Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
16 Mayıs 2016       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Ad:  arap abc2.jpg
Gösterim: 18350
Boyut:  71.1 KB

Arap alfabesi


Latin alfabesinden sonra, dünyada en çok kullanılan alfabetik yazı sistemi. Kuzey Sami alfabesinin Arami koluna bağlıdır. Aslında Arapçanın yazımı için geliştirilmiş, İslamın yayıldığı hemen bütün bölgelerde resmî alfabe olarak benimsenmiştir. Bugün Suudi Arabistan, Suriye, Mısır, Irak, Ürdün, Libya gibi birçok Arap devletinde ve İran, Pakistan gibi bazı Müslüman devletlerde resmî alfabe durumundadır. Arnavutlar, Kafkasya’daki Çerkesler ve Rusya’da yaşayan Türk boyları da bir süre bu alfabeyi kullanmış, Endülüs Emevileri İspanyolcayı Arap harfleriyle yazmışlardır. Osmanlı döneminde yaygın bir kullanım kazanan Arap alfabesi, Türkiye Cumhuriye- ti’nde yerini Latin alfabesine bırakmıştır (1928).

Bugünkü bilgilere göre, Arap alfabesi İS 2-4. yüzyıllar arasında Nebati yazısından gelişmiştir. Günümüze ulaşan en eski Arap yazısı örnekleri Cahiliye dönemine aittir: Zebed Yazıtı (512), Harran Yazıtı (568), Ummi’c-Cimal Yazıtı (6. yy’ın ikinci yarısı).

Sağdan sola yazılan Arap alfabesinde, tümü ünsüzleri gösteren 28 harf vardır. Bunlardan 22’si Sami alfabesinden geçmiş, ama biçim değişikliğine uğramıştır. Geri Kalan altısıysa (te, ha, dal, dad, ze, gayn) Sami alfabesiyle yazılan dillerde kullanılmayan sesleri gösterir. Arap alfabesinde birçok harfin biçimi, sözcüğün başında, ortasında ve sonunda olmasına bağlı olarak değişir. Bazı harfler (elif, dal, zel, re, ze, vav) kendilerinden sonra gelen harflerle bitişmez. 8. yüzyılda harflerin ses değerlerini gösteren bir dizi işaret geliştirilmiştir. Kısa ünlüleri göstermek için harflerin üstüne (kısa a için fetha, kısa u için zamme) ve altına (kısa i için kesre) konan bu işaretlere “hareke” adı verilir. Uzun ünlüler (a, ı, u) için sırasıyla “elif, ye, VÖV” harfleri kullanılır. Bütün Sami yazıları gibi Arap harflerinin de büyük harf biçimleri yoktur.

Arap alfabesi, Hicret’ten (622) sonraki ilk dönemden başlayarak iki temel yazı türünde kullanılmıştır. Kalın, dik ve iri harfli kûfinin 5. ve 6. yüzyıllarda Küfe kentinde Nebati yazısından geliştiği için bu adı aldığı sanılmaktadır. Kûfi yazı, sikkelerde, yazıtlarda, özellikle de Kuran nüshalarının çoğaltılmasında kullanılmıştır. 10. yüzyılda yerini nesihe bırakmaya başlamış, ama süsleme amacıyla kullanımı bütün İslam ülkelerinde 18. ve 19. yüzyıla değin sürmüştür. Papirüs ya da kâğıt üzerine yazmaya daha elverişli kıvrak bir yazı olan nesih de kûfi kadar eskidir. 7. ve 8. yüzyıllardan kalma bazı yazılarda ise kûfi-nesih arası bir özellik görülür. Nesih 13. yüzyıldan sonra büyük bir gelişme göstererek hemen her alanda kullanılmıştır.

kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 2 üye beğendi.
SİLENTİUM EST AURUM