Arama

Laiklik Nedir? - Tek Mesaj #3

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
2 Şubat 2016       Mesaj #3
Safi - avatarı
SMD MiSiM
LAİKLİK a. Siyasal ve toplumsal sistemin din ve devlet ayrılığı ilkesine dayanması; bunu savunan anlayış. (Eşanl. LAİSİZM.)

—ANSİKL. Din kurumunun siyasal ve kamusal yaşam üzerindeki etki ya da egemenliğinin sınırlanması çabalarından doğan laiklik ilkesi. Batı (özellikle fransız) kaynaklı olmasına karşın, günümüz demokratik sistemlerinin hemen hemen tümü tarafından hukuken ya da fiilen benimsenmiştir. Din kurumunun ve özellikle Katolik kilisesi'nin kamusal yaşam üzerindeki egemenliğinin kınlması yolundaU çabalar XIV. yy.'a kadar uzanmakla birlikte, laiklik ilkesinin asıl yükselişi, Fransız devrimi ile olmuştur. Daha sonra XIX. yy.'da din kurallannın devlet ve siyaset dünyasından çıkartılması akımı yaygınlaşmış, din ile devlet işlerinin ayrılığı ilkesi benimsenmiştir. Laiklik, değişik tarihlerde ve toplumlarda farklı uygulamalara konu olmuşsa da, özünde, devletin din işlerine, dinin de devlet ve siyaset işlerine karışmaması, dinsel ve dünyasal otoritelerin birbirlerinden ayrılması, devletin bir resmi dininin olmaması ve bütün dinsel inançlar karşısında tarafsız ve hoşgörülü davranması, din ve vicdan özgürlüğünün korunması gibi ilkeler yer alır. Kimi Batı ülkelerinde bu ilkeler ve özellikle devletin laiklik niteliği, açık anayasa kuralı halinde öngörülmüşken (örneğin Fransa), kimi ülkelerde geleneksel "resmi devlet dini” ilkeleri anayasada (örneğin Norveç) ya da anayasal göreneklerde (Büyük Britanya) saklı tutulmuştur. Ama bunlar daha çok tarihsel simgeler olarak kalmışlar, bu ülkelerdeki siyasal pratik de laikliğin benimsenmesi yönünde belirmiştir.

Türkiye’de laiklik. Türkiye’de tarihsel ve toplumsal nedenler, laiklik uygulaması konusunda farklı bir siyasal tercihe yol açmıştır. Devlet, dinin özerk bir biçimde örgütlenmesine izin vermemiş, kendi yapısı içinde aldığı Diyanet işleri başkanlığı kurumu ile din hizmetlerinin devlet tarafından karşılanmasına çalışılmıştır. Bu yolla, dinsel faaliyetlerin devlet denetimi altında tutulması, din kurumunun yeniden toplumsal ve siyasal bir güç olarak kamusal hayata girmemesi sağlanmak istenmiştir. Bu açıdan Türkiye’de laiklik, din ve devlet işleri ayrılığını kabul eden, ama devlete dinsellik alanına giren konularda geniş bir denetim ve müdahale yetkisi tanıyan, dolayısıyla dinin özerk örgütlenmesine ve faaliyetine olanak bırakmayan bir özellik taşımaktadır Bu durum, ulusal devlete geçiş, ulusal egemenlik ilkesinin yerleşmesi ve çağdaşlaşma atılımlarıyla yakından ilgili bir tercihin sonucudur.

DEVAMI Atatürk İlkeleri - Temel İlkeler - Laiklik İlkesi
Son düzenleyen Safi; 5 Şubat 2017 03:57