Arama

Queen - Tek Mesaj #2

Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
3 Ekim 2006       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi
1970'ler
1960’ların sonundan itibaren rock müzik iyice beliren yenileme anlayışı ile farklı türleri doğurma imkanını da beraberinde getirmişti. Led Zeppelin ile hard rock’tan heavy metal’e Pink Floyd ile progressive rock’a doğru beliren yeni açılımlar.1973 yılına gelindiğinde alışılagelmişin dışında dört üniversite mezunundan oluşan (ki bu nedenle yaşlı damgasını yemiş olan ) Queen için artık kırılacak yeni bir rekor ve farklı olma adında yaratılacak ne olabilirdi? Dört insanın hikayesi ve Queen’in ilk albümü bu soruya verilecek en iyi cevap olacaktı.
Hiçbir rock grubun müziğinde rastlanılmayan senfonik yapı, albümlerinde yer alan parçaların hiçbirinin bir diğerine benzemeyişi,dört dörtlük düzenlemeler ve kusursuz bir vokal performans. Tabii ki synthesizer kullanmadan. Yaratmış oldukları farklı sound’larının anlam kazanması da 1970’lerde yayınladıkları her albüme no synthesizer ibaresi koymaları ile mümkün olabilirdi ancak.
Freddie Mercury’nin salt vokal performansının dışında piyanonun başındaki gücü ile beliren klasik müzik ile rock müziği birleştirme başarısı ilk albümden itibaren kendisini gösteriyor; sırası ile Killer Queen, Bohemian Rhapsody,Love Of My Life,Somebody To Love, You Take My Breath Away, We Are The Champions ve Don’t Stop Me Now gibi Queen klasiklerini yaratıyordu..Grubun diğer üyelerinin bile başlangıçta sadece kendi müzikal kimliklerini yansıtan parçalara yönelik üretimi, Mercury’nin dahiyane yaratıcılığı ile ortak bir soundda buluşmayı sağlıyordu.Bu bağlamda Queen’in hangi parçasının hangi üyesi tarafından yaratıldığı değil, her bir üyesinin her bir parçaya kendisinden neler kattığı önem kazanıyordu.Birçok grup çıkardıkları birer albümün başarısı ile müziğe katkı sağlamaksızın ortadan kaybolurken, Queen Bohemian Rhapsody gibi birçok rekoru kırmış ( İngiltere Listelerinde dokuz hafta üst üste birincilik, son yirmibeş yılın en iyi rock parçası seçilme ve nihayetinde yüzyılın en iyi parçası seçilme) bir klasiğin yaratıldığı dönemde bile aralıksız bir üretimde bulunabiliyordu.1973 yılında Queen albümü ile başlayan ve 1978 yılında Jazz albümü ile sona eren bu altı yıllık dönemde her biri birbirinden başarılı sekiz albüm ve yirminin üzerinde hit yaratmışlardı.Kuşkusuz sadece albüm ve single satışları grubun en büyük başarılara imza attığı bu dönemin tek ayırtı olmamakt****ueen’in müzik tarihine geçen konser performansları da bu dönemde kendisini göstermeye başlamış ve bu duruma paralel olarak çoğu grup konser salonlarının yarısını bile dolduramazken başta Avrupa olmak üzere dünyanın birçok yerinde muhteşem canlı gösterilere imza atmışlardır.Kuruluşu glam rock’ın en popüler dönemine denk gelen bir grup olarak Queen’in bu akımın müziğin önüne geçen salt şova yönelik gösterilerinden farklı bir müzikal gösteriyi gerçekleştirmesinin kaçınılmaz sonucu olarak.Grup parçalarını albüm kayıtlarından farklı ve yaratıcı bir şekilde konserlerinde çalarken, Mercury stadyumları dolduran onbinlerle mükemmel bir kontak kurarak bir nevi rüştünü ispatlıyordu.
Günümüzde popülarite ve teknolojinin tüm imkanlarını kullanan ama aynı anda dans ederken şarkı söyleyemeyen pazarlama ürünlerini yıldız diye lanse edenlerin Queen’in henüz 70’li yıllarda gösterdiği performansa göz atmaları şiddetle tavsiye olunur. Keza bu satırların asıl yaratıcıları olan Queen üyelerinin hazırlamış oldukları We Will Rock You belgeseline de.


Kaynak:
Deniz Kaya / Hürriyet