Arama

Joseph Stalin - Tek Mesaj #5

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
1 Ocak 2017       Mesaj #5
Safi - avatarı
SMD MiSiM

STALİNCİLİK

Ad:  Joseph Stalin4.jpg
Gösterim: 745
Boyut:  66.2 KB

Stalin’in 1924-1953 yılları arasında SSCB'de, uluslararası komünist hareket içinde ve ikinci Dünya savaşı’ndan sonra da halk demokrasilerinde geliştirdiği kuram ve uygulamaların tümü.

—Siyaa bil. Staiindlikten arındırma, SSCB’ de, sosyalist rejimle yönetilen ülkelerde ve çeşitli komünist partilerde, Stalin yönetimi döneminde Sovyet rejimi tarafından yerleştirilen ideoloji ve uygulamaların bazı özelliklerini ortadan kaldırmaya yönelik önlemlerin tümü.

—ANSİKL. Stalincilikle ilgili yorumların çeşitliliği ve bunların çoğu kez basitleştirilmiş olmasının nedeni, bu olgunun değişik yönlerine ağırlık verilmesidir. Stalincilik, sosyalizmin "bürokratik bir yozlaşması" (Troçki), faşizme eşit bir totalitarizm (Hannah H. Arendt), sovyet sisteminin siyasal düzenleme aracı (Z. Brzezinskiy), leninciliğin doğal uzantısı (L. Şapiro), basit bir "kişiye tapma” (N. Hruşçev), iktisadi bakımdan marxçılıktan sapma gibi, değişik biçimlerde değerlendirildi.

Stalin, 1907'den başlayarak, Anarşizm mi sosyalizm mi? adlı yapıtında, bireyi kitleye bağlı kılarak, insan yeteneklerinin doğal sınırlarını genişletme savında olan ve stahanovculuğa kadar varan iradeciliğin kuramsal temelini attı. Öte yandan, Marx ya da Lenin'in çoğu kez durum ve koşullara bağlı olarak kaleme aldıkları yazıları evrensel yasalar haline getiren (marxçılık - lenincilik kavramının ortaya atılması) Stalin, marxçılığı tamamlanmış bir tür süper bilime, bilimlerin gelişmesinden bağımsız bir dogmatizme dönüştürdü. Bu bakış açısı içinde, bilimsel yenilikler (sibernetik, psikanaliz, görelilik kuramı, kuvantal mekanik) dışlandı. Ama stalincilik, her şeyden önce, bir kişi ya da bir grubun iktidarını sürekli kılmaya yönelik uygulamalar bütünü olarak ortaya çıktı; kuram, o dönemin siyasal tercihine bağımlı oldu. Siyaset, ideoloji ve hukuk arasındaki karışıklık yavaş yavaş yerleşti. Devrimi uzun yıllar tehdit eden, ama Stalin ve yönetici grup çevresinde bir uzlaşma sağlamak için ölçüsüz biçimde abartılan gerçek tehditlerin doğurduğu kuşatılmış kale efsanesi, dünyayı manikeist açıdan görmeye, partinin kutsallaştırılmasına ve metinlerin neredeyse dinsel dogmalar (Stalin’e göre Komünist parti manifestosu "marxçılığın ilahilerinin ilahisi"dir) haline gelmesine yol açtı. Yönetici ekip, parti yaşamının askerileştirilmesi (astın üste bağımlılığı, farklı görüşlerin serbestçe ifade edilememesi, kararların gizlilik içinde alınması), partiyle devlet arasında her düzeydeki iç içelik ve kitlelere yönelik baskı (sürgünler; infazlar, kovulmalar, davalar) yoluyla iktidarda kaldı.

Stalinciliğin büyük etkisinin nedenleri, sadece SSCB'de bile, zorlayıcı önlem, baskı ya da propagandayla açıklanamaz. Bu nedenler iktisadi, toplumsal ve kültürel alanlarda da çarpıcı sonuçlar doğurdu: SSCB büyük bir sanayi ve askeri güç oldu; kadınların sosyal durumları iyileşti; sağlık hizmetleri gelişti; tarihin çarpıtılması ve küçük burjuva estetiğinin zorlamasıyla sanat tekdüze ve indirgemeci bir nitelik almış olsa da, kültürün yaygın hale getirilmesi sağlandı. Ayrıca, Ekim devrimi' nin saygınlığı, 1941'den sonra SSCB'nin Müttefiklerin nazi Almanyası karşısında kazandığı zaferdeki pay ve Stalin’in Sovyet devletiyle özdeşleştirilmesi de stalinciliğin etkisini açıklayan nedenlerdir. Nihayet, stalincilik, SSCB'de, iç savaş sonrasında oluşan ve kültürel bakımdan az gelişmiş yeni bir işçi sınıfı içinde olduğu kadar uvriyerizmin ve aydınlara karşı kuşkunun geliştiği komünist partilerde de toplumsal bir destek buldu. Stalincilik, kendi lehine olan nitelikleri sağlamlaştırdı. Basite indirgeyen öğreticiliği, marxçı düşüncenin başlıca kavramlarının herkese ulaşmasını sağladı.
Ad:  Joseph Stalin6.jpg
Gösterim: 820
Boyut:  78.8 KB
Stalinciliğin tasfiyesinin işaretini veren SSCB Komünist partisi'nin XX. Kongresinden (1956) sonra, komünist partilerin çoğunun kitlesel baskı uygulamalarını reddetmesine karşın, stalinciliğin özellikle parti kavramına ve düşünme yöntemlerine ilişkin diğer öğeleri varlığını korudu. Stalinciliğin reddinde en ileri giden partilerden biri, İtalyan komünist partisi oldu. SSCB’de ise Komünist partisi genel sekreteri Gorbaçov, devrimin 70. yıldönümü nedeniyle verdiği söylevde, Stalin'in sosyalizmin gelişmelerine katkılarının yadsınamayacağını, ancak onun suçlarının da bağışlanamayacak kadar ağır olduğunu, yarattığı kişi kültünün sosyalizmin temel ilkeleriyle çeliştiğini ileri sürdü. Parti, ağustos 1991'de faaliyeti durduruluncaya kadar, stalinci uygulamalardan çok farklı ekonomik, sosyal, politik, hukuksal, yönetimsel ilkeler benimsedi.

Kaynak: Büyük Larousse
Son düzenleyen Safi; 2 Ocak 2017 22:46
SİLENTİUM EST AURUM