PUL
—Marg. huk. Bazı hukuk anlaşmalannın yazılmasına tahsis edilen kâğıtlar üzerine basılmış, vergi biçiminde tahsil edilen ve Hazine yararına ödemeyi belirten küçük etiket ya da basılı işaret. ll Pul yapıştırarak ödeme, damga vergisinin ana ödeme biçimi. (Yasada aksi belirtilmeyen durumlarda ve Maliye ve gümrük bakanlığı'nca ödenme biçimi düzenlenmeyen konularda ödeme, pul yapıştırılarak yapılır.) ll Taşıt pulu, taşıt vergisinin ödendiğini göstermek üzere otomobillerin ön camına yapıştırılan damga pulu.
—Zool. Kelebeklerde, küçük bir ucu örteneğin içine gömülü olan çok küçük levha. (Kelebeklerin kanatlarını sürekli bir “toz" ile kaplayan bu pullar, ya basit yansımayla [kimyasal renkler] ya da ışık karışımları aracılığıyla [fiziksel renkler; ayrıca renklere parlaklık kazandırır] kanatlara renk verir.) ll Kokulu pul, bazı kelebeklerde görülen androkoni'ye bazen verilen ad.
—sıf. Küçük, yassı ve yuvarlak şeyler için kullanılır: Pul biber.
—Metalürj. Pul kalıp yöntemi, KABUK' KALIP YÛNTEMİ'nin eşanlamlısı.
—ANSİKL. Bot. Pullar, tomurcukların, tırtılsı çiçeklerin ve kömeçlerin çevresinde, köksapların, yumruların, bazı soğanların, çamlarda çeşitli sürgünlerin, asalak bitki saplarının üzerinde ve tallı ciğeryosunlarında talin alt yüzünde bulunur. Kozalaklıların ve sikasların bileşik çiçeklerinde eşeysel organlar (yumurtalıklar ve çiçek, tozu keseleri) pulların üzerinde bulunur. Tomurcuklarda pullar, iç yüzlerindeki kıllar sayesinde, büyüme noktasını şiddetli kurumadan, mekanik etkilerden ve ani sıcaklık değişikliklerinden korumaya yarar. Bazı soğanlarda pullar yedek besinle yüklenerek kalınlaşır (zambak, sümbül).
—Metalürj. Pullar, bir kırılma yüzeyi üzerinde dairesel ya da birkaç milimetre uzunluğunda açık renkli oyuklar biçiminde ortaya çıkar. Genellikle nikel-krom, hatta karbon çeliklerinde bile görülen pul oluşumu, izabe sırasında normalin üstünde hidrojen bulunmasından ve ısıl ya da özellikle mekanik biçim değiştirmeye bağlı iç gerilimlerden kaynaklanır; pullar ayrıca sıcak şekillendirmenin (dövme ya da haddeleme) ardından uygulanan soğutma işleminin yeterince yavaş olmaması yüzünden de meydana gelebilir. Pulların oluşumunu önlemek için örneğin, kül içinde ya çok yavaş bir soğutma (pullanmayı önleme işlemi) ya da vakum altında külçe döküm yöntemi uygulanır.
—Zool. Kıkırdaklıbalıklardaki plakoit pullar (dikenli pullar), hem deri (dentin ya da fildişi), hem üstderi (mine) embriyonu kökenli ve bütün omurgalıların dişleriyle homolog olan fanerlerdir; zaten bunlara deri dişçikleri adı da verilmektedir. Kozmoit pullar, saçakyüzgeçlilere ve fosil çiftakci-ğerlilere özgü yapılardır: bu pullar, kesin: tisiz bir ince mineli plakoit pullar örtüsüyle kaplı, deri kökenli bir isopedin levhası taşırlar. Actinopterygii altsınıfından balıklarda görülen ganoit pullar, bir ganoin tabakasıyla (mine gibi hücresiz, ama farklı yapıda iyice mineralleşmiş doku) kaplı bir isopedin levhasından oluşur.
Kemiklibalıklarda ganoine rastlanmaz; Isopedinse çok incelerek etasmoit pullarla dönüşür. Örtenek içinde eğri duran elasmoit pullar, komşu pulların tam yanında bulunmazsa da hemen arkasındaki pulun dibini örter. Kenarı kaygan (ilkel kemiklibalıkların sikloit pulu) ya da dişlidir (gelişmiş kemikli- balıklann ktenoit pulu). Bu tip pullara bazı ayaksız amfibiyumların örteneklerinin derindeki kesimlerinde rastlanır. Bu pullar, Birinci Zaman'ın zırhlı balıklarında ya da birçok omurgalının deri levhalarında olduğu gibi, bir dışiskfeletle donanan deri kemikleşmeleriyle birlikte bulunabilir.
Amniyonlularda pullar, yalnızca üstde- rinin en dış tabakalannın keratinleşmesiyle ortaya çıkan üstderi oluşumlarıdır. Ya yan yana sıralanırlar ya da kiremit gibi birbiri üstüne binerler; hemen hemen tüm sürüngenlerin, takıların ve pangolinlerin bütün bedeni pullarla kaplıdır. Pullar, kuşların yalnız ayaklarında, bazı memelilerin (böcekçiller, kemiriciler ve keseliler) kuyruklarında bulunur Takılarda ve birçok sürüngende özellikle timsahlarda ve kaplumbağalarda bulunan pullar deri kökenli kemiksi levhalarla kaplı olabilir. Kaplumbağaların bağaları üst üste tabakalanan bir dışiskelet ile pul adı verilen (bazı kaplumbağa türlerininki işlenerek yararlı hale getirilebilir) iki tabakadan oluşur. Kuşlarda ye kaplumbağalarda gaganın pulların kaynaşmasıyla geliştiği sanılır.
Deri pulları hayvanla birlikte büyüdüğünden üzerlerindeki büyüme çizgileri sayılarak hayvanın yaşı ortaya çıkarılabilir. Sürüngenlerin üstderi pulları birbirlerine sıkıca bağlıdır ve çok zaman büyüme sırasında hayvanın üstünden dökülür (örneğin yılanlardaki kabuk ya da deri değiştirme).
Kaynak: Büyük Larousse