Arama

İslamcılık - Tek Mesaj #1

ThinkerBeLL - avatarı
ThinkerBeLL
VIP VIP Üye
27 Haziran 2009       Mesaj #1
ThinkerBeLL - avatarı
VIP VIP Üye
İslamcılık
MsXLabs.org & Temel Britannica

İslamcılık, 19. yüzyılın ortasında ortaya çıkan ve İslam dünyasını batı egemenliğinden ve geri kalmışlıktan kurtarmayı amaçlayan bir düşünce akımıdır.
İslamcılık Akımı, İslam dünyasında daha önce de var olmuş yenileme-yenilenme (tecdit-teceddüt) düşüncesine dayanan hareket­lerden modernleşmeyi öngören yönüyle ayrı­lır. Daha önceki hareketler İslam dünyasında­ki bozulmaları İslam'ın özüne dönerek düzelt­meyi amaçlarken İslamcılık Akımı'nda batıya yetişme, batı dünyası gibi olma özlemi ağır basar. Ama bu amaca dinin temel ilkelerin­den ödün vermeden ve İslam dünyasını tek bir siyasal otorite altında birleştirerek ulaşma­yı amaçlar.
İslamcılar özellikle batının bilim ve tekno­loji alanındaki yeniliklerini İslam dünyasının da mutlaka benimsemesi gerektiğini, İslam'ın bunu engellemediğini savunmuşlardır. İslam ülkelerinin tek kişinin otoritesine dayanan yönetim düzenlerinin değişmesini, eğitim sistemlerinin yenileşmesini ve yeni bir yaşam biçimi benimsenmesinin gerekli olduğunu ile­ri sürmüşlerdir. Dinin bu değişmelere uyumu sorununun da içtihatla (din bilginlerinin yeni bir durum karşısında bu durumun dine uygun olup olmadığı konusundaki yorumu) aşılabi­leceğini ortaya atmışlardır.
İslamcılık Akımı'nın kurucusu Cemaleddin Afgani'dir (1839–97). Afgani'nin Mısır'da başlattığı bu akım orada Muhammed Abduh (1845–1905) ve Reşid Rıza (1863–1935) tara­fından sürdürülmüştür. İslamcılık Akımı'nın Hindistan'daki başlıca temsilcileri Seyyid Ahmed Han (1817–98) ve Seyyid Emir Ali (1849–1928) olmuştur. Osmanlı aydınlarının da ilgisini çeken bu akım özellikle II. Meşruti­yet döneminde (1908–18) bir hayli yandaş toplamıştır. Bu dönemde Şehbenderzade Ahmed Hilmi (1865–1914), Said Halim Paşa (1863–1921) ve Mehmet Akif Ersoy (1873–1936) bu akımın öncülüğünü yapmışlardır. Ama I. Dünya Savaşı sonunda İslam dünyasının iyice parçalanması milliyetçilik akımlarının güçlenmesine yol açmıştır. 1960'larda İslam dünyasında yeniden tartışma alanına çıkan İslamcılık, günümüzde daha değişik yönelimler kazanarak varlığını sürdürmek­tedir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Tanrı varsa eğer, ruhumu kutsasın... Ruhum varsa eğer!