Arama

Hatay - Tek Mesaj #5

Pollyanna - avatarı
Pollyanna
Ziyaretçi
30 Kasım 2008       Mesaj #5
Pollyanna - avatarı
Ziyaretçi

HATAY


Yüzölçümü: 5.403 km²
Nüfus: 1.109.754 (1990)
İlçe sayısı: Hatay (merkez), Altınözü, Belen, Dörtyol, Erzin, Hassa, İskenderun, Kırıkhan, Kumlu, Reyhanlı, Samandağı, Yayladağı. ​
Hatay ili Akdeniz Bölgesi'nin en doğusunda bulunan bir ildir. Türkiye'nin Suriye ile sınırının bir bölümünü oluşturmaktadır. Ülkedeki en gelişmiş şehirlerden birisi olan hatay şehri eskiçağlardan beri yaşam alanı olan bir şehirdir. Taş Devri'nden kalan kalıntılarda bunu göstermektedir. Hatay iline gezi amaçlı gelecek olan turistler için geilecek yerler Çatalhöyük, Harbiye, İssos, Antakya Surları, Taraanus Sukemeri, Cin Kulesi, Kızlar Sarayı, Heronion, Pieria Kenti ve Hatay Arkeoloji Müzesi sayılabilir.

Uygarlıklar beşiği olan Hatay, Batı ile Doğu Kültürünün kesiştiği, toplumların kültür alışverişinde bulunduğu bir coğrafyada yer almaktadır. Coğrafi konumu itibariyle önemli bir ticaret ve transit merkezi olan Hatay, geçmişte ve günümüzde, bir çok dinden ve inançtan insanın bir arada yaşadığı bir kültür merkezi konumundadır.

COĞRAFİ DURUM
Akdeniz Bölgesinde yer alan Hatay İlinin yüzölçümü 5403 km2dir ve il arazisi 350 52’ ile 370 04’ kuzey enlemleri, 350 40’ ile 360 35’ doğu boylamları arasında yer alır. Hatay ili doğusunda ve güneyinde Suriye, kuzeydoğusunda Gaziantep, kuzey ve kuzey batısında Osmaniye ve Adana, batısında ise Akdeniz ile çevrilmiştir.

BAŞLICA AKARSULAR

Hatay İli Asi Nehri, Karasu ve Afrin Çayı olmak üzere belli başlı 3 önemli akarsuya sahiptir. Asi Nehri Lübnan’dan doğar, Suriye’yi geçtikten sonra bir süre Türkiye-Suriye sınırını oluşturur. daha sonra bir yön değiştirerek Türkiye’ye girer. Antakya'dan geçtikten sonra Samandağ' da delta yaparak Akdeniz' e dökülür. Nehrin toplam uzunluğu 380 km, il sınırı içerisindeki uzunluğu 94 km. civarındadır. Karasu, Kahramanmaraş İli’nden doğar ve Afrin Çayı ile bugün kurutulmuş olan Amik Gölü yatağında birleşir ve bir kanalla Asi Nehri' ne dökülür. Karasu nehrinin uzunluğu 116 km.’dir. ​ Afrin Çayı, Gaziantep’ten doğar Karasu ile eski Amik Gölü yatağında birleşir. 160 km. uzunluğundadır. Asi Nehri'nden Bir Görünüm İKLİM Akdeniz iklim kuşağında bulunan Hatay ilinde yazlar sıcak ve kurak, kışlar ılık ve yağışlı geçer. Antakya Merkez, Dörtyol, İskenderun, Samandağ ilçelerinde kışlar ılık ve bol yağışlı, yazlar sıcak ve kurak geçer. Yayladağı' nda ve iç kesimlerde iklim kıyı bölgelerine oranla daha serttir. Ortalama yıllık sıcaklık 16-21 0C. arasındadır. Ortalama yıllık yağış miktarı 570-1160 mm. arasında değişmektedir. ​

TARİHİ YERLER İLE KÜLTÜR VE TABİAT ZENGİNLİĞİ BULUNAN MEKANLAR
Ad:  hatay.jpg
Gösterim: 986
Boyut:  32.5 KB
Antakya Kalesi ve Surları:
M.Ö. 300 yıllarında İskender’in generallerinden Seleucos I. Nikator tarafından kurulan Antakya Kalesi dünyanın önemli yapıları arasında yer alır. Sırasıyla Seleucoslar, Romalılar, Bizanslılar, Haçlılar, Selçuklular ve Osmanlılar tarafından kullanılarak zamanımıza kadar gelebilmiştir. Sayısız depremler ve savaşlar sonucunda çok harap olmuştur. Bugün ayakta kalan duvarların büyük bir kısmı M.S. 6 yy’da Bizans İmparatoru Justinianus tarafından yapılmıştır.

Kale duvarları ;
Asi Nehri'nin kenarından başlayarak Silpius Dağları arasında dolanıp, Küçükdalyan’da tekrar nehre kavuşmaktaydı. Şimdi ancak Silpius Dağı üzerindeki kısımlar bulunmaktadır.

Ad:  Antakya St.Pierre Kilisesi.jpg
Gösterim: 827
Boyut:  21.9 KB
St.Pierre Kilisesi:
Antakya-Reyhanlı yolu üzerinde kente 2 Km uzaklıkta Habib Neccar Dağ'ı yakınındadır. Doğal bir mağara olup, eklemelerle Kiliseye dönüştürülmüştür. İsa’nın 12 havarisinden biri olan St.Pierre (Aziz Petros) Antakya’ya M.S. 29-40 tarihleri arasında gelmiş ve Hristiyanlığı yaymaya çalışmış. İlk dini toplantının yapıldığı bu kilisede cemaat ilk kez Hristiyan adını almış. Hristiyanlığın ilk kilisesi olarak bilinir. Bu yüzden St.Pierre Kilisesi Bu mağara M.S. XII-XIII. yy.’larda Haçlılar tarafından ön cephesine yapılan ilave inşaat ile gotik tarzda bir kilise şekline çevrilmiş mağaranın tabanında tahrip olmuş bir şekilde M.S. 4 ve 5. Yüzyıllara ait mozaik kalıntısı vardır. Ayrıca bir altar, niş içinde mermer küçük St.Pierre’nin heykeli, kutsal sayılan su, saldırı esnasında cemaatın gizlice kaçmasına yarayan tünel bulunmaktadır. Kilise, 1963 yılında Papa VI. Paul tarafından Hristiyanlar için Hac yeri ilan edilmiştir. Her yıl 29 Haziran'da Katolik Kilisesince burada bir ayin düzenlenmektedir.

Haron (Charonion) Kabartması ; St. Pierre Kilisesinin 200 m. kuzeyinde bulunan kabartmalar, kayalara oyulmuş dev bir büstle dikkat çeker. Büst başında örtü bulunan tamamlanmayan bir kadın portresini andırmaktadır. Kabartmalar I. Yüzyılda Antiochus zamanında bir veba salgını sırasında yapılmıştır.

Demirkapı : St Pierre Kilisesi yakınından geçen Hacıkürüş Deresinden akan şiddetli selleri kontrol altına alabilmek için Habib Neccar Dağı ile Haçdağı’nı birbirinden ayıran derin ve dar vadi üzerinde yüksek ve sağlam bir duvar yapılmıştır. Şehir kapılarından biri de (Demirkapı) aynı zamanda sur görevi yapan bu duvar üzerindedir. St. Pierre Kilisesi yanından Demirkapı’ya gidilebilmektedir.

Ortodoks Kilisesi (Aziz Piyer ve Aziz Paul Kilisesi) : Antakya’da Hürriyet Caddesi'nde bulunan Kilisenin yapımına 1860’lı yıllarda başlanmış, ancak 1872 depreminde büyük hasar görmüş, tekrar başlayan yapım çalışmaları 1900 yılında tamamlanmıştır.

CAMİLER
Ad:  HABİB NECCAR CAMİ.jpg
Gösterim: 644
Boyut:  31.4 KB
HABİB NECCAR CAMİ:
Kurtuluş Caddesi ile Kemalpaşa Caddesi kavşağında bulunan camii, Hz. İsa’nın havarilarine ilk inanan ve bu uğurda canını veren bir Antakyalı’nın adını taşımaktadır. Caminin Kuzeydoğu köşesinde 4 metre derinde Habib Neccar türbesi vardır. Bu günkü cami Osmanlı dönemi eseridir. Etrafı medrese odaları ile çevrili cami avlusundaki şadırvan 19. yüzyıl eseridir.

ULUCAMİ: Köprü yakınında bulunan ve yapıldığı dönem itibariyle Antakya’nın en eski camisi olan Ulu Cami’nin Memlük dönemi eseri olduğu sanılmaktadır. Kitabesinde Hicri 1117 tarihi bulunmaktadır. Kitabesinden caminin ve minaresinin çeşitli dönemlerde tamir edildiği anlaşılmaktadır.

ŞEYH AHMET KUSEYRİ CAMİİ VE TÜRBESİ :
Antakya-Yayladağı güzergahında, Antakya’ya 25 km. uzaklıkta bulunan Şenköy’dedir. Osmanlı döneminde yaşamış bir veli olan Şeyh Ahmet Kuseyri’nin türbesi ve aynı avluda bulunan cami 16. yüzyıl eseridir.

SOKULLU MEHMET PAŞA KÜLLİYESİ
Ad:  SOKULLU MEHMET PAŞA KÜLLİYESİ.jpg
Gösterim: 614
Boyut:  26.7 KB
:
Payas’tadır. Külliyenin tamamı Sokullu Mehmet Paşa tarafından Mimar Sinan’a 1574 yılında yaptırılmıştır. Külliyede bulunan bölümler : Mutfak, Külliyeye ait iki çeşme, Kervansaray, Bedesten, Hamam, Sıbyan Mektebi. Ayrıca külliye dışında köprü, Cin Kulesi gibi yapılar ve Kubbe Dede Türbesi vardır.

KANUNİ SÜLEYMAN HANI : Belen’dedir. 1549 yılında Kanuni Sultan Süleyman tarafından yaptırılmıştır. Günümüze camii ve hamam faaldir. Han'ın ise kalıntıları kalmış, kısmen restore edilmiştir.

SU KANALLARI : Seleukos ve Roma dönemlerinde Harbiye çağlayanlarından Antakya’ya su getirmek için yapılan 10 km. uzunluğundaki kanalların ve köprülerin kalıntılarını bugün de görmek mümkündür. Bunların en belirgin bölümleri Harbiye-Antakya arasındaki kalıntılar ile Antakya’da Devlet Hastanesi yakınlarında bulunan “Memekli Köprü”dür.

ÇEŞMELER : Antakya içinde yer yer bazı binaların bitişiğinde ya da duvarlarına yapışık olarak yapılmış eski taş çeşmelere rastlanır. Bunlardan bir kısmı 19. yüzyıldan kalmıştır. Büyük bir kısmı ise 20. yüzyıl başlarında yapılmıştır ve “Zugaybe Çeşmesi” adıyla anılırlar. Suyu 1. Dünya Savaşı yıllarında Dursunlu Köyü yakınlarından imece usulü ile getirilen bu çeşmeler şahıslar tarafından yaptırılmıştır.

HANLAR VE HAMAMLAR : Antakya içinde en eski ve sayıca çok olan yapılar hanlar ve hamamlardır. Bunların hemen hepsi Vakıf eserleridir. Cindi Hamamı (Memluk dönemi), Saka Hamamı, Meydan Hamamı, Yeni Hamam (Osmanlı dönemi) halen çalışan tarihi hamamlar ve Kurşunlu Han, Sokullu Hanı (Saka hamamı yanındadır ve 18. yüzyıldan itibaren Sabunhane olarak kullanılmıştır.) dönemlerinin nadide birer eseri olan hanlardır. Sokullu Bedesteni de kısmen ayaktadır (Ulucami yanında)
Son düzenleyen Safi; 22 Haziran 2016 06:58