Üye Ol
Giriş
Hoş geldiniz
Misafir
Son ziyaretiniz:
05:24, 1 Dakika Önce
MsXLabs Üye Girişi
Beni hatırla
Şifremi unuttum?
Giriş Yap
Ana Sayfa
Forumlar
Soru-Cevap
Tüm Sorular
Cevaplanmışlar
Yeni Soru Sor
Günlükler
Son Mesajlar
Kısayollar
Üye Listesi
Üye Arama
Üye Albümleri
Bugünün Mesajları
Forum BB Kodları
Your browser can not hear *giggles*...
Your browser can not hear *giggles*...
Sayfaya Git...
Çarşamba, 08 Mayıs 2024 - 05:24
Arama
MaviKaranlık Forum
Osmanlı Devleti dönemindeki kara ve deniz savaşlarının sonuçları nelerdir?
-
Tek Mesaj #6
_EKSELANS_
Kayıtlı Üye
27 Aralık 2012
Mesaj
#6
Kayıtlı Üye
Kuruluş (1299–1453)Kara savaşları
Koyunhisar
Pelekanon
Sazlıdere
Ihtiman
Sırpsındığı
Çirmen
Dubravnica
Savra
Ploşnik
Bileca
I. Kosova
Rovine
Niğbolu
Ankara
Varna
II. Kosova
Yükselme (1453–1579)Kara savaşları
Albulena
Ohri
Racova
Akdere
Ekmek Otlak
Otlukbeli
Krbava
Çukurova
Çaldıran
Turnadağ
Mercidabık
Han Yunus
Ridaniye
Tilimsan
I. Mohaç
I. Viyana
Klise
Sohoista
Estergon
Mostaganem
Zigetvar
Çıldır
Tiflis
Meşaleler
Wadi al Laban
Moskova Yangını
Molodi
Hırvatistan
Deniz savaşları
Sapienza
Modon
I. Cezayir
Formentera
II. Cezayir
Tunus
Diu
Preveze
Alborán
III. Cezayir
Ponza
Cerbe
Malta
Açe
İnebahtı
Vadisseyl
Duraklama (1579–1699)Kara savaşları
Kulpa
Haçova
Kanije
Çuçoro
I. Hotin
Kandiye
Saint Gotthard
Kamaniçe
II. Hotin
II. Viyana
Almandağı (Kahlenberg)
Ciğerdelen
Budin
II. Mohaç
Eğriboz
Zernecht
Salankamen
Lugos
Ulaş
Zenta
Mora
Deniz savaşları
Korvo Burnu
Kelidonya Burnu
Foça
I. Çanakkale
II. Çanakkale
III. Çanakkale
IV. Çanakkale
Sing
Koyun Adaları
Andros
Bozcaada
Zeytinburnu
Gerileme (1699–1792)Kara savaşları
Prut
Petrovaradin
Andican
Kürican
Arpaçay
Perekop
Azak
I. Özi
II. Özi
Banja Luka
Hisarcık
Belgrad
Stavunchany
Aspindza
Larga
Kagul
Muhadiye
Sebeş
Focşani
Boze
İzmail
Yerköyü
Anapa
Maçin
Deniz savaşları
Sisam
Gerontas
I. İmroz
Matapan
Çeşme
I. Kerç
II. Kerç
Tendra
Celigra
Dağılma (1792–1922)Kara savaşları
Piramitler
Akka
Abukir
Osmanlı-İngiliz
Obileşti
Arpaçay
Cernavoda
Tatarcık
Hacıoğlu Pazarcık
Bele
Bâtın
Rusçuk
Tuna
Yenbu
Al-Safra
Medine
Cidde
Mekke
Nejd
Diriye
Çegar
Alamana
Gravia
Valtetsi
Doliana
Dragaşani
Skuleni
Vassilika
Peta
Dervenakia
Kamatero
Karpenisi
Araçova
Kamatero
Phaleron
Petra
Kulevicha
IV. Cezayir
Konya
Nizip
Kürekdere
Oltenitza
Gözleve
Aleksinaç
Djunis
Ziştovi
Niğbolu
I. Şıpka Geçidi
Elana
II. Şıpka Geçidi
Pelişat
Lofça
III. Şıpka Geçidi
Gorni Dubnik
Plevne
Taşkesen
IV. Şıpka Geçidi
Filibe
Kızıltepe
Halyaz
Zivin
Gedikler
Yahniler
Alacadağ
Deveboynu
Erzurum
Kars
Dömeke
Mouzaki
Derne
Tobruk
On iki Ada
Sarantaporon
Yenice
Kumanova
Kırkkilise
Beşpınar
Pirlepe
Lüleburgaz
Vevi
Manastır
Bolayır
Şarköy
I. Edirne
Bizani
İşkodra
II. Edirne
(I. Dünya Savaşı'nda Osmanlı Cepheleri)
Deniz savaşları
Navarin
Aynoroz
Sinop
Beyrut
Varna
II. İmroz
Mondros
Limni
III. İmroz
ÇALDIRAN SAVASI
Yavuz Sultan Selim, babası Sultan İkinci Bayezid ve kardeşleri ile taht mücadeleleri vererek tahta çıktığında, Osmanlı Devleti sıkıntılı bir dönem yaşıyordu. Bu bunalımlı dönemin en büyük sebebi Doğu'daki Sii-Safevi Devletiydi. Bu devletin ortadan kalkmasıyla huzur sağlanacak ve Türkistan yolu Osmanlılara açılacaktı. Yavuz Sultan Selim'in en büyük amacı doğudaki bütün Türk İslam devletlerini tek bir devlet çatısı altında birleştirmekti. Yavuz Sultan Selim, 1514 yılı baharında ordusuyla birlikte İran seferine çıktı. Osmanlı kuvvetleri, Erzincan'dan Tebriz'e doğru yürüyüşüne devam etti. Çaldıran'da 23 Ağustos 1514'te yapılan savaşta Osmanlı kuvvetleri büyük bir zafer kazanırken, Safeviler bozguna uğradılar. Şah, kaçarak hayatını zor kurtardı. Yavuz yoluna devam ederek Tebriz'e girdi. Şehirdeki birçok sanatçı ve ilim adamı İstanbul'a gönderildi. Bu zafer sonucunda Şah İsmail eski prestijini kaybetti. Bu sayede Doğu Anadolu'da Osmanlılar için bir tehlike kalmamış oldu. 15 Eylül 1514'te de Tebriz'den Karabağ'a hareket eden Yavuz'un amacı, kışı orada geçirip, baharda İran'i tümüyle almaktı. Ancak şartlar müsait olmadığı için Amasya'ya gidildi. ÇALDIRAN ZAFERİ'nden sonra, Erzincan, Bayburt kesin olarak Osmanlı hakimiyetine geçti. Kemah kalesi alındı. 12 Haziran 1515'de kazanılan Turnadağ zaferi ile Dulkadiroğlu beyliğine son verildi. Diyarbakır, Mardin ve Bitlis Osmanlı hakimiyetine girdi. Böylece Anadolu'da Türk birligi sağlanmış oldu.
MERCİDABIK ZAFERİ
Fatih Sultan Mehmed devrinden kalan anlaşmazlık ve İran Seferi, Mısırlıların ve Safevilerin ittifak yapmalarına neden oldu. Yavuz Sultan Selim, bu ittifakin yapılacağını ögrenince Mısır seferine karar verdi. Yavuz Sultan Selim, 5 Haziran 1516'da Mısır seferine çıktı. 27 Temmuz günü Osmanlı Ordusu Mısır sınırına dayanmıştı. Mısır Sultanlığı'na bağlı Antep (18 Ağustos 1516) ve Besni (19 Ağustos 1516) kaleleri birer gün arayla teslim oldular. Ancak asil savaş 24 Ağustos 1516'da Mercidabık'da oldu. Mısır Ordusu Osmanlıların ezici top ateşi karşısında fazla dayanamadı. Mısır hükümdarı Gansu Gavri ölü olarak bulundu. Kazanılan MERCİDABIK ZAFERİ sonunda Suriye'nin kapıları Osmanlılara açılmış oldu.
NİĞBOLU ZAFERİ
Osmanlıların Rumeli'deki faaliyetlerinin devam etmesi, akıncıların Bosna'ya ve Arnavutluk'a kadar ilerlemeleri Haçlıları telaşa düşürdü. Macar Kralı Sigısmund, Papa'nın da desteğiyle başta Fransız, İngiliz ve Alman kuvvetleri olmak üzere bütün Avrupa ülkelerinin katılımıyla oluşan Haçlı Ordusu'nun başına geçti. Bu ordu 1396 yılının Mayıs ayında harekete geçti. Bu ittifakın amacı beş yıldır kuşatma altında bulunan İstanbul'u kurtarmaktı. Haçlılar Tuna kıyısındaki Niğbolu kalesini kuşattılar. Kale kumandanı Doğan Bey, Yıldırım Bayezid komutasındaki Osmanlı Ordusu yetişinceye kadar kaleyi başarıyla savundu. 1396 yılında Niğbolu kalesi önlerinde çok kanlı çarpışmalar oldu. Haçlılar, tarihe NİĞBOLU SAVAŞI olarak geçen bu çatışmada büyük bir bozguna uğradılar. Savaş sonunda Haçlıların aldığı yerler Osmanlı Devletine geçti. Bulgar Krallığı ortadan kaldırıldı ve Macaristan içlerine doğru akınlar yapıldı. Haçlı dünyasğ yarım yüzyıl Türklerin üzerine yürümeye cesaret edemedi. Bu savaştan sonra Yıldırım Bayezid'e Abbasi Halifesi tarafından "Sultan-ı iklim-i Rum" yani "Anadolu Sultanı" ünvani verildi. Niğbolu Savaşından sonra İstanbul üçüncü defa kuşatıldı. Daha önceden yapımına başlanmış olan Anadoluhisari bu kuşatma sırasında tamamlandı. Güçlü bir deniz kuvveti ve büyük topların olmaması fethi engelliyordu. Bu sebeple Yıldırım Bayezid, Türk Denizciliğini geliştirmeye çalıştı. Yıldırım İstanbul'u kuşatma altında tutarak, şehrin teslim olacağını düşünüyordu. Ancak Timur tehlikesi ortaya çıkınca, Bizans'la bir antlaşma yapıldı ve kuşatma kaldırıldı. Bu antlaşmayla, İstanbul Sirkeci'de bir cami, bir İslam Mahkemesi ve bir Türk mahallesi kuruldu. Yıllık haraç arttırıldı. Aynı yıl Yunanistan'a ve Mora'ya sefer düzenlendi. 1398 yılında Karaman ülkesi ve Karadeniz beylikleri fethedildi. Bir yıl sonra da Dulkadiroğulları beyliğine son verildi. Yıldırım Bayezid, ayrıca İstanbul Galata'da bulunan Ceneviz Kolonisi ile de savaştı.
OTLUKBELI SAVASI
Karamanoğlu İbrahim'in 1464'te ölmesi üzerine oğulları birbirlerine düşmüşlerdi. Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ın yardımıyla İshak Bey Karamanoğlu beyliğine sahip oldu. Bunun üzerine diğer oğlu Pir Ahmed Bey Fatih Sultan Mehmed'den yardım istedi ve gelen yardım sayesinde Beyliği ele geçirdi. Fakat Pir Ahmed Bey bir süre sonra gidip Venediklilerle anlaşınca, bu duruma sinirlenen Fatih Sultan Mehmed, Karaman Seferi'ne çıkmaya karar verdi. Konya ve Karaman alınarak Osmanlı'ya bağlandı. Karaman halkı İstanbul'a ve çeşitli yerlere göç ettirildiler. Pir Ahmed Bey kaçarak Akkoyunlu hükümdari Uzun Hasan'a sığındı. Bu olay Osmanlılarla Akkoyunluların arasının açılmasına neden oldu. Osmanlılar Avrupa ve Anadolu'daki topraklarını genişletirken, Akkoyunlular Devleti'de Doğu Anadolu, Kafkasya, İran ve Irak üzerinde hakimiyet kurmuşlardi. Sınırlarını genişleten iki Türk Devleti arasında büyük bir savaş kaçınılmaz olmuştu. Otlukbeli mevkiinde 11 Ağustos 1473'de yapılan savaşta, devrin en kuvvetli savaş tekniğine ve araçlarına sahip olan Osmanlı ordusu, Uzun Hasan'in kuvvetli süvarilerden kurulmus olan ordusunu birkaç saatte dağıttı. Bu savaştan sonra Akkoyunlular bir daha kendilerini toparlayamadılar. Fatih Sultan Mehmed, Akkoyunlu tehlikesini bu şekilde engellemiş oldu. Anadolu'da ve Rumeli'de birçok sefer düzenleyip pek çok zafer kazanmıştı. Buna rağmen güneyde güçlü bir devlet konumunda olan Memlüklerle problemler yaşandığı halde sıcak bir savaştan kaçınmıştı.
RİDANİYE ZAFERİ
28 Ağustos 1516'da Halep'e giren Yavuz Sultan Selim hiçbir direnmeyle karşılaşmadan şehri teslim aldı.Hama (19 Eylül 1516), Humus (21 Eylül 1516) ve Şam (27 Eylül 1516) aynı şekilde teslim olurken, Lübnan emirleri de Osmanlı hakimiyetini kabul ettiler. Yoluna devam eden Yavuz 30 Aralık 1516'da Kudüs'e, 2 Ocak 1517'de Gazze'ye girdi. Mercidabık Savaşı'ndan sonra Mısır'ın başına Tumanbay geçti. Tumanbay Osmanlı hakimiyetini kabul etmediği gibi, barış teklifi için gelen Osmanlı elçisini öldürmüş ve Venedikliler'den top ve silah alarak Ridaniye'de kuvvetli bir savunma hattı kurmuştu. Yavuz Sultan Selim, ordusuyla birlikte, ilk çağdan beri hiçbir komutanın cebren geçemediği Sina Çölü'nü 13 günde geçerek, Ridaniye'de Mısır Ordusu ile karşılaştı. Mısır Ordusu'na, El-Mukaddam Dağı'nın etrafını dolaşarak güneyden saldıran Yavuz Sultan Selim, bu manevra sayesinde Mısır ordusunun yönleri sabit olan toplarını etkisiz hale getirdi. 22 Ocak 1517'de Ridaniye Zaferi kazanıldı. Bu zaferle birlikte Memlük Devleti tarihe karıştı.
BEĞEN
Paylaş
Paylaş
Cevapla
Kapat
Saat: 05:24
Hoş Geldiniz Ziyaretçi
Ücretsiz
üye olarak sohbete ve
forumlarımıza katılabilirsiniz.
Üye olmak için lütfen
tıklayınız
.
Son Mesajlar
Yenile
Yükleniyor...