Arama


BlueSoldieR - avatarı
BlueSoldieR
Ziyaretçi
5 Mart 2012       Mesaj #2
BlueSoldieR - avatarı
Ziyaretçi
ur'ân­ı Kerim'in cem edilmesinin çeşitli safhaları vardır. Hz. Peygamber döneminde nazil olan ayetleri Ashab ezberliyordu. Bunlar bazen günün şartları içinde kullanılan kitabet malzemelerine kaydediliyordu. Allah Rasûlü'nün vefatını müteakip vahyin son bularak, dinin tamamlanması, Kur'ân'ın bir bütün halinde toplanması düşüncesini doğurdu. Bu arada Kur'ân hafızlarının çeşitli vesilelerle birer birer hayattan ayrılması, İslâm'a yeni giren Arap kabilelerinin lehçe farklılığından dolayı, ayetleri iniş şekli haricinde telaffuz etmeleri, bu düşüncelere hız kazandırdı. Hz. Ebu Bekir döneminde gerçekleşen bu olaylar sonucu, Hz. Ömer'in ısrarlı teklifleri sonucu, Zeyd b. Sabit başkanlığındaki bir heyet Kur'ân ayetlerinin bütününü toplamaya muvaffak olmuşlardı.

Hz. Osman dönemine gelinceye kadar ­ki aradan en az 10-­12 yıl geçmişti­ fetihler sonucu ele geçen yeni beldelerde Kur'ân ihtiyacı başgösterdi. Basra, Kûfe, Şam ve Mısır gibi belli başlı eyaletlerde Müslüman olanların sayısı gün geçtikçe ilerliyordu. Ana dili Arapça olmayan, merkeze uzak yerlerde kıraatlerdeki ihtilaf, çoklarının kafasını karıştırdı. Hz. Osman bu çerçevede isabetli ve yerinde bir kararla, Hz. Ebu Bekir döneminde cem edilen ve Hz. Hafsa'nın yanında duran Kur'ân'ı çoğaltmak üzere ondan istedi. Zeyd b. Sabit, Abdullah b. Zübeyr, Sa'd b. As, Abdurrahman b. Haris b. Hişam'a Kur'ân'ı çoğaltmaları görevini verdi. Çoğaltılan bu Kur'ân nüshalarını da belli başlı İslâm merkezlerine gönderdi.

Müslümanlıktan önce hak din olarak gönderilen Yahudi ve Hıristiyanların kutsal kitaplarının tahrif ve tebdil edildiği nazara alınacak olursa, bunu sebepler planında önleyici tedbirler alarak çoğaltan Hz. Osman'ın yaptığı hizmetin büyüklüğü zannediyorum izahtan varestedir. Zira küçük küçük noktalardan başlayan ihtilaflar zamanla büyür ve iş içinden çıkılmaz bir hal alır. Tarihteki insanlığın kaderini etkileyen büyük kargaşalara, ihtilallere, savaşlara baktığınızda, başlangıcında küçük ihtilafların olduğu görülecektir. Hele bu ihtilafın, kıyamete kadar geçerliliğini koruyacak olan kudsî bir dinin, kudsî kitabı üzerinde olması, o dinin aslına râci olacaktır.

İşte Hz. Osman bu ve buna benzer endişe ağırlıklı düşüncelerle, Kur'ân'ı teksir etmiştir. Onun bu hizmeti 14 asırdan bu yana çokları tarafından takdirle karşılanmıştır. Nitekim Abdurrahman b. Mehdi "Hz. Osman'ın Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer'den ayrı iki özelliği vardır. 1) Malum olarak şehid edilinceye kadar gösterdiği şekil. 2) Müslümanları bir mushaf üzerine toplaması" diyerek takdirlerini ifade etmiştir.


ALINTIDIR

Bi Teşekkürü Çok Görmeyin.