Arama


SEDEPH - avatarı
SEDEPH
Ziyaretçi
24 Mart 2009       Mesaj #2
SEDEPH - avatarı
Ziyaretçi
.
Alıntı
virtuecat adlı kullanıcıdan alıntı

Toplumda sık görülen rahatsızlıklardan biri olan kurdeşen bazı durumlarda gerçekten hem hasta hem de hekim için sorun yaratan hastalıkların başında gelebilir. Tıp dilinde “ürtiker” diye anılan kurdeşen iki formda olabilir. Bunlardan ilki şikayetlerin 6 haftadan kısa sürdüğü akut ürtiker; diğeri ise şikayetlerin 6 haftayı geçtiği kronik ürtikerdir. Her iki durumda da hastalığın bulguları birbirine benzese de hastalığın oluşum nedenleri açısından belirgin farklar vardır.

Hastalığın bulguları arasında kaşıntılı, deriden kabarık, kızarık 0,5cm ila çok büyük ölçülerde deride plaklar bulunur. Bu plakların bazıları birleşme eğilimindedir. Plakların sınırlarını net olarak çizmek herzaman mümkün olmaz. Lezyonlar genellikle birkaç saat içerisinde solar, yerine başka alanlarda yenileri çıkabilir.

Ayrıca bazı ürtiker vakalarına “anjioödem” dediğimiz tablo da eşlik edebilir. Anjioödem genelde göz kapaklarında (genellikle tek taraflı), dudakta, yüzün diğer kısımlarında, kol ve bacaklarda, parmaklarda, genital bölgelerde oluşabilir. Bunlarda da özellikle şişlik ön plandadır. Her iki hastalıkta da deriden kabarık olan durumu ortaya çıkaran şey deri içinde ödem olmasıdır. Anjioödemde derinin alt tabakaları da olaya iştirak ettiği için şişlik çok ön plandadır. Şişliğe kaşıntıdan ziyade yanma hissi eşlik edebilir.

Daha önce de bahsedildiği gibi 6 haftadan kısa süreli kurdeşen akut ürtiker olarak anılır. Bu hastalıkta neden genellikle allerjidir. Bu allerji de genellikle ağız yolu ile alınan allerjenlerle oluşur. Yani gıdalar ve ilaçlar akut ürtikerdeki en önemli sebeplerdir. Bunun dışında çok nadir de olsa solunum yolu ile alınan bazı allerjenler (örneğin ev tozu akarları) de akut ürtiker yapabilir. Kronik ürtikerin altında ise allerji pek bulunmaz. Bu hastaların ancak %3-5’ inde allerji rol oynayabilirler. Bu allerjenler de genel olarak ağız yolu ile alınan allerjenlerdir (gıdalar...). Bunun dışında bu hastalığın çok değişik sebepleri olabilir. Bunlar içerisinde otoimmun hastalıklar (otoimmün tiroidit, sistemik lupus eritematozus vb.), kronik enfeksiyonlar (tuberküloz, bruselloz vb.), fokal enfeksiyonlar (sinüzit, diş ve dişeti enfeksiyonları vb.), Helikobacter pylori enfeksiyonları, bazen hepatitler, bazen bazı kanser türleri vardır. Bu nedenle bir çok araştırma yapmak gereklidir. Tüm ayrıntılı araştırmalara rağmen %60-65 vakada hiçbir neden bulunamayabilir. Bu hastalar da idiyopatik (sebebi bilinmeyen) kronik ürtiker olarak adlandırılır.

Hastalarda iyi bir hastalık öyküsü sonrası, allerji testlerini içeren araştırmalar yanında diğer bahsi geçen hastalıkların araştırmaları yapılmalıdır.

Altta yatan hastalığın tedavisi sonucunda genel olarak ürtiker kendiliğinden geçer ve tekrar etmez. Ancak sebebi bilinmeyen ürtiker hastalarında antiallerjik ilaçlardan faydalanılır. Bu hastalarda kalsik olarak sabahları sedatif olmayan antiallerjikler, akşamları sedatif antiallerjikler ve H2 reseptör blokerleri birlikte kullanılır. H2 reseptör blokerleri asıl itibari ile mide asiditesini azaltmak için kullanılan ilaçlardır. Ancak derideki histamin reseptörlerinin % 20 kadarı H2 tipinde olduğu için bu tür ilaçlar bu hastalarda faydalı olmaktadır. Bunun dışında bunlara cevap vermeyen hastalarda kortizon dahi kullanılabilir.

Bunlar dışında ayrıca değişik kurdeşen türleri de vardır. Aşağıdaki tabloda bu ürtiker tiplerini görmektesiniz:

Fiziksel ürtiker

Aquajenik ürtiker (su ile temas sonucu oluşan)
Kolinerjik ürtiker (terleme, aşırı efor sonucu oluşan)
Soğuk ürtikeri (soğuk havada oluşan)
Dermografizm (ciltte çizik ile veya kaşınma ile oluşan ürtiker)
Gecikmiş basınç ürtikeri
Solar ürtiker
(güneş ışınları ile oluşan)
Vibratuvar ürtiker (vibrasyon yapan aletlerle oluşan)
Herediter ürtiker (ailenin diğer fertlerinde de görülen tip)
Ürtikeryal vaskülit (ürtiker plaklarının 24 saatten uzun sebat ettiği damar iltihabı ile giden tip)

Alıntı
BLUE ARWEN adlı kullanıcıdan alıntı

Ürtiker vücudun herhangi bir yerinde gruplar halindeoluşan, soluk kırmızı renkli kabarıklıklardır. Bu döküntü bir kaç saat içinde geriler. Eski bir döküntü solarken yerine yenileri çıkabilir. Boyutları bir kalem arkası büyüklüğünden, bir tabak büyüklüğüne kadar değişebilir ve birleşerek büyük alanlar oluşturabilirler. Genellikle kaşıntılıdır, fakat yanma ve batma hissi de olabilir.

Ürtiker kan plazmasının derideki küçük damarlardan dışarı çıkması sonucu oluşur. Bu duruma histamin denen kimyasal maddenin salgılanması neden olur. Histamin mast hücresi dediğimiz hücrelerden salgılanır. Alerjik reaksiyonlar, yiyeceklerin içinde bulunan bazı kimyasal maddeler ve bazı ilaçlar histamin salınımına neden olabilir. Bazen ürtikerin neden oluştuğu saptanamayabilir.

Ürtiker oldukça yaygındır. İnsanların % 10-20 si yaşamı boyunca en az bir kez ürtiker atağı geçirir. Bir çok atak bir kaç gün veya haftada geriler. Bazen de yıllarca sürebilir.

Ürtiker göz etrafında, dudakda, cinsel bölgede geliştiğinde aşırı bir şişliğe neden olur. Bu durum hastaları korkutmasına rağmen, genellikle 24 saat içinde geriler. Bununla birlikte nefes almakta ve yutkunmakta zorluk var ise acilen bir doktora başvurulmalıdır.

Akut Ürtiker
Altı haftadan kısa süren ürtikere akut ürtiker denilir. Bu tip ürtikerlerde genellikle ürtikere sebep olan neden bulunabilir. En sık rastlanılan neden gıdalar, ilaçlar ve enfeksiyonlardır. Böcek ısırıkları ve bazı iç hastalıkları ile birlikte görülebilir. Diğer nedenler ise basınç, soğuk ve güneş ışınlarıdır.

Gıdalar
En sık ürtiker yapan gıdalar fındık, çikolata, balık, domates, yumurta ve süttür. Pişmemiş yiyecekler pişmişlere göre daha sık olarak reaksiyona neden olur. Gıdalara eklenen katkı maddeleri ve koruyucular da ürtikere neden olabilir.

Ürtiker neden olan yiyeceğin yenilmesinden bir kaç dakika ile 2 saat arasındaki bir sürede meydana gelir. Bu süre gıdanın sindirim sisteminden emilme süresine göre değişir.


İlaçlar
Antibiyotik, ağrı kesici, sakinleştirici ve idrar söktürücü ilaçlar sıklıkla ürtikere neden olur. Anti asit denen mide ilaçları, romatizmada kullanılan ilaçlar, vitaminler, göz ve kulak damlaları, kabızlık ilaçları vajinal fitiller ürtiker nedeni olabilir. Bu tip bir döküntünüz olduğunda doktorunuza kullandığınız ilaçları söylemek önemlidir.

Enfeksiyonlar
Bir çok enfeksiyon ürtikere neden olabilir. Çocuklarda soğuk algınlığı en sık rastlanılan nedendir.

Kronik ürtiker
Altı haftadan fazla süre devam eden ürtikere kronik ürtiker denilir. Bu tip ürtikerin nedenini bulmak, akut ürtikere göre çok zordur. Kronik ürtilerli hastaların çok azında etken saptanabilir. Doktorunuz ürtikerin sebebini bulmak için size bir takım sorular soracaktır. Hastalığa ait spesifik bir test bulunmadığından doktorunuz size soracağı sorular ve muayene bulgularına göre bazı testler isteyecektir.

Alıntı
H€L€N adlı kullanıcıdan alıntı

Ürtiker (kurdeşen) Nedir?
Ürtiker, basınca solabilen, kırmızı ve deriden kabarık, sıklıkla kaşıntılı ve 1 - 2 mm. den bir kaç cm.ye kadar değişebilen büyüklükte, kenarları düzensiz kabartılardan oluşan bir grup deri hastalığıdır. Kabarıklıklar, sıklıkla 48 saatten daha kısa bir zamanda kaybolma eğilimindedir. Daha derin deri yapıları ve deri altı dokusunun keskin kenarlı şişliği ise anjioödem adını alır. Her iki hastalık da toplumda yaygın görülen hastalıklardır. Kadınlarda ve 20 - 40 yaşlarında daha sık rastlanmaktadır. Altı haftadan daha kısa süreli ürtiker - anjioödem ani (akut), daha uzun süreliler ise süregen (kronik) ürtiker - anjioödem olarak adlandırılır.
Ürtikerin Sebepleri Nelerdir?
Ani ürtikerin sebeplerini saptamak genellikle daha kolaydır. Bunlar arasında mikropların yol açtığı solunum yolu enfeksiyonları, besinler, temas edilen kimyasal maddeler, barsak parazitleri, sinüzit, idrar yolu iltihaplanmaları sayılabilir. Buna karşılık süregen ürtiker vakalarında ancak % 10 oranında bir sebep bulunabilmektedir. Bulunabilen sebepler arasında da besinlere hassasiyet ilk sırayı almaktadır. Özellikle besin katkı maddelerini içeren yiyecek ve içecekler (boyalı sakızlar, şekerler, patates cipsi vb.), baharatlı ve konserve edilmiş yiyecekler, kabuklu kuru yemişler en sık sorumlu tutulan maddelerdir. Halk arasında sanıldığının aksine ürtikere yol açan nedenler arasında çok az oranda iç organ bozuklukları yer alır. Bunlar arasında karaciğer, böbrek ve tiroid gibi organların bozuklukları sayılabilir. Bu organlara bağlı bozukluklarda ürtiker oluşabilir ise de bu organların işlevlerinin bozulmasından ileri gelen belirtiler çoğu kez daha ön plandadır. Örneğin karaciğer bozukluklarında sarılık veya karında şişlik olması (asit) ürtikerden daha çok dikkat çeker.


Diğer Ürtiker Tipleri Nelerdir?
Akut ve nedeni bilinmeyen kronik ürtikerin yanı sıra çocuklarda daha sık görülen herediter anjioödem ve fiziksel sebeplerle oluşan ürtiker tipleri de vardır.


Herediter anjioödem, doğuştan itibaren ortaya çıkar. Ailevi geçiş gösterir, tekrarlayıcı ve kendiliğinden sınırlanan anjioödem nöbetleri ile kendini belli eder. Deri, derialtı, üst solunum yolları ve gastrointestinal kanalın tutulduğu bu dönemler genellikle bir kaç saat sürer ve nadiren 2 - 3 günü aşar. Anjioödeme ürtiker veya kaşıntı eşlik etmez.

Fiziksel nedenlerle oluşan ürtikerlerde hastalık belirtileri ancak deri çeşitli fiziksel uyarılarla karşılaştığında ortaya çıkmaktadır. En çok görülenleri şunlardır:

Soğuk ürtikeri kaşıntı, eritem ve soğuğa maruz kalmayı izleyen bir kaç dakika içinde ortaya çıkan şişlik şeklindedir. Belirtiler genellikle 1 - 2 saat içinde ortadan kalkar. Tanısı ön kola bir buz küpünü 5 dakika süreyle uygulamak ve hastayı 10 - 15 dakika süreyle gözlemekle konulur.

Dermatagrafizm ve basınç ürtikerinde deriye basınç uygulanan yerde beş dakika içinde kabarıklık ve kırmızılık ortaya çıkar. Dermatografizmde deri üzerine basınç yaparak yazı yazılırsa bir kaç saniye içinde burada kabarıklık ve kızarıklık olmaktadır. Dermografizme sağlıklı insanların % 5’inde rastlamak mümkündür.

Kolinerjik ürtiker kaşıntılı, noktalar tarzında ve bastırıldığında solan kırmızı kabarcıklar şeklinde olup vücut sıcaklığının artışı sonucu ortaya çıkar. Kolinerjik ürtiker pratikte rastlanan ürtiker vakalarının yaklaşık % 3.5 - 4’ünden sorumludur. Egzersiz, sıcak duş ve banyo, ateş ve anksiyete oluşmasını kolaylaştırır.

Su ürtikerinde suyun sıcaklığı ile ilişkisi olmadan su ile karşılaşma durumunda ürtiker oluşmaktadır. Çok seyrek görülen bir durumdur.
Güneş ışığına bağlı (solar) ürtiker, güneşe veya suni ışığa maruz kalma sonucu ürtiker ortaya çıkmasıdır.
Ürtiker nedir?
Ürtiker, vücudun çeşitli bölgelerinde batıp çıkmalar şeklinde seyreder. Kırmızı, deriden kabarık, değişik çap ve şekillerde olabilir. Bazen küçük küçük, çok sayıda yan yana ve ayrı bölgelerde, bazen birbiri ile birleşerek ortası beyazlaşan, kenarı kırmızı, dantela gibi sınırları net belli olan şekiller alır. O kaybolurken bir başka yerde yeniden çıkar. Birkaç dakika ile saatler boyu arasında değişen sürelerde kalabilir. Bazen çocuğun tüm vücudunu kaplayıp anne babayı paniğe sokabilir. Ancak en önemli özelliği, bu kötü görünüme karşın çocuğun genel durumunun iyi olması, kaşıntı dışında rahatsızlık vermemesidir.


Ürtiker nedenleri:

1. Gıda allerjisi
En sık karşılaşılan, bir gıdayı yemek veya içmek sonucu ortaya çıkan şeklidir. Gıdanın alımından kısa bir süre sonra; bazen dakikalar bazen saatler içinde ortaya çıkar. Gıda allerjisinin tek belirtisi ürtiker değildir. İshal, kabızlık, karın ağrısı, solunum sistemi belirtileri, çarpıntı, halsizlik gibi çok çeşitli belirtiler olabilir. Ancak en sık rastlananı ürtikerdir. Gıdanın bizzat kendisine allerji olabileceği gibi, içine konan koruyucu veya katkı maddeleri de yol açabilir.

2. Enfeksiyonlar
Çocuklarda, vücuda giren mikrobun bizzat kendisi, salgıladığı kimyasal maddeler veya bu mikroba karşı vücudun kendisini savunmak için salgıladığı kimyasal maddeler ürtikere yol açabilir. Basit bir boğaz ağrısı deyip geçiştirilen ama aslında çok önemli olabilen bademcik iltihabı, farenjit, diş çürüğü, sinüzit, idrar yolu enfeksiyonu gibi akut enfeksiyonlar kendini ilk ürtikerle gösterebilir. Daha uzun süreli (kronik) enfeksiyonlardan sarılık mikrobunun yol açtığı hepatit A, hepatit B gibi adları olan ve esas karaciğer hasarı yapan enfeksiyonlarda da ürtiker görülür. Zaten halk arasında yaygın bir inanış vardır; ürtiker görünce hemen karaciğerin bozulmuş olduğuna yorulur. Oysa o kadar ön sırada değildir. Barsak parazitleri; solucan, kıl kurdu gibi parazitlere bağlı ürtiker olabilir.
3. Sinek-böcek sokmaları
En sık karşılaşılan nedenlerdir. Evde tahtakurusu sokması, yol yol, her biri ayrı, yuvarlak, kaşıntılı, yaklaşık 1cm çapında kırmızı lekeler şeklinde görülür. Sabah kalktığında fark etmeyip güm içinde fark edilebilir; böylece parazit ihtimali akla gelmez. Evcil hayvanlardan, başka insanlardan ve ortamlardan rahatlıkla geçebilir. Yine okulda, kreşte, piknikte, ağaç altında oynayan çocuğun yakasından içeri giren tırtıl veya ağaçtaki böcek yumurtaları, aslında kapalı olan vücut bölgelerinde de ürtikere yol açar. Akşam evde çocuğun üstü değiştirilirken fark edilir, panik içinde yeni bir olay şeklinde yorumlanıp acile başvuru nedeni olabilir. Sivrisinek başta olarak çeşitli uçan veya yürüyen böcekler, karıncalar da ürtikere yol açabilir.

4. Fiziksel nedenler
Güneş, sıcak hava, soğuk hava, su, giysi lastiğinin basısı gibi çeşitli dış etkenlere bağlı olabilir.

5. Diğer sistemik hastalıklar
Kollajen doku hastalığı denen daha ciddi ve araştırılıp kesin tanı konarak mutlaka tedavisi gereken bir hastalık grubuna bağlı ürtiker görülebilir. Yine çok ciddi kan veya diğer organ hastalıklarının da bir belirtisi olabilir.


Ne kadar sürer?
Sebebe bağlıdır. Ancak sinek sokması, alınan bir gıda gibi bilinen ve tekrarlanmayan nedenle olursa, birkaç saatte rahatsız edici hali geçer. İzi de, kaşıyıp mikrop kaptırıp yara yapılmamışsa kısa sürede kaybolur. Kalıcı iz bırakmaz. Bazen 6 haftadan uzun süren şekli; kronik ürtiker denir. Ayrı bir konu olarak mutlaka bir allerji uzmanınca araştırılması ve tedavi edilmesi gerekir.

Tedavisi
Sadece sinek-böcek sokmasına bağlı olduğunda, dıştan bir delik ile vücuda giren kaşındırıcı bir zehir söz konusudur. O zaman bu bölgeye kortizonlu-antihistaminikli bir pomad, jel, losyon sürülebilir. Diğer tip ürtikerde dıştan sürülen ilacın faydası yoktur. Etkenin bulunup ortadan kaldırılması ve tedavisi esastır. Ama hemen rahatlatma adına da antihistaminik ilaçlar; şurup, hap, iğne şeklinde kullanılabilir. Küçük çocuklarda sakinleştirici etkisinden de yararlanmak için 1. kuşak denilen, eskiden beri bilinen yaygın kullanılan antihistaminik ilaçların dozuna dikkat edilerek verilmesi uygundur.

Anjioödem nedir?
Ürtikerle beraber veya tek başına, belli vücut bölgelerinin şişmesidir. En çok dudaklar, göz kapakları, eller-ayaklar, kulaklar şişer. Tüm vücut bile şişebilir. En önemlisi ise, ağız içinde dilin, boğazın şişmesi sonucu nefesi engelleyip ölüme bile yol açabilir. En kısa sürede bir doktora ulaşmak gerekir.

Bazı ürtiker ve anjioödemler de ailesel, kalıtsal bir hastalıktır. Ailede birden fazla kişide görülüyorsa, hele tekrarlıyorsa, mutlaka bu yönden de araştırıp tedavi edilmesi gerekir.