Arama

Uydu Nedir? - Tek Mesaj #3

_Yağmur_ - avatarı
_Yağmur_
VIP VIP Üye
4 Ekim 2011       Mesaj #3
_Yağmur_ - avatarı
VIP VIP Üye

uydu


daha büyük bir gökcisminin, çoğunlukla gezegenlerin çevresinde dolanan yapay ya da doğal cisim. Örneğin Ay Yer’in uydusudur.

Güneş sisteminde Merkür ve Venüs dışında tüm gezegenlerin doğal uyduları vardır. Bugüne değin 40’ın üzerinde uydu belirlenmiştir. Varlığı kesin olarak saptanmış 17 ve olası 5 uydusuyla Satürn, en çok uyduya sahip olan gezegendir. Doğal uyduların büyüklükleri çok çeşitlidir. Mars’ın iki küçük uydusu ve Jüpiter’in en.dış uyduları gibi çapı birkaç kilometreyi aşmayan uydular bulunduğu gibi, Satürn’ün Titan, Jüpiter’in Ganymedes ve Kallisto uyduları gibi Merkür gezegeninden daha büyük, çapları 5.200 km’nin üzerinde olan çok büyük uydular da vardır. Uyduların yapısı da çok çeşitlidir. Örneğin Ay tümüyle kayalık bir yapıya sahipken Satürn’ün uydusu Enkalados’un yapısının yüzde 50’sinden fazlası buzlardan oluşur.

Yapay uydu düşüncesi ise 1870’lerde ortaya atıldı. Ama bu tür ilk uzay aracı olan “Sputnik 1” uydusu ancak 4 Ekim 1957’de yörüngeye oturtuldu. O günden beri Yer yörüngesine çeşitli amaçlarla yüzlerce yapay uydu fırlatıldı. Yer dışında Venüs, Mars ve Ay’ın da yörüngesine yapay uydular oturtuldu. Yapay uydular bilimsel araştırmalar, haberleşme, radyo ve televizyon yayınlarının iletimi, hava tahmini, askeri keşif ya da Yer kaynaklarının değerlendirilmesi gibi çeşitli amaçlarla kullanılmaktadır.

uydu gözlemevi


uzaydaki cisimlerin atmosfer ötesinden gözlenebilmesi amacıyla Yer yörüngesine oturtulan uzay aracı. Modem astronomlar atmosferin ışınlan soğurma özelliği nedeniyle gözlemlerde yapılabilecek hataları önlemek ve görüş keskinliğini^) artırmak amacıyla uydu gözlemevlerinden yararlanırlar. Atmosferin üst katmanlanndaki moleküller ve atomlar Yer yüzeyine ulaşabilen ışık ve radyo dalgalan dışındaki tüm ışınlan soğurur. Atmosferdeki çalkantılar da görüntünün alt katmanlardan geçerken bulanmasına neden olur.

Uzayda bulunan bir gözlemevi potansiyel olarak bütün ışınım enerjilerini saptayabilir, ama bu alanda kullanılan aletlerin getirdiği bazı sınırlamalar vardır. ABD 1970’lerin başlanndan itibaren uzaya çeşitli amaçlarla uydu gözlemevleri fırlattı. Yörüngede Astronomi Gözlemevi ve Uluslararası Morötesi Araştırması gözlemevleri, tayfın morötesi bölgesindeki soluk cisimlerin gözlenmesinde kullanıldı. Yüksek Enerji Astronomi Gözlemevi ise X ve gamma ışını kaynaklarının incelenmesini sağladı. Yörüngede Güneş Gözlemevi gibi bazı uydu gözlemevleri de Güneş’in incelenmesi amacıyla özel olarak tasarlanmıştır.

uydu haberleşmesi


Yeryüzündeki noktalar arasında iletişim bağlantısı kurulmasında Yer yörüngesinde dolanan yapay uydulardan yararlanılması.
Uydu haberleşmesi alanındaki ilk deneme, ABD hükümetinin SCORE Projesi çerçevesinde 18 Aralık 1958’de fırlattığı bir uydu ile gerçekleştirildi. İlk haberleşme uyduları arasında yer alan ve 12 Ağustos 1960’ta fırlatılan “Echo 1” plastikten yapılmışxve ince bir alüminyum katmanla kaplanmış bir balondu. Pasif (gelen sinyalleri yalnızca yansıtan, yani alıcı-verici donanımı içermeyen) bir uydu olan “Echo 1”, deneysel nitelikte olmak üzere telefçm, faksimile ve veri iletişiminde kullanıldı. İlk aktif (alıcı ve verici donanımı içeren) uydu olan “Telstar 1” uydusu 10 Temmuz 1962’de yörüngeye oturtuldu ve canlı televizyon yayınlarının ve telefon konuşmalarının Atlas Okyanusunun bir yanından öbür yanma ilk kez iletilmesinde kullanıldı. İlk senkron (eşzamanlı, bir başka deyişle, konumu Yer’e göre sabit kalan) uydu olan “Syncom 2” uydusu 26 Temmuz 1963’te yörüngeye oturtuldu. 19 Ağustos 1964’te fırlatılan “Syncom 3” uydusu ise Büyük Okyanus üzerinden ilk televizyon iletişimini sağladı. İlk ticari haberleşme uydusu “Intelsat 1” (Early Bird) ise 6 Nisan 1965’te yörüngeye oturtuldu.

Uydu haberleşmesinde, sinyaller yer istasyonundaki verici aracılığıyla uyduya gönderilir. Uydudaki alıcı tarafından alman bu sinyal, yükselticiler aracılığıyla güçlendirilir ve başka bir yer istasyonuna gönderilir. Bir haberleşme uydusunda genellikle birkaç aktarıcı bulunur. Her aktarıcı üst (alıcı) mikrodalga frekanslarında bir kanalda çalışan bir alıcı, alınan sinyalin frekansını bir alt (verici) mikrodalga frekansına çeviren devre, çıkış gücünü yükselten bir yükselteç ve bir vericiden oluşur. Uydudaki aktarıcı sayısı uydunun iletişim sığasını belirler. Bir iletişim kanalına genellikle bir renkli televizyon sinyali ya da 1.200 tane tek yönlü telefon sinyali yerleştirilebilir.

Haberleşme uyduları roketler aracılığıyla yörüngeye yerleştirilir. Kullanım süresi boyunca uydunun yönlenimi denetim altında tutulur; uydunun konumu da Yer, Güneş ve Ay’ın kütleçekim alanlanndaki düzensizliklerden ve Güneş rüzgân ile Güneş ışığının basıncından kaynaklanan değişmelere karşı sürekli olarak ayarlanır.

Haberleşme uydularında elektrik enerjisi güneş pilleri ile sağlanır; bazı deneme uydularında radyoaktif izotopların saldığı ısı ile
çalışan termoelektrik üreteçler de kullanılmaktadır. Senkron bir uydu yıl boyunca iki 44 günlük dönemde 70 dakikaya varan süreler boyunca Yer’in gölgesine girer, bu nedenle bu uydulara bu süreler içinde enerji sağlamak üzere akümülatörler yerleştirilir. Uydudaki vericilerde mikrodalga frekanslı güç genellikle yürüyen dalgalı elektron lambaları aracılığıyla elde edilir.
Bir grup Yer istasyonu arasında iletişim sağlayan uydular grubu bir uydu haberleşme sistemi oluşturur. Uydu haberleşme sistemleri uluslararası iletişim sağlama amacıyla kurulmuş olabileceği gibi (örn. Intelsat) yalnızca bir ülke içinde iletişim sağlamaya ya da hem uluslararası, hem de yurtiçi iletişime yönelik olabilir. Bazı sistemler gezici kullanıcılara, özellikle gemilere hizmet vermek amacıyla kurulmuştur. Askeri amaçlı ya da amatör radyocuların kullanımına ayrılmış sistemler de vardır.

On bir ülkenin dünya çapında bir iletişim sistemi oluşturmak amacıyla Ağustos 1964’te anlaşmaya varmalarıyla Intelsat doğmuş oldu. “Intelsat”, günümüzde 100’den fazla ülkenin hisse sahibi olduğu bir kuruluş durumundadır. ABD’yi Intelsat’ta 1962’de kurulmuş olan Comsat temsil etmektedir. Sistemdeki uyduların tasarımı, geliştirilmesi ve bakımı Intelsat’ın sorumluluğundadır; yer istasyonları ise bulundukları ülkenin kuruluşlarına aittir ve bu kuruluşlarca çalıştırılır. Intelsat üyesi olmayan ülkeler uydu haberleşmesi olanaklarından Comsat’a bağlı bir kuruluş olan Comsat General aracılığıyla yararlanabilirler. Intelsat sistemi 1980’lerde 150 ülkede 400 kadar yer istasyonu içermekte, televizyon ve öteki iletişim türlerinin yanı sıra 20 bin çift yönlü telefon bağlantısı sağlamaktadır. Sovyetler’in Intersputnik kuruluşu Sovyetler Birliği içinde ve sosyalist ülkeler arasında iletişim sağlar.

İletişimin başka yöntemlerle sağlanmasının zor olduğu koşullarda yurtiçi hizmet veren uydu haberleşme sistemlerinden yararlanılmaktadır. Örneğin Kanada’nm Telesat sistemi, kentsel bölgelerin yanı sıra, nüfusun çok seyrek olduğu Kuzeybatı Topraklarına hizmet götürmektedir. Endonezya’nın Palapa sistemi ülkeyi oluşturan çok sayıda ada arasında iletişim sağlamaktadır. Yurtiçi uydu haberleşme sistemleri özel iletişim amaçlan için de kullanılmaktadır. Bunlar arasında kablolu televizyon sinyallerinin dağıtımı ve ülkenin değişik bölgelerinde aynı anda baskıya giren gazete ve dergilerin sayfa kalıplannm iletilmesi sayılabilir.

kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen Safi; 29 Temmuz 2016 19:35
"İnşallah"derse Yakaran..."İnşa" eder YARADAN.