Arama


CeLebRindaL - avatarı
CeLebRindaL
VIP why did you go why
16 Ocak 2012       Mesaj #4
CeLebRindaL - avatarı
VIP why did you go why

İSLAM’DA CİNSİYET DEĞİŞTİRME (DÜZELTME) AMELİYATLARI


Bilindiği üzere Edille-i Şeriyye (İslam’ın/İslam Hukuku’nun Kaynakları) 4’tür. Bunlar sırası ile şöyledir;
1. Kur’an
2. Sünnet
3. İcma-ı Ümmet
4. Kıyas-ı Fukaha

Bir Müslüman herhangi bir konuda öncelikle Kuran’a bakmalıdır eğer aradığı şeyin kesin cevabını orada bulamıyorsa sünnete yani hadislere bakmalıdır orada da yoksa ümmetin görüş birliğine bakıp fıkıh alimlerinin görüşlerini Kuran, hadis, akıl ve toplumsal menfaatler ile kıyaslayıp sonuca varmalıdır.

Kur’an’ı Kerim’de eşcinsellik başta olmak üzere zina, sübyancılık, ensest (aile arası ilişki) gibi bir çok büyük günahı pervasızca işleyen ve helak olmasının ‘en büyük’ sebebi olan Allah’ı ve Peygamber’i inkar edip ona eziyet etmek olan Lut Kavminden bahsedilmektedir. Elbette ki burda ki bahsedilen asıl konu öncelikle toplumsal ahlaksızlaşma ve toplumsal bozulmalardır bütün İslam Tarihçilerimiz ve ulemamız da bilirler ki Lut Kavmi sadece ve sadece eşcinsellik yüzünden helak olmamıştır bu, içki, zina, taciz, tecavüz gibi bir çok büyük günahın yanında günahlarından sadece bir tanesidir.
Eşcinsel ise İslam Hukukunda ve Tıbbi literatürde şu şekilde tanımlanmıştır;
“Ruhsal ya da bedensel, kendi cinsi ile cinsel ya da duygusal faaliyette bulunan pasif ya da aktif rolde bulunan kişi.”

Bütün dinlerde ve bütün toplumlarda bilindiği üzere kadın-kadın’a ya da erkek-erkeğe yapan da yaptıran da her ikisi de eşcinsellik yapmıştır ve eğer eşcinsel birey eğer erkekse kendini erkek olarak tanımlar ve erkeklerle pasif ya da aktif rolde beraber olur ve kendini kadın hissetmez kadın olarak algılamaz cinsiyet değiştirmek gibi operasyonlara teşebbüs etmez, onlar kendi cinsi ile münasebet kurar öyle ki karşı cinsin tavırları giyimi kendinde bulunmayan ve kendi biyolojik cinsiyetine uygun davranan giyinen milyonlarca eşcinsel bulunmaktadır. Bu olayın ruhsal olarak kadın hissetme ya da bedensel, hormonal problemi olmakla uzaktan yakından hiçbir alakası yoktur birey erkek olarak doğmuştur hormonları veya duyguları sebebiyle kendini kadın hissediyorsa Transeksüel Kadın, Kadın olarak doğmuş ama yine hormonları ve duyguları sebebiyle kendini erkek hissediyor ise Transeksüel Erkek’tir eşcinsel (gey) değildir. Bunun yanı sıra çift cinsiyet olarak da bilinen yani bireyin bedeninde hem erkeklik organı hem de kadınlık organı bulunan kişilere ise ‘Hermoafrodit’ ya da Türkçe tabirle ‘Erdişi’ denilmektedir.

Bütün bu tanımlardan sonra Kuran’ı Kerim’de eşcinsellik ile ilgili bu fiili hoş görmeyen ayetler olmasına karşılık Transeksüeller ve Erdişiler ile ilgili bir hüküm bulunmamaktadır. Edille-i Şeriyye gereğince Kur’andan bulamadığımız bir şeyi Sünnet mercisine yani hadislere danışmamız gerekmektedir.

Hadislere baktığımızda ise o dönemde bu operasyonlar olmadığı için ‘Cinsiyet değiştirme (düzeltme) operasyonları’ hakkında açık bir hüküm bulunmamaktadır.
İcma-ı Ümmet’e geldiğimiz de ise bugün ehl-i sünnet, şia-alevi, mezhepli ya da mezhepsiz bütün İslam dünyasını ele aldığımızda İslam Alimleri arasında kati bir ittifak mevcut değildir bu konuda farklı görüşler vardır. Şu halde Kıyas-ı Fukaha devreye girmektedir yani Fıkıh Alimlerinin görüşlerini öncelikle ayet, hadis ışığında değerlendirip akıl, ilim ve toplumsal menfaatler bakımından kıyas etmek değerlendirmek gerekmektedir.

Bu konuda bütün İslam Alimleri arasında 3 görüş mevcuttur;

1’inci görüşteki alimler;
Kişi çift cinsiyetli de olsa ruhsal olarak da karşı cinsten hissetse ameliyat olamaz demektedirler.

2’inci görüşteki alimler;
Eğer kişi çift cinsiyetli ise hormona mormona yahut da kişinin hislerine bedenine falan bakılmaksızın nerden hangi organından idrarını yapıyorsa ona göre hüküm verilmelidir demişlerdir (Çiş ile cinsiyet belirleme) ve bundan sonra ameliyat olabilirler demektelerdir. Ehl-i Sünnet içindeki ‘en yaygın’ ve kabul gören görüşte budur Erdişilerin ameliyat olabilir hükmü…

3’üncü görüşteki alimler;

Sorun hormonal, ruhsal ya da bedensel ne şekilde olursa olsun ameliyat ameliyattır eğer tıbben gerekli ise doktorlar inceler ve kararını o bireyle birlikte verirler. Yani bedensel, hormonal bir sorun varsa (çift cinsiyetli) ya da ruhsal olarak karşı cinsten hissediyor (transseksüel) ise bunun kararını bireyle birlikte doktorlar verir ve ameliyat aynı ameliyattır olabilirler demektedirler.

FIKIH ALİMLERİNİN GÖRÜŞLERİNİN KIYASI


1’inci görüşteki alimler, Kuran ve Sünnet ışığında çok yanlış düşünmektedirler ve bu görüşlerini de Kuran ve Sünnet’e değil tamamen kanaatlerine dayandırmaktadırlar. Bu görüş ilim çin’de de olsa gidip onu alınız, Derdinizin dermanını arayınız, kolaylaştırınız zorlaştırmayınız gibi bir çok hadisi şerifle ve Kuranın ruhu ile uyuşmamaktadır. Zaten oranlamak gerekirse %99 Ehl-i Sünnet alimleri de bu görüşte değillerdir ve mesela erdişi olarak yani çift cinsiyetli biri olarak yaratılmış birine tıbben ameliyatı mümkünken öyle kal sen demek zulümdür demektedirler.

2’inci görüşteki alimler, Çift cinsiyetli ise ameliyat olabilir diğer şekilde yani Erdişi (Ruhsal olarak karşı cinsten hissediyor) ise ameliyat olamaz demektedirler. Madem ki bu ameliyat Allah’ın yarattığını değiştirmek, (haşa) Allah’a sen yaratamamışsın ben daha iyi yaparım demek Allah’ın yarattığını bozmak oluyor ise çift cinsiyetli yaratılan kişilere ‘nasıl’ izin verebiliyorsunuz? Onları da Allah o şekilde yaratmıştır ve çoğunun hiçbir ağrısı ve sızısı da yoktur bedensel olarak o zaman onlar da Allah’ın yarattığını değiştirmiş ve haşa Allah’a sen yaratamamışsın ben daha iyi yaparım demek olmuyor mu? Öyle ki onlar layıkı ile bu dediğiniz lağv (boş söz)’lara cuk diye oturmuş olmuyorlar mıdır?

3’üncü görüşteki alimler, Sorun ruhsal ya da bedensel (hormonal) ameliyat ameliyattır tıbben gerekli ise doktorların insiyatifi ve bireyin topluma bir kadın ya da erkek olarak sağlıklı bir birey olarak kazandırılması şartıyla izin vermişlerdir ve Kuran ve Sünnet ışığında değerlendirilip Toplumsal Menfaatler de göz önüne alındığında en isabetli en adil görüş de budur (işi ehline bırakmak)….
Son düzenleyen Safi; 22 Temmuz 2016 23:46
O Kadar Kalabalik ki Yalnizligim..