Arama


BARIŞ - avatarı
BARIŞ
Ziyaretçi
28 Ekim 2006       Mesaj #1
BARIŞ - avatarı
Ziyaretçi

Fildişi Kıyısı

Ad:  Fildişi Sahili1.jpg
Gösterim: 990
Boyut:  84.4 KB

resmi adı FiLDİŞİ KİYİSİ CUMHURÎYETİ
Fransızca REPUBLİQUE DE CÖTE DİVOİRE, Batı Afrika’da kıyı ülkesi.

Güneybatıda Liberya, kuzeybatıda Gine, kuzeyde Mali ile Burkina Faso, doğuda Gana, güneyde Gine Körfeziyle çevrilidir. Fiili başkenti Abidjan’dır. 1983’te Yamoussoukro’nun yeni başkent olması kararlaştırılmış, ama yönetim henüz tümüyle oraya taşınmamıştır. Yüzölçümü 320.763 km2, 1991 tahmini nüfusu 12.464.000’dir.

Doğal Yapı.


Fildişi Kıyısı coğrafi açıdan üç ana bölgeye ayrılır: Dar kıyı bölgesi, Ekvator ormanları bölgesi ve savan bölgesi. Genişliği hiçbir yerde 64 km’yi geçmeyen düz kıyı şeridinin doğusunda kum oluşumları ve lagünler, batısındaysa sarp uçurumlar ve kayalık yükseltiler bulunur.

Ekvator ormanları 19. yüzyıldaki kesimler sonucunda büyük ölçüde seyrelmiş ve yerini geniş kahve, kakao ve palmiye plantasyonlarına bırakmıştır. Kuzeydeki savan bölgesi seyrek nüfuslu ve hayvancılık için elverişli otlakların bulunduğu bir platodan oluşur. Batıya doğru yükselen plato Gine, Liberya ve Fildişi Kıyısı sınırlarının kesiştiği yerde, ülkenin en yüksek doruğu olan Nimba Dağında 1.752 m’ye ulaşır.

Fildişi Kıyısı’nda 8° kuzey enleminin kuzeyinde ve güneyinde farklı iki iklim kuşağı görülür. Her iki kuşakta da yıllık ortalama sıcaklık 26°-28°C arasında değişir. İklimin daha kuru olduğu kuzeyde yıllık yağış miktarı 1.400 mm’dir; aralıktan şubata değin süren kurak mevsimde düşen yağış, yıllık yağışın ancak yüzde 2’si kadardır. Güneyde yıllık yağış miktarı 1.500-2.00C mm arasında değişir; kurak mevsim pek belirgin değildir.

Yağmur ormanları afrikamaunu ve tik-ağacı (iroko) gibi ticari açıdan değerli ağaç türlerini kapsar. Bu kesimde dev orman domuzu, bongo ve manati gibi alışılmadık yabanıl hayvan türleri görülür. Kuzeydeki savan ormanlarında aslan ile yer yer rastlanan fil sürülerinin yanı sıra yaklaşık 10 tür antilop yaşar. 11.520 km2’lik bir alanı kaplayan Komoe Ulusal Parkı yöreye özgü yabanıl hayvanları barındırır.

Elmas yataklarının işlenmeye elverişli önemli bir kaynak oluşturduğu Fildişi Kıyı- sı’nda uranyum, bakır, kurşun ve çinko için yapılan araştırmalardan umut verici sonuçlar alınmıştır. Kıyı açıklarındaki petrol ve doğal gaz rezervlerini değerlendirme çalışmaları ilerlemektedir.

Nüfus.


Fildişi Kıyısı’nda geleneksel olarak birbirinden kopuk 60’ı aşkın kabile yaşar. Bunların başlıcaları Boleler (Bauleler) Be- teler, Krular ve Mandelerdir. Volta dilleri konuşan halklar, Senufoların yanı sıra Lobiler ve Bobolar gibi altgrupları kapsar. Bu halkların ülke dışındaki daha kalabalık topluluklarla kabile bağları vardır. Geleneksel animist inançlar hâlâ sürdürülmektedir; son yıllarda Müslümanların sayısı büyük bir artış göstererek nüfusun yüzde 24’üne ulaşmıştır (1989). Afrika başpiskoposluğuna bağlı Katolikler nüfusun yaklaşık yüzde 18’ini oluşturur. Siyah olmayan nüfus içinde Fransız, Lübnanlı ve öteki Arap kökenli topluluklar ağırlıktadır.

Nüfus yoğunluğu (1991) km2 başına 38,9 kişidir. Kentlerde oturanların nüfus içindeki oranı (1988) yüzde 44,8’dir. On beş yaşın altındakilerin oluşturduğu yaş grubu, toplam nüfusun yüzde 45’ini oluşturur. Doğum ve ölüm oranları (1990) sırasıyla binde 48 ve binde 13’tür. Yönetim sağlık hizmetlerini geliştirme, kadın ve çocuk hastalıkları ile ölümlerine karşı mücadeleye önem vermektedir. Dışarıdan göçler bir artış eğilimi göstermektedir.

Ekonomi.


Fildişi Kıyısı’nda büyük ölçüde tarıma dayanan, gelişme yolunda bir piyasa ekonomisi yürürlüktedir. Bağımsızlıktan sonra düzenli bir büyüme gösteren ekonomisi, Siyah Afrika’nın en gelişkin ekonomilerinden biridir. 1989 verilerine göre gayri safi milli hasıla (GSMH) 9,3 milyar ABD Doları, kişi başına düşen milli gelir ise 790 ABD Doları’dır.

Toplam işgücünün yaklaşık yüzde 60’ının (1985) çalıştığı tarım sektörünün gayri safi yurt içi hasıla (GSYİH) içindeki payı yüzde 36’yı (1990) geçer. Fildişi Kıyısı dünyanın en büyük kakao üreticisidir; kahve üretiminde de üçüncü sırada yer almaktadır. En değerli ihraç ürünü olan kahveyi kakao ve kereste izler. Bu üç ürün toplam ihracat gelirlerinin dörtte üçünü sağlar; muz, pamuk, kauçuk ve palmiye ürünlerindeki artış sayesinde ülkenin bu sınırlı ihraç mallarına bağımlılığı azalmıştır. İç tüketime dönük başlıca ürünler yam, muz, manyok, pirinç, mısır ve darıdır.

Kıyı açıklarındaki yataklarda 1980’de başlayan petrol üretimi giderek artmaktadır. Yönetim, kırsal kesimden geniş çaplı bir işgücü akmından ve tarım sektöründeki gelişmenin durmasından çekindiği için, petrol kaynaklarının işlenmesinde hızlı bir gelişmeden kaçınmaktadır.

Sanayi sektörü GSYİH’nin altıda birine yakın bir bölümünü yaratmakla birlikte işgücünün ancak yüzde 8’ine iş sağlar. İkmal mallarına dayalı hafif sanayilerin üretim hacmi, bağımsızlıktan sonra olağanüstü bir gelişme göstermiştir; ama yeterli özel sermaye ve iş deneyiminin bulunmaması nedeniyle sanayiye yerli bir nitelik kazandırmaya yönelik çabalarda pek ilerleme

sağlanamamıştır. Başlıca sanayi kuruluşları arasında dört un fabrikası, bir petrol rafinerisi, konserve, sigara, dokuma ve plastik fabrikalarının yanı sıra bıçkıhaneler ve araç montaj tesisleri sayılabilir. 1989’da 2,3 milyar kW-sa olan elektrik enerjisi üretiminin büyük bölümü hidroelektrik san- trallardan elde edilir. Hizmet sektörü oldukça gelişmiştir.

Hızlı büyüme hedefleri öngören kalkınma programları devlet borçlarının artmasına, iktisadi devlet kuruluşları ile tarım işletmelerinin ağır bir dış borç yükü altına girmesine yol açmıştır. Ayrıca enflasyon hızla yükselirken, nüfus artışına bağlı olarak işsizlik de ciddi bir boyuta ulaşmıştır.

Bağımsızlıktan sonra ilk kez 1980’de, petrol fiyatlarının büyük ölçüde yükselmesi, buna karşılık kahve ile kakao fiyatlarının düşmesinden ötürü, dış ticarette açık verilmiştir. Dış ticarette en önemli yeri tutan, Fransa’yı Almanya ve ABD izler.
Yönetsel ve toplumsal koşullar. Fildişi Kıyısı 1990’a değin ılımlı Fildişi Kıyısı Demokrat Partisi (PDCI) tarafından yönetilen tek partili bir cumhuriyetti. 1990’da çok partili sisteme geçildi. 1960 Anayasası, genel oyla beş yıllık bir süre için seçilen başkana geniş siyasal yetkiler tanımıştır. Başkan, hem devletin, hem hükümetin başıdır. Bakanları atama ve Ulusal Meclis’ te kabul edilen yasaları veto etme yetkisi vardır. Yasama yetkisini genel oyla beş yıl için seçilen, 175 üyeli Ulusal Meclis kullanır. Ulusal Meclis seçimleri hepsi PDCI üyesi olan adaylar arasında yapılır.

Sosyal sigorta sistemi çalışanlar için yaşlılık, sakatlık, dul ve yetim aylığı dışında iş kazası tazminatı Ve doğum yardımı gibi hizmetleri kapsar.

Sağlık koşulları genelde kötüdür. Sıtma, dizanteri, frambezi, verem ve zührevi hastalıklar oldukça yaygındır. Modern tıbba güvensizlik nedeniyle hastaların çoğu hastanelere gitmez. Bebek ölüm oranı (1990) binde 100 gibi yüksek bir düzeydedir. Ortalama ömür (1990) kadınlarda 56 yıl, erkeklerde 52 yıldır.

İlköğretim zorunlu olmakla birlikte, ilkokul çağındaki çocukların ancak yüzde 75’i okula gitmektedir. Eğitim sisteminin başlıca sorunları aşırı kalabalık sınıflar ve yerli öğretmen sıkıntısıdır. Ortaöğretimde dersleri genellikle Fransız uyruklu öğretmenler verir. Basın genel siyasal yapıyı hedef almamak koşuluyla yönetimi eleştirebilir.
Ad:  fildişi.JPG
Gösterim: 895
Boyut:  82.4 KB

Kültürel yaşam.


Geleneksel sanatlar canlılığını korumaktadır. Senufolar hayvan başı biçiminde maskeler yapar, kapılarını yalnızca kendilerinin bildiği işaretlerle süsler ve silofonlann eşliğinde davulların güçlü ve ağır ritmiyle büyük gruplar halinde dans ederler. Man ilindeki ormanlarda yaşayan dağlılar korkunç görünümlü maskeler takarlar. Sırıklar üstünde yürüyen bir grupça yönetilen ve davul ritmi eşliğinde hızlı ayak hareketlerine dayanan ilginç bir dansları vardır. Çok yönlü yetenekleri olan Böleli sanatçılar zarif işlemeli altın mücevherler ve Kraliçe Pokou gibi kadın kahramanlar ile erkek kahramanların anısını canlı tutmaya yarayan, her türden ağaç heykelcikler yaparlar. Boleler ayrıca başlı başına birer sanat yapıtı olan makaralı dokuma tezgâhlarında kumaş dokurlar. Abidjan Müzesi’nde yerel sanatın binlerce örneği sergilenir.

Tarih.


Fildişi Kıyısı’ndaki ilk yerli yerleşmeleri siyasal ve toplumsal bakımdan birbirinden kopuktu. Bu nedenle fildişi ve köle ticareti peşinde olan AvrupalIlar 15. yüzyıldan sonra iç kesimlere kolayca sızdılar. 17. yüzyıl sonunda Assini ve Grand-Bassam’da ticaret merkezleri kuran Fransızlar, 19. yüzyılda yerel kabile reisleriyle antlaşmalar yaparak, 1893’te Fildişi Kıyısı sömürgesini oluşturdular. Sömürgenin askeri işgali 1908- 18 arasında tamamlandı. Yapımına 1903’te başlanan ve kıyıdan iç kesimlere doğru ilerleyen demiryolu 1935’te Bobo Dioulasso’ya (bugün Burkina Faso’da) ulaştı. Abidjan’daki liman 1950-54 arasında inşa edildi.

Fildişi Kıyısı II. Dünya Savaşı sırasında 1940’tan 1942’ye değin Vichy Fransası’nın yönetimi altında kaldı. 1946’da Fransız Birliği’ne bağlandı. 1958’de Felix Houphouet-Boigny’nin önderliğinde barışçı yollardan özerk bir yapı kazandı. 1960’ta bağımsızlığın ilan edilmesinden sonra başkan seçilen Houphouet-Boigny, zaman zaman görülen şiddet olayları ve birkaç darbe girişimine karşın, yönetimi elinde tutmayı başardı.

1980’lerin başındaki ekonomik sorunlar ve Houphouet-Boigny’nin bir ardıl belirleyememesinden kaynaklanan siyasal istikrarsızlık 1982’de bir dizi gösteriye neden oldu. Houphouet-Boigny 1990’da muhalefet partilerine yasallık tanımak zorunda kaldı. Aynı yıl yapılan başkanlık seçimlerini gene Houphouet-Boigny kazandı. Kasım 1990’da yapılan ilk çok partili Ulusal Meclis seçimlerinde de en çok oyu iktidardaki PDCI aldı. Bir yanda Houphouet-Boigny’nin baskıcı yönetimi, öte yanda ekonomik güçlükler ülkede karışıklıklara yol açtı.

kaynak: Ana Britannica
Son düzenleyen Safi; 5 Ağustos 2016 21:05