Arama

Fikir Nedir? - Tek Mesaj #1

LaSalle - avatarı
LaSalle
Ziyaretçi
1 Mayıs 2010       Mesaj #1
LaSalle - avatarı
Ziyaretçi

FİKİR

Ad:  fikir.jpg
Gösterim: 541
Boyut:  29.0 KB

-krl a. (ar. fikr).
1. Bir durumu karşılamayı, bir eylemin ya da yapıtın özgün temelini oluşturmayı sağlayan zihinsel yaratım; düşünce: Bu saatte yola çıkmak kimin fikriydi? Kötü bir fikir.
2. Bir bireyin ya da bir grubun bir şey, bir konu üzerindeki yargısı, görüşü; düşünce: Bu konudaki fikrin ne? Sizinle aynı fikirde değilim. Sık sık fikir değiştirmek.
3. Bir şey fikri, zihinde tasarlanarak oluşturulan ya da onda gizliden gizliye varolan şey, düşünce: Son günlerde ölüm fikrine saplanıp kalmıştı. Ayrılma fikri onu endişelendiriyordu.
4. Bir konuda kısa yoldan, üstünkörü edinilen görüş, izlenim: Bu fotoğraflar, felaketin büyüklüğü hakkında size bir fikir verebilir. Fiyatlar hakkında bir fikrin var mı? —Hiçbir fikrim yok.
5. Bir şeyin zihinde oluşturulan soyut tasarımı; düşünce, kavram, ide: Doğruluk fikri. Adalet fikri.
6. Akıl, zekâ: Sende biraz fikir olsaydı böyle davranmazdın.
7. Bellek, akıl, hatır: Bu fikrimde kalmamış. Bunu fikrimden çıkarmamıştım.
8. Esk. Ku-Fiji adalar runtu.
9. Fikir adamı, düşünsel sorun- Yanuca adası kıyılarından bir görünümlar üzerinde özgün fikirler üreten kimse.
10. Fikir almak, fikrini almak, bir konuda ay dınlanmak ereğiyle yetkili saydığı bir kimsenin düşüncesini öğrenmek.
Fikir danışmak, bir kimsenin düşüncesinden yararlanmak üzere ona başvurmak.
fikir- edinmek
, bir konuda bir görüş ve kanıya ulaşmak: Adamın tutumu hakkında tam bir fikir edindiğimi söyleyemem.
Fikir gazetesi, haberden çok düşünsel konulara ağırlık veren ve genellikle belli bir dünya görüşünün sözcülüğünü üstlenen gazete.
Fikir işçisi, çalışmasında bedensel gücünü değil kafa gücünü kullanan kimse.
Fikir vermek, bir konuda bir kimseye yol gösterici düşüncesini bildirmek: Bunu o düşünemez, ona fikir veren biri var.
Fikir yormak, bir sorun üzerinde çok düşünmek.
Fikir yürütmek, ne yapmanın ya da nasıl davranmanın yerinde olacağı konusunda düşündüğünü söylemek.
Fikir sabit — SABİT FİKİR.

—Esk. Fikri amiyane, alelade, bayağı düşünce. ll Fikr-i âteşin, ateşli, coşkulu düşünce. ll Fikri' barik, ince düşünce.ll Fikr-i fasid, bozuk düşünce. Fikr-i ferda, gelecek düşüncesi. ll Fikr-i galat, yanlış düşünce. ll Fikr-i garaib-perver, acaip şeyler oluşturan düşünce. ll Fikr-i mukaddes, kutsal düşünce. ll Fikr-i muzmar, gizli düşünce. ll Fikr-i takib, peşini bırakmama, sona erdirme. ll Fikr-i vakkad, parlak bir fikir. ll Fikr-ı vatan, vatan düşüncesi.

—Huk. Fikir hürriyeti DÜŞÜNCE ÖZGÜRLÜĞÜ"nün eşanlamlısı. ll Fikir suçu - DÜŞÜNCE- suçunun eşanlamlısı.

—Psik. Ağır basan fikir, öteki zihinsel tasarımların hepsine egemen olan tasarım. (Burada, paranoyak tipten bir hezeyan sisteminin merkezi olan bir değişmez fikir söz konusudur.) ll Sabıt fikir, kendini, zorla ve inatla bilince kabul ettiren tasarım. Özne, her zamanki uğıaşlarına uygun düştüğü için bu tasarımın hastalıklı bir şey olduğunu fark etmez. (FİKRİ SABİT, İDEFİKS de denir.) [Bk. ansikl. böl.]

—ANSİKL. Sabit fikir. Taşıdığı asalaklık özelliği, bu tür fikrin, pek önemli olmayan bir zihinsel otomatizm olarak görülmesine yol açmıştır. Sabit fikir, eskiden beri, öznenin kişiliğine aykırı olduğu düşünülen saplantının karşıtı olarak ele alınmıştır. Ama klinik olaylarda, bunları birbirinden kesin olarak ayırt etmek olanaksızdır. Sabit fikir, nevrozlu ya da psikozlu bir bağlam içinde yer alabilir ve sistemli hezeyanların çoğunda temel bir öğedir.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 29 Temmuz 2016 17:51