Arama


Daisy-BT - avatarı
Daisy-BT
Ziyaretçi
4 Haziran 2011       Mesaj #2
Daisy-BT - avatarı
Ziyaretçi

Azerice

Azerice (Doğru kullanımında Azerbaycanca Azerbaycan Türkçesi veya Azerbaycan Dili) Türk dilleri ailesinin Oğuz Grubunda bulunan ve Türkiye Türkçesine çok yakın olan bir dildir. Azerbaycan Cumhuriyeti'nin resmî dilidir.

Konuşulan Alan

Azerbaycan Türkçesi, Azerbaycan'da 8.473.000, İran'da ise 15-20 milyon kişi tarafından konuşulan Türk dilinin Oğuz lehçelerinden biridir. Irak Türkmen Türklerinin ağzı da Azerbaycan Türkçesine benzer. Azerbaycan Cumhuriyeti'nde 1991 yılı itibarıyla Azerbaycan Türkçesine uyarlanan Latin alfabesi ile yazılmaktadır. Türkiye'de Iğdır[9], ve Ağrı illerinde konuşulur.

Diyalektleri

Azerbaycan Cumhuriyeti arazisinde 4 diyalekti vardır:
  • Doğu diyalekti — Kuba, Şamahı, Bakü, Muğan ve Lenkeran diyalektleri
  • Batı diyalekti — Kazah, Karabağ, Gence diyalektleri
  • Kuzey diyalekti — Şeki (Nuha) ve Zakatala-Kah diyalektleri
  • Güney diyalekti — Nahçıvan, Ordubad, Erivan diyalektleri
Diyalektler birbirinden fonetik hususiyetlerine göre ayrılırlar.

Kapalı E

Azerice, Türk dilleri içinde Türkiye Türkçesine daha yakındır. Fonetik hususiyetine göre "é" (kapalı e) foneminin kullanımı ile diğer bütün şivelerden farklılaşır: Gét- (Az. Get- “Gitmek”); Él (Az. El “İl”)… E ile i sesleri arasında, Türkiye Türkçesindeki e sesinden biraz daha kapalı bir şekilde telaffuz edilir. Göktürk devrinde var olan kapalı e sesini bir özellik olarak bulunduran tek çağdaş Türk yazı dilidir.

Tarih

Oğuz Türkçesi


Türk dili 13. yüzyılda Hazar’ın batısında Oğuz Türkçesi merkezli bir özellikte bağımsız gelişimine başlamıştır. Batı Türkçesi (Oğuz Türkçesi veya Yeni Batı Türkçesi) olarak belirtilen bu bölge Türkçesinin içinde saha bakımından zamanla iki daire meydana gelmiştir. Bunlardan biri Azerbaycan ve Doğu Anadolu sahasını içine alan Doğu Oğuz kolu, diğer Osmanlı sahasını içine alan Batı Oğuz koludur.

11.-13. yüzyıllar arası, aynı zamanda Oğuzların Orta Asya’dan batıya doğru uzanan siyasî etkinliklerinin güçlenme dönemidir. Nitekim daha 11. yüzyılda büyük Selçuklu Devleti’nin batıya yaptığı göçlerle, Oğuz nüfuzu yalnız Sirderya, Maveraünnehir, Harezm ve Horasan bölgelerinde kalmamış; Azerbaycan üzerinden Abbasi Devleti'nin başkenti ve büyük kültür merkezi Bağdat’a kadar uzanmıştır. Bu etkililik Oğuz Türkçesi açısından da aynı yönde bir gelişme yaratmıştır.

Batı ve Doğu Kollarının Açılması

Ad:  Adsız.jpg
Gösterim: 17450
Boyut:  42.5 KB

Azerbaycan ve Osmanlı Türkçeleri arasında, daha çok şivede kalan ayrılıkların sebeplerini Doğu Oğuz koluna Oğuz dışı Türk şivelerinin, özellikle Kıpçak unsurlarının yaptığı etki ve İlhanlılardan kalan bazı Moğolca izlerinde aramak lazımdır. Bu iki Türkçe arasındaki başlıca ayrılıklar, kelime başındaki b - m, kelime içindeki ķ - ġ - ħ, ilk hecedeki e - i, kelime başındaki t - d ile akuzatif ve bazı fiil çekimleri etrafında toplanmıştır.

Ad:  800px-Ana_Dili.jpg
Gösterim: 11846
Boyut:  63.6 KB
Nahçıvan’daki Ana Dili Heykeli


Batı ve doğu Oğuz kolları arasındaki farklılıklar 14. yüzyıldan sonra kesinleşmeye başlamıştır. Azerbaycan sahasında yetişen başlıca edebî şahsiyetlerin bulunduğu 17. yüzyıldan önce de doğu ve batı Oğuz kolları arasında kayda değer bir ayrılık bulunmadığı için bu iki Oğuz Türkçesi, yazı dili olarak Batı Türkçesi adı altında zikredilmişlerdir.

Yazı Dili

Arap asıllı Türk alfabesinin kullanıldığı devirlerde Azerbaycan ve Osmanlı Türkçesi sahalarında kaleme alınan eserlerin imlasında büyük ortaklıklar söz konusu olmuştur. Çünkü Türkçenin eski devirlerinden gelen ve bu alfabede standartlaşan imla, doğu ve batı sahalarında aynı imla geleneğini gerektiriyordu. Mesela kapı kelimesi Hazar’dan batısından

19. asrın başlarından itibaren Ruslar, Kafkaslar ve Azerbaycan’ı istila etmeye başladılar. 18 Şubat 1828’de Ruslarla Kaçar Hanedanı arasında imzalanan Türkmençay Antlaşması gereğince Aras Nehri’nin kuzeyinde kalan Azerbaycan toprakları Ruslara bırakıldı. Azerbaycan Türkçesi veya Azerice, 17. yüzyıldan sonra kendi mecrasında gelişimine devam etmişti. Rus egemenliğinden sonra, Osmanlı Türkçesi bölgesi ile olan irtibatların azalması ve zamanla bölgede oluşturulan devlet yapısı sonucunda yazı dili olarak Azerice resmiyet kazandı.

Türk yazı tarihi mevcut bilgilerle Göktürk Alfabesi ile başlasa da, Azerbaycan Türkçesinin yazılmasına Arap alfabesinin bir varyantı ile başlanmıştır. Selçuklu ve Oğuz Türkleri 10. asırdan başlayarak Arap alfabesine Türkçe için gerekli birkaç harfi ekleyerek (ç, p, j gibi) bu alfabeyi kullanmış ve bu alfabeyle değerli eserler yaratmışlardır.

Arap asıllı alfabe, Azericenin özünü ifade etmesi için mükemmel bir alfabe olmasa da, 20. asrın evveline kadar bu alfabeden Azerbaycan muhitinde genişçe yararlanılmış ve bu alfabeyle Azerbaycan tarihinin, edebiyatının kıymetli eserleri kaleme alınmıştır.

Azerice için 1929 yılına dek Arap asıllı alfabe kullanılmıştır. 1929-1939 yılları arasında Latin asıllı alfabe, 1939-1991 yılları arasında Kiril alfabesi kullanımda olmuştur. 1991 yılından itibaren Latin kaynaklı alfabeye geçilmiştir.

İran'nın Azerbaycan bölgesi ve diğer yerlerde yaşayan Azeriler ise bugün de Arap asıllı alfabe kullanmaktadırlar.

Vikipedi

BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.