başlıca hayvanlar tim­sah, piton yılanı, geyik, kuyruksüren, susa-muru, yabankedisi, maymun ve mandadır.

Bunlardan başka meyve yiyen büyük yarasa­lar ve 750'nin üstünde kuş türü vardır. Filipin­leri çevreleyen denizlerde yaşam zengindir. Sulu Takımadaları dolaylarında zengin inci yataklarından çıkartılan inciler dünyaca ünlü­dür. Ayrıca bu sularda kabukları eşsiz güzel­likte deniz hayvanları ve siyah mercan bu­lunur.

Nüfus ve Kentler

Filipinliler, Güneydoğu Asya'dan ve öteki Pasifik Adaları'ndan gelen Malay ırkıyla Çinli ya da İspanyol karışımı melez bir halktır. Ayrıca Çinliler, İspanyollar ve Hint kökenli­lerden oluşan azınlıklar da vardır. Nüfusun yüzde 90'ı Katolik'tir. Güneydeki adalarda yaşayan Müslümanlar yüzde 4'le en büyük dinsel azınlık grubudur. Protestanlar, Budacı­lar ve yerel dinlere bağlı gruplarsa azınlıkta kalır. Filipinler'de Malay dili Tagalok başta
Luzon'un kuzeyinde, dağ yamaçlarında pirinç teraslanarak ekilir.
olmak üzere, 100 kadar dil ve lehçe vardır. İspanyol etkisinin hâlâ sürmesine karşın resmi dil İngilizce'dir ve halk arasında yaygındır. Kırsal kesimde halk, hasır kepenkleri ve sazlarla örtülü çatıları olan bambu ya da ağaçtan yapılma, sırıklar üzerine oturtulmuş evlerde yaşar. Sığır ve domuzlar bu evlerin altında barınır. Filipinliler batılılar gibi giyi­nir, hafif pamuklu giysileri yeğlerler.
Filipinler'deki tipik köy ve kasabalar, bir kilisenin bulunduğu alanın çevresinde kurul­muştur. Halk İspanyol ezgilerinin etkisindeki yerel müziğe düşkündür. Hemen hemen her köyün geleneksel bir bandosu vardır. Beyzbol ve basketbol sevilen sporlardır.
Filipinler'in en büyük kenti, Luzon Ada­sı'nda, aynı zamanda başkent olan Manila' dır. Öbür kentler Manila'dan çok küçüktür. Bunlardan en önemlileri Cebu Adası'nda Cebu, Panay Adası'nda İloilo, Mindanao Adası'nda Davao ve Basilan Adası'nda Basilan'dır.

Balıkçılık ve Tarım

Filipinliler'in çoğu köylerde yaşar, çiftçilik ya da balıkçılıkla uğraşır. Dağlık bölgelerde ürün yetiştirmek kolay değildir. Pirinç, tütün, mısır ve sebzelerin yanı sıra muz, mango,papaya (kavunağacı), avokado ve hindistan­cevizi gibi tropik meyveler yetiştirilir. Dışarı­ya şeker, hindistancevizi, kopra (kurutulmuş hindistancevizi içi), kereste ve halat yapımın­da kullanılan abaka satılır. Zengin balık çeşitlerine sahip Filipinler'de ayrıca göletler­de de balık yetiştirilir. Güneyde Sulu'dan çıkarılan inci ve sedeften başka, su kaplumba­ğası kabuğu ve deniz kabukları da dışarıya satılır.
Filipinler maden bakımından zengindir; al­tın, bakır, manganez, krom ve demir çıkarılır.
Başlıca sanayi kolları çimento, demir-çelik, kimya, dokuma, kauçuk ve orman ürünlerin­den oluşur. Sanayi işletmelerinin çoğu Manila çevresinde yoğunlaşmıştır. Ayrıca evlerde şapka, hasır işi ve dokuma yapılır.
Luzon'da demiryolu, Panay ve Cebu'da kısa karayolları vardır. Yolculuklar genellikle karayoluyla yapılır. Adalar havayoluyla birbi­rine bağlıysa da, ulaşım daha çok küçük teknelerle sağlanır.

Tarih

Filipinliler'in atalannın binlerce yıl süren göç dalgalarıyla Asya'dan geldikleri sanılmakta­dır. Müslümanlık 15. yüzyılda Borneo'dan başlayarak güneydeki adalarda yaygınlık ka­zanmış, Hıristiyanlık ise 16. yüzyılda, İspan­yollar aracılığıyla yayılmaya başlamıştır.
Dünya'nın çevresindeki ilk yolculuğu ger­çekleştiren Portekizli kâşif Ferdinand Macel-lan'ın 1521'de Cebu Adası'na ayak basmasıy­la Avrupalılar Filipinler'i keşfetti. Macellan öldürüldükten sonra birçok keşif grubu gön­deren İspanya, adaları egemenliği altına aldı ve onlara, İspanya Kralı II. Felipe'nin onuru­na Filipinler adını verdi. Ne var ki, 1565'e kadar Filipinler'de sürekli bir İspanyol yerle­şimi gerçekleşmedi. Bu tarihte General Migu-el Löpez De Legazpi, Cebu'da bir yerleşim merkezi kurdu. Birkaç yıl sonra da Manila'yı başkent yaptı.
1600'lere kadar adaların büyük bir bölümü İspanyol yönetiminde kaldı ve halk Katolik oldu. Sulu Takımadaları, Palavran ve Minda-nao'daki Müslümanlar ise İspanyol egemenli­ğine, karşı direndi.
Filipinler uzun süre, adaların zenginlik kaynaklarından yararlanmak isteyen İspan­yollar ile Çinliler, Japonlar, Portekizliler, Hollandalılar ve İngilizler arasındaki payla­şım savaşlarına sahne oldu.
1851'de İspanyollar üstünlük sağlayarak tüm adaların denetimini ele geçirdiler. Re­formlar yapılmasını isteyen Müslümanlar'ın başkaldırısı şiddetle bastırıldı. Eylemin önde­ri Jose Rizal idam edildi. Rizal'in idamı halk arasında büyük bir tepki yarattı.
1896-97 yıllarında, ulusal bağımsızlığa yö­nelik ilk ayaklanma Luzon'da gerçekleşti. İspanyollar bu ayaklanmayı ancak ordu gü­cüyle bastırabildiler. Ulusal direnişin önderi Emilio Aguinaldo 1898'de çıkan İspanya-Amerika Savaşı'ndan yararlanarak, Luzon'un büyük bölümünü denetimi altına aldı. Aynı tarihte bağımsızlığını ilan eden Filipinler, Asya'daki Avrupalı sömürgecilere başkaldı-ran ilk ülke oldu. Ne var ki, savaştan sonraki barış antlaşması uyarınca Filipinler, ABD egemenliğine bırakıldı. 1899'da yeniden baş-kaldıran Filipinliler, üç yıl savaştıktan sonra ABD birliklerine yenildiler. Böylece 1901'de ülke yeniden ABD egemenliğini tanımak zorunda kaldı.
Filipinliler'in bağımsızlık ve toplumsal re­form istekleri askıya alındı. 1934'te ABD'nin denetimi altında bir parlamento kuruldu. Manuel Quezon devlet başkanı oldu. II. Dünya Savaşı sırasında Japonlar'ca işgal edi­len Filipinler'de, işbirlikçilere ve düşmana karşı direniş örgütleri oluştu. Savaştan sonra 1946'da bağımsızlık ilan edildi. Manuel Roxas bağımsız cumhuriyetin ilk devlet başkanı ol­du. Ne var ki, savaştan eskisinden daha yoksul çıkan ülke. ABD ile 99 yıllık askeri üs anlaşmalarına girdi.
Cumhuriyet döneminde, yıkıntıya uğramış olan ülke ekonomisinin onarılmasına ve yurt­taşların haklarını gözeten bazı yasaların çıkarıl­masına karşın, toplumsal eşitsizlikler yeni baş­kaldırılara yol açtı. 1949'daki Hukbalahap Ayaklanması ABD desteği ve ordu gücüyle bastırıldı.
1965'te devlet başkanı seçilen Ferdinand Marcos, 1972'de Anayasal Meclis'i dağıtarak sıkıyönetim ilan etti. Marcos ülkede giderek artan huzursuzluklar sonucunda 1986'da seçi­me gitmek zorunda kaldı. Hileli yollara baş­vurarak yeniden başkan seçilmesine karşın, toplumsal direnişler sonunda ABD'nin de desteğini çekmesi üzerine, ülkeden kaçmak­tan başka çare bulamadı. Yerine 1983'te öldürülen muhalefet önderi Aquino'nun eşi Corazon Aquino başkan oldu.

MsxLabs & Temel Britannica
Şeytan Yaşamak İçin Her Şeyi Yapar....