METAL
— Polim. Metal kaplama, plastik maddelerin ısıl, optik, elektrik, hatta mekanik özelliklerini artırması nedeniyle giderek daha yaygın biçimde kullanılmaktadır. Kaplama işleminde uygulanan başlıca teknikler şunlardır: tabancayla püskürtme vakumla metal kaplama, özellikle ABS (akrilonitril, butadien, stiren terpolimerlerinin kısa yazılışı) malzemelerine uygulanan elektrolitik metal kaplama. Metalle taşıyıcı plastik arasındaki yapışma, özellikle dikkat edilmesi gereken bir noktadır. Kaplama ve plastik maddenin birbirinden ayrılması çeşitli etkenlerden kaynaklanır Bunlar arasında plastik yüzeyinin çok iyi hazırlanmamış olması, metal kaplamanın kalkmasına yol açan plastikleştiricilerin göçü, plastik ve metal arasındaki genleşme katsayısı farklıklarının doğurduğu gerilimlere neden olan sıcaklık değişmeleri sayılabilir.
—Simya. Simyacılar yaygın anlamda yedi metal bilirler: renk ve özellikleri bakımından Satürn’e karşılık gelen kurşun, kalay (Jüpiter), demir (Mars), altın (Güneş), bakır (Venüs), cıva (Merkür), gümüş (Ay). Simya kuramı altın ve gümüş olarak iki metalin mükemmel, diğerlerinin alelade olduğunu kabul eder Bu sonuncu metallerin dönüşmesi olanaklıdır, çünkü mineraller gibi bütün metaller aynı hammaddeden türer, birbirlerine benzer ve yalnız biçimleri bakımından farklılık gösterirler. Bütün metaller, değişen oranlarda, belirli sayıda nitelikler taşıyan iki temel öğeden, kükürt ve cıvadan oluşurlar Üçüncü temel öğe olan tuz, ancak bağlayıcı görevi yapar. Pişme derecesi, arılık derecesi, gezegenlerin etkisi metallerin kendi aralarındaki farklılıkların kaynağıdır.
—Tekndl. Metal kaplama, cisimleri korozyona karşı korumayı, yüzeysel özelliklerini (özellikle sertlik) iyileştirmeyi ve çalışma sırasında aşınmış ya da işlemeyle yıpranmış parçalann boyutlannı ilk ölçülerine getirmeyi sağlar Bu amaçla, metal kaplanacak yüzeyin, uygulanacak tekniğe ve kaplanacak metalin yapısına bağlı olarak özenle hazırlanması gerekir. Metal kaplama çeşitli tekniklerle elde edilir:
—kimyasal yer değiştirme; bu teknikte metal, kaplanacak metalin genellikle çözelti halindeki tuzlarından biriyle yer değiştirir (demiri kimyasal olarak bakırla kaplama);
—elektrolitik kaplama (krom kaplama, bakır kaplama, nikel kaplama, çinko kaplama vb.);
—sıvı metal ya da alaşıma sıcak daldırma; bu yöntem, demiri ve çeliği çinkoyla (galvanizleme), alüminyumla (alüminyumlama), kalayla (kalaylama) ya da kurşunla (kurşun kaplama) kaplamada kullanılan en eski yöntemdir;
—ısılkimyasal işlem; katı, sıvı ya da gaz ortamda yüzeysel olarak uygulanan bu yöntemle alüminyum (alüminyum emdirme), çinko (Sherard yöntemi), krom (kromlama), molibden ve tungsten katmanları elde edilir;
—boya; bu teknikte asıltı halinde metal tozları içeren bir boya kullanılır;
—tabancayla metal kaplama; —vakumda metal kaplama.
Sanayide kullanılan en yeni yöntemler arasında yer alan bu son iki yöntem genellikle tam deyimiyle "metal kaplamalar" olarak kabul edilir. Tabancayla püskürtme yoluyla metal kaplama yöneminde yüzey üzerine çok küçük damlacıklar halinde püskürtülen sıvı metal ya da alaşım, burada katılaşarak koruyucu bir katman oluşturur. Metal ya hamlacın aleviyle sürüklenen bir tel (Schoop yöntemi) ya da ister bu alevle emilen, ister bir elektrik arkının oluşturduğu plazma jetinin etkisi altında kalan bir toz (Schori yöntemi) biçimindedir. Daha az kullanılan bir yöntemde gerektiğinde önceden eritilen metal, çekim etkisiyle tabancaya gelir ve burada sıcak bir basınçlı havayla püskürtülür. Metallerin ve alaşımların büyük bir bölümüne uygulanabilen tabancayla metal kaplama, özellikle büyük boyutlu ve sökülemeyen parçaları kaplamak için çok uygundur. Çinko, kurşun, alüminyum, bronz kaplama, kalaylama, tesisatları korozyona ve sıcakta yükseltgenmeye karşı korumak için yaygın olarak kullanılmaktadır.
Vakumda metal kaplama tekniğinde, havası alınmış bir kap içinde ısıtılan metal parçası buharlaşır ve aynı kap içine yerleştirilen kaplanacak cisimler üzerine çöker. Böylece çöken metalin kalınlığı birkaç atom katmanından 1 mikrometreye kadar değişir; bu nedenle kaplanacak yüzeyin çok özenle hazırlanması (elektrolitik ya da çok ince mekanik parlatma) gerekir. Bu yöntem yalıtkan bir malzemenin yüzeyini iletken hale getirmeyi sağlar. Bu metal kaplama tipi, sanayide, gerek korozyona karşı korumak, gerek dekoratif bir görünüm vermek ya da yüzeysel özelliklerini artırmak (yansıtma, elektriksel iletkenlik) amacıyla çok sayıda parçaya, özellikle de elektrikte, elektronikte (tüm- devreler) ya da optikte (yansıtıcılar) kullanılan melzemelere uygulanır, ince kaplamalar renksiz bir vernik katmanıyla korunur.
En yeni tekniklerden biri olan katodik püskürtmeyle metal kaplamada parça, içinde arı bir gaz bulunan bir kaba yerleştirilir; bu gazın basıncı milibarın onda biri düzeyindedir. Bir elektrik boşalması alüminyum katotun püskürmesini sağlar ve katotun malzemesi metal kaplanacak parçalar üzerinde kaplanır. Bu yöntem özellikle mikroelektronikte kullanılır.
Bu iki teknik, elektron mikroskopunda gözlemlemek için bu yolla iletken duruma getirilmiş yalıtkan malzemeleri, yapısal olarak incelemeyi sağlar.
Metal sanayicileri sendikası (Türkiye), metal işkolunda etkinlik gösteren işverenlerin sendikası. Kısa adı MESS olan sendika, 1959'da 11 firmanın girişimiyle İstanbul'da kuruldu. 1963'te, Ankara Madeni eşya işverenleri sendikası kendini feshederek MESS ile birleşti. Aynı yıl Sendikalar kanunu ile Toplusözleşme, grev ve lokavt kanunu'nun yürürlüğe girmesi üzerine başlayan toplusözleşme görüşmelerine, 64 işyerini kapsayan grup sözleşmesi yapmak üzere katıldı. Ancak, grup sözleşmesi başta T. Maden-iş sendikası olmak üzere işçi sendikalarınca kabul edilmedi ve grup dağıldı. Sonraki yıllarda metal sanayisi işkolunda işyeri sözleşmeleri tek tek yapıldı, grup sözleşmesine uzun bir aradan sonra geçilebildi (1976). 1979'da, T. özal'tn da 7 ay başkanlık yaptığı sendikanın üye sayısı, 1960'ta 17 iken, 1970’te 296'ya, 1980'de 310'a, 1990'da 398'e yükseldi. 1992 sonu itibariyle 300 üyesi vardı.
Kaynak: Büyük Larousse