Arama

Çanak Nedir? - Tek Mesaj #2

Safi - avatarı
Safi
SMD MiSiM
9 Ocak 2017       Mesaj #2
Safi - avatarı
SMD MiSiM
ÇANAK
—Saraç. Çanak üzengi, ayak basacak yeri geniş ve çanak biçimli bir tür üzengi.

—Yerbil. Yatay kesiti bir çember oluşturan ve düşey eksen çevresinde çökmüş bir katmandan kaynaklanan çöküntü alanı.

—Zool. Ayaksız kadeh biçimindeki çeşitli organlara verilen ad. (Örneğin koloniler oluşturarak yaşayan bazı hidraların iskelet locaları ya da kelebeklerin [yassı solucanlar, yapraksolucanlar] çekmenleri.) ll Böceklerin yumurta kanalının başlangıç bölümü; oviger iğne kılıfını içerir ve yumurtalığı oluşturur. ll Tutunmuş derisidikenlilerin gövdesinin küremsi bölümü; birbirine eklenen iskelet levhalarından oluşur. ll Bazı bilim adamlarının knidli poliplerin çanağına ya da iskeletsi duvarına verdiği ad. ll Calytoblastea öbeğinden hidra kolonilerinde, hidrantların ve gonoforların dibini örten kalın periderm.

♦ sıf. Jeomorfol. Çanak platform, çökmüş orta kesimi kalın çökellerle kaplı olan platform. (Karşt. ani. ANTEKLİZ.)

—Zootekn. Çanak üzengi, ayak basılan kısmı.

—ANSİKL. Bot. Çanak tomurcuğu sarar ve korur. Çiçek açıldığında dökülebilir (düşen çanak: gelincik) ya da genel olarak yerinde kalır. Hatta çiçek solduğu zaman bile büyümesini sürdürebilir (yapışık çanak: physalis). Çanak düzgün (aktinomorf) ya da iki yanlı bakışımlı (zigomorf ya da düzensiz), birbirine kaynamış çanak- yapraklı ya da ayrık çanakyapraklı olabilir. Çanakyapraklar taçyapraklar gibi renkli olursa (lale) buna taçsı çanak denir. Çanak dıştan bir çanakçık daha alarak katmerli de olabilir (çilek). Çiçek çevremi tek halka halindeyse, bu halka taç görünümünde olsa bile hep “çanak" diye anılır.

—Folk. Orta Asya Türkleri arasında yaygın bir gelenek olan çanak yağması, düğünlerin, özel günlerde yapılan şölenlerin vazgeçilmez öğelerindendi. (TOY.) Düğün ya da şölen sahibi, ne denli çok malı yağmalanırsa o kadar şan kazanırdı. (POTLAÇ ya da HANİ YAĞMA.) BU gelenek daha sonra Osmanlılar'ın saray töreleri arasına da girdi. Yeniçerilere ulufeleri dağıtılırken, bayram ve düğünler sırasında verilen şölenlerde yemek çanakları kapışılırdı. Çanak yağmalamak devlete bağlılığın, hoşnutluğun bir göstergesiydi. Bu yapılmazsa, asker arasında hoşnutsuzluk olduğu biçiminde yorumlandığı ya da bir başkaldırıya işaret sayıldığı için yağma, devletin önde gelenlerince dikkatle izlenirdi. Çanak yağması istenen biçimde gerçekleşirse padişaha müjde götürülür, kurbanlar kesilirdi. Ayrıca yeniçerilere verilen ulufeler her orta için ayrı ayrı torbalara konup bir odaya dizilirdi. Bunları almaya gelenler torbaları kapıp kaçarlardı. Böylece devlete bağlılıklarını belirtmiş olurlardı. Kanuni Sultan Süleyman'ın şehzadelerinin sünnet töreni nedeniyle düzenlenen şenlikleri betimleyen Nakkaş Osman'ın Hünername'sinde yer alan minyatürlerden, yalnız askerlerin değil ilmiye sınıfından olanların da padişaha bağlılıklarını belirtmek için çanak yağması yaptıkları anlaşılmaktadır.

Günümüzde Anadolu'nun bazı yörelerinde sönük bir biçimde de olsa, düğün evinin eşyalarını yağma etme geleneği sürmektedir. Düğün evinin verdiği yemekte yemek kaplarını yağma etme yakın döneme değin görülen bir uygulamaydı. Bazı halkbilimciler günümüzde büyük harcamalar yaparak düğün, nişan töreni düzenlemenin, çanak yağması geleneğinin kalıntıları olduğunu öne sürmektedirler.

—Mad. oc. Sivri çanaklar, su akıntısı üstüne seri olarak yerleştirilen ve büyüyen kesitli kaplardan oluşan hidrolik sınıflandırma aygıtlarıdır; dipleri koni ya da piramit biçimindedir. Çanaklardan sıvının geçiş zamanlarının farklı oluşu, birinden diğerine irilik ve yoğunluk bakımından bir sınıflandırma sağlar. Dipte toplanan çökeller alttan alınarak yıkama masalarına yollanır. Günümüzde bu aygıtların yerine daha gelişmiş çiseleme elekleri kullanılır; bu elekler aynı ilkeyle çalışır, ama daha az yer tutar ve daha duyarlı bir sınıflandırma sağlar.

Kaynak: Büyük Larousse
SİLENTİUM EST AURUM