RODOS
Onikiada'nın güney-doğu ucunda yunan adası, bu takımadaların en büyüğü; 1 400 km2; 66 600 nüf. Yönetim merkezi Rodos. K.-D.'dan G.-B.’ya doğru 77 km boyunca uzanan bu adanın en yüksek yeri Atavyros tepesidir (1 215 m). Ekonomisi turizme dayanır. Havalimanı, yolcu trafiği bakımından Yunanistan'ın ikinci büyük havalimanıdır.

—Tar. Uzun süre yunan egemenliğinde kalan ada, Hellenistik dönemde gelişerek bir kültür ve sanat merkezi oldu. Roma yönetimine girdi (İ.S. 53). Müslüman Araplar'ca BizanslIlardan alındı (645). Yeniden Bizanslılar'ın eline geçti (717). Menteşeoğlu Mesut Bey adanın önemli bir bölümünü ele geçirdiyse de (1300) BizanslIlar Rodos'a yeniden egemen olmayı başardılar (1308). Saint-Jean şövalyelerinin istilasına uğrayarak onların adada kurdukları Haçlı devletinin yönetimine girdi (1309). Osman Tin Rodos'u şövalyelerden almak için düzenlediği sefer başarısızlıkla sonuçlandı (1310). Bundan sonra Rodos kalesi başkent olmak üzere adaya iyice yerleşen şövalyeler, korsanlık yaparak osmanlı deniz ticaretini baltalamaya, türk gemilerine saldırıp yağmalamaya başladılar. Böylece Onikiada (Rodos, Khalkis [Herke], Tilos (ilkil), Nissyros [incirliada], Kos [İstanköy], Leryos [ileryoz], Symi [Sömbeki], Kalimnos [Kelemez], Patmos [Batnos], Astypalea [Astropalya], Karpathos [Kerpe), Kassos [Çoban]) ile Anadolu kıyısındaki Bodrum (Halıkarnassos) kalesinden oluşan 13 parça toprak üzerinde kurulmuş bulunan Rodos Haçlı devleti, İstanbul'un Türkler tarafından fethedilmesinden (1453) sonra papa Calixtus lll'ün başkanlığında Macaristan, Aragön, Fransa krallıkları, Bourgogne düklüğü, Ceneviz ve Venedik cumhuriyetlerinden meydana gelen hıristiyan ittifakına katılınca, Fatih Sultan Mehmet donanma komutanı Hamza Bey'i Rodos seferiyle görevlendirdi (1455).
Ancak, bu görevinde başarılı olamayan Hamza Bey azledilerek yerine Has Yunus Bey getirilirken, Rodos şövalyeleri de yıllık haraç verme koşuluyla barış yapmak zorunda kaldılar. Daha sonra Rodos şövalyelerinin artık yıllık haraç ödemeyeceklerini bildirmeleri üzerine vezir Mesih Paşa 160 parça savaş gemisinden oluşan bir donanma ve 100 bin kişilik bir kara ordusuyla Rodos seferine çıktı (1480). Rodos kalesint karadan ve denizden kuşatan Türkler, iki ay süren şiddetli savaşlar sonunda kente girdilerse de Mesih Paşa yağmayı yasakladığını ve tüm malların Hazinei hümayun’a ait olduğunu duyurunca, asker arasında baş gösteren hoşnutsuzluktan yararlanan şövalyeler, karşı saldırıya geçerek kentle kalesini geri aldılar. Püskürtülen türk kuvvetleri gemilerine binip adadan ayrılmak zorunda kaldılar.
Ağabeyi Bayezit II ile taht kavgasına girişen Cem Sultan'ın yenildikten sonra bu adaya sığınması (1482). Rodos'a uluslararası boyutlarda bir önem kazandırdı. Pazarlığa giriştikleri Bayezit H’yi kardeşini serbest bırakmama karşılığında kendilerine her yıl büyük miktarda bir para ödeme zorunluğunda bırakan Rodos şöval yeleri, daha sonra Cem Sultan'ı Papalık makamına satarak Rodos’tan Fransa'ya, oradan da İtalya'ya gönderdiler (1488). Haliç tersanesinde büyük savaş gemileri yaptırarak türk donanmasını güçlendiren Yavuz Sultan Selim, Suriye ile Mısır'ı fethettikten sonra istanbul-iskenderiye deniz yolu üzerinde bir korsan yatağı gibi kalan ve osmanlı kıyılarının güvenliği açısından öteden beri önemli bir tehlike oluşturan Rodos Haçlı devletini ortadan kaldırmak için Rodos seferine çıkmaya hazırlandıysa da sonradan bundan vazgeçip ikinci bir İran seferinin hazırlıklarına girişti (1518).
Kanuni’nin Rodos seferi (1522-1523) sonucunda Türkler’in eline geçen adada varlığına son verilen Rodos Haçlı devleti, yerini osmanlı yönetimine bıraktı. Türk egemenliğinde önce Kaptanpaşa eyaletinin yönetim birimlerinden biri olan Rodos, sonradan Kaptanpaşa eyaletinin yeni bir düzenlemeyle Cezairi Bahri Sefid eyaletine dönüştürülmesi üzerine (1867) mutasarrıflık, ardından da Cezairi Bahri Sefid vilayetinin merkezi (1876) oldu. 1911 -1912 Türk-italyan savaşı sırasında Rodos öteki 11 ada ile birlikte İtalyan deniz kuvvetlerince işgal edildi.
Balkan savaşı'nın başlaması üzerine İtalya ile yapılan Uşi (Ouchy) antlaşması (15 ekim 1912) uyannca Türkler’in Trablusgarp ve Bingazi'den çekilmelerine karşılık italyanlar da On iki ada'yı boşaltmayı kabul ettiler. Ancak. Balkan savaşı’nın türk ordusu için bir bozguna dönüşmesi, bu arada yunan donanmasının Cezairi Bahri Sefid’in öteki ada larını işgal etmesi, boşaltma işini aksattı; ayrıca Babıâli de adaların Italyan işgalinde kalmasını kendi güvenliği açısından gerekli bir önlem olarak gördü Birinci önya savaşı’nda (1914-1918) Osmanlı devletinin karşısında yer alan İtalya, Uşi antlaşmasının geçersiz kaldığını bildirerek Rodos ile öteki 11 adayı kendi topraklarına kattığını resmen duyurdu. Türkiye, Rodos üzerindeki egemenlik hakkından Lozan antlaşması'nda vazgeçti (1923). İkinci Dünya savaşı'nda önce Almanlar, sonra da ingilizler (1945) tarafından işgal edilen Rodos, Paris antlaşması'yla (1947) Onikiada'nın bir parçası olarak. Yunanistan’a devredildi (1948)
RODOS
Yunanistan'da kent
Rodos adasının kuzey ucunda, Onikiada nomos'unun merkezi ve büyük turizm mer kezi, 41 000 nüf, Surlu kent ya da dar ve dolambaçlı yollarıyla eski kent, XIV. yy.'ın ve XVI. yy.'ın başında yapılmış ve berkitilmiş yarım daire biçiminde bir surla çevrilidir. Şövalyeler hastanesi (XV. yy.; arkeoloji müzesi), XX. yy.'da yeniden yapılan saray, Ortaçağ’a ait birkaç kilise kalıntısı ve özellikle ünlü "hanlar" ya da Saint-Jean şövalyelerinin yurtları buradadır. Surlu kentin dışında 1912’den beri yeni bir kent gelişmiştir.
Kaynak: Büyük Larousse