Arama


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
3 Aralık 2010       Mesaj #1
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

İslam Dininde Komşu ve Komşuluk

Komşuluk, ailelerin birbirlerine iş­leri düşebilecek, işleri düştüğünde de isterlerse birbirlerinin yardımına ko­şabilecek kadar yakın yaşamaları, her an görüşülüp konuşulacak bir mesa­fede bulunmalarıdır.

İnsanlar tek başlarına yaşayama­yacakları gibi, tek bir aile de başka ai­lelerle münasabet kurmadan yaşaya­maz. Her ailenin birtakım özel prob­lemleri yanında, birbirine benzer problemleri de vardır. Doğumlar, ölümler, hastalıklar, bazı kaza ve âfetler her ailenin karşı karşıya kala­bileceği olaylardır. Böyle bir olayla karşılaşıldığında bir ailenin fertlerinin çabaları yeterli olmayabilir. Hısım, akraba uzakta, hemen yetişmeleri mümkün olmayan yerlerde bulunabi­lir, işte böyle durumlarda iyi komşu­lara sahip olmak başlıbaşına bir ser­vettir.
iyi komşuluğun gerekliliğinden ve yararlarından şimdiye kadar çok bah­sedilmiştir. Birçok din, birçok aklı eren kişi bu konuda görüş belirtmiş­tir. Fakat islam dini kadar komşulu­ğun inceliklerini belirten, ideal kom­şuluğun esaslarını ayrıntılarına kadar ortaya seren bir din, bir felsefe görül­memiştir.

İslam dini, dünya hayatının sulh ve sükun içinde geçmesine, insanların kardeşçe yaşamlarına önem vermiştir. Komşuluk dünya yaşayışının barış ve huzur içinde geçmesine yarayacak en önemli ortamlardan biridir.

Komşulukta en önemli ilke karşı­lıklı güvendir. Komşu komşuya her bakımdan güvenebilmelidir. Bir kom­şu sıkıntıya düştüğünde, darda kaldı­ğında komşusunun veya komşularının yardıma koşacağından emin olmalı-dı. Hatta İslama göre bir komşunun diğerine yardım ve iyilik etmek için onun sıkıntılı ve muhtaç zamanını beklemesi gerekli değildir, iyilik ve yardım normal hallerde, buna ihtiyaç duyulmazken de yapılmalıdır. Pey­gamberimiz sahabeden Ebu Zer'e şöyle buyuruyor: "Ey Ebu Zer, çor­ba pişirdiğin zaman suyunu biraz faz­la koy ve ondan komşuna da ikram et." Bu hadis (Peygamber sözü), komşunun komşuya iyilik etmek için zaman ve zemin beklememesi gerek­tiğini belirtmesi yönünden dikkate de-ğer.Kuran iyilikle muamele edilmesi gereken sınıflar arasında komşuya da yer vermiştir. ""Allah'a.ibadet edin ve ona hiçbirşeyi ortak koşmayın. Sonra anaya-babaya iyilik edin, ak­rabaya,yetimlere, yoksullara, yakın ve uzak komşuya da iyilik edin" (1) mealindeki ayet bunu belirtmektedir.

Peygamberimizin konumuzla ilgili bir başka hadisi de şöyledir: "Kim Al­lah'a ve ahiret gününe iman ederse komşuna ikramda bulunsun."

İyi komşuluk şüphesiz her devir­de önem taşımıştır. Fakat hiçbir de­virde iyi komşuluğa zamanımızdaki kadar gerek duyulduğu söylenemez. Günümüzde aynı çatı altında, aynı apartmanda birçok aile birlikte yaşa­mak zorundadır. Böyle yaşamaya mecbur hatta mahkûmdurlar. Bu du­rumda komşu saygısı taşımayan, onun rahat ve huzuruna değer verme­yen, bir apartmanda değil de birdağ başında tek başına yaşıyormuş gibi pervasız, sorumsuz tavır ve davranış-lardabulunanlar dini yönden çok ağır tehditlere hedeftirler. Alt katta da bir aile yaşadığını hesaba katmadan üst katta hora tepen, üst kat penceresin­den veya balkondan hah, kilim vb. sil­keleyerek alt kattaki komşusunun ye­ni yıkanmış çamaşırlarını kirleten, radyo, televizyon vs.'yi sonuna kadar açarak tüm çevresinin kafasını şişiren düşüncesiz aileler az değildir. Bunlar ve komşuyu rahatsız edici bütün dav­ranışlar İslam'a göre kesin şekilde ya­saktır. Peygamberimiz bu konuda, bi­razcık imanı olan herkesi derin derin düşündürmesi gereken şu hadisi irad buyurmuştur: "Komşusunun kötü­lüklerinden korkan kimse vallahi iman etmiş olmaz."

Başka bir hadisinde, " Dört şey mutluluk sebebidir. İyi komşu, iyi bi­nek, ferah ev, dürüst eş" buyur­muştur.

Hz. Ömer, "Komşusu, arkadaşı ve akrabası tarafından iyi denen kim­se gerçekten iyidir." diyor.
Burada yalnızca bir kısmına de­ğindiğimiz ayet ve hadisler bile İs­lam'da komşuluğun değerini ve öne­mini anlatmaya sanıyoruz yeterlidir.


(1) Nisa süresi, ayet, 36.


İslam Ansiklopedisi