Taban
- 1 -
isim
1 . Ayağın alt yüzü, aya.
2 . Üstü kapalı bir yerin gezinilen, ayakla basılan yüzü, tavan karşıtı.
3 . Ayakkabının alt bölümü.
4 . Kaide.
5 . Bir şeyin en alt bölümü.
6 . Değerlendirmede en alt derece.
7 . Bir toplumu, bir kuruluşu oluşturan, yönetime katılmadan etkili olan kitle:
"Partinin tabanının istekleri doğrultusunda..."- .
8 . Temel.
9 . (coğrafya) Bir ırmağın en derin olan orta yeri.
10 . (denizcilik) Dikey duran direk, çubuk, seren vb.nin alt bölümü.
11 . (matematik) Bir cismin veya bir biçimin yüksekliğini ölçmek için aşağıdan yukarıya doğru başlama noktası olarak alınan yüzey veya çizgi, kaide:
"Piramidin tabanı. Üçgenin tabanı."- .
12 . (matematik) Üslü sayılarda kuvveti alınan sayı: 53 anlatımında 3 rakamı üstür, 5 ise tabandır.
13 . (halk ağzında) Tarlanın düz ve verimli kesimi.
14 . (eskimiş) Kılıç vb. yapımında kullanılan iyi cins demir.
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
- tabana kuvvet
- tabana kuvvet kaçmak
- taban çıkmak (veya girmek veya koymak)
- tabanları kaldırmak
- tabanları patlamak
- tabanları yağlamak
- taban tabana zıt (olmak)
- taban tepmek (veya patlatmak)
- taban yapmak
Birleşik Sözler
- taban basma
- taban düzeyi
- taban fiyatı
- taban halısı
- taban lağımı
- tabanvay
- tabanı yarık
- baştaban
- daltaban
- düztaban
- karataban
- ad tabanı
- ayak tabanı
- devetabanı
- fiil tabanı
- isim tabanı
- veri tabanı