Arama

Yol Nedir? - Tek Mesaj #1

ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
20 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
Yol

isim

1 .
Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik.

2 .
Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer:
"Bahçeleri bahçelere toprak yollar bağlardı."- Ç. Altan.
3 . Genellikle yerleşim alanlarını birbirine bağlamak için düzeltilerek açılmış ulaşım şeridi:
"Yolda oynayan çocuklara ne olduğunu sordu."- Ö. Seyfettin.
4 . İçinden veya üstünden bir sıvının geçtiği, aktığı yer:
"Su yolu. Sel yolu."- .
5 . Yolculuk:
"Yola çıkmak. Yoldan kalmak."- .
6 . Gidiş çabukluğu, hız:
"Bu vapurun yolu az."- .
7 . Davranış, tutum, gidiş veya davranış biçimi:
"Celâl Bey'i sakal bırakma yolunda, kim, hangi örnek özendirdi diye çok düşünmüşümdür."- H. Taner.
8 . Uyulan ilke, sistem, usul, tarz, tarik:
"Duyguların eğitimi de en iyi sanat yoluyla olur."- .
9 . Kumaşta bulunan çizgi.
10 .
Kez, defa.

11 .
(mecaz) Gaye, uğur, maksat:
"Bu yolda çok emek harcandı."- .
12 . (mecaz) Bir amaca ulaşmak için başvurulması gereken çare, yöntem:
"Bu işi yapmanın bir yolu vardır."- .
Atasözü, deyim ve birleşik fiiller
  • yola çıkmak
  • yol açmak
  • yola dizilmek
  • yola düzülmek
  • yola gelmek
  • yola getirmek
  • yola gitmek
  • yol almak
  • yol aramak
  • yola revan olmak
  • yola (veya yollara) düşmek
  • yola (veya yoluna) koyulmak
  • yola vurmak
  • yola yatmak
  • yol bulmak
  • yol çizmek
  • yolda kalmak
  • yoldan çevirmek
  • yoldan çıkmak
  • yoldan (veya yolundan) kalmak
  • (bir yeri) yol etmek
  • yol gitmek
  • yol görünmek
  • yol göstermek
  • yol gözlemek
  • yol iz bilmek
  • yol kesmek
  • yollara dökülmek
  • yolları ayrılmak
  • yolları tutmak
  • yol şaşmak
  • yol tepmek
  • yol tutmak
  • yolu açık olmak
  • yolu açmak
  • yolu almak
  • (bir yere) yolu düşmek
  • ... yoluna
  • (birinin) yoluna bakmak
  • yoluna baş koymak
  • yoluna can (veya canını) vermek
  • yoluna çıkmak
  • yolun açık olsun
  • yoluna girmek
  • yoluna koymak
  • yoluna sapmak
  • yolunda gitmek (veya yürümek)
  • (bir şey) yolunda görünmek
  • yolunu beklemek (veya gözlemek)
  • yolunu bilmek
  • yolunu bulmak
  • yolunu değiştirmek
  • yolunu kaybetmek
  • yolunu kesmek
  • yolunu sapıtmak
  • yolunu tutmak
  • (bir şeyin) yolunu tutmak
  • (bir işin) yolunu yapmak
  • yolu (veya yolunu) şaşırmak
  • yol vermek
  • yol vurmak
  • yol yakınken
  • yol yapmak
  • yol yürümek
Birleşik Sözler
  • yol ağzı
  • yol ayrımı
  • yol azığı
  • yol bel
  • yolbil
  • yolbul
  • yol boyu
  • yoldüzler
  • yol erkân
  • yol evladı
  • yolgeçen hanı
  • yol halısı
  • yol haritası
  • yol harçlığı
  • yol işareti
  • yol kardeşi
  • yolkesen
  • yol kilimi
  • yol parası
  • yol uğrağı
  • yolüstü
  • yol yol
  • yol yordam
  • yol yorgunu
  • açık yol
  • açısal yol
  • altı yol
  • ana yol
  • bir yol
  • bölünmüş yol
  • çakıl yol
  • çıkar yol
  • dikenli yol
  • diplomatik yol
  • doğru yol
  • dört yol
  • duble yol
  • ekspres yol
  • kaçamak yol
  • kısayol
  • köprü yol
  • kötü yol
  • orta yol
  • otoyol
  • stabilize yol
  • tahsisli yol
  • tali yol
  • tam yol
  • tek yönlü yol
  • tercihli yol
  • uzak yol kaptanı
  • uzun yol sürücüsü
  • uzun yol şoförü
  • yan yol
  • gözü yolda
  • o yolda
  • kısa yoldan
  • ayakyolu
  • bisiklet yolu
  • boru yolu
  • cinyolu
  • çevre yolu
  • çıkış yolu
  • çözüm yolu
  • demir yolu
  • deniz yolu
  • döl yolu
  • geçim yolu
  • Gökyolu
  • Hacılaryolu
  • Hacıyolu
  • hak yolu
  • Harezmi yolu
  • hava yolu
  • idrar yolu
  • kara yolu
  • keçi yolu
  • koşu yolu
  • Samanyolu
  • seğirdim yolu
  • ses yolu
  • sıçan yolu
  • sidik yolu
  • suyolu
  • su yolu
  • yargı yolu
  • yaya yolu
  • keyfi yolunda
  • tıngırı yolunda
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!