Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
10:36, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Pazartesi, 08 Aralık 2025 - 10:38
Arama
MaviKaranlık Forum
Mai ve Siyah - Halit Ziya Uşaklıgil
-
Tek Mesaj #1
_Yağmur_
VIP
VIP Üye
4 Haziran 2010
Mesaj
#1
VIP
VIP Üye
Mai ve Siyah
Vikipedi, özgür ansiklopedi
Mai ve Siyah
Mai ve Siyah
, Halit Ziya Uşaklıgil'in yazdığı, batı roman tekniklerine uygun
ilk modern Türk romanı
dır.
Yapıtta roman kahramanı Ahmed Cemil'in kişiliğinde Babıali'de basın hayatında yok olup giden sanatçılar anlatılmaktadır. Mai etimolojik olarak arapça bir kelime olup mavi demektir.
Kitabın Konusu
Roman türünün edebiyatımızdaki en güzel örneklerinden olan Mai ve Siyah’ta yazar yaşanılan bir dönemin sosyo kültürel durumunu gözler önüne sermiştir. Yazar romanda okuyucuya dönemin yaşantısını A.Cemil’in bakış açısından vermeye çalışmıştır. Bu bakış açısında kendi içinde bir objektiflik ve realistlik göze çarpar. Mai ve Siyah dönemin bütün toplumsal sorunlarını gündeme getiren bir roman olmuştur. Yazar dönemindeki bir takım sorunları kahramanları vasıtasıyla okuyuculara açıklamıştır. Yazar bu romanda neslinin şair idealini ele alır, o zamanki sanat ve basın dünyasını yer yer çok gerçekçi çizgilerle tasvir eder. Bu tasvirlerde insanların duyguları çok güzel işlenmiştir. Eser aşırı duygusal ve romantik bir romandır.
Eserin Ana Fikri
Eserin anateması için karamsarlık, ayrılık, aşk, pişmanlık diye tek bir şey söylemek mümkün değildir. Bunun içindir ki bunların hepsini içine alan "kader" belki de bu eserin anatemasıdır diyebiliriz. Mai ve Siyah bize İstanbul’daki sanat ve edebiyat çevrelerini (Bab*ı ali) yansıtan başarılı romanlardan biridir. Romanın kahramanları olan Ahmet Cemil’in basın ve yayın hayatının merkezi olan çevrelerle ilişkisi bize XIX. yüzyıldaki edebiyat-kültür hareketlerini yansıtmıştır. Mai ve Siyah bu bakımdan Servet-i Funun edebiyat akımının bir bildigesi sayılır.
Kitaptaki Olayların ve Şahısların Değerlendirilmesi
Ahmet Cemil: Romanın baş kahramanıdır. Olaylar onun etrafında oluşur. Genç, yakışıklı, zeki, tuttuğunu koparan, aklına koyduğunu yapan, yeni edebiyat anlayışını temsil eden bir kişiliktir.
Raci: Ahmet Cemil’in karşısında olan yani eski edebiyat anlayışını temsil eden,onunla zıt fikirlere sahip, onu çekemeyen ve onun yolunu kesmeye çalışan birisidir. İkbal: Ahmet Cemil’in hayatını adadığı sevgili kız kardeşi, iyi kalpli, masum, güzel hayattan çok acı çekmiş, bahtı kara birisidir. Vehbi Bey: İkbal’in kocasıdır. Kaba, bencil, boyuna içen, küstah, karısına kötü davranan, onun ölümüne sebep olan alçak bir heriftir. Lamia: Ahmet Cemil’in çocukluktan kalma en büyük aşkıdır. Ahmet Cemil’in evlenmek istediği, sevdiği, hayatındaki ideal kadın. Hüseyin Nazmi: Lamia’nın abisi ve Ahmet Cemil’in yakın arkadaşı. Ahmet Cemil ile edebiyat tartışmalarına giren, onu kabullenen ve destekleyen birisidir.
Kitabın Özeti
A.Cemil, çok doğru, iyi kalpli bir avukatın oğludur. Annesi ise erdemli bir kadındır. Öğrenimine resmi okullarda başlar. Öğrenimi sırasında babası vefat eder. Okulu bitirir bitirmez kız kardeşine ve annesine bakmak zorunda kalır.Her geçen gün ölmektedir.fazla bir iş gelmemektedir. Yabancı dil bildiği için sadece evlerde ders vermektedir. Bir de şiir yazmaktan başka bir becerisi yoktur. Ders verdiği öğrencilerin yaptığı şımarıklıklar onu bezdirmiş ve bu işi bırakmasına sebep olmuştur. Daha sonra gecesini gündüzüne katarak Fransızca kitap tercümesi yapmış fakat emeğinin karşılığını alamamıştır. Gittikçe umutsuzluğa kapılmıştır. En sonunda Mirat-i Suun adlı gazetede iş bulur ve gazetede tercümeler yapmaya başlar. Hayatı az çok düzene girmeye başlar. Hatta gazete sahibinin oğlu Vehbi Efendi, A.Cemil’in kız kardeşi İkbal ile evlenir. O zaman Süleymaniye’de eski bir evde oturan A.Cemil kız kardeşini bahtiyar görmek hevesiyle, güzel bir düğün yapar. Ama bu evlilik, o zamanın evlenme şartları yüzünden başarılı olmaz. Evlenenler daha önceden birbirlerini tanımadıkları için, bağdaşamazlar. Vehbi Efendi gayet kaba, boyuna içen, küstah bir kimsedir. Bir gece Vehbi Efendi hamile olan İkbal’i öyle hırpalar, öyle bir tekme atar ki, zavallı kadın çocuğunu düşürür. A.Cemil çıldırmış gibidir, onu Ali Şekip zor zaptetmektedir. Kız kardeşini ölümden kurtarması lazımdır. Aldığı bütün tedbirlere karşı İkbal’ı ölümün pençesinden kurtaramaz. Hüseyin Nazmi uzakça bir vazifeyle dışişlerine tayin edilmiştir.A.Cemil bir gün onu ziyarete gider.Bir aya kadar memleketten ayrılacak olan Hüseyin Nazmi ,sevineceğini zannederek A.Cemil’e başka bir haber daha verir,Lamia’yı evlendiriyorlardır.Zihninde kızı ailesinin ısrarıyla evlenmeyi kabul etmiştir diye tasarlar.Bir an sevgisini itiraf etmeyi düşünür fakat bir yuva kuramayacağını anlayınca vazgeçer. Bütün umutları,gelecekle ilgili planları bir bir sönmüştür.Geriye ne kalmıştır.Bütün ömrünü koyduğu şiirleri mi?Bir an bile durmadan onları da ocağa atıp yakar.Yanışını gözlerinde yaşlarla izler.O eserin zaten bir anlamı kalmamıştır. Madem ki Hüseyin Nazmi gidiyor,o tutulup kalacaktır.Anadolu da bir vazife alıp gidecektir . Kararını yerine getirir.Dertli ******* alarak bir vapura biner . Gece karanlığında, son defa İstanbul’u seyreder.Vaktiyle ışıkların hepsi ona elmas gibi görünüyordu fakat şimdi her yer simsiyahtır.···············
Ayrıca Bkz=)
Halit Ziya Uşaklıgil (Halit Ziya Uşaklıgil Kimdir? - Halit Ziya Uşaklıgil Hakkında)
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Bu mesajı
1
üye beğendi.
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.
Cevapla
Kapat
Saat: 10:38
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...