Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
7 Mayıs 2016       Mesaj #7
Safi - avatarı
SMD MiSiM
KALBIN YAPISI VE IŞLEVI
Dolaşım sistemi, içinde kanın vücuda dağıldığı kapalı bir ağ sistemidir. Vücudun taşıyıcı sistemidir. Dolaşım sistemine kardiyovasküler sistem de denir. Bu sistem kalp ve damarlardan (arterler, venler ve kapiller) oluşur. Ayrıca dolaşım sistemi içinde lenfatik sistem de yer almaktadır. Lenfatik sistem vücuttaki sıvı dengesini muhafaza eder ve vücudu hastalıklara karşı korur.
Dolaşım sistemi kalp tarafından ritmik hareketlerle pompalanan kanın damarlar vasıtasıyla hücrelere ulaşmasını ve hücrelerde kullanılmış olan kanı yine damarlar vasıtasıyla toplayarak tekrar kalbe dönmesini sağlar.
Ad:  k1.JPG
Gösterim: 9298
Boyut:  36.7 KB
Kalp, dolaşım sisteminin motor organıdır. Temel işi kanı pompalamak olan kalp, çizgili kastan yapılı içi boş hayati bir organdır. Çizgili kastan yapılmış olmasına rağmen isteğimiz dışı çalışır. Güçlü kas dokusuyla sürekli kasılıp gevşeyerek kanın damar içinde hareket etmesini sağlar. Vücudun ihtiyaçlarına bağlı olarak kalp dakikada 5 ile 35 litre arasında kan pompalayabilir. Ortalama bir yaşam süresince yaklaşık 300 milyon litre kan pompalar.

Kalbin Konumu ve Komşulukları
Kalp, göğüs boşluğunda iki akciğer arasında ve stemumun arkasında diyafram kası üzerinde 4. 5. ve 6. “costae”ların arka yüzünde, üçte ikisi orta çizginin solunda, üçte biri sağında yer alan kas dokusundan oluşmuş bir organdır. Tabanı üstte (basis kordis), tepesi altta (apeks kordis) olan kalp bir koniye benzer. Büyüklüğü yaşa, cinse ve kişiye göre değişir. Her kişinin kalbi, kendi yumruğu büyüklüğündedir. Yetişkin bir kadında ortalama 200 - 280 gram, erkekte 250 -390 gr ağırlığındadır.
Kalbin ön yüzü, os sternum ve ossa costae, alt yüzü diaframa kası, yan yüzleri her iki akciğer ve arka yüzü ise vertebralarla komşudur.
Ad:  k2.JPG
Gösterim: 8785
Boyut:  41.1 KB

Kalbin Odacıkları

Kalbin sağ ve sol kısımları birbirinden bir duvarla (septum) tamamen ayrılmaktadır. Kalp içi boş dört odacıktan oluşmuştur. Bu odacıkları kalbin içini bölen çeşitli duvarlar oluşturmuştur. Septum interatriale (atriumlar arası bölme), septum interventriculare (ventriküller arası bölme) ve septum atrioventriculare (atriumlar ve ventriküller arası bölme) ile kalp bölümlere ayrılmış dört odacık oluşmuştur. Bu odacıklardan kalbin tepe bölümündekilere kulakçık (atrium), taban bölümündekilere ise karıncık (ventrikül) adı verilir. Bu odacıklar şunlardır:
  • Sağ kulakçık (atrium dexter)
  • Sol kulakçık (atrium sinister)
  • Sağ karıncık (ventriculus dexter)
  • Sol karıncık (ventriculus sinister)
Ad:  k3.JPG
Gösterim: 5116
Boyut:  39.5 KB Ad:  k4.JPG
Gösterim: 4486
Boyut:  45.7 KB

Sağ atrium ve sağ ventrikülün her ikisi birden sağ kalbi oluşturur. Sağ kalpte oksijen bakımından fakir olan venöz (kirli) kan bulunmaktadır. Sol atrium ve sol ventrikül ise sol kalbi oluşturur. Sol kalpte oksijen bakımından zengin olan arterial (temiz) kan bulunmaktadır.

Sağ kulakçık (Atrium dexter)

Kalbin basis bölümünün sağında bulunur. Sağ atriuma yukarıdan üst ana toplardamar (vena cava superior), aşağıdan alt ana toplardamar (vena cava inferior) açılır. Bu damarlar ile venöz kan kalbe döner. 

Sağ karıncık (Ventriculus dexter)
Piramid şeklinde bir boşluktur. Kalbin ön yüzünün büyük kısmını oluşturur. Bu boşluktan venöz kan akciğerlere pompalanmaktadır. Pompalama görevi nedeniyle duvarı kalındır. Sağ ve sol ventriküller aynı anda kasılır. Kasılan ventrikülden kan akciğer atardamarı (arteria pulmonalis) yolu ile akciğerlere gönderilir.

Sol kulakçık (Atrium sinister)
Sol atrium kalbin arkasında, sol üst yanında yer almaktadır. Bu boşluğa, akciğerlerden oksijenlenelerek dönen kanı getiren dört adet akciğer veni (vena pulmonales) açılır. Buraya gelen kan, sol ventriküle geçer.

Sol karıncık (Ventriculus sinister)
Kalbin diyaphragmaya bakan yüzünde yer alır. Apex cordis sol ventrikül tarafından meydana getirilmiştir. Sol atriumdan gelen arterial kan, bu boşluktan pompalanmakta ve ana atardamarla (aortae) vücudun en ince kapillerine kadar gönderilmektedir. Pompalama görevinden dolayı duvar yapısı diğer boşluklara göre oldukça gelişmiştir.

Kalbin Kapakları
Kalpte iki adet atrioventriküler kapak, iki adet de büyük damar kapakları (semilunar kapak) olmak üzere 4 kapakcık bulunmaktadır. Kalp kapakçıklarının amacı kalpte kan akışının yalnızca tek yönde ilerlemesini sağlamak ve kanın geriye dönüşünü engellemektir. Bu kapaklar fibröz yapıda olup kan damarı bulunmaz, beslenmesi diffüzyon yolu ile sağlanır.

Atrioventriküler Kapaklar
Atriumlardan ventriküllere pompalanan kan, ventriküllerdeki basınç atriumlardan daha fazla olduğundan geri dönme eğilimindedir. Atrium gevşediğinde (diastol) kanın geri dönüşünü engellemek için her bir atrium ile ventrikül arasında atriyoventriküler kapaklar vardır. Bu kapaklar, ventriküllerin diastolünde açılarak atriumlardan gönderilen kanın ventriküllere dolmasını sağlar. Ventriküllerin kasılmasında (sistol) ise kapaklar kapanarak kanın atriumlara geri dönmesine engel olur. Bu kapaklar şunlardır:
  • Triküspid kapak (Valvula tricuspidalis - üçüz kapak): Sağ atrium ve sağ ventrikül arasında yer alan septum inter atrioventriculare üzerinde bulunmaktadır.
  • Mitral kapak (Valvula bicuspidalis, valvula mitralis - ikiz kapak): Sol atrium ve sol ventrikül arasında yer alan septum inter atrioventriculare üzerinde bulunmaktadır.
Ad:  k5.JPG
Gösterim: 4596
Boyut:  43.7 KB Ad:  k6.JPG
Gösterim: 4073
Boyut:  43.8 KB
Semilunar Kapaklar
Bu kapaklar, ventriküllere bağlanan büyük damarların açılma delikleri ağzında yer alır. Kapandıklarında yarım aya benzer. Ventriküllerin sistolünde açılarak kanın kalpten arterlere atılmasını; ventriküllerin diastolünde ise kapanarak atılan kanın ventriküllere geri dönüşünü önler. 
Bu kapaklar şunlardır:
  • Valvula trunci pulmonalis: Akciğerlere kanı götüren a. pulmonalisin ağız kısmında, sağ ventrikülden pompalanan kanın geri dönüşünü önleyen üç tane yarım ay şeklindeki kapaklardır.
  • Valvula aortae: Aortun sol ventrikülden çıkış kısmında yarım ay şeklinde üç tane seminular kapak bulunmaktadır. Bu kapaklar sol ventrikülden pompalanan kanın geri dönüşünü önler.

Kalbin Damarları

Kalp de tıpkı diğer organlarda olduğu gibi hücrelerden oluşur ve oksijenlenmesi yani beslenmesi gerekir. Her ne kadar kalbin dört odacığı kanla dolu olsa da kalp, kendi içindeki kanla değil aort damarından ayrılan sağ ve sol kalp atardamarlarından beslenir. Kalbi besleyen bu damarlara koroner arterler (a. coronaria) denir. Bunlardan sağda olanına sağ koroner arter (a. coronaria dextra), solda olanına sol koroner arter (a. coronaria sinistra) denir. Başlangıçta iki ana dal hâlinde olan bu arterler daha sonra kollara ve dallara ayrılarak tüm kalbi besler.
Ad:  k7.JPG
Gösterim: 4715
Boyut:  33.3 KB Ad:  k8.JPG
Gösterim: 5115
Boyut:  30.5 KB
Kalbin venöz kanı; vena cordis magna, vena cordis media ve vena cordis parva adı verilen venler tarafından toplanır. Venler topladıkları venöz kanla birlikte sinus coronariusa açılır. Bu ven de atrium dextere açılır.

Kalp kası
Kalp kası, kalbin 3 katmanından biri olan myocardium’dur. Yapı bakımından çizgili kasa benzese de çalışması çizgili kas gibi isteğimizle değil, istemsizdir (otonom). Bu mekanizma kalbin kendi iç uyarımı sayesinde olmakta ve bu uyarımın esas iki öğesi bulunmaktadır. Bunlar atrio-ventrikuler düğüm ve sinoatriyal düğümlerdir. Her ne kadar kalp kendi iç uyarım sistemi ile çalışsa da neticede kalp kasılma gücü ve kalp atım hızı otonom sistem tarafınca kontrol edilmektedir. Bu sistem ise nöro-humoral bir mekanizmadır. Hormonların da kalp atımı üzerine olan etkisi otonom sinir sistemi tarafından regüle edildiği gibi epinefrin gibi hormonlar direkt olarak kalbin frekansını artırabilir.

Kalp Kaslarının Yapıları
Kasın çalışması kontrolü sinir sistemiyle olmaktadır. Bu sinirler kalp kası içerisine yerleşmiş Purkinje Telleri’dir. Sinirlerdeki bozulma, kasta (myocardium) felce yol açar.
Kas dokusu, vücudun hareketini sağladığı için diğer dokularadan oranla daha fazla oksijene ve enerjiye ihtiyaç duyar. Kalp kasında çekirdekler ortadadır ve her kalp kası hücresi arasında interkale diskler bulunur.
Kas lifleri iskelet kasındaki gibi düz lifler şeklindedir. Fakat, bazen çatallanma yapar. Kalp kası fizyolojik tetanos’a (kramp) uğramaz.
Ayrıca kalp kası hücresi, yalnızca kalpte bulunur ve kalbin kasılmasını sağlar. Aslında çizgili kas olan kalp kası, yapı bakımından çizgili kaslara, görev bakımından ise düz beyaz kaslara benzemektedir ve isteğe bağlı olarak kasılmaz. Bu kasların kasılmasını kalbin özel bölgelerinden çıkan uyarılar sağlar.Bu kasların çalışması için sinire inpus adı verilen bir hormon salgılanır. Kalp kası hücreleri, birlikte ağa benzer bir yapı oluşturur. Sol karıcıktan çıkan aort damarındaki kanın hızlı olmasından dolayı buradaki kasların kalınlığı öbür odacıklara göre daha fazladır. Kasların kasılması sırasında kısalma, şişme, sertleşme ve kalınlaşma gerçekleşir. Kol ve bacaklardaki kemiklerin çalışması sırasında ön ve arkada birbiri zıt çalışan kaslar bulunur. Bu zıt (açıcı ve bükücü) kasların kasılıp gevşemesiyle kol ve bacaklardaki bükülme ve gerilmeler gerçekleşebilir.bu olaya zıt kaslar adı verilir .

Kalbin Tabakaları
Kalbi saran üç tabaka vardır. Kalbi saran bu tabakalar; en dışında dış tabaka pericardium veya epicardium, orta tabaka myocardium, iç tabaka endocardiumdur.
Ad:  k9.JPG
Gösterim: 3934
Boyut:  24.6 KB
Dış tabaka (Pericardium)
Kalbi dıştan bir torba gibi saran fibro seröz yapıda bir zardır. Bu zar, perikardiyum fibrosum ve perikardiyum serosum olmak üzere iki tabakadan oluşur. Perikardiyum fibrosum kalbin ve kalpten çıkan damarların dışını sarar. Perikardiyum serosum; lamina parietalis ve lamina vicceralis (epicardium) olmak üzere iki yapraktan oluşmuştur. Bu yaprakların arasında kalbin hareketlerini kolaylaştıran liquor pericardii denilen az miktarda bir sıvı bulunmaktadır.

Orta tabaka (Myocardium)
Kalbin kas tabakasıdır. Kaslar, enine çizgilenme göstermektedir. Bu kaslar çizgili olmasına rağmen isteğimiz dışı çalışan kaslardır. Kalbin en kalın tabakasıdır. Pompalama görevi gören ventriküller de atriumlara göre özellikle sol ventrikülde daha kalındır. Kalbin uyarı ve ileti sistemine ait hücreler, sinirler ve kalbi besleyen koroner damarlar bu tabakada bulunur.

İç tabaka (Endocardium)
Yassı, tek katlı epitel hücrelerden yapılmış olan bu zar, kalbin iç yüzeyini örten zardır. İçeriye doğru uzantılar vererek kalpteki dört kapağın esasını oluşturur. Bu tabakada kan damarı bulunmaz.

Kalbin Çalışması
Kalp kası sinirsel impulsa gereksinimi olmayan, kendi uyanlarını kendi oluşturabilen bir kastır. Ancak kalbin çalışması otonom sinir sisteminin denetimi altındadır. Sempatik sinirler kalbin ritmik kasılma ve gevşeme hareketlerini hızlandırırken parasempatik sinirler yavaşlatılmasını sağlar.
Kalp, sürekli kasılıp gevşeyerek çalışır. Kalbin kasılmasına “sistol”, gevşemesine “diastol” denir. Kalpte her iki atrium ve her iki ventrikül birlikte kasılır ve gevşer. Atriumlar ve ventriküllerin kasılıp gevşemesi kanın hareketi için itici bir güç oluşturur. Bu kasılıp gevşeme birbirine zıttır. Atriumların her ikisi aynı anda sistol durumundayken ventriküller diastol durumuna geçer. Kalbin bir sistol ve diastol hareketine bir kalp atışı denir. Kalp atışı yetişkin bir insanda dakikada 60-80 ortalama 70’dir, çocuklarda bu sayı dakikada 90-140 arasındadır.
Atriumlar diastolde kanla dolar. Kanla dolduktan 0,1 saniye içinde sistol dönemi başlar. Bu dönemde ventriküller diastol hâlinde olup basıncın etkisiyle sağ atrium ve sağ ventrikül arasındaki triküspit, sol atrium ve sol ventrikül arasındaki mitral kapakçıklar açılır. Böylece atriumlardaki kan atrio- ventriküler deliklerden ventriküllere geçer ve ventriküller kanla dolar.
Ventriküllerin sistolünde artan basıncın etkisiyle triküsbit ve mitral kapaklar kapanır. Böylece kanın atriumlara geri dönüşü engellenir. Sağ ventriküldeki venöz kan a. pulmonalis (akciğer atardamarı) girişindeki seminular kapakçıkların açılmasıyla akciğerlere, sol ventriküldeki arteriyal kan ise aort girişindeki valvula aortun açılmasıyla aorta, oradan da tüm vücut dokularına dağılır.

Kalbin Uyarı ve İleti Sistemi
Kalbin atrium ve ventriküllerinin kesintisiz bir şekilde sistol ve diastolünü sağlayan özel bir yapısı vardır. Kalbin bu işini düzenli bir şekilde idare eden ve içinde sinir elemanları bulunan özel karakterdeki kas demetine “kalbin uyarı ve ileti sistemi” denir.
Bu sistem; özel hücre kümeleri, demetleri ve liflerden oluşur. Uyarı ve ileti sistemi; sinoatrial düğüm (SA), atrioventriküler düğüm (AV), atrioventriküler demet (his demeti) ve purkinje lifleri olmak üzere dört bölümden meydana gelir. Bunlardan ilk ikisi uyarı, diğer ikisi ileti sistemidir. 
Ad:  k10.JPG
Gösterim: 4723
Boyut:  43.0 KB


Sinoatrial (SA) düğüm (Keith-flack): Sağ atriumun üst yan duvarında üst ana toplardamarın atriuma açıldığı yerin altındadır. Sinoatrial düğüm kalp atımlarını başlatan ve ritmini kontrol eden eletriksel uyarıların başladığı bölgedir. Bu nedenle sinoatrial düğüm “pace maker” (uyarı odağı) olarak tanımlanır. Sinoatrial düğümden çıkan uyartı önce atriumların kasını uyarır ve atrioventriküler düğüme gelir. Kalp sinoatrial düğümün emri altında çalışırken diğer yapılar uyarı çıkarmaz. Sinoatrial düğümün gönderdiği uyarıları iletme görevini yapar. Sinoatrial düğüm çalışmadığı veya sinoatrial düğümden çıkan uyarıların iletilememesi gibi anormal koşullarda, atrioventriküler düğüm veya diğer yapılar kalbin durmasını engellemek için görevi üstlenip uyarı çıkarmaya başlar.

Atrioventriküler (AV) düğüm (Aschof -tavara düğümü): Triküspid kapağın arkasında sağ atriumun arka duvarında bulunur. Sinoatrial düğümde oluşan uyarılar, düğümler arası yollarla atrioventriküler düğüme gelir. Buraya gelen uyarılar 0.1 saniyelik bir gecikmeyle his demetine geçer.

His demeti (Atrioventriküler demet): His demeti atrioventriküler düğüme bağlıdır. Ventriküller arası bölmede sağ ve sol dallara ayrılır. His demetine gelen uyartı his demetinin sağ ve sol dallarında ilerleyerek sağ ve sol ventrikül kasındaki purkinje sistemine ulaşır.

Purkinje lifleri: Ventrikül kaslarına dağılan his demetinin daha küçük dallarına purkinje lifleri denir. Purkinje lifleri uyartıyı ventrikül kaslarına ileterek ventriküllerin kasılmasını sağlar.
Ad:  k11.JPG
Gösterim: 4830
Boyut:  49.8 KB
Bu ileti sistemi sayesinde kalp fonksiyonel bir bütün olarak çalışır. Sinoatrial düğümde oluşan uyartının atrium kasına yayılması sonucunda atrium sistolü, ventrikül kasına yayılması sonucunda ventrikül sistolü olur. Uyartının kalpte yayılması sırasında atrioventriküler düğümdeki 0.1 saniyelik gecikme atriumların ventriküllerden önce kasılmasını sağlar. Böylece, ventriküller diastol hâlindeyken atriumlar sistoldedir. Sinoatrial düğümden her bir uyartı kalp kasında bir sistolü takip eden bir diastole neden olur. Sinoatrial düğüm dakikada kaç uyartı çıkartıyorsa atriumlar ve ventriküller o kadar sayıda sistol yapar. Bir kalp vuruşu ventriküllerin sistolüdür
SİLENTİUM EST AURUM