Arama


Baturalp - avatarı
Baturalp
Ziyaretçi
29 Aralık 2016       Mesaj #3
Baturalp - avatarı
Ziyaretçi
İmparatorluk ekonomisi eşitsiz biçimde gelişmişti. Kuzey İtalya gibi kimi bölgeler ile bazı eyaletler, hem tarımsal, hem ticari bakımdan yüksek bir gelişme düzeyindeydi. Özellikle Konstantinopolis’in varlığı, kentsel büyümeyi ve ekili toprak sınırlarının tarıma açılmasını özendirmişti. Başkente ulaşan yollar üzerindeki Balkan kentleri gelişirken ötekiler gerilemiş, hatta ortadan kalkmıştı. Suriye’nin kuzeyindeki işlenmeyen topraklar, Konstantinopolis’te yaşayanlara yiyecek sağlayabilmek için ekime açılmıştı. Constantinus’un altın sikkesi solidus 4. yüzyıl boyunca değerini korumuş, ayrıca her türlü altın miktarı önceki iki yüzyıldaki düzeyini kat kat aşmıştı. 3. yüzyıl sonları ile 4. yüzyıl başlarındaki aşırı toplumsal akışkanlık, 4. yüzyılın ikinci yansında eski hızını yitirmeye başlamıştı.

Daha 5. yüzyılın ilk çeyreğinin sonuna gelmeden, Batı ve Doğu Roma eyaletleri arasındaki gelişkinlik farkları belirgin biçim kazanmıştı. Yunan-Roma uygarlığının, Batı’da sönerken Doğu’da ayakta kalmasını büyük ölçüde bu farklar açıklıyordu. Doğu eyaletlerinin nüfusu daha yüksek olduğu için, Konstantinopolis imparatorları en azından 6. yüzyıla değin barbarlar arasından asker toplamak zorunda kalmamıştı. Kentsel uygarlığın birkaç yüzyıl geriye uzandığı Doğu topraklarında, kentlerle birlikte tüccar sınıfı ve para ekonomisi de varlığını korumuştu. Doğu ile Batı arasındaki ticareti, kaynakların Suriyeli olarak tanıttığı Doğulu tüccarlar yürütüyordu. Bunlar, Batı’ nın küçülmüş, kuşatma altındaki kentlerinde de koloniler kurmuşlardı.

DEVAMI >>>> Bizans İmparatorluğu (Doğu Roma İmparatorluğu)