Arama

Mantar Nedir? - Tek Mesaj #2

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
12 Mayıs 2011       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
MANTAR
—Böcbil. Mantar hastalıktan. Mantarların böceklerde yol açtığı hastalıklar (örneğin ipekböceğinde görülen kireç hastalığı) uzun süredir bilinmektedir. Bazı hastalık yapan mantarlar (Metarrhiziam, Beauveria) XIX. yy.'ın sonundan bu yana biyolojik mücadelenin deney konusu oldular, bu mantarlann ve aynı zamanda da böcek ölümlerine yol açan enfeksiyonların incelenmesine özellikle 1960'tan sonra hız verildi ve incelemeler derinleştirildi. (Eşanl. MİKOZ.)

—Ecza İyot, kükürt, salisilik asit, kristal mor, dördüncül amonyum tuzları, tolnaftat ve imidazol türevleri gibi birçok madde yerel olarak sürüldüğü zaman mantarlara karşı etki gösterir. Griseofulvin, dermatofit mantar enfeksiyonlarında dahilen kullanılır, maya mantarlarına etkisizdir. Nistatin ve amfoterisin B, dahilen ve haricen kandidiyozlara (maya mantarı enfeksiyonları) etki yapar, ama dermatofitlere etki yapmaz.

—Ormana Mantar kök ve gövdedeki çevresel kobiyumun dış tarafından doğar; çeperleri mantarlaşarak geçirimsizleşmiş olan deliksiz ve üst üste yığılmış yassı hücrelerden oluşur. Lipit yapısında olan mantarözü her türlü kimyasal alışverişi engelleyerek hücrelerin hızla ölmesine neden olur. Mantar, türlere göre az ya da çok kalın tabakalar halinde oluşur (mantar meşesinde çok kalın olur); dış tabakalar plakalar halinde aynlıp düşebilir (çınar) ya da çatladıktan sonra kavlama kabuğu oluşturarak yerinde kalır. Genç mantar kovucuklarla delik deşiktir; bunlar ilk ûstderi tabakasında gözenek görevi yapar.

Mantar meşesi


soyulan koruyucu tabakanın yerine hep yenisini yapar; ayrıca, soyma işlemi besisuyunun dolaştığı mevsime denk gelirse hep homojen ve ince bir mantar elde edilir.
Bu nedenle mantar elde edilecek ağaç üzerinde iki ayrı işlem yapılır:
  1. ilk mantar tabakası olan kaba mantann (erkek mantar) soyulması;
  2. belli aralıklarla esas mantar hasadı. Bu işlem büyüme hızına göre değişik zamanlarda aralıklı olarak yapılır ve erkek mantardan daha kaliteli olan dişi mantarın (yara mantarı) elde edilmesini sağlar.
Kaba mantarı soyma işlemi,
ağacın çevresi yerden 1 30 m yukanda 0,70 m'ye vardığı zaman, yani mantarmeşesinin büyüme hızına göre 30 ile 40 yaşında yapılır. Ondan sonra her 8 ila 12 yılda bir mantar kabuğu 25 mm'yi bulduğu zaman yeniden ürün alınır. Bir ağaçtan toplam 8 ila 10 kez ürün alınabilir ve mantar verimi yılda hektar başına 100-150 kg'ı bulur.

Ürün alındıktan sonra ticari mantar elde etmek için şu işlemlerden geçirilir:
  • istifleme (mantar levhalarının düzelip düzleşmesini sağlar);
  • kurutma (mantar, neminin bir kesimini kaybeder);
  • ısıtma (esnekliği artırır); kazıma ve temizleme (levhalara son biçimini verir).
Erkek mantar, ses ve ısı için yalıtma malzemesi olarak küçük parçalar halinde (yonga halinde) kullanılır. Yara mantarı şişe tapası yapmaya yarar.
Mantar üretici başlıca ülkeler Portekiz, ispanya, Fas, Cezayir, Tunus, İtalya ve Fransa'dır.

—Paleobot. Kuşkusuz Cambria öncesinden beri var olan mantarlar Dinant katından bu yana fosil halinde bulunmuştur (mucorales, chytridiales, cıvıkmantarlar); fosil yakıtlar (taşkömürü, linyit, türbo, vb.) bunlann miselyum ve konidilerini içermektedir. Fosil yaprakların üzerinde asalak asklımantarlara da rastlanmıştır.

—Patol. Mantar hastalığı çeşit çeşittir: sık görülen yüzeysel ya da deri mantar hastalıkları, derialtı mantar hastalıkları ve derin mantar hastalıkları. Bu son ikisi ağır bir hastalık geçirenlerde ya da antibiyotik ve kortikosteroit tedavisi yüzünden bağışıklık sistemleri bozulmuş olanlarda ortaya çıkar. Başlıca derialtı mantar hastalıkları misetomlar, kromoblastomikoz ve sporotrikozdur; başlıca derin mantar hastalıkları ise histoplazmoz, asperjilloz, tdastomikoz, kriptokokkoz ve koksidioidomikozdur. Antinomikoz gibi bazı bakteri enfeksiyonlarına yalancı mantar hastalığı adı verilir.

Deri mantar hastalıkları


Deri hastalıklarının yaklaşık % 10'u dolayındadır. Terleme, ısı ve nemle ortaya çıkmaları kolaylaşır ve genellikle yüzme havuzlarında ve hamamlarda yayılır Etkenleri farklı olan ve (her iki biçime de etkili imidazol türevleri dışında) aynı tedavilere yanıt vermeyen iki çeşidi vardır.
Bunların bir kısmına maya mantarları neden olur: kandidoz'lar (Candida albicans yapar) ve pitiryaz iş versikolor (Phyrosporum orbiculare yapar).
Diğerlerine ipliksi mantarlar (dermatofit) neden olur. Bunlar vücudun çeşitli bölgelerine yerleşebilir. Kılsız deride değirmi herpes denen, ama herpesle hiçbir ortak yanı bulunmayan, merkezi ince pullu ve çevresi hem daha iltihaplı, hem kabarcıklı madalyon biçiminde bir mantar hastalığına neden olur. Madalyonlar birleşerek, çok çemberli plaklardan oluşan halka halka döküntüler meydana getirir. Kaşıntı genellikle şiddetlidir. Bulaşma hemen hemen her zaman bir hayvan aracılığıyla olur (çoğu zaman kedi, fakat köpek ya da başka bir hayvan da olabilir). En sık rastlanan mantarlar microsporum (özellikle Microsporum canis) ve tricophyton (eğer insandan insana bulaşma söz konusuysa özellikle Tricophyton rubrum) cinsindendir. Ama bütün dermatofitler saçsız deride deri hastalığına yol açabilir.

Büyük kıvrımlarda dermatofitler kenarlı Hebra egzama'sına neden olur (uzun süre kıvrımlarda yerleşen bir mantar hastalığı sanılan eritrazma, aslında Corynebacterium minutissimum adlı bir basilden ileri gelen bir mikrop hastalığıdır). Mantar hastalığı, küçük kıvrımlarda (ayaklarda parmak araları) atlet ayağı denen tabloyu oluşturur. Dermatofitler kıllarda sikozise (mikroplu sikozis de vardır) ve Celcius kerionu'una neden olur. Mantar hastalığı saçlı deride kellik yapar. Tırnaklardaki mantar hastalığına onikomikoz denir.
Derideki mantar hastalıkları mantar öldürücü antibiyotiklerle tedavi edilir

—Toksikol. ve Ted. Mantarla zehirlenme en başta zehir içeren üstün yapılı mantarlardan ileri gelir. Bu zehirlenmelerin en ağırı, bazen ölümle sonuçlanan amanita zehirlenmesidir. 12 ila 24 saat, hatta 48 saat süren uzun bir kuluçka döneminden sonra belirtiler birdenbire ortaya çıkar Şiddetli bir mide-bağırsak tepkisi (önlenemeyen kusmalar, çoğunlukla kanlı koleram- sı ishal), su kaybı ve çok işeme görülür. İkinci güne doğru çoğu zaman aldatıcı bir gerileme olur, ondan sonra hemen ağır bir sanlık, nefrit, siyanoz ve kanamalar baş gösterir ve hasta üç ila on gün içinde halsiz düşerek ölür. Bu belirtileri yenmek için birçok tedaviye birden girişmek gerekir.

Belirtiler geç ortaya çıktığından kusturucu vermek ve mideyi yıkamak faydasızdır; daha başka önlemler almak, tuzlu müshiller vermek, bitkisel ya da hayvansal kömür içirmek, hatta kâfurlu yağ, sitriknin, morfin vermek yetersiz kalır, iyileşme ancak aşağıda yazılı yöntemlerin bir arada uygulanmasıyla sağlanabilir: taze tavşan sakatatı (mide beyin) yedirmek, antifaiinik serum şınnga etmek (ne yazık ki kolay bulunmaz), makattan ve damardan glukozlu ve tuzlu serumlar vermek. Bazı hallerde, yalnız irkiltici olan mantarlardan (russula, lactarius, entoloma lividus), hatta bozulma yüzünden zehirli hale gelmiş yemeklik mantarlardan da zehirlenme olabilir, ama bunlar çoğunlukla birkaç gün içinde kendiliğinden düzelir.

Sinekmantarıyla (Amanita muscaria) ya da yalancı altın mantarla (Amanita caesarea) zehirlenmede kuluçka devresi kısa sürer; mide-bağırsak bozuklukları, ardından sinir bozuklukları baş gösterir ve ön plana geçer (irkilme, sarhoşluk, hezeyan, çırpınma, midriyaz). Tedavi için hastanın midesi yıkanır ya da hastaya kusturucu ilaç içirilir; tanen, hafif iyodoiyodürlü çözelti, kloral ve bromür verilir.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 6 Aralık 2016 05:20