İklim Burun Şeklini Etkiliyor!
İklimin insanların
ten rengi üzerindeki etkisi biliniyor. Yapılan yeni bir araştırmaya göre
iklim farklılıkları sadece insanların ten renginde değişikliğe yol açmakla kalmayıp, burun şekli üzerinde de etkili oluyor. Büyük, küçük, geniş, sivri, eğri, kambur gibi pek çok görünüme sahip olabilen burnun iklim nedeniyle değişime uğradığı belirlendi. Kamuoyuna duyrulan araştırma
ABD, İrlanda ve
Belçikalı bilim insanlarınca yapıldı.
Araştırma sonucu, burun deliği büyüklüğünün
nemli ve ılıman bölgeler ile
kuru ve daha soğuk bölgelere göre farklılık gösterdiğini ortaya koydu. Buna göre nemli ve ılıman bölgelerde yaşayanların burun delikleri kuru ve serin bölgelerde yaşayanlarınkinden daha büyük oluyor. ABD Pensilvanya Üniversitesi'nden Arslan Zaidi, araştırmada elde edilen bu sonucu, soğuk ve kuru havanın
akciğerlere iyi gelmemesine bağlıyor.
"Herkes için en iyi olan tek tip bir burun şekli yok" diyen genetik bilimci "atalarımızın burunlarıyla bizimkiler farklı, yıllar boyunca burnumuz da
çevreye uyum sağladı" ifadelerini kullandı. Bilim insanları araştırma için kökleri Güney ve Doğu Asya, Batı Afrika ve Kuzey Avrupa'ya dayanan toplam
476 deneğin burnunun
3 boyutlu şeklinin analizini kullandı.
Kamuoyuna tanıtılan araştırmada burnun şeklinin sadece iklimsel etkilere bağlı olamayacağının, bu duyu organının oldukça
kompleks bir yapıya sahip olduğunun da altı çiziliyor. Buna göre birçok faktör burnun yapısal değişiminde rol oynuyor. Bilim insanları araştırmalarında kültürel özellikler ve cinsel partnerin kim olduğunun da önemli olduğu örneğini veriyor. Araştırma, geçmişten beri değişim gösteren hastalıklar ve insanların
çevresel faktörlere uyum sağlama sürecinin daha iyi anlaşılmasına yardımcı olması bakımından önemli olarak görülse de analizi eleştirenler de var.
Araştırma grubunda yer almayan İngiliz bir bilim insanı Guardian'a verdiği demecinde burundaki yapısal değişikliklerin farklı sebepleri olabileceğini vurgulayarak, incelemeye konu olan iklim değişikliği ve burun şekli arasında ilişkinin tamamen tesadüf olabileceğini savundu.
Kaynak: Plos Genetics / DW (17 Mart 2017)