POLİS
a. (fr. poliçe', yun. politeia, bir kentin yönetimi'nden).
1. Kamu düzenini sağlamakla görevli devlet örgütü; kolluk, zabıta: Polise düşmek. Polis duruma el- koydu. Polis teşkilatında görev yapmak. Polis arabası.
2. Polis örgütünde görevli memur.
3. Polis devleti - DEVLET.
4. Polis hafiyesi, görevi suç sayılan bir eylemi ya da bunu yapan bir kimseyi bulup ortaya çıkarmak olan kimse; dedektif.
—Ask. Askeri polis, yabancı ordularda askeri inzibat sınıfına verilen ad. (Türk silahlı kuvvetlerinde bu görevleri, her birlik ve garnizon bölgesinde kurulmuş bulunan “askeri inzibat" birlikleri ve merkez komutanlıkları yürütür.)
—Ask. denize.
- Baş polis, savaş gemilerinde, gemi polisi olarak görev yapan erlerin başında bulunan, gemi komutanı tarafından görevlendirilmiş subay ya da astsubay.
- Gemi polisi, savaş gemilerinde, personelin gemi içindeki davranışlarını, birbirleriyle olan ilişkilerini, gemiye geliş ve gidişlerini kontrol eden, gemi personeli arasından seçilmiş ekip.
—ida. huk. Adli polis, bir suçun işlenmesinden sonra sanığı ve suç delillerini araştırarak yargı organlarına teslim eden polis.