Arama

Taş kömürü nedir? - Tek Mesaj #5

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
22 Temmuz 2015       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM
TAŞ KÖMÜRÜ a Jeolojik zamanlar boyunca bitkilerin dönüşüme uğraması sonunda oluşan ve yüksek bir ısıl güç kazanan taşıllaşmış, mineral katı yakıt. (Antrasit dışında madenkömürlerinin tümüne "taşkömürü" adı verilir.) [Eşanl. MADEN- KÖMÜRÜ.]

—ANSİKL. Taşkömürlerinin sınıflandırılması. Taşkömürleri, bileşimlerindeki uçucu madde oranları, topaklaşma özellikleri (kok oluşumu) ya da şişme indislerine bağlı olarak çeşitli gruplara ayrılır:
1. yağsız taşkömürleri. Bunlara antrasitli taşkömürleri de denir; bileşimlerinde °/o 14'e kadar uçucu madde bulunur ve to- paklaşmazlar. iriliklerine göre konutlarda ya da sanayide kullanılırlar;
2. az yağlı ya da yarı yağlı taşkömürleri. Uçucu madde oranları % 12-22 arasında değişir; az da olsa topaklaşma özelliği taşırlar;
3. kısa alevli yağlı taşkömürleri. Uçucu madde oranı % 18-27 arasındadır. Metalürjide kullanılan sert kok, bu kömürlerden elde edilir;
4. yağlı taşkömürleri. Bileşimlerindeki uçucu madde oranı % 24-40 arasında değişir Daha yumuşak bir kok veren bu tür kömürler damıtıldıklarında çok miktarda gaz açığa çıkarırlar.
5. alevli yağlı taşkömürleri. Bileşimlerinde % 30’un üzerinde uçucu madde bulunan bu kömürler, gevrek bir kok verir, ancak yarı yağlı taşkömürleriyle karıştırıldıklarında kaliteli bir kokun elde edilmesini sağlarlar;
6. kuru alevli taşkömürleri. Uçucu madde oranları % 34-45 arasında değişen bu kömürler, topaklaşma özelliği taşımazlar.
Yağlı taşkömürleri kok"a dönüştürüle- bildiklerinden en çok tutulan kömürlerdir. Yağsız taşkömürleri konutlarda yakıt olarak kullanılır Alevli taşkömürleri, damıtma işlemine en elverişli olan kömür türleridir. ( KARBON KİMYASI.)
Yağlı ve alevli yağlı taşkömürlerine Amerika’da "bitümlü" taşkömür (bituminous coal) denir.

Taşkömürünün çıkarılması -* YATAKLARI İŞLETME* YÖNTEMLERİ, MADEN* OCAKLARI.

Dünya üretimi. Ortaçağ'ın sonundan itibaren Nevvcastle bölgesinde çıkarılmaya başlanan taşkömürü, XIX. yy.'ın son yıllarından beri büyük ölçekte üretilmektedir. 1875'te 250 Mt olan üretim (bunun % 80'i Avrupa’da gerçekleştirilmiştir) 1913’te 1 215 Mt'a yükselmiş (637 Mt’u Avrupada [Rusya dahil], 5(17 Mt'u ABD'de), ancak daha sonra 1937’de yeniden 1 137 Mt’a düşmüştür (% 45'i Avrupa'da, % 31’i Kuzey Amerika kıtasında, % 17’si de eski SSCB’de). 1960’tan sonra 2 000 Mt'a yaklaşmış, belli bir duraklamadan sonra petrol fiyatlarındaki artışa bağlı olarak yeniden yükselmeye başlamıştır (1990'da 3 575 Mt).
Yeni yataklar işletmeye açılırken diğer yataklarda üretim ya iyice düşmüş ya da durma noktasına gelmiştir. Gerçekte, maliyet fiyatları da havzadan havzaya değişmektedir: örneğin Avrupa'da bir maden işçisi günde ortalama birkaç ton taşkömürü çıkarırken, bu rakam ABD’de birkaç on tona erişebilmektedir (Midvvest'te 50 t). Bu rakamlara ancak açık ocak işletmeciliğinde ulaşılmaktadır. Amerikan üretiminin % 50’si, Rusya’nın üretiminin % 30'u (özellikle Asya'da), Çin üretiminin de önemli bir bölümü bu yolla sağlanmaktadır. Maden ocakları işletmeciliğinin en pahalı olanı, galerilerin vadi yamaçlarına açık ocak şeklinde açılması ya da kömürün kuyulardan çıkarılmasıdır. Damarların orta kalınlıkta (1,5-1,8 m), altyatay (Apalaş platosu) ya da hafifçe eğimli (Ruhr, Yorkshire) olması ve aynı zamanda durağan bir yapıda çökelmiş olarak bulunması, maden işletmeciliği açısından en elverişli olanıdır (özellikle faylı yatakların işletilmesi büyük bir özeni gerektirir). Ocak açma yoluyla yapılan işletme yeraltındaki kömürün % 40-60'ının, açık ocak biçiminde yapılan işletme en az % 80’inin kazanılmasını sağlar. Havzaların hepsinden aynı kalitede taşkömürü elde edilemez (kok taşkömürü, buharlı makinelerde kullanılan taşkömürü, kimya sanayisinde kullanılan alevli taşkömürü).

Çin ve Hindistan gibi kimi ülkeler dışında, kömür çıkarımında ulaşılan genel bir makineleşme, verimi büyük oranda artırmıştır. Bu bakımdan sanayileşmiş' ülkele- 11294 rin çoğunda, nitelikli maden işçilerinden
sayıca her zaman daha fazla olan niteliksiz işçilerin sayısı iyice azalmıştır: 19İ4’te ABD'de 700 QQ0 olan işçi sayısı 19-75'te 200 OOO'e, Büyük Britanya'da 1 100 OOO'den 300 OOO'e düşmüştür.

Kuzey Amerika’da, % 4,2’si Kanada'da olmak üzere 897 Mt taşkömürü üretilmektedir. İkinci Dünya savaşı sırasında 635 Mt'a ulaşan ABD üretimi, 50’li yılların başında 375 Mt'a dek düşmüş (demir-çelik ve dışsatım talebinin azalması, demiryollarının dizelleşmesi), ancak 1965'ten itibaren yeniden yükselmeye başlamıştır (1990'da 859 Mt); o tarihten bu yana da belli bir artış gözlenmektedir (dış talebin artması, termik santrallara yönelme). ABD'de üretilen taşkömü- rün büyük bölümü, Apalaş platosundan çıkarılır: Pennsylvania ve Ohio sınırında 150 Mt (kok kömürü), Batı Virginia, Kentucky ve Tennesseej sınırlarında 250 Mt (özellikle alevli taşkömürü). Batıdaki dağınık ve küçük havzalardaki üretim ile Alabama kömür ocaklarının üretimi (Birmingham) giderek ikinci sıraya düşerken, Midvvest'ten sağlanan üretim günden güne daha büyük bir önem kazanmaktadır (özellikle buharlı makinelerde kullanılan taşkömürlerinin elde edildiği büyük ocaklar). Öte yandan Kanada'da Maritime Provinces'ta üretim iyice azalmış, Alberta'da yeni ocaklar açılmaya başlanmıştır.
Buna karşılık 1955 yılından bu yana diğer bazı ülkelerde önemli artışlar gözlenmektedir: Polonya (97 Mt'dan 145 Mt'a), Avustralya (20 Mt'dan daha azken 160 Mt'a), Güney Afrika Cumhuriyeti (32 Mt' ,dan 175 Mt'a) ve Hindistan'da (39 Mt'dan 225 Mt'a). Rusya'da üretilen 333 Mt taşkö- mürünün çoğu Urallar'dan ve Sibirya' dan, Ukrayna'da üretilen 185 Mt’un büyük kısmı Donbas'tan, Kazakistan’da ise Ka- raganda bölgesinden elde edilir. Polonya'da üretilen kömürün tamamı Silezya’ dan çıkarılır. Avustralya'da dörtte üçü Yeni Güney Galler'den, geri kalanı da Que- ensiand'dan sağlanır. Güney Afrika Cumhuriyeti'nde, toplam üretimin üçte ikisi Transvaal'dan çıkarılır. Çin kömürünün büyük bölümü, genellikle açık ocak işletmeciliğinin uygulandığı Kuzey-Doğu Çin ile Kuzey Çin bölgelerinden elde edilir. Hindistan'ın en büyük taşkömürü yatakları ise, Damodar vadisinde bulunmaktadır.
Çin'de üretimin çok artmış olmasına (dünya üretiminin yaklaşık üçte biri) karşın taşkömürü üretimi, Japonya ve Batı Avrupa'da neredeyse sona ermek üzeredir. 1955'te Belçika'da 27,5 Mt olan üretim hemen hemen sona ermiş, Fransa'da 60 Mt'dan 10,5 Mt'a, Almanya'da 135 Mt'dan 76,5 Mt’a, Büyük Britanya'da 225 Mt'dan 93 Mt'un altına düşmüştür. Hollanda ve İtalya'da ise tamamen durmuştur. Ispanya'da da üretim önemsizdir.
Yüzyılın başından itibaren, özellikle Büyük Britanya'nın buharlı makineler için Cardiff'ten yaptığı kömür dışsatımıyla beslenen uluslararası etkin bir ticarete (90 Mt) tanık olundu. Büyük Britanya daha sonra kömür dışsatımını durdurdu. İki dünya savaşı arasında bu işi Polonya üstlendi. 1945'ten sonra ABD, uluslararası pazarda ilk sıraya yerleşti, ancak 60'lı yılların başından itibaren belli bir gerileme gözlendi. Süreç içinde demir-çelik sanayisinin, özellikle japon demir-çelik sanayisinin gelişmesi ve buna ek olarak termik santrallarda fuel-oil yerine yaygın olarak kömürün kullanılmaya başlanması, kömür ticaretini yeniden canlandırdı. 1967'de 67 Mt, 1981'de 174 Mt kömür deniz yoluyla taşındı. Avrupa'da ve AET'de (20 Mt) kendi aralarında, ABD'de ise Ontario'ya yönelik bölgesel hareketler ortaya çıktı. Ancak kömür, deniz yoluyla çok daha uzun mesafelere taşındı. Böyle- ce ABD'den Japonya'ya (20 Mt), Hamp- ton Roads'tan (11 Mt), ayrıca Ukrayna’daki Azak denizi limanları ile Gdânsk ve Gdynia gibi Polonya limanlarından Avrupa’nın batısına kömür taşınmaya başlandı. Ancak ABD'de çıkarılan kömür çok pahalıya mal oluyor, ayrıca madeni en uygun fiyata taşıyan büyük cevher gemileri Hampton Roads limanına giremiyor, Panama kanalını da kullanamıyorlardı. Bu nedenle İngiliz Kolombiyası'nda Prince Rupert’den ve ayrıca Yeni Güney Galler limanlarından Japonya'ya (24 Mt; dünyanın en önemli kömür taşıma yolu); Güney Afrika Cumhuriyeti’nde Richard's Bay'dan Avrupa'ya yeni deniz yolları kuruldu. Çin'in özellikle Japonya’ya kömür satmak istediğini de belirtmek gerekir.
Kömür sanayisinin yeniden canlanması, uzmanlara göre kömür üretimini kuşkusuz şimdiye dek hiç ulaşılmamış bir düzeye çıkaracak bir gelişmenin habercisi sayılmakta, bu gelişme, ayrıca rezervlerin dağılımıyla tam bir uygunluk göstermektedir: % 11 ’i Kuzey Amerika'da; % 11,5'i Avrupa'nın doğu kesimi ve Rusya'da (Rusya'daki rezervlerin çoğunun, ulaşımı çok zor olan Lena nehri yöresinde bulunduğu bir gerçektir), % 57'si Çin'de, % 5,6'sı Hindistan'da, % 4'ü Avustralya'dadır.

Türkiye taşkömürü üretimi .
Taşkömürü kurumu genel müdürlüğü (Türkiye). [TTK], tüzelkişiliği olan, çalışmalarında'özerk ve sorumluluğu sermayesiyle sınırlı bir iktisadi devlet teşekkülü. İlgili olduğu bakanlık, Enerji ve tabii kaynaklar bakanlığı'dır. Devletin genel sanayi ve enerji siyasetine uygun olarak taşkömürü rezervlerini en iyi biçimde değerlendirmek ve ülkenin taşkömürü gereksinimini karşılayarak yurt ekonomisine katkıda bulunmak amacıyla, 8 haziran 1984 tarihli ve 233 sayılı Kanun hükmünde kararnameyle kuruldu. Merkezi Zonguldak'tadır. Kuruluşun başlıca görevleri şunlardır: kuruluş amacını gerçekleştirebilmek için her türlü arama, etüt, plan, proje ve programlar yapmak; taşkömürü üretimini sağlamak için gerekli her türlü yeraltı ve yerüstü sosyal ve sanayi tesisleri kurmak ve işletmek; taşkömüründen kok, briket gibi başka tür kömürler ile tüm ikincil ürünleri yapmak.
11 haziran 1937 tarihli ve 3241 sayılı yasa'yla Ereğli şirketi’nden alınan liman (Zonguldak), demiryolu ve madenlerle Kozlu ve Kilimli demiryollarının işletilmesi ve Havzadaki deniz işlerinin tekel altına alınması ve 30 mayıs 1940 tarih ve 3867 sayılı Ereğli kömür havzasındaki ocakların devletçe işlettirilmesi hakkındaki yasalarla Etibank'a ve Ereğli kömürleri işletmesi'ne verilmiş ya da devredilmiş bulunan ve 6974 sayılı yasa’yla TKİ kurumu'na geçen taşkömürü madenleri sanayi tesisleri, liman ve demiryollarını ve Ereğli limanı ile Ereğli-Armutçuk demiryolunu işletmek; taşkömürünü ve taşkömüründen elde edilen türevlerinin dışalımını ve dışsatımını yapmak; konu ile ilgili her türlü taşıma, yükleme ve boşaltma işlerini yapmak vb Kurumun merkez kuruluşu, Yönetim kurulu ve Genel müdürlük'ten oluşur. Etüt, plan-proje ve tesisler dairesi; Aramalar dairesi; İşletmeler dairesi başkanlıkları olmak üzere üç ana hizmet birimi vardır. Kuruluşa bağlı müesseseler ise Kozlu, Üzülmez, Karadon, Armutçuk, Amasra taşkömürü işletme müesseseleridir.

Kaynak: Büyük Larousse