Arama


Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
8 Ocak 2017       Mesaj #4
Safi - avatarı
SMD MiSiM
Porselen
Ad:  porselen.jpg
Gösterim: 1484
Boyut:  38.7 KB

beyaz, ince tanecikli ve genellikle ışığı geçiren camsı çanak çömlek.

Porselen olmayan seramikler gözenekli, ışık geçirmeyen ve daha kaba bir yapıdadır. Bir başka camsı seramik olan yarım porselen ya da sert ve gözeneksiz seramik (stoneware) ile normal porselen arasındaki ayırım çok daha az belirgindir. Çin’de porselen, üstüne hafifçe vurulduğunda tınlama sesi çıkaran, Batı’da ise ışığa tutulduğunda yarı saydam olan çanak çömleğe denir. Ama her iki tanımlama da tam değildir; bazı kalın gövdeli porselenler ışık geçirmez, bazı ince gövdeli sert seramikler ise bir ölçüde ışık geçirir. Porselen sözcüğü, Marco Polo’nun Çin’de gördüğü çanak çömleği tanımlamak için kullandığı porcellana sözcüğünden türemiştir.

Başlıca üç porselen türü vardır: Gerçek ya da sert hamurlu, yapay ya da yumuşak hamurlu ve ince porselen. İlk porselenler Tang hanedanı döneminde (618-907), Batı’ da en çok tanındığı biçimiyle de Yuan (Moğol) hanedanı döneminde (1279-1368) Çin’de üretildi. Bu sert hamurlu porselenler, toz haline gelene kadar öğütülmüş ve kaolinle (arı kil) karıştırılmış porselen taşından (Çin taşı) yapılmıştı. Fırınlanırken yaklaşık 1.450°C’de feldispat camsı hale gelirken, kaolin de eşyanın biçimini korumasını sağlıyordu. Ortaçağda Avrupa’da bu yarı saydam Çin porselenini taklit etme çabalan, fırınlamada sert hamurlu porselenden daha düşük ısının (y. 1.200°C) yeterli olduğu, kil ile ezme cam karışımı yumuşak hamurlu porselenin bulunmasına yol açtı. Yüzeysel bir benzerlik taşımakla birlikte, yumuşak hamurlu porselen gerçek porselenden genellikle yapısının daha yumuşak olmasıyla ayırt edilebilir. Örneğin, yumuşak hamurlu porselen eğe ile kesilebilir, gerçek porselen kesilmez; sırlanmamış yüzey üstünde biriken kir ilkinde hiç çıkmaz ya da çok güçlükle çıkarılabilirken, gerçek porselende kolaylıkla yok edilebilir.

İlk yumuşak hamurlu Avrupa porseleni yaklaşık 1575’te Floransa’da I. Francesco de’ Medici’nin korumasında yapıldı. Ama çok sayıda üretime ancak 17. yüzyıl sonları ve 18. yüzyılda geçilebildi. Çin porselenine benzeyen gerçek porselenin sırrını 1707’ye doğru, Saksonya’daki Meissen fabrikasında çalışan Johann Friedrich Böttger ve Ehrenfried Walter von Tschirnhaus buldu. İngiltere’de ince porselen, İkinci Josiah Spode’un sert hamurlu porselen formülüne kemik külü eklemesiyle, 1800 dolaylarında üretildi. Sert hamurlu porselen sağlam olmakla birlikte, camsı yapısı nedeniyle çok kolay çatlıyordu; oysa ince porselende bu durum söz konusu değildi.

Cam benzeri bir madde olan ve önceleri gözenekli seramik çanak çömleğin deliklerini kapatmak için kullanılan sır, gözeneksiz sert hamurlu porselende yalnızca bezeme amacıyla kullanılır. Feldispat içeren sır ile porselen gövde birlikte fırınlandığında iyice kaynaşır. Sırlanmadan fırınlanmış porselen ise 18. yüzyılda Avrupa’da ortaya çıkmıştır. Sırsız porselenden genellikle biblo yapıldı (örn. Pâros bibloları). Bir ölçüde gözenekli kalan bazı yumuşak hamurlu porselenler sır gerektirir. Bunlar fırınlandıktan sonra üstlerine çoğunlukla kurşun içeren sır uygulanır ve camsı hale gelmesi için yeniden fırınlanır. Feldispat sırdan farklı olarak bu sır görece daha kalın bir kat oluşturur.

Porselen çanak çömleğe boyayla yapılacak bezemeler çoğunlukla sırlanıp fırınlandıktan sonra (yani sır üstü) uygulanır. Çünkü boya sırın altına (yani fırınlanmış, ama sırlanmamış eşyanın üstüne) sürülürse, çömlek ve sırla birlikte aynı yüksek ısıda fırınlanır ve bu durumda renklerin pek çoğu yok olur. Bu nedenle porselendeki sır altı renkler daha çok, mavi-beyaz Çin kaplarında görülen ve son derece dayanıklı olan kobalt mavisi ile sınırlıdır. Sır üstü, mine ya da düşük ısı renkleri olarak bilinen porselen boyalarının çoğu fırınlanmış sır üstüne sürülür ve çok daha düşük ısıda fırınlanır.
kaynak: Ana Britannica
BEĞEN Paylaş Paylaş
Bu mesajı 1 üye beğendi.
Son düzenleyen perlina; 18 Şubat 2017 14:31
SİLENTİUM EST AURUM