Arama

İngiliz Edebiyatı - Tek Mesaj #2

DERUNİ - avatarı
DERUNİ
Ziyaretçi
14 Haziran 2011       Mesaj #2
DERUNİ - avatarı
Ziyaretçi
İngilizce Edebiyat
Vikipedi, özgür ansiklopedi

İngilizce Edebiyat, İngilizce olarak icra edilen edebiyat türüdür. Bu alanda eser veren sanatçıların ille de İngiliz olması gerekmez. Polonyalı Joseph Conrad, İskoç Robert Burns, İrlandalı James Joyce, Gallerli Dylan Thomas, Amerikalı Edgar Allan Poe, Hintli Salman Rushdie,
Karayipli V.S Naipaul İngilizce olarak birçok edebi eser vermişlerdir. Diğer bir deyişle, İngilizce Edebiyat dünyada konuşulan İngilizce’nin çeşitli varyasyonları ve lehçeleri gibidir. Akademik alanda, İngilizce Edebiyat, İngilizce üzerinde çalışan bazı bölümlere, ikincil ve üçüncül eğitim sistemlerine ad olabilmektedir. İngiliz Edebiyatı'ndaki çok sayıda yazar çeşitliliğine rağmen, William Shakespeare'in eserleri, İngilizce konuşan dünya genelinde en önemli noktada yer almaktadır.

İLK İNGİLİZLER: KELTLER
İngiliz edebiyatının ilk örnekleri adanın gerçek sahiplerine değil de adaya sonradan yerleşen göçmenlere aittir. Günümüzdeki İngiliz halkının soyu da bu göçmenlerden gelmektedir.
Adanın ilk sahipleri kelt'lerdir. Keltler'in bu adaya tam olarak ne zaman yerleştikleri bilinmemektedir. Milattan sonra 43 yılında romalılar bu adaya çıkmış ve barbar keltleri kolayca hükümleri altına almışlardır.
Bu roma istilası 5. yüzyıla kadar yani kavimler göçüne kadar devam etmiştir. bu döneme kadar keltler roma medeniyeti altında daha uygar bir toplum olmuşlardır. Romalılar bu adaya yollar, hamamlar yapmış ve keltleri daha medenî bir hale getirmişlerdir. fakat zamanla keltler savaş kabiliyetlerini kaybetmişler ve daha uygar bir toplum olmuşlardır.

ROMALILARIN ÇEKİLİŞİ VE AVRUPADAN GELEN KAVİMLER
Kavimler göçünün başlamasıyla roma bu topraklardan çekilmek zorunda kalmıştır ve gerilerinde savaş kabiliyetlerinden yoksun bir medeniyet bırakmışlardır. Özellikle Almanya'dan gelen angle, saxon (Daha sonraları bu iki kabile Anglo-Saxon adıyla beraber anılmaya başlamıştır) ve jutes kabileleri, keltleri kolayca yenerek batıya doğru sürmüşlerdir ve burayı günümüze dek yurt edinmişlerdir. Şimdiki ingilizler de işte bu anglo-saxonların torunlarıdır. Keltler ise batıya doğru gitmişler ve günümüzdeki Galler halkını oluşturmuşlardır.

ESKİ İNGİLİZ EDEBİYATI
Anglo-Saxonlar, Almanya'da yaşarken kendilerine özgü bir edebiyatları vardı ve ingiltere'ye bu edebiyatı getirmişler. İşte ilk ingiliz edebiyatını anglo-saxonların Almanya'dan getirdiği edebiyatları oluşturmaktadır. Anglo-saxonlar pagan(putperest) insanlardı.

Anglosakson edebiyatı
Eski İngilizce ile yazılmış olan ilk İngilizce eserler, Orta Çağ'ın başlarında ortaya çıkmıştır (bulunan en eski metin Cædmon's Hymn metnidir).
Sözlü gelenek, eski İngiliz kültüründe çok güçlüydü ve çoğu edebi eser icra edilmek amacıyla yazılırdı. Böylelikle, epik şiirler çok popülerdi ve Beowulf dahil birçoğu, bugünün Norveççe'sine ya da İzlandaca'sına çok yakın benzerlik gösteren Anglosakson edebiyatı'nın zengin külliyatında günümüze kadar geldi. Günümüze kadar ulaşan el yazılarındaki Anglosakson dizelerinin çoğu, kıtadaki eski Viking ve Alman savaş şiirlerinin muhtemelen "daha yumuşak" bir uyarlamasıydı. Bu şiir İngiltere'ye getirildiğinde, hala bir nesilden diğerine sözlü olarak aktarılıyordu ve aliterasyonlu dizeler'in ya da ünsüz kafiyesinin (günümüz gazete başlıkları ve pazarlama sektöründe bu teknik sıklıkla kullanılmaktadır) daimi varlığı, Anglosakson halkının onu hatırlamasına yardımcı olmuştur. Bu tür bir kafiye Cermen dilleri'nin bir özelliğidir ve Roman dilleri'nin sesli uyaklarından ya da kafiyelerinden farklıdır. Fakat ilk yazılı edebiyat, Aziz Augustinus ve onun müritleri tarafından kurulan ilk Hıristiyan manastırlarınaa dayanmaktadır ve Hıristiyan okuyucuların ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla bir şekilde uyarlandığını düşünmek mantıklıdır. Viking savaş şiirleri, en kaba mısraları olmaksızın dahi, hala kan davalarının kokusunu taşımaktadır ve bunlara ait sesli uyaklar, kulağa kasvetli kuzey havası altında çarpışan kılıçlar gibi gelmektedir: anlatılarda, her zaman için yaklaşan bir tehlike hissi duyulur. Beowulf'un hikâyesi boyunca savaştığı canavarlar tarafından nihayetinde ölmesi gibi, her şey, er ya da geç sonlanacaktır. Beowulf'taki hiçbir şeyin baki kalmaması, gençlik ve neşenin ölüm ve üzüntüye dönüşecek olması duyguları Hıristiyanlığa girmiştir ve İngiliz romanının gelecekteki görünümüne hakim olacaktır.

Orta Çağ İngiliz Edebiyatı

Orta Çağ İngiliz Edebiyatı terimi,
Orta Çağ İngilizcesi olarak bilinen İngilizce ile yazılmış olan ve yaklaşık olarak 1066 yılında Norman İstilası'ndan Londra-temelli bir İngilizce yapısı olan Chancery Standard'ın yaygınlaştığı ve matbaaların dili düzenli hale getirdiği 1470'lere kadar olan dönemdeki edebiyatı belirtmektedir. İngiliz edebiyatının bu döneminde, Geoffrey Chaucer Canterbury Hikayeleri'ni, the Pearl Poet Sir Gawain and the Green Knight'ı, William Langland Piers Plowman'i yazmıştır ve çok sayıda moralite oyunu ve dini piyes üretilmiştir.

İngiliz Rönesansı

Matbaanın 1476 yılında
William Caxton tarafından İngiltere'ye getirilmesini takiben, yerli edebiyat gelişmiştir. Reformasyon, edebi İngiliz dili üzerinde kalıcı bir etki yaratacak olan Book of Common Prayer'nın oluşturulmasını sağlayan yerli liturjinin üretimine ilham vermiştir. Hem Kraliçe I. Elizabeth hem de Kral I. James zamanında üretilen şiir, tiyatro ve düzyazı eserleri, günümüzde Erken modern (ya da Rönesans) olarak etiketlenmiş olan edebiyatı oluşturmaktadır. Bu edebiyat, insanı önemli bir konu olarak ele almasından dolayı (büyük oranda İtalya'dan alınan hümanizm sayesinde oluşmuştur) önemli sayılmaktadır. Neredeyse tamamen dini olan Orta Çağ İngilteresi'ndeki edebiyatın aksine, Erken modern edebiyat, okuyuculara daha dünyevi bir edebiyat sunmuştur, fakat şu unutulmamalıdır ki; Erken modern edebiyat, modern sekülerizm ile karşılaştırıldığında, çoğu bakımdan açık bir şekilde dini temelli görünmektedir.