Hakkı boşa çıkarmak, bâtılı hak göstermek için alman veya verilen şeydir.
Yaptırılmak istenen bir işe kanun dışı kolaylık sağlanması için bir kimseye verilen mal veya para veya herhangi bir şekilde sağlanan menfaat.
"Muhakkak ki Allah size emanetleri ehline vermenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder" (Nisa suresi, 58)
Bir gün Peygamberimizin huzuruna bir adam geldi ve; — Ey Allah'ın Peygamberi kıyamet ne zamandır? diye sordu. Peygamberimiz bu soruya, — Emanet zayi edildiği zamandır, diye cevap verdi. Adam anlamadı ve yeniden sordu:— Emanet ne zaman zayi olur? Peygamber bu soruyu da, — Din ve dünya işleri ehliyetsizlere verildiği zaman, diye cevaplandırdı.
"Allah, rüşveti alana da, verene de, alanla veren arasında aracılık edene de lanet etmiştir."
İbn-i Uteybe adında bir zâtı bir kabilenin zekâtını toplamaya memur tayin etmişti. Bu zât geri döndüğünde topladığı aynî ve nakdi zekâtları mescitte sahabenin huzurunda Peygambere takdim etti. — Ya Resülallah, şunlar zekât olarak size, şunlar da hediye olarak bana verildi, şunlar size, şunlar bana verildi, diye zekât olarak verilenleri Peygamber'in önüne, hediyeleri de kendi yanına koydu. Peygamberimiz bunun üzerine öfkeli bir şekilde mimbere çıktı ve; — Bu zât eğer anasının evinde otursaydı, bana hediye olarak verildi diye bir kenara ayırdığı şeylerden hiçbiri kendine verilir miydi? Bana verildi dediği şeyler ancak bizim verdiğimiz memuriyet dolayısıyla verilmiştir. Bu nedenle hediye olarak da verilse o devlet hazinesinindir, dedi.
"Selam verdim rüşvet değildir diye almadılar"