Arama

Şaman Nedir? - Tek Mesaj #3

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
5 Eylül 2015       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
ŞAMAN
a. (tunguzca şaman, rusça şamandan).
1. Şamanlık inancında din adamlarına verilen ad. (Bk. ansikl. böl.)
2. Mistik bir yolculuğa çıkarak ilişki kurduğu doğaüstü bir güç yardımıyla vecde kapılan, kehanette bulunan, tıbbi tedavi yâpan büyücü rahip. (Şamanlık, Kuzey Asyâ etnilerinin geleneksel dinlerine özgü olmakla birlikte, bazı Kuzey Amerika etnileri gibi başka toplumlarda da şamanlar vardır; geleneksel Afrika’daki, hatta daha başka bölgelerdeki bazı büyücüleri adlandırmak için de “şaman" terimi kullanılır.)

—ANSİKL. "Şaman" sözcüğünün tunguzca "şaman”, sanskritçe "sramana" (ruhlarla desteklenmiş adam), pali dilindeki "samana" ya da Sibirya kaynaklı “kendinden geçmiş adam” anlamında başka bir Sözcükten türetilmiş olabileceği yolunda çeşitli görüşler öne sürülür. Eski Türkler’ in dinlerine, günümüzde Sibirya’da yaşayan halkın dininden yola çıkılarak şamanlık (şamanizm) adı verilmekteyse de, bu sözcüğün kökü olan ve “rahip", “kâhin” anlamına gelen "şaman” sözcüğü, Türkler tarafından kullanılmamıştır. Türkler, din adamlarına kam derlerdi.

ilkel kabilelerde dinsel ayin ve törenlerle uğraşan rahip ve sihirbaz hekimlerden başka, çoğu zaman kendilerinden geçip ruhlar âlemiyle bağlantı kurduğuna ve aracılık yaptığına inanılan kişiler de bulunur ve bunlara “şaman" denirdi. Şamanın büyülü olduğu kabul edilen bir davulu vardı. Bu davul üzerinde gökyüzünün ve yeryüzünün temsili resimleri bulunurdu. Şamanlar, bazı büyü uygulamalarıyla, ruhları bu davulun içine girmeye zorladıklarını öne sürerlerdi. Vecde gelip kendinden geçen şamanın, cennetleri ve cehennemi dolaştığına inanılırdı.

—Ed. Din adamı, büyücü, hekim olan şaman, şair değildir; ancak dualarında şiirsel öğeler bulunmaktadır. Çocukluğunda gösterdiği belirtiler üzerine yaşlı, deneyimli şamanın yanında yetiştirilmiş olan genç şaman, törenlerde davul eşliğinde özel duaları okuma becerisini de kazanmış olur. Doğaçtan söylenen bu duaların değişmez metinleri yoktur, içlerinde anlaşılmaz sözcükler, anlamsız tümceler de yer alır. XIX. yy. sonu ve XX. yy. başında Verbitskiy, Radloff, Anohin gibi araştırmacıların yazıya geçirdiği şaman duaları dize sonunda ve başında uyak, ses yinelemesi, hece vezni, durak, dörtlüklerden oluşan nazım biçimi gibi hak şiirinin geleneksel yapı özelliklerinden izler taşır. Fakat bu izler dualarda ancak yer yer görülür.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 15 Aralık 2016 03:06