Arama


SaKLI - avatarı
SaKLI
VIP VIP Üye
27 Eylül 2011       Mesaj #2
SaKLI - avatarı
VIP VIP Üye

VÜCUT ISISI


Dinlenme durumunda, ağızda ya da makatta, vücut sıcaklığı.sabah 37°C' i, akşam 37,5°C’ i açmamalıdır (koltukaltında ölçülürse yarım derece aşağı olur). Bazı fizyolojik durumlarda (kas çalışması, gebelik, âdet dönemi) vücut sıcaklığı bir de recenin birkaç kesri kadar yükselir. Bu durumların dışında sıcaklığın yükselmesi, organizmanın bir saldırıya, genellikle bir mikrop saldırısına karşı tepki göstermesidir.

insanda ve üstün yapılı hayvanlarda sıcaklık ayarlama mekanizmaları vardır ve bunlar ısı üretimini ve kaybını ayarlayarak, dıştaki sıcaklık ne olursa olsun, vücut sıcaklığını hep aynı tutmayı sağlar. Bu mekanizmalara iç salgı bezleri (hipofiz, tiroit) % arabeyindeki sıcaklık ayarlama merkezleri kumanda eder.

Ateş, bu merkezlerin ateş yapıcı maddelerle (örneğin mikrop toksinleri), bir lezyonla (beyin kanaması, kafaiçi hipertansiyon) bozulmasından ya da henüz olgunlaşmamış olmalarından (erken doğum) ileri gelebilir. Isının boşaltılamaması (vücudun aşarı susuz kalması) ya da aşırı ısı üretimi de ateşe yol açabilir.

Ateşin derecesi hastalığın ağırlığıyla orantılı değildir. Bazı ağır enfeksiyonlarda (tifo, tifüs) ateş çok yüksek olmakla birlikte, hafif bazı enfeksiyonlarda da, özellikle çocuklarda, 39 ya da 40°C gibi yüksek ateş görülebilir. Buna karşılık bazı ağır enfeksiyonlarda, örneğin bazı difteri ve apandisit olaylarında hafif ateş görülür (38°C'den az). 40°C'a kadar ateşlerde, hastalığa ağırlığını veren etmen ateşle birlikte görülen belirtilerdir (örneğin aşırı su kaybetme kusma). Buna karşılık çok yüksek ateş, özellikle 41°C' ı aşan ateş, hemen her zaman beyin bozukluklarına yol açar (çocukta çırpınma, erişkinde hezeyan, çırpınma ya da bitkinlik).

39 ya da 40°C ateş, erişkinde genellikle titreme ve başağrısı yapar Ateşin daha hafifi biraz kırıklık ve gece terlemesi yaratabilir. Bazen çeşitli rahatsızlıklardan yakınan bir kişinin vücut sıcaklığı düzenli olarak ölçüldüğünde o kişinin ateşli olduğu anlaşılır.

Sıcaklık eğrisi


ateş olup olmadığını kesinlikle belirlemeye yarar. Sıcaklık ölçümü, hastalığın başlangıcından başlanarak sabah, akşam düzenli olarak yapılmalıdır.

Elde edilen eğriye göre değişik görünümler ortaya çıkar:
yüksek ateş eğrisinde, sıcaklık birdenbire yükselir, günlerce öyle kalır, sonra gene birdenbire düşer; bu tip eğriye zatürrede rastlanır;
nöbetti ateş eğrisinde, ateş birden başlayıp birkaç saat sürer ve bu durum sıtmada olduğu gibi her 2 ya da 3 günde bir yinelenir;
yükselen ateş eğrisinde, ateş belirtilerin artmasıyla birlikte, her gün derecenin birkaç kesri kadar yükselir (tifo ve paratifonun başlangıcında olduğu gibi);
hafifleyen ateş eğrisinde, daha belirgin nöbetler dışında, vücut sıcaklığı hep normalin biraz üstünde kalır;
ters ateş eğrisinde, akciğerin irinli iltihaplarında olduğu gibi, sabah ateşi akşam ateşinden yüksek bulunur;
dalgalı ateş eğrisinde, sıcaklık giderek yükselir, sonra düşer, sonra gene yükselir (endokarditler ve brüsellozlar);
sürekli ateş eğrisnide, her gün sürekli ve büyük dalgalanmalar yer alır.
Ad:  vucut ısısı.jpg
Gösterim: 1254
Boyut:  324.8 KB
Vücut sıcaklığının normale dönmesi genellikle iyileşmenin başladığını gösterir; bu dönüş ani ya da tedrici olabilir ve çoğu zaman, yüksek ateşten sonra, vücut sıcaklığının normalin altına düştüğü görülür. Bazı hallerde, hastalık sırasında ateşin ani düşüşü, bir karmaşa belirtisi olabilir (örneğin tifo).

Ateşin tedavisi


içecekler artırılmalı ve alkolsüz olmalı, yiyecekler, teşhis konuncaya kadar hafif tutulmalıdır. Ateş düşürücü ilaçlar (aspirin, kinin) ölçülü kullanılmalıdır. Ateş çok yüksekse nemli çamaşır giydirilmesi ve başa buz torbası konması yararlıdır. Kesin teşhis konmadan önce antibiyotik ya da antienflamatuar ilaç verilmemelidir.
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen Safi; 10 Ocak 2020 00:14
..