Arama


Misafir - avatarı
Misafir
Ziyaretçi
13 Nisan 2012       Mesaj #2
Misafir - avatarı
Ziyaretçi

DOLAYLAMA


Bir varlığın kendisi söylenmeden onu çağrıştıracak bir biçimde başka kelimelerle ifade etmeye denir. (Herkesçe bilinen takma ad diyebiliriz.)

Örnek:
Ulu Önder = Atatürk
File bekçisi = Kaleci
Yavru kurt = İzci
Meşin yuvarlak = Top
Ormanlar kralı = Aslan
Minik Serçe = Sezen Aksu
Yavru Vatan = Kıbrıs
Bacasız sanayi = Turizm
Boyun bağı = Kravat
Beyaz perde = Sinema
Derya kuzusu = Balık
On bir ayın sultanı = Ramazan
Kara elmas = Kömür
Beyaz cam= Televizyon
İnce Hastalık = Verem

TERİM ANLAM


Bilim, sanat, spor veya herhangi meslek alanında kullanılan özel anlamlı kelimelere denir.
Edebiyat: ölçü, tema, uyak, özne, yüklem…
Müzik: solfej, nota, es, sol anahtarı…
Tiyatro: sahne, perde, suflör, aktör,
Matematik: çarpma, rasyonel sayı, denklem…

Not: Bir terim birden çok alanla ilgili olabilir.
Kök halindeki bir kelime yapım eki alırsa türemiş olur. (Türkçe terimi)
Verilen denklemin kökleri 3 ve 4’tür.(matematik terimi)
Ay, Dünya’nın uydusudur. (Coğrafi terim)
Bu tiyatro beş perdeden oluşuyor. (Tiyatro terimi)

Not 2: Kelimelerin çok anlamlı olmasından dolayı kelime bazen terim anlamlı bazen gerçek anlamlı olur.
Fizik dersinde makaraları işledik. (Terim)
Beyaz makarayla gömleğin düğmesini dikti. (Gerçek Anlam)

SOYUT VE SOMUT ANLAM


Somut Anlam:
Beş duyumuzun –tatma, işitme, koklama, görme, dokunma- biri yada birkaçı ile algılanılabilen kelimeler somut anlamlıdır.
Örnek: hava, ışık, ısı, lamba, kalem, defter, koku.

Soyut anlam:
Beş duyumuzla algılayamadığımız varlığını sezgi ve akıl yoluyla kabul ettiğimiz kelimeler soyut anlamlıdır.
Örnek: rüya, zeka, endişe korku, sevgi, öfke, melek, şeytan vb.
Not: Kullanıldıkları cümleye göre soyut anlamlı kelimeler somut, somut anlamlı kelimelerde soyut anlam kazanabilir.
Kalp: somuttur. “Çok kalpsiz bir çocukmuş” cümlesinde soyut anlam kazanmıştır.
Güzel: soyuttur. “Güzeller çeşmenin başına toplanmışlar.” cümlesinde somut anlam kazanmıştır.

Olayları birde bu gözle değerlendirmelisin. (Somuttan soyuta)
Yaptığı işleri kitaba uydurmanın yolunu bulurdu. (Somuttan soyuta)
Bu işte, yine onun parmağı vardır. (Somuttan soyuta)
Eski cezaları ödemeden o belgeyi alamazsın. (Soyuttan Somuta)
Özlem, bu haberi duyunca çok sevindi. (Soyuttan Somuta)

MECAZ ANLAM


Bir kelimenin gerçek anlamından uzaklaşarak kazandığı yeni anlama mecaz anlam denir.
Sözcükler tek başınayken sadece gerçek anlamlı olabilirler. Hiçbir kelime tek başına mecaz anlam taşımaz. Mecaz anlamı cümle içerisinde kazanır.
Onun karanlık bir kişiliği var. ( karanlık gerçek anlamının dışında bilinmeyen, kötü anlamında kullanılmıştır.)

Evine vardığımızda bize çok soğuk davrandı.
Bende politikaya soyunacağım.
Ortalıkta savaş kokusu var.
Öğretmen öğrencilerine patladı.
Tatlı hatıralarla avunup durdu.
Senin yüzünden azar işittik.
Bu iş ince hesaplarla yürüyor.
Bu suçu örtmemiz doğru değil.
Çocuğu kavgada iyice benzetmişler.
Bize boş gözlerle bakıyordu.

Yemeğini büyük bir iştahla yedi. (gerçek)
Kitapları büyük bir iştahla okuyor. (mecaz)

Not: Bir çok kelimenin birden çok gerçek anlamı vardır. Biz onlara “sesteş” kelimeler diyoruz. Sesteş kelimeler mecaz anlamlı değildir.
Yüz, aç, sağ, daire, bağ, satır vb.

YAN ANLAM


Sözcüğün gerçek anlamıyla kazandığı yeni anlama yan anlam denir.
Bir sözcüğün birden fazla yan anlamı olabilir. Yan anlamla gerçek anlam arasında anlamca bağlantı vardır.
Örnek: “Kol” kelimesinin gerçek anlamı “insanın bir organı”dır.
“Çocuk kapının kolunu çıkardı” cümlesinde “nesnelerin tutulmaya yarayan bölümü” olarak kullanılmıştır. Yan bir anlam kazanmıştır.

Uçağın kanadındaki motor bozulmuş.
Seninle mağaranın ağzında buluşuruz.
Paragraf başı yapmayı unutmayın.
Kuşu uzun süre kafeste tutmayın.
Dağın eteklerine kar yağmıştı.
Uçurtmasına sarı bir kuyruk bağlamıştı.
Ayakkabının burnunu yere vurdu.
Masanın gözündeki kitapları getir.
Defterin yaprağını yırtmışlar.
Boru dirseğinden su sızdırıyor.

Çocuğun çürük dişi çekildi.( Gerçek Anlam)
Testerenin dişi kırılmış.( Yan Anlam)
Sarımsakta iki diş var. ( Yan Anlam)

GERÇEK ANLAM


Bir kelimenin herkes tarafından bilinen, tek başınayken de taşıdığı ilk anlamına denir. Buna sözlük anlamı ve temel anlamı da denir.
Karanlık: ışığın olmayan,ışıktan yoksun anlamına gelir. Bu kelimenin gerçek anlamıdır.

Örnek:
Işıklar sönünce karanlıkta kaldık.
Soğuk su içtiği için hasta oldu.
Ayağı kayınca yere düştü.
Bebeğin küçücük bir ağzı var.
Eve geldiğinde yüzü sapsarıydı.
Böyle derin bir çukur hiç görmemiştim.
Taşıdığı paketler çok ağırdı.
Son düzenleyen Safi; 14 Ekim 2016 22:17